Geri Dön
GündemBakan Özer: MESEM Kanunu’ndaki değişiklikle çırak ve kalfadaki kadın sayısı arttı

Bakan Özer: MESEM Kanunu’ndaki değişiklikle çırak ve kalfadaki kadın sayısı arttı

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 2021 yılında Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) Kanunu’nda yapılan değişikle, kadın kalfa sayısında artış yaşandığını belirterek, “Bu kanun düzenlemesi olmadan önceki çırak ve kalfadaki kadın oranıyla şu andaki çırak ve kalfadaki kadın sayısında çok ciddi miktarda artış oldu. 10-20 kat civarında artışlar oldu” dedi.

Bakan Özer: MESEM Kanunu’ndaki değişiklikle çırak ve kalfadaki kadın sayısı arttı

 

Milli Eğitim Bakanı ve Ordu milletvekili adayı Mahmut Özer, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Ordu’da, AK Parti Çamaş İlçe Başkanlığı’nda partililerle bir araya geldi. İlçedeki sorunlar ve eksikliklerle ilgili ilçe teşkilatından bilgi alan Özer, Ordu’nun tüm alanlarda son 20 yılda önemli bir dönüşüme tanıklık ettiğini söyledi. Özer, “Tek derdimiz ayrım yapmadan, kimseyi dışlamadan, birlik ve beraberlik içerisinde Ordu’muzu çok daha iyi noktalara taşımak. İnşallah bunu da başaracağız. Zaten bu süre içerisinde bunu da gösterdik. Yani Ordu’muza hizmetin hızlı bir şekilde aktarılması noktasında beklentiyi de yükselttik aslında. Son 10 gün içerisinde yapmış olduğumuz hizmetler, aslında çok önemli hizmetler” diye konuştu.

Bakan Özer: MESEM Kanunu’ndaki değişiklikle çırak ve kalfadaki kadın sayısı arttı

‘CAZİP BİR MESLEKİ EĞİTİM MERKEZİ MODELİNİ ORTAYA KOYDUK’

Bakan Özer, daha sonra esnaf ve vatandaşlarla buluştu. Esnaf ziyaretleri kapsamında 22 mesleki eğitim merkezi (MESEM) kursiyerinin çalıştığı iş yerini ziyaret etti. İşletme sahibi ve kursiyerlerle bir süre sohbet eden Özer, gazetecilere açıklama yaptı. Bakan Özer, mesleki eğitimi güçlendirmek için atılmış en önemli adımlardan birinin mesleki eğitim merkezlerinin güçlendirilmesi olduğunu ifade etti. 2021 yılının son haftasında 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’nda önemli değişiklik yapıldığını kaydeden Özer, “Böylece hem işveren için hem gençlerimiz için, özellikle kadınlarımız için cazip bir mesleki eğitim merkezi modelini ortaya koyduk. Bu model ile çıraklarımız yani mesleki eğitim merkezinde başlayan gençlerimizin 3 yıl içerisindeki eğitimleri boyunca her ay asgari ücretin 3’te 1’i kadar devlet tarafından ücret verilmesi, aynı zamanda iş kazalarına ve meslek hastalıklarına karşı da sigortalanması devlet tarafından yapılmakta. Daha önceden 3’te 1’lik olan işveren tarafından ödeniyordu. Devletimiz, hükümetimiz tamamen bunu işverenlerin üzerinden alarak, devlet olarak genç işsizliği azaltmak için böyle bir teşviki getirdi” ifadelerini kullandı.

Bakan Özer: MESEM Kanunu’ndaki değişiklikle çırak ve kalfadaki kadın sayısı arttı

‘KALFA SAYISI BİR SENE 1 MİLYON 400 BİNE ULAŞTI’

Üçüncü yılın sonunda çıraklık eğitimini tamamlayıp kalfa olanların ise daha önceden asgari ücretin 3’te 1’i kadar ücret alırken bunu asgari ücretin yarısına çıkardıklarını belirten Özer, “Bu açılımı yaptıktan sonra 2021 yılının sonu itibarıyla 159 bin çırak kalfa var iken, bugün burada yaklaşık 1 milyon 400 bine ulaştı bir senelik kısa sürede” dedi.

Bakan Özer: MESEM Kanunu’ndaki değişiklikle çırak ve kalfadaki kadın sayısı arttı

‘KALFADAKİ KADIN SAYISINDA ÇOK CİDDİ ARTIŞ OLDU’

Bakan Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Burada da görüldüğü gibi kadınlarımız bir taraftan meslek öğreniyorlar, diğer taraftan da asgari ücretin 3’te 1’i kadar da bütçelerine katkı sağlıyorlar. Yani burada şunu görüyoruz; Ordu’nun Çamaş ilçesinde aslında mesleki eğitim merkezi projesi sadece Türkiye’de genç işsizliği önleyen bir proje değil, aynı zamanda kadınlarımızın daha güçlü olması, istihdam edilebilirlik kapasitesinin arttırılması ile ilgili de çok önemli bir proje. Zaten istatistiklerden de biz biliyoruz. Bu kanun düzenlemesi olmadan önceki çırak ve kalfadaki kadın oranıyla şu andaki çırak ve kalfadaki kadın sayısında çok ciddi miktarda artış oldu. 10-20 kat civarında artışlar oldu. Ben inanıyorum ki bu proje tüm ilçelerimize, illerimize daha yaygınlaştıkça uzun vadede ülkemizin hem nitelikli insan kaynağını karşılanması bağlamında aynı zamanda genç işsizliğin de azaltılması ve kadın istihdamının arttırılması noktasında çok önemli bir evreye geçecektir. Buradaki kursiyer, çırak, kalfa arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. İnşallah onlarda eğitimlerini tamamlayarak hızlı bir şekilde iş dünyasına usta olarak, iş yeri açma belgesine sahip olarak, aynı zamanda teknisyen unvanına sahip olarak iş gücü piyasamıza katılacak ve katkı vermeye devam edecekler.”

Özer, daha sonra ilçedeki bir kahvehaneye girerek vatandaşlarla çay içti. Bakan Özer, ardından muhtarlarla bir araya geldi.

Bakan Özer: MESEM Kanunu’ndaki değişiklikle çırak ve kalfadaki kadın sayısı arttı

SİZLERİN DESTEĞİYLE LİDERİMİZİ TEKRAR CUMHURBAŞKANI YAPACAĞIZ

Milli Eğitim Bakanı ve Ordu milletvekili adayı Mahmut Özer, Çamaş ilçesindeki temaslarının ardından Korgan’a geçti. Burada, partililere hitap eden Bakan Özer, “Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde cumhuriyetin ilk 1’inci yüzyılındaki tüm eksiklikler son 20 yılda giderildi. Bu öyle kolay olmadı. Darbe girişimleri, e-muhtıralar, dış müdahaleler, ekonomiye müdahaleler, Türkiye’yi yolundan çevirmek için her türlü dış müdahaleye ve onların yerli bedhahlarına, müdahalelerine maruz kaldı. Ama Allah’a şükür, onların yurt dışı iş birlikçileri varsa, bizim de Allah’ımız var. Bizim de Recep Tayyip Erdoğan gibi gece gündüz demeden bu ülkenin her türlü makro problemlerini, mikro problemlerini en ince ayrıntısına kadar düşünen bir liderimiz var. İnşallah sizlerin desteği ile liderimizi tekrar cumhurbaşkanı yapıp, bu hizmetlerle yola devam diyeceğiz. Ben inanıyorum ki; Korganlı siz değerli hemşehrilerim, Sayın Cumhurbaşkanımızı yalnız bırakmayacak” dedi.

Özer, konuşmasının ardından ilçedeki esnaf ve vatandaşlarla bir araya geldi. Ardından Korgan Ziraat Odası Başkanlığı’nı ziyaret eden Özer, üreticilerin sorunlarının çözümü noktasında yardımcı olacaklarını söyledi. Bakan Özer, daha sonra ilçeden ayrılarak seçim çalışmalarını Kumru ilçesinde sürdürdü.

GENÇLERLE BULUŞTU

Milli Eğitim Bakanı ve Ordu milletvekili adayı Prof. Mahmut Özer, Ordu’nun Ünye ilçesinde düzenlenen ‘Gençlik Bakanıyla Buluşuyor’ programına katıldı. Burada konuşan Bakan Özer, bir ülkenin beşeri sermayesinin niteliğini artırmadaki en önemli enstrümanın eğitim olduğunu belirterek, “Bir ülkenin en değerli sermayesi beşeri sermayesidir. Beşeri sermayesinin niteliğini artırmadaki en önemli enstrüman da eğitim. Bu bilinçle bugün rekabet etmiş olduğumuz ülkeler, 2’nci Dünya Savaşı’nın sonunda eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranını yüzde yüze ulaştırdılar. 2000’li yıllara bir bakın. 2000’li yıllarda 5 yaşındaki Türkiye’deki okullaşma oranı yüzde 11. Yani 5 yaşındaki 100 çocuğun sadece 11 tanesi okul öncesi eğitim alıyordu. Lise, yüzde 44. Yani 100 lise öğrencisinin 56 tanesi lise dışında. Yükseköğretim yüzde 14. Net okullaşma oranı. Yani Türkiye, 1’inci yüzyılın son 20 yılına gelirken beşeri sermayesindeki o geleceği olan gençleri eğitimle buluşturamadığını görüyoruz. Bunu buluşturamadığı gibi başörtüsü yasaklarıyla, kat sayı uygulamalarıyla da eğitimin önüne sürekli bariyerler çıkarttığını görüyoruz” dedi.

‘O KİTAPLARI PEŞ PEŞE KOYSANIZ HAKKÂRİ’YE YOL OLUR’

Türkiye’de derslik sayısının 857 bine ulaştığını ifade eden Bakan Özer, "Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son 20 yılda yapılan bana göre en önemli yatırım eğitim yatırımıdır. 2000’li yıllarda Türkiye’deki toplam derslik sayısı gençler, 300 bindi. Şu anda 857 bin. Şu ana kadar son 20 yılda 4 milyar tane kitap öğrencilere ücretsiz olarak dağıtıldı. Burada o kitapları peş peşe koysanız Hakkâri’ye yol olur. Yardımcı kaynakları biz başlattık, bakanlığım döneminde. 190 milyon yardımcı kaynağı ücretsiz olarak çocuklarımıza verdik. Taşımalı eğitimde, erişim problemi olan gariban çocukları ücretsiz olarak taşıdık ve sıcak yemeği ücretsiz olarak verdik. Bugün ücretsiz yemekle ilgili spekülasyon yapılanların söyleyecekleri hiçbir söz yok. Bu ülkede 5 milyon yavrumuza, çocuğumuza her gün ücretsiz yemek veriyoruz. Okul öncesi çocuklarımızın tamamına, Türkiye’nin her noktasında ücretsiz yemek veriyoruz. Bugün itibariyle bu sosyal politikaların ekonomik maliyeti 525 milyar TL’dir” diye konuştu.

‘BU ÜLKENİN KIZ ÇOCUKLARINI OKUTMASIYLA İLGİLİ HİÇBİR ENGEL YOKMUŞ’

Kız çocuklarında okullaşma oranının yüzde 99.1’e ulaştığına dikkati çeken Özer, yüzde oranlarıyla mukayese ederek şunları söyledi:

"Okul öncesi eğitimdeki okullaşma oranı kaç dedim; yüzde 11. Bugün kaç, yüzde 99.86. Bakın son 1 yılda bu yüzde 65 eder. Biz Emine Erdoğan hanımefendinin himayesinde okul öncesi seferberliği başlattık. Türkiye’de 6 Ağustos 2021 tarihi itibariyle yani göreve geldiğim tarihte 2 bin 782 tane anaokulu vardı. Biz dedik ki; 3 bin tane anaokulu yapacağız 1 yılda. Mümkün değil diyen herkesi yanılttık. 1 yıl içerisinde 3 bin değil 6 bin 4 tane anaokulu yaptık. Lisedeki okullaşma oranı ne oldu? Yüzde 44 demiştim değil mi? Yüzde 99.17’ye çıktı. İki kesim kazanan oldu. Birincisi deminden beri söylemiş olduğum garip guraba. Devlet, hükümetimiz, o garibanların elinden tuttu. Kitabını ücretsiz verdi, yemeğini ücretsiz verdi, onu okula taşıdı ve mümkünse en yakın yere okul yaptı. Şu anda 57 bin 108 tane okul var. 146 bin tane binamız var. İkinci kazanan; kızlarımız, kadınlarımız oldu. Ortaöğretimdeki okullaşma oranı 2000’li yıllarda kızların yüzde 39.2’ydi. Bugün diyorlar ya; çocukların okullaşmasıyla ilgili eksiklikler var diyenler, aslında o yüzde 39.2’nin failleridir. Bugün gelinen noktada kız çocuklarının okullaşma oranı lisede yüzde 99.1’e yükseldi. Demek ki neymiş; bu ülkenin kız çocuklarını okutmasıyla ilgili hiçbir engel yokmuş. Ama birileri hem suçlu hem de güçlüyü oynamışlar. Demişler ki; sana okul yapmıyorum. Okula gitmek istiyor kız çocuğu, okul yapmıyorsun. Okula geldiği zaman da sürekli ideolojik baskı yapıyorsun. Ondan sonra da diyorsun ki; muhafazakar kesimin kız çocuklarını okutmayla ilgili problemi var. Hani problem yok. Yüzde 99. Yükseköğretimde kadınların okullaşma oranı 2014 yılından itibaren, erkeklerin okullaşma oranını geçti” ifadelerinde bulundu.

Özer, Türkiye’nin yurt kapasitesi bakımından dünyada 1’inci ülke olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti dünyada yurt kapasitesi 1’inci olan ülke. 845 bin yatak kapasitesi olan bir ülke. Ama birileri bunlar yapılmamış gibi sizleri sürekli savunma konumuna gitmeye çalışıyor. Daha acı olanı nedir biliyor musunuz? Bu birileri beyannamelerinde eğitimle ilgili konuştukları şeylere bakıldığı zaman şunu görürsünüz; onları zaten biz yaptık. Bizim yaptığımıza onlar 'yapacağız' diyorlar. O zaman iki ihtimal ortaya çıkıyor. Bir; biz doğru yoldayız. İki; yapılanları göremeyecek kadar sahadan uzaklar."