Geri Dön
Politika Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bakmadıkları tek yer milletin gönlüydü, talepleriydi

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bakmadıkları tek yer milletin gönlüydü, talepleriydi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhalefeti eleştirerek, "Bırakın bu eski Türkiye oyunlarını da meydana çıkın. Zaman kaybediyorsunuz. Meclisi kilitlemeye, devre dışı bırakmaya çalıştınız, yapamadınız. FETÖ'cülerin kumpaslarına alet oldunuz, başaramadınız. PKK'nın çukur eylemlerine umut bağladınız, hüsrana uğradınız. Güney sınırlarımızdaki karmaşadan bir şey çıkar mı diye beklediniz, o da olmadı. En son ekonomik tetikçilerin faiz, kur, enflasyon operasyonlarından medet umdunuz. Hamdolsun o badireyi de atlattık. Tüm bu süreçte bakmadıkları tek yer milletin gönlüydü, gözüydü, beklentisiydi, talepleriydi. Biz hep milletimizle birlikte yol yürüdük" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bakmadıkları tek yer milletin gönlüydü, talepleriydi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Denizli programı kapsamında 29 Ekim Bulvarı Özay Gönlüm Meydanı'nda Çevreyolu 2'nci Kısım ve Honaz Tüneli, TOKİ 1449 konut 50 dükkan, Denizli İçme Suyu Arıtma Tesisi ile yapımı tamamlanan projelerin toplu açılış törenine katıldı. Törende Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, Enerji Bakanı Fatih Dönmez, milletvekilleri, belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan burada yaptığı konuşmada, "Bir hasretin ardından bir kez daha sizlerle kucaklaşmak için yarimiz, yarenimiz, yol arkadaşımız Denizli'deyiz. Denizli'yi özlemişiz. Yol boyu baktım ki Denizli de bizi özlemiş. Şehre ayak bastığımız andan itibaren gösterdiğiniz muhabbet sizlerin de bizi özlediğini gösteriyor. Denizli'ye son gelişimde sizlerle sohbet ederken Pensilvanya ve Kandil destekli dörtlü çeteden bahsetmiştik. Baktılar dört yetmiyor, sayıyı altıya çıkartıp bir masa kurdular. Masayı kurdular ama masadan bir türlü aday çıkartamadılar. Baktılar kendileri masadan aday çıkartamıyor bu defa bizim adaylığımıza çamur atmaya başladılar. Halbuki biz aylardır 'Siyaset er meydanıdır biz adayız, karşımıza kimi çıkartacaksanız çıkartın. Söyleyin de milletin huzurunda er meydanında yarışalım' dedik. Bir yılda bir aday çıkartmayı beceremeyenler, kendi sünepeliklerinin üzerini örtmek için şimdi istikameti başka tarafa çevirdiler. Bunca zamandır bizim adaylığımıza karşı çıkmak akıllarına gelmemiş hep seçim sandığını işaret etmişlerdi. Aklınız neredeydi ya" ifadelerini kullandı.

'KAOS SENARYOLARINA SARILMALARI KAYBETME KORKUSUNUN BİR KEZ DAHA YÜREKLERİNİ SARDIĞINI GÖSTERİYOR'

Anayasa değişikliğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletimizin takdiriyle 2017 yılında kabul edilen anayasa değişikliği en küçük bir tereddüte, tartışmaya mahal vermeyecek kadar açıktır. Türkiye 2018 seçimleriyle yeni bir yönetim sistemine geçti. Yani bu bakımdan kronometreyi sıfırladık. Hakken de hukuken de fiilen de 2018'de seçilen Cumhurbaşkanı yeni sistemin ilk Cumhurbaşkanıdır. Siyasi geleneğimizde kabul gören bir kavram olduğu için, yeni sistemdeki devlet başkanının sıfatını Cumhurbaşkanı olarak muhafaza ettik. Esasen bugüne kadar da üç beş medya şovmeni hariç yeni yönetim sisteminin ilk Cumhurbaşkanı olduğumuza dair hiçbir itiraz yapamadılar. Altılı masadakiler bir yıl sonra nasıl olduysa bir anda aydınlanma yaşamışlar. Şimdiden seçim günüyle ilgili kaos senaryolarına sarılmaları, kaybetme korkusunun bir kez daha yüreklerini sardığını gösteriyor. Halbuki korkmalarına hiç gerek yok. Biz milli iradenin dışında bir yol ve yöntem kabul etmediğimiz için bugüne kadar tüm rakiplerimizi sandıkta yendik. 14 Mayıs'ta da zaferi sandıktan çıkarmaya hazır mıyız?" diye konuştu.

'MİLLİ İRADENİN GÜCÜ KARŞISINDA BUNLAR NE İFADE EDECEK'

Darbeyle, krizle, ayak oyunlarıyla dolu olanların milli iradenin gücüne akıl erdirmekte zorlandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir de utanmadan çıkıp partilerinin binasına ne yaptılar? 'Yeter söz milletindir' afişi astılar. Rahmetli Menderes bu sözü onların ağababalarına karşı söyleyerek milletin gönlüne girmişti. Menderes, dün tek parti faşizmine yeter demişti. Biz de bugün küresel vesayet odaklarının desteğiyle aynı faşizmi tekrar hortlatma peşinde koşanlara 'Yeter' diyoruz. Menderes dün, milli iradeyi hiçe sayarak masa başında ülkenin siyasi ve ekonomik kaynaklarının sömürülmesine, baskı ve zulüm düzenine ne demişti? 'Yeter' demişti. Biz de bugün milli iradenin tercihleri yerine altılı masada çevrilen dış destekli film fırıldaklarla siyaset mühendisliğine soyunanlara 'Yeter' diyoruz. Milletin iradesinden umudu kesenler, masanın iradesinden medet umuyor. Ne olacak sizin haliniz ya? Yazık, yazık hem de çok yazık. Dün sivil ve askeri vesayet düzenine darbe ve terör ihanetlerine nasıl son verdiysek inşallah 14 Mayıs'ta masa vesayetini sandığa gömecek, ülkemizi uzaktan yönetme hevesinde olanları hüsrana uğratacağız. Altılı masa etrafında yer alanların hepsini toplayın. Üstüne PKK'sından FETÖ'süne, tüm terör örgütlerinin gizli açık uzantılarını koyun. Yetmezse, buna küresel medyasından eski istihbaratçı ve siyasetçi bozuntularına kadar emperyalistlerin sözcülerini de ekleyin. Daha da eksik kalırsa paşa gönlünüz kimi istiyorsa onu da getirin. Bakalım hepsi birden milli iradenin gücü karşısında bunlar ne ifade edecek? Bunların tamamı bir araya gelse, geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerin, Türkiye vizyonun yanında ne ifade eder? Hiç" dedi.

BAKMADIKLARI TEK YER MİLLETİN GÖNLÜYDÜ, GÖZÜYDÜ, BEKLENTİSİYDİ, TALEPLERİYDİ'

Denizli sakinlerine seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yol boyu, cadde boyu Denizli bugün bambaşka. Onlardan izin alarak buraya kadar geldik. Bugün rahmet de yağmur da vardı ama buna rağmen siz şu meydanı doldurdunuz. Resmi rakam ne dedim? Resmi rakam 80 bin. Yol boyu olanları söylemiyorum. Sadece burayı söylüyorum. İstiklal ve istikbal mücadelemizde Türkiye Yüzyılı iradesi karşısında rakamın soluna konan sıfırlar gibidir bunlar. Hiçbiri de karşımızdaki 6'lı Masa'nın kifayetsizliğini, beceriksizliği için boş tenekeden ibaret olduğu gerçeğini, değiştirmeye kafi gelmez. Bırakın bu eski Türkiye oyunlarını da meydana çıkın. Zaman kaybediyorsunuz. Bırakın bu tek parti faşizmi özentisi dalaverelerini de sandığa gelin sandığa. Küresel emperyalizmin vesayet aracı olma hevesinden vazgeçin de millete gidin millete. Meclisi kilitlemeye, devre dışı bırakmaya çalıştınız; yapamadınız. FETÖ’cülerin kumpaslarına alet oldunuz başaramadınız. PKK'nın çukur eylemlerine umut bağladınız, hüsrana uğradınız. Güney sınırlarımızdaki karmaşadan bir şey çıkar mı diye beklediniz, o da olmadı. En son ekonomik tetikçilerin faiz, kur, enflasyon operasyonlarından medet umdunuz. Hamdolsun o badireyi de atlattık. Amerika'sından Avrupa'sına kadar ülkemizin siyasi ve ekonomik etki alanını genişletmesinden rahatsızlık duyanların gözlerine bakıyorsunuz ama oradan da bir şey bulamıyorsunuz. Tüm bu süreçte bakmadıkları tek yer milletin gönlüydü, gözüydü, beklentisiydi, talepleriydi. Biz hep milletimizle yol yürüdük. En sıkıntılı anlarda bile milli iradenin gücünün üstünde güç tanımadık. Derdimizi sadece milletimize anlattık. Desteği sadece milletimizden istedik. Ülkemiz yeni bir süreç, yeni bir seçime doğru giderken biz bir yandan devlet işini yürüttük. Bir yandan da şehir şehir dolaşıyoruz, milletimizle dertleşiyor kucaklaşıyoruz. Onların bir yuvarlak masanın etrafında dönüp durdukları son bir yılda biz 49 il ziyareti yaparak ülkemizin yarısından fazlasını gezdik. 27 yurt dışı ziyaretiyle ülkemizin hak ve çıkarlarını dünyanın dört bir yanında savunan programlar gerçekleştirdik. Biz dünyayı, Türkiye'yi dört dolandık, onlar bir masanın çevresinde tur atmanın ötesine geçemediler. Dün Bilecik'teydim. Gümbür gümbür baktım Bilecik de geliyor. Çıkmışlar bir de 'Biz altı kişi bir Cumhurbaşkanı’nı yöneteceğiz o da ülkeyi yönetecek' diye kabahatleriyle övünüyorlar. Şu an sadece bu meydanda 80 bin kişi var. Yoldakileri söylemiyorum. Biz işte tüm bu ihtiras fırtınalarına karşı 'Yeter' diyoruz. Sözün de kararın da geleceğin de millete ait olduğunu söylüyoruz" ifadelerini kullandı.

'SON 20 YILDA DENİZLİ'YE 35 MİLYAR LİRALIK KAMU YATIRIMI'

Hükümetin 20 yıldır bu ülkede sadece eser ve hizmet siyaseti yaptığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her şehrimiz gibi Denizli'miz de bu eser ve hizmet siyasetimizin en yakın şahidi. Son 20 yılda Denizli'ye 35 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Eğitimde 4 bin 264 adet yeni derslik inşa ettik. Gençlik ve sporda toplam 8 bin 104 kişi kapasiteli yüksek öğrenim yurt binaları açtık. 53 spor tesisi kazandırdık. İcraattan bahsediyorum. Laf değil icraat. Bay Kemal sen ne anlatacaksın, Denizli'ye söyleyeceğin bir şey var mı? Şehrimizdeki ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 3 milyar lira tutarında kaynakla destek olduk. Sağlıkta 14'ü hastane olmak üzere 38 sağlık tesisini hizmete aldık. Şehir hastanemizin şu an yapımı devam ediyor. Çevre ve şehircilikte TOKİ vasıtasıyla 11 bin 649 konut inşa ettik. Şimdi de Denizli'de 'İlk Evim' projemizle 3 bin 150 konut daha inşa edecek, 'İlk Arsam' projemizle 16 bin altyapılı arsa verecek, 'İlk İş Yerim' projemizle esnafımıza 300 iş yeri yapacağız. Şehrimizde 5 bin 960 riskli yapının kentsel dönüşümünü gerçekleştirdik" diye konuştu.

'BÖLÜNMÜŞ YOL UZUNLUĞUNU TOPLAM 442 KİLOMETREYE ÇIKARDIK'

Cumhurbaşkanı Erdoğan 42 adet su arıtma tesisinin de yapıldığını belirterek, "Daha önce 42 adet su arıtma tesisi yaparak belediye nüfusunun yüzde 90'ından fazlasına hizmet verir hale getirdik. Denizli'de 6 millet bahçesi projemizin birini tamamladık. Üçünün inşası sürüyor. İkisiyle ilgili çalışmalara yakında başlıyoruz. Ulaştırmada 65 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu toplam 442 kilometreye çıkardık. Aydın- Denizli-Antalya otoyolunu da inşallah seneye tamamlıyoruz. Yeni bir terminal binası yaparak Çardak Havalimanımızı büyüttük. Tarım ve ormanda Denizli'ye 18 baraj, bir içme suyu tesisi, 75 sulama tesisi, 6 arazi toplulaştırma, 91 taşkın koruma tesisi, 10 gölet, 3 yeraltı depolama tesisi ve 11 hidroelektrik santrali tesisini inşa ettik. Tamamladığımız projelerle Denizli'de 881 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık. Yapımı devam eden 9 tesiste 95 bin dekar araziyi suyla buluşturuyoruz. Çiftçilerimize 3 buçuk milyar lira tutarında tarımsal destek verdik. Denizli Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'ni, 1 teknopark, 15 araştırma geliştirme merkezi ve 12 tasarım merkezi kurduk. Denizlili iş insanlarımıza yaklaşık 4 milyar lira tutarında prim desteği verdik. 14 ilçesine doğalgaz arzını sağladık" dedi.

Törenle 18 milyar lirayı bulan 232 ayrı yatırımın resmi açılışının gerçekleştiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğitimde anaokulundan liseye, bilim merkezinden sınav merkezine 25 ayrı yatırımı resmen hizmete açıyoruz. Pamukkale Üniversitemizin fizik tedavi hastanesi ve diğer yatırımlarının resmi açılışını da buradan yapıyoruz. Gençlik ve Spor Bakanlığı’mızın 2 bin 796 kişilik Pamukkale öğrenci yurdu ile Buldan Gençlik Merkezi'ni hizmete alıyoruz. Merkez Halk Sağlığı Laboratuvarı ile Aile Sağlığı merkezlerinin açılışını yapıyoruz. Ulaştırmada şehrimiz için önemli bir yatırım olan 3 milyar 400 milyar liralık maliyetle tamamladığımız Denizli Çevreyolu'nun 14 kilometrelik ikinci etabı ile 2 bin 640 metrelik Honaz Tüneli'ni hizmete açıyoruz. Böylece günde 30 bin aracın geçtiği Denizli şehir içi trafiğine rahat bir nefes aldırıyoruz. Bu tür yatırımlarla yolculuk sürelerinin kısalması, konforun ve güvenliğinin artması Denizli'nin sanayisine, ticaretine önemli katkılar sağlayacaktır. TOKİ'nin yaptığı Kayaköy'deki bin 173 konutu, 50 dükkanı, Tilkilik'teki 118 konutu resmen hizmete açıyoruz. 39 ayrı alt yapı yatırımının resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. DSİ'nin tamamladığı Buldan Aktaş Barajı ve sulamasını, Tavas Göleti’ni ve sulamasını, Denizli içme suyu arıtma tesisi ve diğer yatırımları bugün resmen hizmete alıyoruz. Bugün altyapısı tamamlanan 7 ilçemizin doğalgazını da resmen veriyoruz. Büyükşehir belediyemizce tamamlanan Nihat Zeybekçi Kongre ve Kültür Merkezi ile çok sayıda yol, kaldırım, çevre düzenlemesi, spor tesisi ve diğer yatırımları buradan resmen hizmete açıyoruz. Tüm bu yatırımların şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Sizlerden ricam var. Seçim sandığı önünüze geldiğinde şöyle bir etrafa bakacaksınız, 'Durmak yok yola devam diyeceksiniz'" ifadelerini kullandı.

'KARAYOLLARI TARİHİNİN EN BÜYÜK GÜNLERDEN BİRİ'

Törende konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, "Bugün Denizli'ye müjdelerle geldik. Kara yolları tarihi için en büyük günlerden biri için geldik. Denizli çevre yolumuz ve Honaz tünelimiz toplam 32 kilometre uzunluğunda bugün 14 kilometresini daha açarak Honaz Tüneli'yle bugün hizmete veriyoruz. Sırf bu yapılan yol ile akaryakıttan 800 bin ton tasarruf sağlayacağız. Cumhurbaşkanımız liderliğinde 100 yılda bitirilecek hizmeti 20 yıla sığdırmış bir hükümet var. Bizim adayımız belli. Bizim adayımız 20 yıldır milletin gönlünde taht kuran Recep Tayyip Erdoğan" dedi.

'ESER YERİNE BAHANE ÜRETENLERDEN OLMADIK'

Denizli'nin hem tabiatın hem tarihin hem de ecdadın bir emaneti olduğunu ifade eden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Sizlere hizmet etmek için Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gece gündüz çalışıyoruz. Denizli'miz turizmiyle, kültürel mirasıyla korunmuş ve Ege'de cazibe merkezimiz olmuştur. TOKİ Başkanlığı'nca Denizli'mize bugüne kadar 10 bin 815 konut kazandırdık. Cumhuriyet tarihimizin en büyük sosyal konut hamlesini başlattık. İnanın bu projeyi açıkladığımızda altılı masa koro halinde bu projeye karşı çıktılar. Milletimiz bize olan güvenini 5 milyonu aşkın başvuruyla gösterdi. İnşallah bu konutlarımızı da Denizli'mize, Türkiye'mize iki yıl içinde kazandıracağız. Çok şükür eser yerine bahane üretenlerden olmadık. Bizim gelecek seçim kaygımız yok. Bizim kaygımız evlatlarımıza daha iyi bir gelecek bırakma kaygısıdır" diye konuştu.

'5 YAŞTAKİ OKULLAŞMA ORANI YÜZDE 99'A ULAŞTI'

Eğitimin en fazla yatırım yapılan alanların başında geldiğini ifade eden Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer de konuşmasında şunları söyledi:

"İnsan kaynağının niteliğini arttırmanın da en önemli enstrümanı eğitim. Bugün 1 milyon 200 bin öğretmenin olduğu bir eğitim sistemimiz var. 5 yaştaki okullaşma oranları 2000'li yıllarda yüzde 11 iken bugün yüzde 99'a ulaştı. Eğitimin önündeki tüm antidemokratik uygulamalar kaldırıldı. Türkiye tüm alanlarda yepyeni bir dil, hikaye oluşturdu. Bu hikayeyi Cumhurbaşkanımız 'Türkiye Yüzyılı' ismiyle yepyeni bir aşamaya taşıdı."

'BU PROJELER MİLLETİN İFTİHAR TABLOSUDUR'

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu da konuşmasında, "Siyasetimizi kuru lafla değil, ürettiklerimizle yapıyoruz. Onlar hep itiraz ettiler, engel koydular. Bizler sizlerle birlikte onların yapamazsınız, başaramazsınız dedikleri her şeyi gerçekleştirdik. Yatırımda, istihdamda, sporda, her alanda bu aziz milleti dünyayla yarışacak bir seviyeye getirdik. Bu projeler bu milletin iftihar tablosudur. AK Parti hükümetlerinin en önemli özelliği her şehrin ihtiyacına, dinamiğine göre siyaset üretmesidir" dedi.

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi de "Türkiye'nin bitkisel üretimi 98 milyon ton. 2022'de ne kadar oldu? 128,6 milyon ton. Yüzde 31'lik bir artış sağlandı. Bu artış kendiliğinden oldu diyebilir miyiz? Bu artış elbette verilen destekler, her daim üreticimizin yanında olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın destekleriyle oldu. Şu anda Türkiye'de 992 baraj var. Bize hizmet siyaseti yakışır, onlara da dedikodu. Yusufeli Barajı yapılırken biz 'Ben senin evini istimlak ettim barajın altında kalacak al paranı istediğin yerden konut al' demedik. TOKİ'yle birinci sınıf ev yaptık bu kardeşlerimize. Okullar, camiler, otogarlar yaptık. Yıl 2002 tüm Türkiye'deki tünel uzunluğu 50 kilometreyken, biz Yusufeli'nde 62 kilometre tünel yaptık. 110 kilometre yol yaptık. Bizim işimiz icraat, hizmet" ifadelerini kullandı.

Enerji Bakanı Fatih Dönmez de "Denizli’mize son 19 yılda 4,83 milyar liralık enerji yatırımı yaptık. İçinde Denizli'nin de olduğu 81 ile doğalgazı götürdük. Bugün yedi ilçemizi daha doğalgaz ile buluşturuyoruz. Geriye sadece dört ilçemiz kaldı. İnşallah onları da en kısa sürede tamamlamak suretiyle doğalgazın konforundan yararlandıracağız" diye konuştu.

TEKSTİL FABRİKASINDA KADIN İŞÇİLERLE BİR ARAYA GELDİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Denizli programı kapsamında 29 Ekim Bulvarı Özay Gönlüm Meydanı'ndaki Çevreyolu 2'nci Kısım ve Honaz Tüneli, TOKİ 1449 konut 50 dükkan, Denizli İçme Suyu Arıtma Tesisi ile yapımı tamamlanan projelerin toplu açılış törenin ardından Denizli Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir teksil fabrikasında çalışan kadınlarla bir araya geldi. Burada basına kapalı olarak kadınlarla görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki AK Parti Denizli İl Genişletilmiş Toplantısı'na katıldı. Toplantıda konuşan Erdoğan, "Bugün Denizli yine muhteşemdi. Gittiğimiz her yerde Denizli'nin güzel insanlarının sevgisine bizzat şahit olduk. Toplu açılış törenimizi yaptığımız 29 Ekim Bulvarı'nı hıncahınç dolduran vatandaşlarımızın coşkusu ise gerçekten görülmeye değerdi. Ardından Deniz Tekstil'de kadınlarımızla yaptığımız buluşma bir başkaydı, çok güzeldi. Deniz Tekstil'in Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Hanımın orada gösterdiği ev sahipliği her şeye değerdi. Partim adına kendisine, babasına özellikle çok teşekkür ediyorum" dedi.

'BİZ FERHAT'IZ, MİLLET ŞİRİN, DAĞLARI DELEREK ŞİRİN'E ULAŞIYORUZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 milyar lirayı bulan yatırımları Denizli'ye kazandırmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, "Bugün de tek bir açılış töreniyle toplam tutarı güncel rakamla 18 milyarı bulan yatırımı şehrimize kazandırmanın gururunu yaşadık. Resmi açılışını yaptığımız eserlerin bir kez daha şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Sadece şu Honaz Tüneli var ya, bu tünel bile yıllar yılı beklenen bir şeydi. Hep diyoruz ya biz Ferhat'ız, millet Şirin. İşte biz, bu dağları delerek Şirin'e ulaştık, ulaşıyoruz. Onlar da gidiyorlar muslukları açıyorlar. Yaptıkları başka bir şey yok. Bazen de yanlarına birilerini alıp, 'yani şimdi bu hakikaten Paris'tekinden daha güzel değil mi?' diyorlar. 'Yani bunun şimdi vatmanı, kaptanı yok mu?' Haberleri yok. Yıllar yılı AK Parti'li iktidar, kaptansız, vatmansız biz nice trenleri yola koyduk. Paris'in metrolarında yukarıdan adeta yağmurlar akıyor. Ama bizim metromuz pırıl pırıl. İşte daha yeni yine açılışını yaptık, pırıl pırıl. Nereden nereye? Kağıthane'den şu anda İGA'ya, İstanbul Havalimanı'na açılışı yaptık. Ve metromuzu orada tüm dünya ile paylaştık. Gidin de görün. Metro nasıl yapılırmış öğrenin." ifadesini kullandı. 

'EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞIMIZI BİZ TESCİLLEDİK"

Türkiye Yüzyılı'nı 85 milyonun tamamının hayali, Kızılelma'sı olarak gördüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı, barışın adaletin demokrasi ve kalkınmanın yüzyılıdır. Çekilen çilelerin boşa gitmediğini göreceğimiz bir asır olacaktır. Ekonomisi kriz girdabında sürüklenen ülkemizi her yıl yüzde 5 oranında büyüterek, bugünlere hazırladık. Yarım asır sonra IMF'ye olan 23,5 milyarlık borcumuzu kapatarak, ekonomik bağımsızlığımızı biz tescilledik. Merkez Bankası'nın döviz rezervlerini 130 milyar doların üzerine çıkararak, hazinemizi biz tahkim ettik. Savunma sanayimizde yerlilik oranını yüzde 20'den yüzde 80'e çıkardık. İhracatımızı 254 milyar dolarak getirdik. Tüm bunlarla beraber sayısını 26'dan alıp 57'ye çıkardığımız hava limanlarımız var. Uzunluğu 6 bin 100 kilometre olan yollarımızı, 28 bin kilometreye çıkardık. Bütün bunlarla beraber otoyollarımızı 3 bin 633 kilometreye çıkardık. Ülkemizin dört bir yanını örümcek ağı gibi ören tünellerimiz, viyadüklerimiz, köprülerimizle istisnasız her ilimizde ve ilçemizde inşa ettiğimiz 1 milyon 170 bin konutumuz var. 81 vilayetimize kazandırdığımız millet bahçelerimizle, organize sanayi bölgelerimizle, hasılı ekonomiye, savunmaya, çevreye, topluma ve insana dair tüm alanlarda hayata geçirdiğimiz muazzam projelerle son 20 yılda Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun altyapısını adım adım oluşturduk" diye konuştu.

'MIZRAĞI ÇUVALA SIĞDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR'

"Bizim karşımıza çıkarak er meydanında rekabet edecek bir isim dahi bulamıyorlar." diyerek muhalefeti eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Kısır siyasi ihtirasları, günübirlik çıkarları uğruna bir araya gelenlerin taksimatta nasıl birbirine düştüklerini hepimiz ibretle takip ediyoruz. Entrikanın, gürültünün, Bizans gibi taht kavgalarının ardı arkası kesilmiyor. Bunlar hangi koltuğa kimin oturacağına kavgasına tutuştular. Bizim karşımıza çıkarak er meydanında rekabet edecek bir isim dahi bulamıyorlar. Bir ara seçim tarihi kesinleşsin, daha sonra 'aday belli, yıpratmamak için açıklamıyoruz' diyorlar. Şimdi ise madem bizim adayımız yok Cumhur İttifakı'nın da olmasın demeye getiriyorlar. Milletin karşısına isimle çıkmak yerine geçmişte söylediklerini inkar pahasına bize sataşıyorlar. Bizimle mücadeleye cesaret edemedikleri için 15 yıl önceki 367'vari hukuk skandalları ile önümüzü kesmeye gayret ediyorlar. Beceriksizlik, kifayetsizliklerini kabullenmek yerini her hafta yeni bir bahane üreterek kaçınılmaz akıbetini saklama yoluna gidiyorlar. Ama mızrağı çuvala sığdıramazlar. Siyasi ayak oyunlarından medet ummak yerine 14 Mayıs'ta bizimle sandıkta yarışacak birini bulmaları bizim için hayırlı olacaktır. Bu kadarını beceremiyorlarsa ülkenin meselelerini çözmüş birisi olarak elbette kendilerine yardımcı olmaya çalışırız. Madem binalarına siyasi parti tabelası aşmışlar, bu kadarını bir zahmet yapsınlar. Şaka bir yana karşımızdaki hazin manzara budur. Biz sözümüzü milletimize söylemeye, yönümüzü doğruya doğru dönmeye devam edeceğiz. Türkiye 14 Mayıs Pazar günü tarihinin en kritik seçimlerinden birini yaşayacaktır."

'İCAZETİ YURT DIŞINDA ARAYAN MANDACILARA DA YETER SÖZ MİLLETİNDİR DİYECEĞİZ'

Uluslararası basın kuruluşları Türkiye'deki seçim süreçlerini gün be gün takip ettiklerini de vurgulayan Erdoğan, "Attıkları alçakça manşet, sinsi makalelerle kamuoyunu yönlendirmeye çalışıyor. Bize niye saldırdıklarının elbette farkındayız. Daha düne kadar bu basın kuruluşlarını ağlama duvarına çevirenleri, Türkiye'yi şikayet için zemin olarak kullananları çok iyi biliyoruz. Aziz milletimiz de oynanan oyunu görüyor ve 14 Mayıs'ta bu emperyalist tetikçilere yeter demek için sabırsızlanıyor. 14 Mayıs'ta sandığa gittiğimizde kirli manşetleriyle Türk siyasetini dizayn etmek isteyenlere değil aynı zamanda icazeti yurt dışında arayan mandacılara da 'yeter söz milletindir' diyeceğiz. İthal ekonomi komiserlerinden derman dilenen acizlere 'yeter söz milletin diyerek' cevap vereceğiz. Tehdit, şantaj, baskı ile gözümüzü korkutmaya çalışanlara 'yeter, söz de karar da gelecek de milletin' diyerek tepkimizi bir kez daha güçlü biçimde göstereceğiz. Önümüzde 104 gün, yani 3,5 ay var. Yarın seçim olacakmış gibi çalışmamız, koşmamız, koşturmamız gerekiyor" dedi.

'SANDIĞIN RENGİNİ GENÇLERİN TERCİHİ BELİRLEYECEK'

Kendilerine oy versin vermesin herkese icraatlarını anlatıp, yapacakları için destek isteyeceklerini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle tamamladı:

"Geçmişteki tecrübelerimiz doğru üslupla yaklaştığımızda, gönlümüzü açtığımızda, hakkı ve hakikati konuştuğumuzda kalbini fethedemediğimiz hiçbir kimsenin olmadığını göstermiştir. Nazarımızda sokaktaki her vatandaşımız ya partimize oy verecek olan ya da oy vermeye aday seçmendir. Siyaset anlayışımızda ötekileştirme, kutuplaştırma, inanç, tercih, kıyafet, meşrep veya siyasi görüşünden dolayı insanımızı hor, hakir görmeye asla yer yoktur. Asla ayrımcılık yapmayız. Gerilime prim vermeyiz. Sükunetimizi, soğukkanlılığımızı bozamayız. Bugüne kadar hep kardeşliğin diliyle konuştuk. Bu sene 6 milyonu aşkın gencimiz ilk defa sandık başına gidecek. 14 Mayıs seçimlerinde sandığın rengini gençlerin tercihi belirleyecek."