DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

1- BAKAN ERSOY: 2025 HEDEFİMİZ; 65 MİLYON ZİYARETÇİ, 64 MİLYAR DOLAR GELİR

Gülseren Karapınar-Hadican EROL/İSTANBUL, (DHA)-KÜLTÜR ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Atatürk Kültür Merkezi'nde, 2025 yılı ilk 3 aylık Turizm verilerini değerlendirme ve 'Türkiye Kültür Yolu Festivali Tanıtım toplantısı düzenledi. Bakan Ersoy, 2025 hedefimizde hem kişi sayısında hem gelirde büyüme hedefi koyduk. 65 milyon ziyaretçi, 64 milyar dolar gelir. Geçen sene ile kıyasladığımızda yüzde 4.4'lük ziyaretçi sayısında, yüzde 4.7 turizm gelirlerinde artış öngörüyoruz. Türkiye 9,5 milyar dolarla ilk çeyrekteki en iyi gelirini yakalamış oluyor. Özetle 2025 yılındaki 64 milyar dolar gelir hedefimizde paralel bir hatta üzerinde bir sonuçla ilk çeyreği kapatmış olduğumuzu sevinerek söyleyebilirim" dedi.

Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) basın toplantısı düzenleyen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2025 yılı ilk 3 aylık Turizm verilerini değerlendirme ve '2025 yılı Türkiye Kültür Yolu Festivali'nin gelecek programını açıkladı.

'2025 HEDEFİMİZ HEM KİŞİ SAYISINDA HEM GELİRDE BÜYÜME'

2025 Yılının ilk çeyreğine ilişkin turizm verilerini değerlendiren Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Geçmiş dönemde 2017 yaklaşık 38 milyon ziyaretçi ve 31 milyar dolar gelirle devralmıştık. 2018 itibariyle bir turizm sektörü olarak turizmde bir strateji değişikliğine gitmiştik. 2024 yılında 62.3 milyon ziyaretçi ve 61.1 milyar dolar gelirle kapatmıştık. Bu 2017-2024 değişimi olarak baktığınızda yüzde 64'lük bir artışı ifade ediyor ziyaretçi sayısında. Ama gelirde yaklaşık 95,5'luk yani ziyaretçi sayısının çok daha üzerinde bir gelirle kapattık. Hemen hemen iki katına yakın 31 milyar dolardan, 62 milyar dolara yakın bir rakama geldik. 2025 hedefimiz nedir diyorsanız, 2025 hedefimizde hem kişi sayısında hem gelirde büyüme hedefi koyduk. 65 milyon ziyaretçi, 64 milyar dolar gelir. Geçen sene ile kıyasladığımızda yüzde 4.4'lük ziyaretçi sayısında, yüzde 4.7 turizm gelirlerinde artış öngörüyoruz. Bu olumlu stratejinin başarılı olduğunu nereden de görebiliyoruz? 2017 sonunda Türkiye ziyaretçi sayısında 8'inci sıradaydı. Geçen sene 2023 yılında, 2024 demiyorum, 2023 yılında 5'inci sıraya geldi. Türkiye, geçen sene ise Dünya Turizm Örgütü'nün mevcut verilerine göre 4'üncü sırada kapattı. Yani 8'inci çeyrekten aşama aşama 4'üncü sıraya kadar çıktı" dedi

'BU SENEYE ÖZGÜ TAKVİMSEL FAKTÖRLER VAR'

Bakan Ersoy, "Bu seneki ziyaretçi sayılarına baktığımız zaman ilk çeyrekte 2017'de 4.8 milyon ziyaretçi almıştık. 2017'de, 2024'te 9.1 milyona kadar çıktık. Bu sene ilk çeyrekte 8.9 milyon ziyaretçiyle kapattık. Yıl sonu ortalamasına baktığımız zaman hedefimizin ne olduğunu görüyoruz. Yüzde 4.4'lük artış olduğunu düşünüyoruz. Neler oldu? Şubat özellikle ocak ayını çok başarılı bir şekilde kapattık aslında. Yüzde 5.5'luk bir artışla kapattık. Şubat ayına geldiğimizde ilk çeyrekte ziyaretçi sayılarını etkilen takvimsel faktörler oldu. Bu seneye özgü takvimsel faktörler var. Nedir? Şubat ayı 4 yılda 1, 29 yerine 28 çekiyor. Onun bize etkisi yüzde 3,5'luk bir etkisi var şubat ayına. Bu takvimsel kaymalar mart ayını olumsuz etkilese de ilk çeyreği ama Nisan ayında da olumlu oldu. Mart ayında, -11.6'lık bir geçen seneye göre düşme oldu. Burada şubat ve mart ayıyla ilgili önemli bir konumuz daha var. Geçen seneye göre çok sert geçti hava şartları. Nisan ayı çok iyi başladı. Yüzde 6 bir büyümeyle kapatacak gibi gösteriyor. Bu da ilk 4 ay diye baktığımızda eksi 2.5'u binde 6 artıya getirecek. Yani eksiyi kapatıp Nisan sonu itibariyle artıya geçeceğini gösteriyor ziyaretçi sayısı olarak.

'YÜZDE 10'LUK BİR BÜYÜME GERÇEKLEŞTİ'

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Maalesef 23-24 Nisan'daki depremle birlikte depremin sonrasındaki kayıplarla yüzde 6 ile sınırlı kaldı. Aslında yüzde 16'ları görmüştük biz Nisan ayında. Ama Nisan sonu itibariyle bütün eksi bakiyeyi kapatıp ilk 4 ayda artıya geçtiğini göreceğiz. Ve Mayıs ve Haziran rezervasyonlarına baktığımızda ise Türkiye yıl sonu ortalamasının üzerinde geliyor rezervasyonlar. Bunlar beklendiği zaman muhtemelen ikinci çeyrek raporunda yıl sonu büyümesiyle orantılı bir kişi büyümesine geleceğiz. Gelirle ilgili hesaplamalarda en önemli kriterimiz ortalama kalış süresi. Yalnız bu sene ilk çeyrekte ortalama kalış süresi beklentimizin üzerine gerçekleşti. Bu pozitif bir sonuç doğuruyor. Yıl ortalamasında yüzde 3.5'luk bir daralma beklerken, ilk çeyrekte bunun yüzde 1 ile sınırlı kaldığını gördük. Yani beklentilerimizin üzerinde ortalama kalış süresiyle ilk çeyreği kapatmış olduk. Kişi başı gecelik gelir o da beklentilerimizin üzerinde ve ortalamasının üzerinde gerçekleşti. 2017'de 75 dolarla devralmışız. 2024'te geçen seneyi 106 dolara kadar çıkmış bu sene ise 116 dolara çıkmış. Yüzde 10'luk bir büyüme gerçekleşti. Yıl sonu ortalamasının üzerinde arttığını görüyoruz. İlk çeyrekte geçen sene 8.9'a çıkmış, bu sene 9.5 milyar dolara çıkmış. İlk çeyrek itibariyle 2025 yılında rekor geliri olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye 9,5 milyar dolarla ilk çeyrekteki en iyi gelirini yakalamış oluyor. Özetle 2025 yılındaki 64 milyar dolar gelir hedefimizde paralel bir hatta üzerinde bir sonuçla ilk çeyreği kapatmış olduğumuzu sevinerek söyleyebilirim" dedi.

'DÜNYANIN EN UZUN FESTİVALİNDEN BAHSEDİYORUZ'

2025 Yılı Türkiye Kültür Yolu Festivali hakkında konuşan Bakan Ersoy, "Bu yıl 5'incisini gerçekleştiriyoruz. Manisa, Malatya, Mardin ve Kayseri'yi ekleyerek 20 şehre çıkıyor. Bu sene Adana ile 5 Nisan'da başladı. 10 Kasım'da Antalya ile final yapacağız. 219 günlük dünyanın en uzun festivalinden bahsediyoruz. Ve geçen 2022 itibariyle de Avrupa Festivaller Birliği'ni üye olarak kabul edilmişti. Biliyorsunuz Kültür Yolu Festivali. Ve o tarihten itibaren de biz bir karar aldık ve dedik ki Kültür Yolu Festivali 7'den 70'e her yaş grubunda, her kesimden vatandaşa, sanatın her türlüsüne hitap eden bir etkinlikler silsilesi. Öte yandan 2024'te İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya'da ağırladığımız Pablo Picasso sergisini bu yıl Anadolu'da tam 7 şehirde Adana, Bursa, Van, Kayseri, Antep, Mardin ve Diyarbakır'da sanat severlerle buluşturuyor olacağızö dedi.

Görüntü Dökümü:

----------

-Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy basın toplantısı

=============================

2- SANCAKTEPE'DE İŞ MERKEZİNDEKİ YANGIN KONTROL ALTINA ALINDI

İsa ALMAÇAYIR- Mert ORDU / İSTANBUL, (DHA)- SANCAKTEPEde, içerisinde çeşitli atölyelerin bulunduğu bir iş merkezinde sabah saatlerinde yangın çıktı. Alevler kısa sürede büyürken, olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. Yangın, yaklaşık 3 saat süren müdahalesinin ardından kontrol altına alındı.

Yangın, saat 07.00 sıralarında Merve Mahallesi Enes Sokak'ta bulunan iş merkezinde henüz belirlenemeyen bir nedenle çıktı. İçerisinde çeşitli atölyelerin bulunduğu iş merkezinden yoğun dumanın yükseldiğini görenler itfaiye ekiplerine haber verdi. Çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekibi olay yerine gönderildi. Yangın nedeniyle iş merkezinde zaman zaman patlama sesleri duyuldu. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 3 saat süren müdahalesinin ardından yangın kontrol altına alındı. Yangında bir itfaitye erinin yaralanarak Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Sancaktepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı öğrenildi. Soğutma çalışmaları devam ediyor.

'İTFAİYE 40 ARAÇ, 150 PERSONEL İLE YANGINI SÖNDÜRMEK İÇİN ÇOK CİDDİ BİR MÜCADELE VERİYOR'

Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin de olay yerine gelerek incelemelerde bulundu. İncelemelerin ardından açıklama yapan Alper Yeğin, "Bugün sabah saat 07.10 sıralarında, itfaiyeye yapılan bir yangın ihbarı sonrasında Sancaktepe ilçemizin Merve Mahallesi'nde, İstanbul İş Merkezi olarak bilinen içerisinde dört ayrı işletmenin olduğu bir iş merkezinde, ahşap atölyesinin, plastik doğrama atölyesinin, elyaf depolama alanının ve ayakkabı üretiminin yapıldığı bir binada yangın çıktı. Yangın rüzgarın etiketiyle çok hızlı şekilde büyüdü. Büyükşehir Belediyemize bağlı itfaiye ekiplerimiz şu an yaklaşık 40 araç, 150 personel ile yangını söndürmek için çok ciddi bir mücadele veriyor. Çevre ilçelerimizde su tankerleri ile bizlere sağ olsun destek veriyorlar. Herhangi bir can kaybının olmaması tek sevindirici durum. Tamamıyla binanın yanması gibi bir durumla karşı karşıyayız. Sevindirici başka bir durum ise başka bir binaya, başka bir alana taşma riski ortadan kalkmış durumda. Hiçbir şekilde böyle bir riskle karşı karşıya değiliz. Sadece yangının çıktığı binada büyük bir hasar oluşmuş durumda. Tabii önlemlerin alınmasını sürekli dile getiriyoruz, sürekli denetimler yapıyoruz. Özellikle Bolu yangınından sonra. Bu fabrika da bir ay öncesinde uyarılmış bir yer. Kaçak yapılaşma var. Bu fabrikanın, yangının çıktığı bölge uyarılmış bir yer. Ne yazık ki birçok meseleden ders alamıyoruz ama tek sevindirici yanı böyle büyük bir yangında can kaybı olmamış olması. Şu anki tek temennimiz itfaiye çalışanlarımızın, emekçilerimizin sağ salim bir şekilde bu yangını sonuçlandırmalarını diliyoruz. Toplam inşaat metrekaresi 6 bin metrekare. 6 bin metrekare kapalı alanları var binanın. Yangın yüzde 80 bölgesine yayılmış durumda" dedi.

Görüntü Dökümü:

--------------------

-Yangından görüntüler

-Belediye Başkanı Alper Yeğin açıklama

-Genel ve detay görüntüler

============================

3- YENİDOĞAN ÇETESİ DAVASI: ARA KARARIN AÇIKLANMASI BEKLENİYOR

Ceyda BIYIKLIOĞLU/ İSTANBUL, (DHA)-KAMUOYUNDA 'Yenidoğan Çetesi' davası olarak bilinen bebek hastaları önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 29'u tutuklu 58 sanığın yargılandığı davanın bugün görülen duruşmasında tüm sanık avukatlarının savunması tamamlandı. 14.00'a kadar ara verilen duruşmada mahkeme heyetinin ara kararını açıklaması bekleniyor.

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde adliyenin konferans salonunda görülen duruşma saat 11.00 sıralarında başladı. Duruşmada bugün tutuklu ve tutuksuz tüm sanıkların avukatları savunmasını tamamladı.

2 SAAT ARA VERİLDİ

7'nci gününde devam eden duruşmaya 2 saat ara verdi. 14.00'a kadar ara verilen duruşmada mahkeme heyetinin ara kararını açıklaması bekleniyor.

'BU DURUMU KABUL ETMİYORUZ'

Tutuklu sanık Sümeyye Nur Taşçı'nın avukatı birleşen dosya yönünden katılma taleplerinin reddine karar verilmesini istedi. 'Aleyhe hususları kabul etmiyoruz' diyen avukat, "Sümeyye Nur Taşçı ile ilgili verilmiş bir sulh ceza kararı yoktur. Dosya kapsamında tek somut delil olarak kabul edilen ve yasa dışı şekilde ele geçirilen tape kayıtları yüzünden tutukludur. Bu durumu kabul etmiyoruz. Müvekkilimin tahliyesini istiyoruz" dedi.

Tuğçe Toptemel avukatı ise "Müvekkilimin varsa bir suçu ceza alsın ama dosya kapsamında görünüyor ki böyle bir durum yok. Tuğçe Toptemel'in diğer sanıklarla bağlantısı da yok. Ayrıca müvekkilim 'Opera' bebeğin yaşaması için elinden gelen her şeyi yapmıştır. Tutukluluk yerine adlı kontrol tedbiri uygulanmasını talep ediyoruz" dedi. (DHA)

============================

4- TAKSİM'DE 1 MAYIS HAZIRLIKLARI SÜRÜYOR

Hasan YILDIRIM/İSTANBUL, (DHA)- 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için Taksim Meydanı'na demir bariyerler getirildi.

Taksim Meydanı'nda güvenlik önlemleri alınmaya başlandı. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için Taksim Meydanı ve Gezi Parkı çevresine demir bariyerler getirildi. Taksim Cumhuriyet Anıtı'nın etrafı bariyerlerle kapatıldı. Bariyerlerin bir kısmı ise hazır bekletilirken 1 Mayıs sabahı Taksim Meydanı ve meydana çıkan yollar araç ve yaya trafiğine kapalı olacak. Polis ekiplerinin ise Gezi Parkı'nda bekleyişi sürüyor. (DHA)

Görüntü Dökümü:

----------

Taksim Meydanı'ndan görüntü

Meydandaki bariyerler

Taksim Cumhuriyet Anıtı'ndan görüntü

Gezi Parkı ve Taksim Meydanı'ndaki TOMA

Gezi Parkı'ndan görüntü

Genel ve detaylar

===========================

5- 1 MAYIS ÖNCESİ SOSYAL MEDYADA YASA DIŞI GÖSTERİ ÇAĞRISI 8 ŞÜPHELİ YAKALANDI

Ayşe GÜREL/İSTANBUL (DHA) - SOSYAL medyada Taksim'de yasa dışı 1 Mayıs çağrısı yapan 8 şüpheli yakalandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 29 Nisan'da, X sosyal medya platformunda '1 Mayıs 2025 Taksim Tertip Komitesi Basın Toplantısı' başlığıyla Taksim Meydanı'nda yasa dışı gösteri yürüyüşü çağrısı niteliği taşıyan bir videonun paylaşılması üzerine, videoda yer alan 8 kişi ile aynı paylaşımı tekrar yayımlayan 3 farklı X hesabının kullanıcıları/yöneticilerine yönelik operasyon düzenlendi. Operasyonda 8 şüpheli yakalandı. Firari 3 şüpheliye yönelik yakalama çalışmaları sürüyor.

============================

6- TUS'A FETÖ KAMPINDA HAZIRLANAN 18 DOKTOR GÖZALTINA ALINDI

Derya EVREN KORKMAZ / İSTANBUL, (DHA)- İstanbul merkezli 10 ilde Tıpta Uzmanlık Sınavı'na (TUS) FETÖ'nün yurt veya kamplarında hazırlandıkları tespit edilen 18 doktora operasyon düzenlendi. Aktif olarak çalıştıkları tespit edilen doktorlardan 18'i de gözaltına alındı.

İstanbul Emniyeti Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, FETÖ/PDY'ye yönelik yürüttükleri çalışmalarda, örgütün tıp okuyan öğrencilerin TUS'a hazırlanması için kendilerine ait yurtlarda kamplar düzenlediğini tespit etti. Daha önce yine FETÖ üyeliğinden gözaltına alınan kişilerin verdikleri ifadelerden de yola çıkan ekipler, haklarında FETÖ terör örgütüne üye olduklarına dair itiraf bulunan, Bankasya hesaplarında örgüt liderinin talimatı doğrultusunda para yatırarak hesap artışı tespit edilen veya hesabı olan, örgütün gizli haberleşme yöntemi olarak ardışık aranma yöntemini kullanan şüpheliler belirlendi.

Şüphelilerin örgüt tarafından ders çalışma adı altında oluşturulan ve örgüte ait yurtlarda TUS kampına katıldıkları saptanan 18 doktor tespit edildi. Tamamı aktif görevde olan doktorlara yönelik 27 Nisan'da İstanbul, Afyonkarahisar, Ağrı, Çorum, Elazığ, Kars, Kocaeli, Şanlıurfa, Ankara ve Antalya'da eş zamanlı operasyon düzenlendi.

Operasyonda şüphelilerin tamamı yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarında çok sayıda dijital materyal ele geçirildi. Şüpheliler işlemleri için emniyete götürüldü.

Görüntü Dökümü:

---------------

-Operasyondan görüntüler

=======================

7- BORSA İSTANBUL'DA MANİPÜLASYON SORUŞTURMASI: 15 KİŞİ HAKKINDA GÖZALTI KARARI

İSTANBUL (DHA) Borsa İstanbul'da manipülatif hareketler yaptıkları tespit edilen 15 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. İstanbul, Ankara ve Şanlıurfa'da düzenlenen operasyonda 12 şüpheli yakalandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Bürosunca, BIST Pay Piyasası'nda işlem gören bazı sermaye piyasası araçları paylarında manipülatif hareketler yapıldığı iddiaları üzerine soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında İstanbul, Ankara ve Şanlıurfa'da tespit edilen 15 şüpheli hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "piyasa dolandırıcılığı" suçlarından gözaltı kararı verildi. İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen operasyonda 12 şüpheli yakalandı. Ekiplerin, şüphelilere yönelik arama ve el koyma işlemlerinin sürdüğü öğrenildi. (DHA)

Görüntü Dökümü:

----------

-Operasyondan görüntüler

-Evlerde yapılan aramalar

-Şüphelilerin sevki

========================

8- KIZILAY'IN ESKİ BAŞKANI KEREM KINIK'IN KIZI MOTOSİKLETE ÇARPTIĞI KAZANIN DURUŞMASI ERTELENDİ

Leyla YILDIZ/ İSTANBUL, (DHA)- BEYKOZ'da 17 yaşındaki motosikletli gencin hayatını kaybettiği kazaya ilişkin hakkında 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ın kızı Fatma Zehra Kınık'ın yargılanmasına devam edildi. Duruşma 26 Mayıs'a ertelendi.

Kaza, 9 Temmuz 2024'te saat 13.30 sıralarında Kavacık Mahallesi'nde meydana geldi. 34 FKJ 390 plakalı otomobilin sürücüsü eski Kızılay Başkanın kızı Fatma Zehra Kınık, Baki Sokak'tan Fatih Sultan Mehmet Caddesi'ne çıktığı sırada, kasksız halde arkasında yolcuyla ilerleyen Yavuz Selim Öztürk'ün kullandığı 34 HUT 980 plakalı motosiklete çarptı. Çarpmanın etkisiyle motosikletteki sürücü yaralandı arkasındaki yolcu Batın Barlas Çeki ağır yaralandı. 16 yaşındaki Batın Barlas Çeki, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Olaya ilişkin 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ın kızı Fatma Zehra Kınık tekrar hakim karşısına çıktı. Müşteki sanık Yavuz Selim Öztürk'ün 18 yaşını doldurması sebebiyle duruşma kapalılığı kaldırıldı.

Duruşma Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Fatma Zehra Kınık, müşteki sanık Yavuz Selim Öztürk, kazada hayatını kaybeden Batın Barlas Çeki'nin annesi ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada sanık avukatı savunma yaptığı sırada, Batın Barlas Çeki'nin babası mahkeme başkanı tarafından duruşma düzenini bozduğu gerekçesiyle salondan çıkarıldı.

'MOTORU KONTROL ETMEK DÜŞÜNÜLDÜĞÜ GİBİ DEĞİL'

Müşteki sanık Yavuz Selim Öztürk Savunmasında, "Ben Adli Tıp Kurumu raporuna itiraz ediyorum. Ben sokak başında aracı gördüğümde durur vaziyetteydi. Gaza bastığını görünce manevra yaptım. Gaza basıp kurtulmak istedim ama arkadan dokununca motor sola yattı, oda bana çarptı. Motoru kontrol etmek öyle düşünüldüğü gibi şey değil" dedi.

'ARABAMI PARK EDİP KAZA YERİNE GİTTİM'

Sanık Zehra Kınık savunmasında, "Tekrardan şunu belirtmek isterim ki; bu kaza üzücü bir kaza. Kimse başına gelsin istemez. Ben değerli ailenin üzüntüsünü paylaşıyorum. Kaza sonrası ailemle evine gidip taziyelerimi paylaştım. Adli Tıp Kurumu'nda asli kusurlu olduğum yönündeki raporu kesinlikle kabul etmiyorum. Kontrollerimi yaptım. Üç tane araç geçti, o şekilde yola çıktım. Ben yolun ortasına geldiğimde motosikleti o esnada gördüm. Ben durmadığım için yargılanıyorum ancak ben durdum. Süratli şekilde geliyordu. Kaskı yoktu. Avukatımın da arz ettiği gibi kaza o sürtme, sadece maddi hasarlı kazaydı. Ölüm o esnada meydana gelmedi. Orada yaralandı. Ben hızlı bir şekilde arabamı park edip kaza yerine gittim. Ambulans çağırın dedim. Polisler gelip beni karakola götürene kadar oradaydım. Keşke bu kaza olmasaydı. Kimse başına gelsin istemez" dedi.

'BENİM OĞLUMUN CANININ HİÇ Mİ KIYMETİ YOK'

Kazada hayatını kaybeden Batın Barlas Çeki'nin annesi, "Belli ki kendisi araba kullanmasını bilmiyor. Kazadan sonra yine kaza yaptı. Fren yerine gaza bastı. Oğlum için kullanılan ifadelere itiraz ediyorum. Çocuğumun düşerken, arkadaşına ya da dubaya tutunacağını söylediler. Keşke hastaneden rapor alıp konuşsalardı. Kamera kayıtları var, yüzde yüz kusurlu. Üzgün olduğunu söylüyor ama benimle bir kere bile irtibat kurmadı. Ben oğlumun kaza yaptığı caddeden geçemiyorum. Ben stresten 10 aydır acımı yaşayamıyorum. Kabuslar görüyorum. Ehliyeti bile alınmadı. Devam ettikçe üçüncü dördüncü Kazayı yapacaktı. Benim oğlumun canının hiç mi kıymeti yok. Yavuz Selim Öztürk'ten şikayetimi çekiyorum" şeklinde konuştu.

DURUŞMA ERTELENDİ

Mahkeme, duruşmayı 26 Mayıs'a erteledi. (DHA)

Görüntü Dökümü:

-----------

- Fatma Zehra Kınık'ın duruşma salonuna gelişi

===========================

9- ENGİN ULUSOY VE RAMAZAN GÜLTEN'İN HAKİMLİKTEKİ İFADELERİ ORTAYA ÇIKTI

Ayşe GÜREL/İSTANBUL, (DHA) - İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında ikinci operasyonda gözaltına alındıktan sonra tutuklanan eski İBB Zabıta Daire Başkanı Engin Ulusoy ve İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Ramazan Gülten'in Sulh Ceza Hakimliği'ndeki ifadeleri ortaya çıktı.

Engin Ulusoy savunmasında, "Ben 37 yıl emniyet teşkilatında çalıştım. Polis başmüfettişi olarak emekli oldum. 2019 yılında İBB'de Zabıta Daire Başkanı olarak atandım. Bu süreçte kendi talebim doğrultusunda 2023 Aralık'ta başkanlık, genel sekreterlik emrinde devam ediyorum. Yaptığım görevim gereği zabıta teşkilatına disiplin ve kurumsallaşma konusunda büyük çabalar sarf ettim. Bu konuyla karşılaşmaktan dolayı üzgünüm. Branş amirlikleri rutin işlerdir ve doğru ve usulüne uygundur; bu durum mülkiye müfettişinin raporundan bellidir. Sedat Kapıdağ isimli şahıs reklam işleri nedeniyle 'Benimkileri neden indirdiniz, başkalarınınkine neden bakmıyorsunuz?' diye müracaatta bulunmuştu. Biz kıt personelle mümkün olduğunca bakıyoruz. Her kırmızı ışıkta geçen ve ya usulsüz park edenleri tespit etmemiz mümkün değildir. Emlak Daire Başkanlığı'nın kesmiş olduğu ecrimisil, Reklam Müdürlüğü'nün vermiş olduğu izinleri kontrol ederiz; indirmek bizim görevimiz değildir. Kanunen indirme görevi yoktur. 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile bunlara ecrimisil kesilebilir. İndirme işlemi için orada kim ecrimisil kestiyse oraya müracaat edilebilir. Kaymakamın görevlendirdiği sivil memur aracılığıyla indirme işlemleri yerine getirilebilir. Yapılan işlemler usulüne uygundur. Eksik kalan kısımlar, eksik personel nedeniyle olmuştur. Bu sorunları çözebilmek adına personel talebinde bulunmuştum. Zabıta Daire Başkanı koordinatörlük yapar. Belediye Başkanı adına yazışmaları yapan en küçük belediye başkan yardımcısıdır. İlan Reklam Amirliği uzmanlık gerektiren bir amirliktir. Benim emekli bir polis olarak bu konuda uzmanlığım yoktur. Ben bu durumda mahkemenizde karşınızda olmaktan dolayı çok üzgün ve kırgınım. Beni göreve Ekrem başkan davet etti. Ben kendisine, göreve gelirsem kanuna, hukuka uygun hareket edeceğimi belirttim. Kendisi de zaten hukuka uygun davranmamı istedi. Bizim yaptığımız işler hukukidir. Benim 40 yılın üzerinde meslek hayatım var ve hiçbir disiplin ve adli soruşturmam yoktur. Ben kimseye hukuksuz talimat vermedim. Ben bu suçlamayla burada olmaktan dolayı çok rahatsızım. Ben rüşvet kesinlikle almadım. Böyle bir şey aklımın ucuna dahi gelmedi. Serbest bırakılmayı talep ederim" dedi.

'TOPLANTILAR YAPMAMIZ DOĞALDIR'

Tutuklanan İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Ramazan Gülten ise savunmasında, "Öncelikle bize suç olarak atfedilen tevdi raporundaki ihalelerle ilgili, ihale komisyonu üyesi olduğuma ilişkin sevk yazısında ibare bulunmaktadır. Bu gerçeğe aykırıdır. Ben ihale komisyonu üyesi değilim. 2024 Haziran'dan itibaren encümen üyesiyim. 2024 Haziran öncesi de amirimin izinli olduğu tarihlerde encümen üyeliği yaptım. Encümen, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda da açıkça belirtildiği üzere belediyenin yürütme organıdır. Belediye meclisinde alınan kararların uygulanmasını, birimlerden gelen uygulamaya ilişkin kararların uygulanmasını sağlar. Birimlerden gelen uygulanması istenen kararlar şunlardır: Satış kararları, ihale kararları, yıkım kararları, idari para cezaları, halrücum kararları, Kabahatler Kanunu'na göre kesilen cezalar. Belediye encümenine ilgili birim tarafından dosyası hazırlanarak gönderilir; belediye encümeni bu kararı yerine getirir. Bize suç olarak atfedilen ihaleler de ilgili birimler tarafından hazırlanarak belediye encümenine gönderilmiş kararlardır. Bu ihaleleri yine belediye iştiraki olan Kültür A.Ş. almıştır. Tevdi raporunda bahsedilen firmalara yapılan ihaleler, Kültür A.Ş. bünyesinde yapılan ihalelerdir. Belediye encümeninin veya encümen üyelerinin bu kararlara, bu ihalelere herhangi bir dahli olamaz. Kaldı ki Kültür A.Ş., İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bir iştiraki olması nedeniyle yaptığı karlar İBB'nin karı sayılır. Dolayısıyla tevdi raporunda ve tutuklama sevk yazısında bahsedilen milyarlarca liralık zarar, bizim encümen üyelerinin ya da şahsımın neden olduğu bir zarar değildir. Kaldı ki bu ihaleler soruşturmaya tabi tutulur, hakkımızda müfettiş kararları yazılmış, soruşturma izni kararı Danıştay 1. İdare Dairesi'nde görülerek karar kaldırılmıştır. Yani ihalelerde herhangi bir usul ve esas hatasının olmadığı, bir yüksek yargı olan Danıştay 1. Dairesi'nce kabul edilmiştir ve karar kesinleşmiştir. Bu karara rağmen tevdi raporunda ve bize yöneltilen sorularda her ne kadar 'ifadesiyle' suçlama yapılamaz. Başka bir taraftan İBB ve bağlı iştirakleri her yıl Sayıştay denetimine tabi tutulur. Ne İBB'nin Sayıştay raporunda ne de Kültür A.Ş.'nin Sayıştay raporunda bize suç olarak atfedilen ihalelerle ilgili herhangi bir bulgu bulunmamıştır. Ülkemizin iki yüksek yargısı tarafından suç olarak ya da kusur olarak herhangi bir şey bulunmayan bu ihalelerle tarafıma yöneltilen suçlamayı reddediyorum. Bize yapılan bir diğer suçlama, çalışma arkadaşlarımızla İBB yöneticileriyle görüşme kayıtlarımızdır. Yakın çalışma arkadaşlarımızla görüşmemiz, toplantılar yapmamız doğaldır. İBB, birkaç bakanlığı çıkartırsak ülkenin en büyük kamu kuruluşudur. Burada çalışan insanların birbiriyle konuşması, görüşmesi, aynı binada bulunması, toplantılar yapması suç olarak atfedilemez. Bizler İBB yöneticileri olarak İstanbul halkının daha mutlu, daha dayanıklı, daha ulaşılabilir bir İstanbul'da yaşaması için gecesini gündüzüne katan, ailesinden, kendi özel hayatından fedakarlık yaparak çalışan insanlarız" dedi.

'GÖREVİMİ LAYIKIYLA YAPMAYA ÇALIŞTIM'

Gültekin savunmasının devamında, "Bize bu suçlamayı yapmak, en hafif deyimle insafsızlıktır. Bana yapılan bir diğer suçlama, ne olduğu belli olmayan, kim tarafından ifade edildiği bilinmeyen ve Yargıtay'ın içtihat kararlarına göre delil olarak kabul edilemeyecek gizli tanık ifadesidir. Savcılıkta ve polis ifadesinde bahsettiğim Mimari ve Estetik Komisyonunun kuruluş aşamasını kısaca size de aktarmak isterim. 2011 yılında bir fotoğrafçının Tarihi Yarımada'da çektiği bir fotoğraftan, Ayasofya'nın minareleri arasında görünen bir yeni yapının olduğu anlaşılmış, bu yeni yapılar bu fotoğraf kamuoyu tarafından çokça tartışılmıştır. İstanbul'un ve Tarihi Yarımada'nın siluetini bozan Zeytinburnu ilçesindeki 16/9 projesine ilişkin hem Zeytinburnu Belediyesi, hem Büyükşehir Belediyesi, hem de dönemin Başbakanı, şimdiki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da eleştirdiği ve ilgililer tarafından işlem yapılmasını talimat verdiği projedir. Bu projeden sonra Başbakanın talimatıyla ilgili idarelerde gerekli çalışmalar yapılmış, Tarihi Yarımada'ya görüntü verecek çevre ilçelerde yüksek yapıların siluet onayı alması zorunluluğu getirilmiştir. Bu kararla bu ilçelerde yapılacak olan yüksek yapılar, belirli formüllerle İBB tarafından incelemeye tabi tutulmaktaydı. Ancak verilen kararlar bir heyet tarafından değil, ilgili makam sahipleri tarafından verilmekteydi. Bu kararlar tartışmaya açık kararlar halindeydi. 2019 yılından sonra bizim bu sorunu tespit etmemizle birlikte, İmar Kanunu'nda ve İstanbul İmar Yönetmeliği'nde bahsedilen Mimari Estetik Komisyonu kurularak bir çalışma yönergesi oluşturularak bu kararların, konusunda uzman bir heyet tarafından verilmesi sağlanmıştır. Dolayısıyla aldığımız her karar, ne bir kişinin kararı halinde olmuş ne de yargı denetiminden kaçınılan bir karar olmuştur. Dolayısıyla Mimari Estetik Komisyonu kararları, yetkinin paylaşıldığı, konusunda uzman insanların görüş bildirdiği, yargı denetimine açık kararlardır. Gizli tanık ifadesiyle, mesnetsiz, ne olduğu belli olmayan, suçumuzun ne olduğu ifade edilmeyen gizli tanık ifadesi akla ve izana aykırıdır. Ben Anadolu'nun küçük bir kentinde büyümüş, bir işçi ailesinin çocuğuyum. Ne ailemden ne de ben, kendi ailemden herhangi bir haram lokma yemedik, yedirmedik. Görevimi layıkıyla yapmaya çalışıp, gerekirse bu görev uğrunda zarar görmeyi göze almış bir insanım. 8 yıllık imar müdürlüğüm süresince kamusal alanlardaki işgallerin kaldırılması halkın saldırısına davetiye çıkartmış, bu dava aradan geçen 1,5 yıla rağmen henüz sonuçlanmamışken, böyle mesnetsiz bir davada hakkımızda verilecek bir karar, beni ve toplumu hukuka, adalete ve vicdana olan inancını ya yeşertecek ya da solduracaktır. Hakkımda ifade edilen suçlamaların tamamını reddediyorum" dedi. (DHA)

==================================

10- BAĞCILAR'DA MARKET ÇALIŞANINI BIÇAKLA TEHDİT EDİP 80 BİN LİRA GASBETTİ

Ali AKSOYER/İSTANBUL, (DHA)- BAĞCILAR'da müşteri gibi girdiği markette çalışanı bıçakla tehdit edip kasa bölümünden 80 bin lira gasbeden şüpheli 24 saat içinde yakalandı. Markete girip çıktığı anlar güvenlik kameralarına yansıyan şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Olay, 28 Nisan'da Yüzüncü Yıl Mahallesi 2137. Sokak'taki markette meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; markete müşteri gibi giren yüzü maskeli şüpheli, içeride bir süre dolaştıktan sonra kasaların bulunduğu alt kata indi. Burada yemek yiyen market çalışanı İ.Ö. (23)'yü bıçakla tehdit ettiği iddia edilen şüpheli, kasada bulunan yaklaşık 80 bin lira parayı poşete koyarak iş yerinden ayrıldı. Olayın ardından şüpheliyi yakalamak için çalışma başlatan Gasp Büro Amirliği ekipleri, iş yeri çalışanı İ.Ö.'nün ifadesini aldı. İ.Ö.'nün ifadesinde, "Yemek yiyordum. Bir anda tanımadığım bir kişi yanıma gelip bıçakla beni tehdit etti. Kasayı açmak zorunda kaldım. Paraları bir poşete koydu. Beni odaya kilitledikten sonra oradan ayrıldı" dediği öğrenildi.

MARKETE GİRDİĞİ ANLAR KAMERADA

Marketin güvenlik kameralarına yansıyan görüntüleri inceleyen polis ekipleri, şüphelinin içeri girip olayı gerçekleştirdikten sonra çıktığı anlarda krem renkli mont giydiği, yüzünü maskeyle kapattığı, başında şapka ve kapüşon bulunduğu, siyah ve beyaz renkte spor ayakkabı giydiğini belirledi. Bu görüntüleri inceleyerek şüphelinin kimliğini belirleyen polis ekipleri, şüpheli Numan K. (25)'yı olayın üzerinden 24 saat geçmeden yakaladı. Asayiş Şube Müdürlüğü, Gasp Büro Amirliği'nde sorgulanan şüpheli, borçları olduğunu bu nedenle olayı gerçekleştirdiğini söyledi. Şüpheli işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede tutuklanarak cezaevine gönderildi. (DHA)

Görüntü Dökümü:

----------

(Güvenlik kamerası)

-Şüphelinin gasp yaptığı anlar

(Aktüel)

-Şüphelinin adliyeye sevki

============================

11- AVCILAR'DA SÜRÜCÜLERİN KAVGASI KAMERADA

İhsan DÖRTKARDEŞ / İSTANBUL, (DHA)- AVCILAR'da yolcu otobüsünün şoförü ile motosiklet sürücüsü arasında yol verme nedeniyle kavga çıktı. Kavga bir süre sonra çevredekilerin araya girmesiyle son buldu.

Tahtakale Mahallesi Ispartakule Bulvarı'nda aynı yönde ilerleyen İETT otobüsünün şoförü ile bir motosiklet sürücüsü arasında yol verme nedeniyle tartışma çıktı. İki sürücü aralarındaki tartışmanın büyümesiyle araçlarını yolda durdurup indi ve birbirine saldırmaya başladı. İkili bir süre yol ortasında kavga etti. Çevredekilerin araya girmesiyle kavga sonlandırılırken, o anları bir kişi cep telefonu kamerasıyla kaydetti.

Görüntü Dökümü:

-------------------

(Cep telefonu)

-Otobüs şoförüyle motosikletlinin tartışması

=======================

12- 'KELİLE VE DİMNE'DEN BENİM MESELLERİM' SERGİSİ AÇILDI

İSTANBUL (DHA) Metin Sabancı Bakım, Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi'nde, çeşitli yaş gruplarındaki bireylerin katkılarıyla oluşturulan "Kelile ve Dimne'den Benim Mesellerim" sergisi sanatseverlerle buluştu.

"2025 Aile Yılı" kapsamında, İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile Şefik Can Uluslararası Mevlana Eğitim ve Kültür Vakfının katkılarıyla gerçekleştirilen sergi, Dolmabahçe Sarayı Resim Müzesinde açıldı.

Serginin açılış konuşmasını İstanbul Vali Yardımcısı Serap Özmen Çetin yaptı. Çetin "Bakanlıklar ve kurumlar olarak, kadın ve çocuklarımızın güçlenmesi için yoğun bir iş birliği içerisinde çalışıyoruz. Sloganımız: güçlü kadın, güçlü aile, güçlü toplum" dedi. Çetin, serginin Metin Sabancı Rehabilitasyon Merkezi'nin güçlü aile anlayışını yansıttığını belirtti.

Metin Sabancı Bakım, Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Müdürü Emel Alanyalıoğlu, serginin başlangıcını "Acaba biz de yağlı boya bir tablo yapabilir miyiz? diye sorduk. Hayat Nur Artıran hocanın desteğiyle, bu fikir hayata geçirildi ve harika sonuçlar alındı" dedi.

'HARİKA SONUÇLAR ÇIKTI'

Metin Sabancı Bakım, Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Müdürü Emel Alanyalıoğlu da serginin "acaba biz de yağlı boya bir tablo yapabilir miyiz?" sorusuyla birlikte ortaya çıktığını belirterek, "Bu fikrimizi Hayat Nur Artıran hocamıza açtık. O da bu fikrimizi çok olumlu karşıladı. Kendisi bizlere destek oldu ve ortaya harika sonuçlar çıktı." diye konuştu. Prof. Dr. Mim Kemal Öke ise, "Gördüğünüz resimler, güzel kalplerin bir ifadesidir" dedi. '

'GÖNLÜMÜZDEN GELENLERİ PAYLAŞTIK'

Şefik Can Uluslararası Mevlana Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Dr. Hayat Nur Artıran, serginin çocukların güzelliklerinin bir tezahürü olduğunu vurguladı. "Kelile ve Dimne'den gönlümüzden gelenleri paylaştık" diyerek çocukların emeğine teşekkür etti.

'İKİ ÇAKALIN HİKAYELERİNİ ANLATAN BİR ESER'

Eğitmen sanatçı Meryem Günana, "Kelile ve Dimne, 3. yüzyılda yazılmış ve iki çakalın hikayelerini anlatan bir eser. Minyatürlerin hikayelerini çocuklara anlatarak, ahlaki değerleri öne çıkarmaya çalıştık"

'AHLAKİ DEĞERLERİ ÖNE ÇIKARMAYA ÇALIŞTIK'

Eğitmen sanatçı Meryem Günana, "Kelile ve Dimne, 3. yüzyılda yazılmış ve iki çakalın hikayelerini anlatan bir eser. Minyatürlerin hikayelerini çocuklara anlatarak, ahlaki değerleri öne çıkarmaya çalıştık" Sergide yağlı boya resimler, seramik, çini ve cam altı eserleri yer alıyor. Eğitmenler Meryem Günana, Mine Numanoğlu, Zeynep Çufalı, Dr. Oya Aydın ve Necla Külekçi'nin destekleriyle hazırlanan sergi, 2 Mayıs'a kadar ziyaret edilebilecek. (DHA)