Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rusya ile işbirliğimiz devam edecektir

Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştirdiği ikili ve heyetler arası görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında şöyle konuştu:

"Putin ile Suriye konusunu son olarak Tahran’da düzenlenen üçlü zirvede ele alma imkanı bulmuştuk. Türkiye olarak hassasiyetlermizi Tahran’da dile getirmiştik. Tahranda vardığımız mutabakatı sahada nasıl hayata geçirebileceğimiz müzakere etme imkanı bulduk. Görüşmelerimizde İdlib’te karşılıklı endişelerimiz dikkate alan çözüm yolları bulunması konusunda da çok önemli mesafe katettik. Putin’le İdlib meselesinin Astana ruhuna uygun bir anlayış temelinde çözümü konusunda mutabık olduğumuzu bir kez daha gördük. Bu çerçevede yaptığımız değerlendirmelerin sonunda muhalifler ve rejim kontrolündeki alanlar arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulması kararına vardık. Muhalifler bulundukları alanlarda kalmaya devam edecek ve buna karşılık Rusya ile beraber belirleyeceğimiz, radikal grupların söz konusu alanda faaliyet göstermemesini sağlayacağız. Rusya İdlib çatışmazlık bölgesine saldırılmamasının temini için gereken tedbirleri alacaktır. Gerek üçüncü tarafların provokasyonlarını, gerekse varılan mutabakatın temini için yine birlikte çalışacağız. Bu amaçla Rusya ve Türkiye belirlenecek silahsızlandırışmış bölgelerin sınırında koordineli devriye faaliyeti gösterecektir. Türkiye halen İdlib çatışmamazlık bölgesinde bulunan gözlem bölgesini tahkim edecektir. Böylece İdlib’de büyük bir insanı kriz yaşanmasının önüne geçtiğimize inanıyorum. Türkiye, Suriye krizinin başından beri olduğu gibi İdlib meselesinde de üzerine düşeni yapmaya devam edecektir. Bu mutabakat Türkiye’nin yeni yüklerle karşılaşmaması bakımında Rusya başta olmak üzere konuya taraf ülkeler içn de önemli bir kazanımdır. Bu görüşmemizde ayrıca Suriye sahasında varlık gösteren teröristlerin İdlib’le sınırlı olmadığına da özellikle dikkat çektik. Suriyenin toprak bütünlüğüne kast eden ve Türkiye'nin de milli güvenlğini tehdit eden PYD YPG’dir. Bu örgütün Fırat'ın dogusunda gerçekleştirdiği katliamlar ve etnik temizlik faaliyetleri ortadadır. Suriye’nin geleceğine yönelik en büyük tehdit İdlib’ten ziyade Fırat’ın doğusundaki bu terör yuvasından kaynaklanmaktadır. Öncelikle bu terör bataklıklarının kurutulması gerekiyor. Dört bin kilometrekareden fazla bir alanı DEAŞ’lı ve PKK’lı teröristlerden arındırdık. Bu bölgede benzer adımlarında PYD YPG örgütlerinin bulunduğu diğer alanlarda da uygulanması önem arz ediyor. Türkiye ve Rusya olarak arzumuz Suriye krizinin BM Güvenlik Konseyinin 2254 sayılı kararı temelinde çözüme kavuşturulmasıdır. Bu hedefe yönelik işbirliğmimizi sürdüreceğiz. Bu çerçevede Astana garantörlerinin BM Suriye Özel Temsilcisiyle geçen hafta Cenevre’de Anayasa Komitesi’nde yaptıkları toplantının sonuçlarını değerlendirdik. Hedefimiz tabi ki önce bir anayasasının oluşması, ardından orada demokratik bir seçimin gerçekleşmesi ve Suriye halkının da kendi demokratik yönetimine kavuşmasıdır. Türk Rus ilişkilerini tanımlayan ana unsurlar iyi komşuluk, ortak çıkarlar ve karşılıklı saygıdır. Bu temelde birçok adım attık fakat bunları yeterli görmüyoruz. İşbirliğimizin geliştirilmesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu anlayıştan hareketle değerli dostum Putin’e bana ve heyetime gösterdiği konukseverlik için tekrar teşekkür ediyorum.”

ERDOĞAN: SURİYE'DE RUSYA İLE İŞBİRLİĞİMİZ DEVAM EDECEKTİR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştirdiği ikili ve heyetler arası görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Suriye konusuna Rusya ile işbirliğinin devam ettiğini söyledi ve şöyle konuştu:

"Putin ile Suriye konusunu son olarak Tahran’da düzenlenen üçlü zirvede ele alma imkanı bulmuştuk. Türkiye olarak hassasiyetlermizi Tahran’da dile getirmiştik. Tahranda vardığımız mutabakatı sahada nasıl hayata geçirebileceğimiz müzakere etme imkanı bulduk. Görüşmelerimizde İdlib’te karşılıklı endişelerimiz dikkate alan çözüm yolları bulunması konusunda da çok önemli mesafe katettik. Putin’le İdlib meselesinin Astana ruhuna uygun bir anlayış temelinde çözümü konusunda mutabık olduğumuzu bir kez daha gördük. Bu çerçevede yaptığımız değerlendirmelerin sonunda muhalifler ve rejim kontrolündeki alanlar arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulması kararına vardık. Muhalifler bulundukları alanlarda kalmaya devam edecek ve buna karşılık Rusya ile beraber belirleyeceğimiz, radikal grupların söz konusu alanda faaliyet göstermemesini sağlayacağız. Rusya İdlib çatışmazlık bölgesine saldırılmamasının temini için gereken tedbirleri alacaktır. Gerek üçüncü tarafların provokasyonlarını, gerekse varılan mutabakatın temini için yine birlikte çalışacağız. Bu amaçla Rusya ve Türkiye belirlenecek silahsızlandırışmış bölgelerin sınırında koordineli devriye faaliyeti gösterecektir. Türkiye halen İdlib çatışmamazlık bölgesinde bulunan gözlem bölgesini tahkim edecektir. Böylece İdlib’de büyük bir insanı kriz yaşanmasının önüne geçtiğimize inanıyorum. Türkiye, Suriye krizinin başından beri olduğu gibi İdlib meselesinde de üzerine düşeni yapmaya devam edecektir."

PUTİN: İDLİB'DE 15-20 KİLOMETRELİK SİLAHSIZLANMA KURMAYA KARAR VERDİK

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmelerinde, İdlib'de 15-20 kilometrelik silahsızlanma alanı kurmaya karar verdiklerini söyledi. Putin, Erdoğan ile ikili görüşmesi ve heyetlerarası görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında şunları söyledi:

“Türkiye Cumurbaşkanı ile faydalı bir görüşme gerçekleştirdik. Bu bizim bu seneki dördüncü görüşmemiz. Bildiğiniz üzere 10 gün önce birlikte Tahran’da Suriye barış sürecine özel Rusya, Türkiye ve İran Zirvesi’ne katıldık. Rusya ve Türkiye’nin işbirliğinin mevcut konularını görüşürken ticaret hacmine büyük önem verdik. Ticaret hacmi yedi ay içerisinde yüzde 34 oranında artarak 15 milyar doların üzerine çıktı. Genel olarak bu Nisan ayında Ankara’da gerçekleşen üst düzey işbirliği konseyi toplantısında varılan anlaşmaların gerçekleştirilmesinin ve ardından yapılan hükümetler arası komisyonun çalışmalarının bir sonucu oldu."

“Bildiğiniz üzere, Rusya Türk partnerlerinin isteği doğrultusunda Türkiye’den bazı tarım ürünlerinin kısıtlamalarını kaldırdı. Aynı zamanda biz de Rus ürünlerinin Türkiye piyasasına gönderilmesi için elverişli koşulların oluşturulmasını bekliyoruz. Ticaretin geliştirilmesi ikili ödemelerde ulusal dövizlerin payının artmasına neden olacaktır. Sayın Erdoğan ile fikrimize göre bu dış yapının olumsuz etkisini en aza indirecek. Aynı şekilde enerji başta olmak üzere ortak stratejik projeleri ilerletmeye devam edeceğiz. Akkuyu ve Türk Akımından bahsediyorum. Bunlar Türkiye’nin ve umuyorum ki tüm Avrupa’nın enerji güvenliğinin en önemli elementi olacak. İnsani alanın görüşülmesinde 2019 yılında gerçekleştirilecek çapraz kültür ve turizm yılına hazırlığı ele aldık. Geçen sene Türkiye’yi rekor düzeyde 4 milyon 700 bin Rus ziyaret etti. Rusya Türkiye’ye giden yabancı vatandaşlar arasında birinci sıraya yükseldi. Bu senenin ilk yarısında Rus turistlerin sayısı yüzde 40 arttı. Türk partnerlerimizle Ruslar'ın Türkiye’de tatili için konforlu ve güvenilir koşulları sağlamak için sıkı işbirliğine devam etmek istiyoruz."

“Biz hiç şüphesiz ki bugün Suriye’deki duruma büyük dikkat çektik. Rusya ve Türkiye bu ülkedeki krizin çözümü için sıkı bir şekilde çalışıyorlar. Ateşkes rejiminin güçlenmesi ve insani durumun iyileşmesi üzerinde çalışıyoruz. Biz özellikle çok sayıda örgütün de alt yapılarının olmasına dikkat ederek İdlib’deki duruma konsantre olduk. Bugünkü görüşmeler sonucunda ciddi kararlar almayı başardık. Hatırlatmak gerekirse, bu çatışmasızlık alanını kuran ülkelerden birisi olarak bizim endişelerimiz orada bulunan teröristlerin oluşturduğu tehditlerdir. Bugünkü görüşmede bu durumu detaylı şekilde değerlendirdik ve silahlı muhaliflerin hükümet birlikleri ile temas noktasında 15 Ekim 2018 tarihine kadar 15-20 kilometrelik silahsızlanma alanı kurmaya karar verdik. 10 Ekim 2018’e kadar Türkiye Cumhurbaşkanı’nın teklifi üzerine bu alandan ağır silahların, tanıkların çıkartılmasına karar verdik. Silahsızlanma alanındaki kontrolü Türkiye ve Rusya’nın denetleyici grupları organize edecek. Yine Türkiye tarafının teklif üzerine Halep-Lazkiye ve Halep-Hama yollarındaki transit geçişler 2018 sonundan önce yenilenecek."

“Rusya ve Türkiye Suriye’de tüm forumlarda terörle mücadeledeki kararlılığını bir kez daha dile getirdi. Bizim ortak fikrimize göre planlanan adımların hayata geçirilmesi Suriye krizinin siyasi barış sürecine ek ivme kazandıracak, Cenevre platformundaki çalışmaları aktifleştirecek ve Suriye topraklarına barışı geri getirecek. Genel olarak bu adım Suriye yönetimi tarafından destekleniyor. Yakın zamanda Suriye yönetimi ile ek görüşmeler gerçekleştireceğiz. Rusya ve Türkiye’nin Astana formatını kullanmaya devam etme isteği de önem taşıyor. Suriye yönetimi, muhalif birlikler ve sivil toplum temsilcilerin katılımıyla anayasa komitesinin oluşturulması çalışmalarına devam edeceğiz. Amacımız komitenin çalışmalarına en yakın zamanda başlanılması."

RUSYA VE TÜRKİYE, İDLİB’DE ASKERİ OPERASYON DÜZENLEMEME KONUSUNDA ANLAŞTI

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu; Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Suriye konulu anlaşmalarının İdlib’de askeri operasyon olmayacağı anlamına geldiğini bildirdi.

Şoygu, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Artık İdlib’de askeri operasyon olmayacağını söyleyebiliriz" dedi ve anlaşmanın Suriye yönetimi tarafından onaylanacağını söyledi.

Bakan Şoygu, Putin ve Erdoğan’ın görüşmeleri sonucunda İdlib’de durumun istikrara kavuşturulmasına ilişkin imzalanan memorandumun maddelerinin önümüzdeki saatlerde Suriye yönetimi tarafından onaylanancağını belirtti. Şoygu, “Önümüzdeki saatlerde bu belgede belirtilen tüm maddeler Suriye yönetimi tarafından onaylanacak" dedi.