Geri Dön
Eğitim Roman çocuklar okul hayatıyla tanıştı

Roman çocuklar okul hayatıyla tanıştı

MALTEPE Üniversitesi Sokakta Yaşayan ve Çalışan Çocuklar için Uygulama ve Araştırma Merkezi, Çekmekö'ün yeni mahallelerinde yaşayan Roman çocukların okula gitmesini sağladı. Aileleri tek tek ikna edilen çocuklar, artık her sabah okul yolunu tutuyor.

Roman çocuklar okul hayatıyla tanıştı

Maltepe Üniversitesi Sokakta Yaşayan ve Çalışan Çocuklar için Uygulama ve Araştırma Merkezi (SOYAÇ), İstanbul’un Çekmeköy ilçesine bağlı Nişantepe semtindeki dar gelirli ailelerle ve Roman kökenli çocuklarla buluştu. İki hafta önce ilk kez okul sıralarına oturan çocuklar, kağıt toplamak, mendil satmak yerine akranları gibi eğitim görecek.

Sokakta yaşayan ve çalışan çocukların eğitime kazandırılması ile suça yönelmiş çocukların rehabilitasyonu amacıyla 2010’da Maltepe Üniversitesinde hayata geçirilen SOYAÇ’ın Kurucu Müdürü Doç. Dr. Özden Bademci, projenin, okul öncesi eğitimle tanışmadan ilkokul sıralarına oturup uyum sağlanması beklenen çocuklar açısından hayati değerde olduğu söyledi. Bademci, “Vaktinin büyük bir bölümünü sokakta geçiren, ciddi yoksulluk ve yoksunluk içinde yaşayan çocukları okullara kazandırıyoruz” dedi.

“OKULU TERK ETME ORANLARI ÇOK YÜKSEK”

Nişantepe bölgesindeki çalışmaların, Ekim 2017’de, ilk olarak bölgedeki ilkokulda başladığını belirten Doç. Dr. Bademci, “Maltepe Üniversitesi, Çekmeköy Belediyesi, Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Çekmeköy Kaymakamlığı arasında imzalanan işbirliği protokolü ile bölgedeki çocukları okul hayatına kazandırdık. Okulu terk etme oranlarının çok yüksek olduğu bu ilkokulda çocukların büyük bölümünün, okul öncesi eğitim almadan ilkokula başladıkları ve okula uyum sağlamakta büyük zorluk yaşadıklarını tespit edince, daha küçük çocukların da okul öncesi eğitime başlamaları için Ekim 2018’de Roman ağırlıklı mahallelerde saha çalışmasıyla işe başlandık. Kartondan, saç levhalardan, sıvasız briketler ve tuğlalardan yapılmış, hijyen, ısınma, sıcak su gibi olanaklardan yoksun evlerde yaşayan çocukların eğitim görmeleri için Çekmeköy Belediyesi ve Nişantepe Aile Sağlığı Merkezi ile işbirliği yaptık. Ailelerle çocuklarını okula göndermeleri için birebir görüştük. Çocuklar sağlık kontrollerinden geçirildi, ihtiyaçları giderildi” diye konuştu.

“KIRTASİYE MASRAFLARINI ÖDEYEMİYORLAR" DİYE ÇOCUKLAR OKULA GİTMİYOR

Doç. Dr. Bademci, “Ailelerin okul öncesi eğitimin önemini bilmediğini ya da maddi yetersizlikler nedeniyle çocuklarını anaokuluna yollayamadığını gördük. İşbirliği yaptığımız Nişantepe Anaokulu da devlet kurumu olmasına ve evlerine çok yakın olmasına rağmen aileler, temel kırtasiye masrafları için gereken cüzi miktarı bile ödeyemedikleri için çocuklarını gönderemiyordu” dedi. Mahallede okul öncesi eğitim alması gereken 90’ı aşkın çocuk olduğunu ve ancak ilk aşamada 10 çocuğun anaokulu sıralarına oturabildiğini anlatan Bademci, bu nedenle bölgede daha fazla sayıda anaokuluna ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Özellikle Roman çocukların okulda çok dışlandığını belirten Doç. Dr. Bademci konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Anne babalar da çocuklarının okulda şiddet göreceği kaygısını taşıyor. Bu çocuklar kıyafet, hijyen, kırtasiye ihtiyaçları gibi sosyal ve ekonomik sorunlar nedeniyle eğitim hayatından uzak kalıyor. Nişantepe Mahallesi’ndeki projede Maltepe Üniversitesi fakülte ve yüksekokulları büyük bir özveriyle çalıştı. Sağlık kontrolleri Hemşirelik Yüksekokulu tarafından yapılıyor, Eğitim Fakültesiyle İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi de bizim yanımızda oldu.”

“KARNI DOYMAYAN BİR ÇOCUK OKULA GİDEMİYOR”

SOYAÇ Yönetim Kurulu Üyesi ve Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Halk Sağlığı Hemşireliği Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Seher Yurt ise, bugüne dek birçok okul ve mahallede çalışma yaptıklarını söyleyerek, “İstanbul içinde bu kadar yoksun bir okulla hiç çalışmamıştık. Banyo yapamayan, karnı doymayan, hastalıklarla mücadele eden bir çocuğun okula gelmesi mümkün olmuyor. Bir okul var, 500 metre uzaklıkta ama bu çocuklar okula erişemiyor” dedi.

“BAŞTA ÇOCUKLAR DA DİRENÇ GÖSTERDİ”

SOYAÇ’ta psikolog olarak görev yapan Melike Arslan, ailelerin maddi durumları ve dışlanma korkusu nedeniyle çocuklarını anaokuluna gönderemediğini, başta bazı çocukların büyük bir direnç gösterdiğini ancak korkularını ve yabancılık hissini yenince sınıfa kolayca uyum sağladıklarını, bazılarının ise okula kolayca ve büyük bir hevesle başladığını anlattı.

Nişantepe Anaokulu öğretmenlerinden Aylin Tahiroğlu ise, çocukların kısa zamanda çabalara yanıt verdiklerini söyleyerek, “Okulumuza gelen çocuklar, 36-72 ay seviyesinde. Bu çocukların gelişimlerini tamamlaması için okul öncesi eğitimi almaları gerekiyor. Gelir gelmez farklı bir ortam ve yaşam stili, eğitsel etkinlikler gördüler. Bize güvendikçe ve ortama alıştıkça kendilerini ifade etmeye de başladılar” diye konuştu.

“ÇOCUKLARIMIZ OKUSUN İSTİYORUZ”

4,5 yaşındaki kızını her gün okula getirip götüren anne Aysel Gaytan, “Normalde içine kapanık bir çocuktu. Okula başladıktan sonra hareketlendi, kendiliğinden yazı yazmaya çalışıyor. 3,5 yaşında bir kardeşi var. O da gelmek istiyor. Çocuklarımızın okumasını istiyoruz” dedi.

Okuma yazma bilmeyen Fahriye Şişman ise, “Kızım 5 yaşında. Okusun, benim gibi olmasın istiyorum. Sabah kalkar kalkmaz okula gelmek istiyor ama ilkokula devam edecek mi kararsızım. Dışlanır veya şiddet görür diye korkuyorum ama onu okutmak da istiyorum” ifadelerini kullandı.