Geri Dön
Ekonomi MB: Sanayi ve inşaat sektörlerinde istihdam kayıpları sürüyor

MB: Sanayi ve inşaat sektörlerinde istihdam kayıpları sürüyor

Merkez Bankası, sanayi ve inşaat sektörlerindeki istihdam kayıplarının sürdüğüne işaret ederek, iş gücü piyasası verilerinin, ekonomik faaliyetteki yavaş seyri teyit ettiğine dikkat çekti.

MB: Sanayi ve inşaat sektörlerinde istihdam kayıpları sürüyor

Merkez Bankası'nın 12 Haziran'daki Para Politikası Kurulu toplantısının özetlerinde, "Son dönemde açıklanan veriler ekonomideki dengelenme sürecinin devam ettiğini gösteriyor" denimdi ve şu konuların altı çizildi:

"Finansal koşullardaki sıkılığın etkisiyle iktisadi faaliyet yavaş bir seyir izlemektedir. Kamunun harcamalar kanalıyla verdiği desteğin ve kredi ivmesinin yılın ilk çeyreğine göre zayıflamasının yanında yakın zamanda artan finansal oynaklık ve risk primi yurt içi talebi sınırlamaktadır. Böylelikle, iç talep gelişmeleri enflasyondaki düşüşü desteklemeye devam etmektedir.

"Son dönemde başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere küresel büyüme görünümüne ilişkin kısmi yavaşlama sinyallerine rağmen dış talep nispeten gücünü korumaktadır. Yurt içi talepteki yavaşlamaya bağlı olarak firmaların dış piyasalara yönelme eğilimi ve pazar çeşitlendirme esnekliği mal ihracatını desteklemekte; gecikmeli döviz kuru etkileri, krediler ve iktisadi faaliyetteki yavaş seyir ithalat talebini sınırlamakta; turizmdeki güçlü seyirle birlikte dış dengedeki iyileşme hızlı bir şekilde devam etmektedir. Bu doğrultuda net ihracatın yıllık büyümeye güçlü katkısının ve cari dengedeki iyileşme eğiliminin sürmesi beklenmektedir.

"İşgücü piyasası verileri, iktisadi faaliyetteki yavaş seyri teyit etmektedir. 2019 yılının Şubat dönemi verilerine göre bir önceki döneme kıyasla hizmet istihdamında artış görülürken, sanayi ve inşaat sektörlerindeki istihdam kayıpları devam etmiş ve işsizlik oranları yükselişini sürdürmüştür."

ABD ve Çin arasında yaşanan ticaret geriliminin, gelişmiş ülkelerin büyüme oranlarındaki yavaşlamanın beklenenden daha fazla olması ve bazı gelişmekte olan ülkelerin finansal piyasalarında gözlenen dalgalanmalar gibi nedenlerle küresel ekonomi politikalarında belirsizliğin yüksek seyretmesi küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tuttuğu belirtilen özetlerde şöyle denildi:

"Küresel enflasyon oranları, ham petrol fiyatlarında Nisan-Mayıs döneminin büyük kısmında gözlenen yatay seyrin de katkısıyla ılımlı seviyelerini korudu.

"Ham petrol fiyatlarının Mayıs ayının üçüncü haftasından sonra küresel ticaret gerilimleri ve büyümeye dair endişelere bağlı olarak belirgin şekilde gerilemesine karşın, önümüzdeki dönemde ham petrol fiyatlarında, talep görünümü ve jeopolitik risklere bağlı olarak, yüksek oynaklık gözlenmesi muhtemel görülüyor.

"Gelişmiş ülkelerde para politikası görünümü bir önceki PPK dönemine göre gevşedi. Ancak, küresel ekonomik görünüme ilişkin belirsizliğin ve finansal piyasalardaki oynaklığın yüksek olması nedeniyle, önümüzdeki dönemde gelişmekte olan ülkelere yönelen portföy akımları dalgalı bir seyir izleyebilecek.

"Bunun yanında, süregelen jeopolitik sorunlar ve ülkelere özgü kırılganlıkların da gelişmekte olan ülkeler grubuna yönelen portföy akımları üzerinde etkili olacağı değerlendiriliyor."

İç talep gelişmelerinin ve parasal sıkılaştırmanın etkilerinin enflasyondaki düşüşü desteklediği de vurgulanan özetlerde, "Bununla birlikte Kurul, fiyatlama davranışlarına dair riskleri sınırlamak ve enflasyonun düşüş sürecini hızlandırmak amacıyla sıkı parasal duruşun korunmasına karar vererek politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 24 düzeyinde sabit tutmuştur" denildi ve şöyle devam edildi:

"Kurul, jeopolitik faktörlere bağlı belirsizliklerin azalması durumunda ve sıkı para politikası duruşu ile enflasyon odaklı makro politika bileşimi neticesinde ülke risk priminin gerilemeye devam edeceği ve bu durumun ekonomideki toparlanma sürecini destekleyeceği değerlendirmesini koruyor.

"Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünü etkileyen unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek, parasal duruş enflasyonu hedeflenen patika ile uyumlu seviyelerde tutacak şekilde belirlenecek.

"Para politikası duruşu oluşturulurken, maliye politikasına dair esas alınan görünüm fiyat istikrarı ve makroekonomik dengelenmeye odaklı, para politikasıyla eşgüdüm arz eden bir politika duruşu içeriyor.

"Bu doğrultuda, yönetilen/yönlendirilen fiyat ve vergi ayarlamalarının geçmiş enflasyona endeksleme davranışının azaltılmasına yardımcı olacak şekilde belirleneceği varsayıldı.

"Maliye politikasının söz konusu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi halinde para politikası duruşunun da güncellenmesi söz konusu olabilecek.

"Para politikası ve maliye politikası arasında kuvvetlendirilen eşgüdümün sürekli ve sistematik bir yapıya dönüştürülmesi yönünde yürütülmekte olan ortak çabaların fiyat istikrarını sağlamaya katkıda bulunması bekleniyor.

"Bunun yanı sıra, enflasyondaki katılık ve oynaklıkları azaltacak yapısal adımlara devam edilmesi fiyat istikrarına ve dolayısıyla toplumsal refaha olumlu katkıda bulunacak."