Geri Dön
Gündem "125 gün sonra uyandığında 'Bana ne oldu, neden herkes maskeli' dedi"

"125 gün sonra uyandığında 'Bana ne oldu, neden herkes maskeli' dedi"

Koronavirüse ilk yakalanan hastalardan, 73 yaşındaki Oğuz Peker, 4 ay boyunca kesintisiz kaldığı yoğun bakımda yaşam mücadelesi verdi. Peker zorlu tedavi sürecini geride bırakıp yaklaşık 5,5 ay sonra taburcu oldu. O günleri anlatan kızı Özge Peker, "İlk vakalardan biriydi. Ne yapacağımızı bilemedik. 125 gün sonra uyandığında 'bana ne oldu, neden herkes maskeli' dedi.

"125 gün sonra uyandığında 'Bana ne oldu, neden herkes maskeli' dedi"

125 günlük yoğun bakım sürecinin zorlu geçtiğini söyleyen Oğuz Peker'in kızı Özge Peker, o günleri anlattı. Peker, "Son derece korku ve kaygı dolu endişeli bir süreçti hepimiz için. Ama bir o kadar da umut doluydu. Çünkü sürecin en başından beri bütün ailemiz çok inandık babamın oradan sığlıkla çıkacağına. Onun yaşama sevincini azmini bilenler olarak her zaman biliyorduk oradan sağlıklı çıkacağını ama çok kaygı dolu çünkü o zamanlar hiç örnek vaka yoktu. Hangi tedavinin başarılı olduğunu hangi bünyede nasıl bir etki yarattığını hiçbirimiz bilmiyorduk. Sürecin çok başındaydık ve bunların hepsi bizde korku unsuruydu" dedi.


"İLK 'NEDEN HERKES MASKELİ?' DEDİ"

Oğuz Peker'in yoğun bakımdan çıktıktan sonra olanları tam olarak anlayamadığını belirten kızı Özge Peker, "Gerçekten o soruyu sordu yani ben neden böyle oldum bana ne oldu trafik kazası mı geçirdim dedi. Çünkü çok uzun yattığı için kas zayıflığından dolayı bacaklarını ellerini tam olarak kullanamıyordu bütün bunlar virüsten dolayı mı başıma geldi" diye bir anlayamadı olayı şeklinde konuştu.


Peker, "Diyebilirim ki şu anki durumu çok şükür çok daha iyi. Ama tabii ki her geçen gün daha da güçlenecek. Şu an güçsüzlüğü devam ediyor ama onun dışında tedavisi evde sürüyor. Çok uzun süre uyutulduğu için uyandıktan sonra da direkt olarak bir süre kendine gelemedi. Şu anda da tam idrak edebilmiş değil. Hastaneye gittiğimizde de kabullenememişti zaten ben korona olamam diyordu. Çıkınca zaten trafik kazası mı geçirdim dedi hayır dedik o zaman vuruldum mu ben dedi. Hala tam süreci idrak edebilmiş değil" dedi.


"O'NUNLA KONUŞUR GİBİ SÜREKLİ YAZDIM. BU BABAMA GÜÇ VERDİ"

Baba - kız ilişkilerinin her zaman çok iyi olduğunu söyleyen Özge Peker, "Normalde de baba kız ilişkimiz çok iyiydi. Hiçbir zaman bırakmadım onu. Ziyaretçi kabul etmedikleri zamanda bile gidip camından onunla konuşuyormuşum gibiydim. Gidemediğimde de ona yazarak ona anlatıyormuşum gibi tüm süreci anlattım. Her şeyi paylaştım sanki onunla konuşuyormuşum gibi. Ve bunun ona ayrı bir güç verdiğine inanıyorum" diye konuştu.


"UMUDU KAYBETMEMEK LAZIM"

Hastalığın ciddiye alınması gerektiğini ve hiçbir zaman umudun kaybedilmemesi gerektiğinin altını çizen Peker, "İyiyi düşündüm ama kötüye de kendimi hazırladım. Şu anda hasta yakınları da şunu bilsin ki inanmak lazım. Babam hem yaşından dolayı hem diğer hastalıkları dolayısıyla risk grubundaydı. Ama ona rağmen hayata tutundu. O yüzden hiçbir zaman umudu kaybetmemek lazım" ifadelerini kullandı.


"AİLESİ BİR AN OLSUN YALNIZ BIRAKMADI"

4 ay boyunca kesintisiz kaldığı yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Oğuz Peker'in tedavisini gerçekleştiren hastanenin yoğun bakım ünitesinde görev yapan Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Doç. Dr. Bülent Güçyetmez son derece zorlu geçen yoğun bakım sürecini başarıyla tamamladıklarını belirtti. Güçyetmez, "Zorlu bir süreçti. 25 Mart gibiydi Oğuz Bey'in yoğun bakıma girişi. Öncesinde bir süreci de var. Açıkçası Oğuz Bey, zorlandığımız birkaç hastadan biriydi. Altta yatan başka hastalıkları da vardı bunlar da neden oldu. Ama 125 günü ardından eve gidebilecek hale geldi o yüzden çok mutluyuz tabii ki. Aileler de çok önemli burada Oğuz Bey'in ailesi de hiçbir an başta kızı olmak üzere O'nu yalnız bırakmadılar. Demoralize oldukları günler oldu. Yani yoğun bakımlar gelecekle ilgili konuşmanın zor olduğu yerlerdir. Ama öyle büyük bir sevgi ki bir an bile yalnız bırakmadılar Oğuz Bey'i" şeklinde konuştu.


"İLK UYANDIĞINDA 'NEDEN HERKES MASKELİ' DEDİ"

Oğuz Peker'in ilk uyandığında çok şaşırdığını belirten Doç. Dr. Güçyetmez, "Oğuz Bey uyandığı zaman ilk önce 'herkes niye maskeli' ve 'niye bana uzak?' dedi. Daha sonraki günlerde de biz onu bunun bir enfeksiyon nedeniyle gerekli olduğuna ve zaman içerisinde de bunun azaltılacağına inandırmak zorunda kaldık. Her defasında buranın bir hastane olduğunu, bir yoğun bakım olduğunu söyledik. Çünkü uyandığı zaman hastamız işlerinin de devam ettiğinin farkındaydı. Kendi işlerini devam ettirmek istiyordu. Başına gelen şeyden o an için habersiz bir şekildeydi. Biz bunları yapamayacağını ama zaman içerisinde düzelip eve gidebileceğini defalarca hatta her gün anlatmak zorunda kaldık. Sonunda bu anlattığımız şeylerin gerçekleşmesi hepimizi mutlu etti" ifadelerini kullandı.