Geri Dön
Kültür&Sanat Türkiye'nin 5 kültür varlığı daha UNESCO listesinde

Türkiye'nin 5 kültür varlığı daha UNESCO listesinde

Türkiye'nin 5 kültür varlığı daha UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne kaydedildi. Türkiye'nin 2019 yılında listede 78 olan kültür varlığı sayısı, 83'e yükseldi.

Türkiye'nin 5 kültür varlığı daha UNESCO listesinde

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca UNESCO'ya sunulan ve 'dünya mirası' olmanın ilk adımı olan geçici listeye 16 Nisan'da kaydedilen, Ankara'daki Beypazarı Tarihi Kenti, İzmir Tarihi Liman Kenti, Osmaniye'de bulunan Karatepe-Arslantaş Arkeolojik Alanı, Kayseri'deki Koramaz Vadisi ile Diyarbakır'da bulunan Zerzevan Kalesi ve Mithraeum, Türkiye'nin yeni kültür varlıkları olarak yer aldı. Türkiye'nin, 2019 yılında 78 olan kültür varlığı sayısı böylece 83'e yükseldi.

BEYPAZARI TARİHİ KENT

Beypazarı ilçesi, tarihi ticaret merkezini çevreleyen ve daha çok 19'uncu ile 20'nci yüzyılın başlarında inşa edilen geleneksel evlerin yer aldığı mahallelerden oluşuyor. İlçe, İnözü Vadisi ile dönemin ekolojik, çarşısıyla ekonomik, ev mimarisiyle teknolojik ve geleneksel kıyafetleriyle de sosyokültürel koşullarını ortaya koyuyor. Osmanlı şehirciliğinin korunmuş bir örneği olan tarihi kent Selçuklu ve Osmanlı dini mimarisinin bozulmamış ürünlerini, iç ve dış mekânsal düzenlerini, malzeme özelliklerini, yapısal unsurlarını, iç tasarım öğelerini ve doğaya uygun sokak dokuları ile geleneksel Türk evlerinin paha biçilmez örneklerini koruduğu için 'Beypazarı Tarihi Kenti' olarak Dünya Miras Geçici Listesi'nde yer aldı.

İZMİR TARİHİ LİMAN KENTİ

Osmanlı coğrafyasında bir liman kenti olarak gelişen ve Helenistik dönemden itibaren kesintisiz yerleşim merkezi olan İzmir Tarihi Liman Kenti, farklı kültürel ve dini yapıları, hanları, arastaları, pasajları, otellerle donanan ticari merkezi ve farklı kültürlere ait mimari mirasın etkileşim içinde üretildiği süreçleriyle listeye dâhil edildi.

KARATEPE-ASLANTAŞ ARKEOLOJİK ALAN

Karatepe-Aslantaş Arkeolojik Alanı, Anadolu coğrafyasında Geç Hitit döneminde kurulan kent devletlerinden biri olan Adanava’nın bir uç kalesi olarak görkemli suru ve sur kapılarıyla dönemin savunma mimarlığının ünik bir örneği olarak günümüze ulaşıyor. Arkeolojik Alan, Geç Hitit kale planlamasının yanı sıra anıtsal ve sanatsal değeri olan kapı girişleriyle de döneminin yüksek mimarlık ve sanat anlayışını sergileyen özgün bir örnek. Fenikece ve Luvice olarak tasarlanan çift dilli yazıtları, Karatepe-Aslantaş’ı arkeoloji dünyasında öne çıkaran bir başka özellik. Her iki kapısında bulunan bazalt stel ve kabartmalar üzerinde hem Fenike alfabesi ile hem de Luvi hiyeroglifi ile yazılmış, bu dillerdeki en uzun iki dilli metin olan yazıtlar Luvi hiyeroglifinin çözülmesinde önemli role sahip.

KOROMAZ VADİSİ

Kayseri’deki Koramaz Vadisi’nde binlerce yıldır yaşayan insanların kayalara oyarak mezar, mesken, depo ve ibadethane olarak kullandıkları mekânlar günümüzde halen daha kullanılıyor. Antik dönem yerleşimlerinin de yer aldığı vadi içerisinde sayıları yüzlerce olan güvercinlikler, columbariumlar (Roma döneminde yakılmış bedenlerden kalan küllerin saklandığı toplu mezarlar), anıt mezarlar, tümülüsler, yer altı savunma yapıları, yaşam alanları, ibadet alanları (antik tapınaklar ve kiliseler), ağıllar, gözetleme noktaları gibi çok sayıda farklı kullanım amaçlı yapı bulunuyor. Birçok medeniyetin izine rastlamanın mümkün olduğu bölgede Hristiyanlığın serbest kalmasıyla beraber, geç Roma veya erken Bizans’ta bu mağaralar kilise olarak yeniden şekillendirilmiş. Selçuklu ve Osmanlı hâkimiyetiyle birlikte kiliselerin bir kısmı yine dini yapı olarak kullanılmaya devam edilirken, bu durum ise vadiyi oldukça değerli kılıyor.

ZERZEVAN KALESİ VE MİTHRAEUM

Askeri yerleşimi, yer altı ve yer üstü yapıları ile dünyanın en iyi korunmuş Roma garnizonlarından olan Zerzevan Kalesi, insanlığın kültürel gelişimini oluşturan farklı kültürel-inanç evrelerine ait izleri bir arada taşıyor. Buradaki Pagan ve Hıristiyan Roma’ya ait mimari yapılar döneminin bütün özelliklerini ve teknolojik gelişmelerini yansıtıyor. Ayrıca, günümüze kadar Roma’nın doğu sınırında bulunan tek Mithras Tapınağı da burada yer alıyor.