Geri Dön
Politika TBMM Başkanı Şentop: TBMM, milletin var olma mücadelesinin karargahı olmuştur

TBMM Başkanı Şentop: TBMM, milletin var olma mücadelesinin karargahı olmuştur

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Birinci TBMM'de düzenlenen anma töreninde, "101 yıl önce bu binada toplanan TBMM, yokluğa mahkum edilmek istenen; vatanı işgal, ordusu terhis edilmiş bir milletin var olma mücadelesinin mücessem hâli ve karargâhı olmuştur" dedi.

TBMM Başkanı Şentop: TBMM, milletin var olma mücadelesinin karargahı olmuştur

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM'nin açılışının 101'i yıl dönümü nedeniyle Birinci TBMM'de anma töreni düzenlendi. Törene TBMM Başkanı Şentop ile Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, kuvvet komutanları ve milletvekilleri katıldı. Törende, 23 Nisan 1920'de TBMM'nin açılışında en yaşlı üye sıfatıyla Sinop Mebusu Şerif Bey'in ilk konuşması seslendirildi ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.

'VAR OLMA MÜCADELESİNİN KARARGAHI'

TBMM Başkanı Şentop, çocukların Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutlayarak, 101 yıl önce Birinci Meclis'te istiklal iradesini hayata geçirme gayretinin yaşandığını söyledi. Şentop, "101 yıl önce bu binada toplanan TBMM, yokluğa mahkum edilmek istenen; vatanı işgal, ordusu terhis edilmiş bir milletin var olma mücadelesinin mücessem hâli ve karargâhı olmuştur. İlk gün meclise gelebilen 115 milletvekilinin içinde toplumun her kesimini temsil eden milletvekilleri vardır. Köylü, gazeteci, din adamı, asker kökenli milletvekilleri, Büyük Millet Meclisi sıralarında aynı gâye uğruna ahenkle çalışmışlardır. Büyük Millet Meclisi bu hâliyle milletin Ankara’da ve zafer yolunda atan kalbi olmuş, şahsî veyâ siyasî ihtilaflar çatışma ve çekişme mevzuu yapılmamıştır. Tam bu noktada şu hususu belirtmek isterim ki Millî Mücadele sadece vatanını savunan bir milletle yabancı işgalciler arasında bir müsademe, çatışma değildir. Millî Mücadele bir tarafıyla karakterlerin, kişiliklerin savaşıdır. Bu mücadelenin, siyasi kinlerinden yahut ihtiraslarından ötürü vazifeden geri duran, düşmana meyleden gafillerle her ne pahasına olursa olsun bağımsızlık uğruna hamle yapanlar arasında da cereyan ettiğini bilmeye mecburuz" dedi.

'ÇÖZÜM MİLLİ İRADEDE'

Şentop, 23 Nisan'da savaş zamanı açılan Meclis'in, yine savaş zamanı sadece 8 ay sonra haklılığını hukuk ve meşruiyet zemininde sürdürmek için 1921 Anayasası'nı yaptığını vurgulayarak, "1921 Anayasası'nın ilk maddesi olarak 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' maddesi kabul edilmiştir. Egemenliğin sahibi olan millet, idarenin de sahibi olmuştur. Bu durum da gösteriyor ki, Millî Mücadele döneminden bize kalan miras yalnızca cesaret değil, aynı zamanda zihniyettir. O zihniyet, meseleler ne denli çetin, vatan ve millet ne kadar zorda olursa olsun çözümün ancak millî iradeye dayanarak bulunabileceğidir" diye konuştu.

'ÇOCUKLARA VERDİĞİMİZ KIYMETİN TEZAHÜRÜ'

Meclis Başkanı Şentop, 23 Nisan’ın Ulusal Egemenlik Bayramı olarak kutlanmasının yanı sıra dünyadaki ilk ve tek Çocuk Bayramı olmasının da millet adına iftihar vesilesi olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:

"Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı savaş zamanında bayram olup olmaması uzun uzun tartışılmış ve nihayetinde halkın manevi birliğini ve moral değerlerini yükseltmek amacıyla bayram ilan edilmiştir. İlk olarak 1921'de çıkarılan bir kanunla 'Hakimiyeti Milliye Bayramı' olarak kutlanmış, 1922’deki kutlamalara çocuklar da dahil edilmiştir. 1933'te Gazi Mustafa Kemal ile başlayan çocukları makama kabul etme geleneği, bugün de çocukların kısa süreliğine devlet kurumlarının başındaki zevatın yerine geçmesi şeklinde hâlen devam etmektedir. Geçtiğimiz yıl ve bu yıl pandemi nedeniyle maalesef bu geleneği uygulayamasak da inşallah önümüzdeki yıllar da devam edeceğiz. 23 Nisan'ın Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kabulü; devlet olarak, millet olarak çocuklara verdiğimiz kıymetin bir tezahürüdür. Bugünün çocukları, yarınlarımızın geleceği olarak bizi yönetecek ve elden ele bu meşaleyi devredecek en önemli hazinemizdir. Bugün bizler dualarla, gözyaşları içerisinde açılan Meclisimizin bir asrı tamamlamasına şahitlik ediyoruz. İnşallah Meclisimizin açılışının, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın daha nice yüzyılları yine bu binada ilk günkü coşkusu, umudu ve sevinciyle kutlanacaktır."