18’inde kalp yetmezliği tanısı aldı, 2 çocuk sahibi kadın 7 yıl sonra sağlığına kavuştu
Birçok kalp hastasının takip edilebilir durumda olduğunu kaydeden Kalp Damar Cerrahisi bölümü Prof. Dr. Mustafa Güden “Kalp ameliyatı olmanın da olmamanın da belli bir riski var. Aslında birçok kalp hastası takip edilebilir durumda hatta çoğunun ameliyat vakti bile gelmemiş oluyor. Yıllarca takip ettiğimiz hastalarımızdan biri de 29 yaşındaki Elif Sümeyye Şimşek, hatta bu sürede ikinci çocuğunu kucağına aldı. 7 yıllık takip sonrası geçtiğimiz günlerde ameliyatını gerçekleştirdik” dedi.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölümünden Prof. Dr. Mustafa Güden, kalp hastalarında ameliyata karar verilirken nelere dikkat edildiğini açıkladı. Prof. Dr. Güden, öncelikle hastalarda hangi kalp hastalığının olduğunun tespit edilmesi gerektiğine değinerek, “Hastalığın tespiti yapıldıktan sonra hasta için gerekli tedavi neyse ona başlanılır. Burada 3 farklı seçenek bulunuyor. Bunlar ilaçla takip, kardiyolojik olarak kateterle yapılabilecek tedaviler ve cerrahi tedavilerdir. Eğer hastalarda kardiyolojik olarak herhangi bir şey yapılmıyor ve kalpte ciddi bir problem bulunuyorsa kılavuzlara başvuruyoruz. Mesela hastalarda mitral kapak yetersizliği, aortun genişlemesi, aort kapağının daralması, kaçırıyor olması veya koroner damarlarla ilgili problemler gözlenebiliyor. Burada karar verirken kılavuzlara ve en önemlisi hastanın şikayetlerine bakarak ameliyat olacağı zamanı belirliyoruz” diye konuştu.
AMELİYAT OLMANIN DA OLMAMANIN DA RİSKİ VAR
Ameliyat kararı verilirken risklerin iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Güden, “Ameliyat olmanın da olmamanın da belli bir riski var. Ameliyatın riski beklemekten daha düşük olduğu zaman ameliyat kararı veriyoruz. Burada en önemli faktör hasta geldiği zaman, ameliyattan başka bir seçenek yokmuş gibi görmemek gerekiyor. Aslında birçok hasta takip edilebilir durumdadır. Bunların çoğu ameliyat vakti gelmiş hastalar değildir. Kalp kapağında ister mitral kapak ister aort kapak olsun ya da koroner arter ya da aortun genişliği olsun hepsinin kılavuzlarda belli kriterleri ve ameliyat vakti var. Ameliyat için uygun vakitte karar vermek gerekiyor. Ne hastanın ileri yaşantısına zararı olacak şekilde geciktirilmemeli ne de çok erken yapıp, gereksiz yere daha zamanı varken ameliyatın riski erken dönemde alınmamalı. Bazı hastalarımızda hemen ameliyat kararı vermek yerine belli bir süre yakın takibe alıyoruz. Yıllarca takip ettiğimiz hastalarımızdan biri de Elif Sümeyye Şimşek, 7 yıl önce hastanemize geldiğinde kendisine acilen ameliyat olması söylendiğini iletti. Biz ise ameliyat için daha erken olduğunu söyledik. Bu takip sürecinde hatta ikinci çocuğunu bile kucağına aldı. Kalbindeki kriterlerin genişlemesi ve şikayetlerinin başlaması sonucunda geçtiğimiz günlerde ameliyata alarak mitral kapak tamiri yaptık. Her şey yolunda giderse ilerleyen dönemde üçüncü kez anne olabilecek” dedi.
HASTALIĞIMI 18 YAŞINDAYKEN TESADÜFEN ÖĞRENDİM
Prof. Dr. Mustafa Güden tarafından gerçekleştirilen başarılı ameliyat sonucunda sağlığına kavuşan 2 çocuk annesi 29 yaşındaki Elif Sümeyye Şimşek ise yaşadığı süreci şu şekilde anlattı:
“Hastalığımı 18 yaşındayken spor salonuna yazılmak istediğimde tesadüfen öğrendim. Spor salonuna kaydolmak için doktor kontrolünden geçmem gerekiyordu ancak kontrol esnasında kalbimdeki üfürme fark edildi. Kendimi çok iyi hissetmeme rağmen üfürmeyi ciddiye alarak kardiyolojiye başvurdum. Muayenemi yapan doktor ciddi bir sıkıntım olmadığını, hafif derecede mitral yetmezliğim olduğunu ve hayatımda hiçbir kısıtlama olmayacağını söyledi. Sonrasında evlilik sürecim başladı ve bu dönemde de hiç sorunum yoktu. Ardından ilk hamileliğimde beklenmedik bir şekilde hastalığım ilerledi. Hatta aile hekimim hastalığımın çok ciddi boyutta olduğunu ve hamileliğimin bitebileceğini söyleyince kendimi çok kötü hissettim. Bunun üzerine Medipol Mega Üniversitesi Kardiyoloji Bölümünden Doç. Dr. Filiz Kızılırmak’a başvurdum. Filiz hocamızın yardımıyla moralim düzeldi ve normal doğumla ilk çocuğumu kucağıma alabildim.”
AMELİYATIMI 7 SENE ERTELEYEBİLDİK
Doğumdan ameliyata kadar ki olan süreci anlatan Elif Sümeyye Şimşek, “Doğumdan 6 ay sonra Filiz Hoca beni gördüğünde ‘Kapaklarının durumunu çok iyi görmedim, bir ameliyat söz konusu olabilir. Bu konuda iyi bir cerrah arayışına gir’ dedi. Başka cerrahlarla görüştüğümüzde ise 3 ay içinde ameliyat olmam gerektiğini hatta ameliyat olsam da olmasam da ikinci kez anne olmama müsaade etmiyorlardı. İşte o zaman Prof. Dr. Mustafa Güden hocamıza başvurdum. Hocamıza ‘1 yaşından küçük oğlum var, aralıksız yürüyebiliyorum, tek seferde kat çıkabiliyorum ama ameliyat olmam gerektiği söyleniyor’ dedim. Kendisi ekokardiyografi sonuçlarıma baktığında ‘Ben seni bu durumda ameliyat etmem, bebeğin de daha küçük. Bu sonuçlarla ameliyat söz konusu değil, seni takibe alacağız’ deyince moralim düzeldi. 6 ay sonraki kontrole kadar vücudum toparlandı ve hamilelik kilolarım gitti. Mustafa hocayla tekrar görüştüğümüzde ‘Mitral değerin 4’ten 2 dereceye düşmüş. Bir bebek daha düşünürseniz bu süreçte bir hamilelik daha yaşanabilir’ dedi” diye konuştu.
Şimşek, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu konuşmadan 2 ay sonra tekrar hamile kaldım ve 23 ay arayla 2 erkek çocuğum oldu. 2020 yılının mart ayına geldiğimizde Filiz Hoca, ‘Artık ameliyatını yapalım’ dedi ama koronavirüs yeni başlamıştı. 2021 Mart’ına geldiğimizde de Mustafa hocayla görüştüm. 7 senedir ‘ameliyatını erteleyebiliriz’ diyen doktor artık ‘Ameliyatını ertelemeden yapalım’ dedi. Açıkçası artık oğullarımın biri 7 biri 5 yaşında ve benden ayrı kalabiliyorlar yani çocuklar açısından da uygun bir dönemdi. Açık kalp ameliyatı beklediğim veya korktuğum kadar zor değildi. Ameliyattan önce iyi olduğumu düşünüyordum ama şimdi fark ettim ki aslında iyi değilmişim, yoruluyormuşum. Ameliyattan sonra bu kadar hızlı toparlanabileceğimi sanmıyordum, hatta hemen ayağa kalkabileceğimi bile düşünmüyordum. Taburcu olduktan sonra eve geldiğimde kendimi gerçek manada çok iyi hissetmeye başladım. Telefondan görüntülü görüştüğüm arkadaşlarım durumuma çok şaşırdılar. Tabii bende çok şaşırdım. Hatta büyük oğlum ‘Anne ben seni böyle beklemiyordum. Hep yatacaksın zannediyordum. Ama sen hep bizimle berabersin ve yatmıyorsun’ diyor. Gündüz vakti yatma ya da istirahat ihtiyacım olmuyor. Sadece göğüs kemiğimdeki yaramdan dolayı hareketlerime dikkat ediyorum. Ama günlük hayatıma normal şekilde devam ediyorum. Ameliyat olacak hastalar bu durumu beklemiyor, insanlar kendilerini çok kötü bir psikolojiye hazırlıyor. Ama bu durum o kadar zor değil. Hele benim durumumda yani genç yaşta ameliyat olacaklar için söylüyorum; ileri yaştaki hastalara nazaran bizler daha hızlı toparlayabiliyoruz.