Geri Dön
Sağlık-Yaşam “Ders çalışırken yemek yemek obeziteye davetiye çıkarıyor”

“Ders çalışırken yemek yemek obeziteye davetiye çıkarıyor”

Uzm. Klinik Psikolog Uzm. Diyetisyen Merve Öz, ders çalışan çocuklarının masalarına sürekli atıştırmalık götüren ebeveynlere uyarılarda bulundu. Öz, bu yaklaşımın çocuklarda obezite riskini artırdığını söyledi.

“Ders çalışırken yemek yemek obeziteye davetiye çıkarıyor”

Ders çalışan çocuklarına meyve, kek, börek gibi atıştırmalıklar veren ebeveynlerin çocuğun ders çalışma ile yemek yeme arasında bağlantı kurmasına neden olduğuna dikkat çeken Uzm. Klinik Psikolog Uzm. Diyetisyen Merve Öz, ebeveynlerin çocuklara ‘çalışırken yemek yeme davranışını’ öğrettiklerini söyledi. Öz, “Çocuk, uzun süren eğitim hayatı boyunca ders çalışırken yemek yeme davranışına devam ediyor. Oturarak çalışmanın getirdiği hareketsizlikle, ders çalışırken yenilen atıştırmalıklardan gelen fazla kalori sonucunda obezite riski artıyor” dedi.

DUYGUSAL YEMEĞİ TETİKLİYOR

Ders çalışırken yemek yeme alışkanlığının oluşmasının uzun dönemde duygusal yemeyi tetiklediğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesinden Uzm. Klinik Psikolog Uzm. Diyetisyen, “Duygusal yeme; kişinin açlıktan ziyade olaylara yemek yiyerek tepki vermesidir. Kişi, üzgün ya da stresli olduğu için yani olumlu duyguyu ortaya çıkarmak için yemek yer. Çocuklar da aç oldukları için değil, sadece ders çalışmayı zevkli hale getirmek için yemek yiyor. Çoğu zaman derse odaklandığı için önündeki yiyeceklere odaklanamıyor ve neyi, ne kadar yediğini bilmiyor. Meyve tabağının ya da kuruyemiş kâsesinin bittiğini, tekrar almak için uzandığında fark edebiliyor. Ya da yiyeceğe odaklandığı için verimli ders çalışamıyor. Önündeki yiyecekler çocuğun çalışma verimini düşürüyor” diye konuştu.

FAZLA KİLO KAÇINILMAZ OLUYOR

Oturarak çalışmanın getirdiği hareketsizlikle, ders çalışırken yenilen atıştırmalıklardan gelen fazla kalori sonucunda obezite riskinin de arttığına dikkat çeken Merve Öz, “Ayrıca duygusal açlık nedeniyle çocuk çözemediği bir problemin yarattığı stresi, bir parça meyve alarak ya da birkaç ceviz yiyerek bastırıyor. Duygusal yemeyi bu sayede öğrenerek ders çalışma haricindeki diğer stres yaratan alanlara da bu alışkanlığı ekliyor. Çocukların metabolizması fazla çalıştığı için bu dönemde obezite ile yüz yüze kalmasa bile hayatının diğer noktalarında, yaşın artışı ile birlikte yavaşlayan metabolizma obeziteyi su üstüne çıkabiliyor.” şeklinde konuştu.

YEMEK YEME DAVRANIŞI ÇOCUKKEN BAŞLAR

Yemek yeme davranışlarının küçük yaştan başladığını hatırlatan Öz, “Büyüdüğünde, küçükken öğrenilen davranışlar sürdürülür. Bu nedenle sebze yemek, sadece yemek masasında yemek yemek, kahvaltı etmek gibi davranışlar çocuk yaşta öğretilmelidir. Çocuklara öğretilmesi istenilen davranışlar, öncelikle ebeveynler tarafından uygulanmalıdır. Sebze yemeyen bir ebeveynin çocuğuna sebze yemelisin gibi bir nasihatte bulunması çocukların davranışı benimsemesinde çok da faydalı olmayacaktır. Çünkü çocuklar davranışları gözlemleyerek öğrenirler” diye konuştu.

ALIŞKANLIKTAN KURTULMAK İÇİN…

Ders çalışırken yemek yeme alışkanlığı oluşmuş çocuk için doğru yaklaşımla ilgili Yeditepe Üniversitesi Hastanesinden Uzm. Klinik Psikolog Uzm. Diyetisyen Merve Öz şu bilgileri verdi:

“Eğer çocuğunuz ders çalışırken masasında yiyecek olmadan çalışamıyorsa bu davranıştan vazgeçene kadar salatalık, marul, havuç gibi su oranı yüksek yiyecekleri verebilirsiniz. Çocuğunuzun 40-45 dakika çalıştıktan sonra ara vermesini isteyebilirsiniz. Ve ara verdiğinde istediği yiyeceği yemesine izin verebilirsiniz. Su içme alışkanlığı çok zor oluşuyor. Su içme alışkanlığını kazanabilmesi adına çocuğunuzun çalışma masasında mutlaka su şişesi olmalıdır.”