Geri Dön
Sağlık-Yaşam DRx sahnesinde hekimler kendi hikayelerini anlattı

DRx sahnesinde hekimler kendi hikayelerini anlattı

TIP dünyasının önde gelen hekimlerinin konuşmacı olarak yer aldığı DRx organizasyonunun üçüncü ayağı Recordati İlaç sponsorluğunda İzmir Ege Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. ‘Önce insan olmak’ sloganıyla düzenlenen DRx etkinliğinde, konuşmacı hekimler sahnede tüm katılımcılarla kendi deneyimlerini paylaştı.

DRx sahnesinde hekimler kendi hikayelerini anlattı

DRx organizasyonunun üçüncü ayağı, Ankara ve İstanbul’un ardından İzmir Ege Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Muhiddin Erel Amfisi’nde düzenlenen organizasyona tıp dünyasının önde gelen hekimleri konuşmacı olarak katıldı ve deneyimlerini paylaştı. 9 farklı bölümden oluşan organizasyon, izleyicilerin yoğun ilgisiyle karşılandı. Prof. Dr. Seher Demirer, Dr. Can Özlü, Prof. Dr. Göksel Altınışık Ergur, Prof. Dr. Sait Eğrilmez, Kim Milyoner Olmak İster? Yarışmacısı Tıp Fakültesi öğrencisi Arda Ayten, Dr. Metin Kuş, Dr. Nilüfer Köylüoğlu, Doç. Dr. Taylan Özgür Sezer’in konuşmacı olarak katıldığı etkinlikte, doktorlar hikayelerini dile getirdi.

DRx ana sponsoru Recordati İlaç Global Başkan Yardımcısı ve Bölge Direktörü Dr. İsmail Yormaz, doktorlara kendini ifade etme fırsatı yaratmak amacıyla DRx konuşmalarının başladığını ifade etti ve şunları söyledi:

"Hekimlerimizin daha fazla konuşmasının gerekli olduğunu düşünüyoruz ve DRx fikri bu şekilde ortaya çıktı. Beden ve ruh sağlığımızın emanet ettiğimiz hekimlerimizin, daha fazla konuşmasının toplum sağlığı bakımından büyük bir fayda sağlayacağını düşündük. Zaten firma vizyonu olarak bilimin ışığında insanların hayatına sağlık katma vizyonu taşıyoruz. Bu sebepten dolayı insanların hayatında, sağlığı arttırabilmek için de daha sağlıklı bir topluma kavuşmaya ihtiyacımız var. Bu noktada da yardımcı olabilecek en doğru grup hekimlerimizdi. Konuşan hekimlerimiz hem düşünsel hem de konu olarak toplumumuza bu alanda da önder olacaktır."

SURVİVOR DOKTORUNDAN TÜYOLAR ALDILAR

Uzun yıllar ‘Survivor’ adlı yarışma programında doktorluk yapan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Metin Kuş şunları söyledi:

"Bu etkinlikle ilgili, bir insanın kendisini anlatmasının zor olduğunu düşünüyordum. Bunun korkusuyla geldim ama burada muhteşem insanlarla ve meslektaşlarımla tanıştım. Türkiye’de hekimleri, tıp fakültesi öğrencilerini ve halkı bir araya getiren bu etkinliğin yapılmasından dolayı gurur duyuyorum. Bu etkinliğin bir parçası olmak beni inanılmaz mutlu etti. Bir hekimin ne aşamalardan geçtiğini bilmek çok heyecanlı bir şey. Öğrencilere vereceğimiz küçük bilgiler bile onların hayatını değiştirecektir. En zor hekimliklerden biri Survivor doktorluğudur. Her şeyden önce çok iyi bir psikiyatrist ve gözlemci olmak, yarışmacıların ruh halini çok iyi bilmek gerekiyor. Rahatsızlıkları gerçek mi değil mi anlamak gerekiyor çünkü sizden faydalanmaya çalışılabilir. Fransa’daki Survivor doktoru, yanlış bir tanı koyduğu hastasını kaybetmişti daha sonra kendisi de intihar etti. Survivor doktorluğu birçok branşı içinde taşıyan çok zor ve aynı zamanda zevkli bir iş. Kendinizi geliştirmek için büyük çaba sarf ettiğiniz bir iş. Meslek ve kendi branşımız dışında birçok şey öğreniyoruz. Bugün de orada edindiğim tecrübeleri seyircilerimizle paylaştım."

‘CERRAH OLMAK CİNSİYETTEN BAĞIMSIZDIR’

Etkinlikte ‘Cerrahide Kadın Olmak’ başlıklı konuşmayı yapan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türk Cerrahi Derneği Başkanı Prof. Dr. Seher Demirer, "Genel cerrahi alanında hem dünyada hem de bizde egemen grup erkek meslektaşlarımız. Kadın cerrah daha az çünkü branş olarak yorucu, nöbet yükü ağır bir iş bu anlamda fiziksel olarak zor bir branş. Bu branşta kalıcı olmak ve verimli çalışmak istiyorsanız çok sevmeniz gerekiyor. Ben de kendi kurumumda bu alandaki ilktim. Benim ilk olduğum dönemde bu durum çok yadırgandı ancak artık öyle değil, bu durum kabul gördü. Cerrah olmak cinsiyetten bağımsız bir durum. İnsan vücuduna direkt olarak dokunuluyor ve büyük çaplı ameliyatlar yapılıyor. Oldukça özel bir görevi gerçekleştirdiğimizin farkında olmak en önemlisi. DRx, bence çok değişik bir proje. Burada konu sadece Seher Demirer olarak kendi biyografimizi anlatmak değil. Mesleğin farklı boyutlarını konuşmak, birebir yakın diyaloğa girmek, cerrahide kadın olmanın boyutlarını samimice paylaşmak bence işin güzel boyutları. Bu yüzden DRx’i çok destekledim. Başarılı bir organizasyon" diye konuştu.

‘TEKNOLOJİ ORTAK PAYDAYI SAĞLAYAN YENİ MATEMATİKTİR’

Katılımcılara sağlıkta yapay zeka teknolojisini anlatan İstinye Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Dr. Nilüfer Köylüoğlu, "DRx, bir hekimin nasıl yetiştiğini, hangi süreçlerden geçtiğini öğrencilere ve halka aktarmaya yönelik çok değerli bir organizasyon. Sahnede olan bitenlerin bir de kulisi var. Bu çalışmada pek çok güzel hikâye paylaşılıyor. Sağlık zekâsı geleceğin tıbbını ve akıllı hastaneleri oluşturacak akıllı tıbbın başlangıcıdır. Hekimler olarak bizler, branşlaşarak öğreniyoruz ancak insan vücudu bir bütündür. İnsan vücudunu bir bütün olarak kabullenip, teknolojiyi kullanarak sentezlemeyi amaçlıyoruz. Bu teknoloji ortak paydayı yakalamamızı sağlayan yeni matematiktir. Türkiye sağlıkta oldukça önde. Türk hekimlerinin cerrahi ve dahili branşlardaki başarıları, Türkiye’nin sağlık turizminden aldığı pay çok büyük. Türkiye sağlıkta çok değerli. Bu değeri ürün aşamasında daha yüksek katma değerli hale getirmek ise yeni ödevimizdir. Yapay zekâ tıptaki zorlukları hafifletecektir" dedi.

HIZIR DRONE PROJESİ ANLATILDI

Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nde iç hastalıkları ve sağlık bilimleri uzmanı olarak görev yapan Dr. Can Özlü ise "Etkinlik hekimliğin sadece hekimlik olarak kalmayıp, sosyal hayatta da kültür sanatta da devam eden bir yaşam biçimi olduğunu gösteren, oldukça geniş kitlelere hitap eden bir etkinlik. Ben de bugün özellikle sağlık alanında yeni nesil teknolojilerin kullanımından söz ettim. Daha çok insansız hava araçları ve drone teknolojilerinin sağlık alanında kullanımını anlattım. Yaklaşık 1 yıl kadar önce ülkemizde sağlık alanında ilk drone kullanımını yapmış bir ekiple birlikte “Hızır Drone” adını verdiğimiz bir proje geliştirdik. Bu projemiz çok büyük yankı uyandırdı, ilk defa sağlıkta drone kullanımı gerçekleşmiş oldu. Yapmış olduğumuz sağlık drone’u ‘Hızır’ yerli ve milli kayıtlı ilk drone olarak afet ve acil durumlarda kullanılmak üzere aktif olarak sahaya çıktı. Bir kıvılcım yapmak istiyoruz. Hem tıp öğrencilerine hem de diğer hekimlere, sağlığın sadece önlüğü giyip poliklinik hizmeti ya da ameliyat yapmak olmadığı, farklı alanlardaki gelişmeleri de hekimliğe kanalize ederek farklı kapılar açmak olduğunu anlatmayı amaçlıyoruz" diye konuştu.