Geri Dön
Sağlık-Yaşam Geçirdiği felç nedeniyle kabusa dönen evlilik yıldönümü tatili mutlu sonla bitti

Geçirdiği felç nedeniyle kabusa dönen evlilik yıldönümü tatili mutlu sonla bitti

KISA Bir Süre Önce Kıbrıs'a turist olarak gittiği sırada beyni besleyen ana damarlardan birinin tıkanıklığına bağlı olarak felç belirtileri ile Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’ne sevk edilen hasta, zamanında ve doğru tedavi ile sağlığına kavuşarak Türkiye'ye geri döndü.

Geçirdiği felç nedeniyle kabusa dönen evlilik yıldönümü tatili mutlu sonla bitti

Kısa bir süre önce evlilik yıldönümünü kutlamak üzere eşi ile Kıbrıs'a giden Çağla Sayın, bulunduğu tatil beldesinde bir sabah sol elinde morarma ve baş dönmesi şikayetiyle uyandı.

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’ne sol gözü kaymış ve yürüyemez halde ulaştırılan Çağla Sayın, burada ilk olarak Nöroloji Anabilim Dalı tarafından değerlendirildi. Yapılan beyin ve beyin damarları görüntülemelerinde felç geçirdiği ve beyini besleyen hayati ana damarlardan birinin tıkandığı tespit edilen hastanın, girişimsel radyoloji bölümü ve nöroloji anabilim dalı işbirliğinde beyin anjiyosu ile kafa içi damar tıkanıklığına müdahale edilmesi planlandı.

Beyin damarındaki tıkanıklık yapılan acil anjiyodaki müdahale ile açıldıktan sonra, hastanın kol damarları da görüntülendi. Sol elinde morluklar ve soğukluk şikayeti olan hastanın kol anjiyosunu değerlendiren Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı hekimleri, sol kola giden damarlarda tıkanıklık olduğunu tespit ederek hastayı acil olarak ameliyata aldı. Ameliyat sırasında sol kolu besleyen ve pıhtı ile dolmuş olduğu tespit edilen damarlar açılarak, sol kol yeniden kanla beslenebilir hale getirildi. Böylece hastanın durumunun daha ciddi bir hal almasına engel olundu. Hastanın müdahaleler sonrası nörolojik bulgularının tam olarak düzeldiği, kolunun kanlanmasının iyi olduğu gözlendi.

Ameliyat sonrası Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi yoğun bakım servisindeki inme ünitesinde yakın izleme alınan hasta başta Nöroloji ve Kalp ve Damar Cerrahisi uzman doktor ekiplerinin yer aldığı multidisipliner bir yaklaşımla izlendi. Genç yaşta damar tıkanıklığına neden olabilecek nedenler iş birliği içerisinde araştırıldı ve tekrarlama riskine yönelik koruyucu tedavi başlandı. Yoğun bakım servisinde 2 gün boyunca izlenen hasta, hastaneye gelişinin onuncu gününde eski sağlığına kavuşmuş olarak, ayaktan kontrollerinin yapılması planlanarak taburcu edildi.

İNMEDE İLK 4.5 SAAT HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR

"Kendinizin veya bir yakınınızın aniden konuşması bozulursa, bir taraftaki kol veya bacakta güçsüzlük, uyuşukluk veya ağzın bir tarafında kayma fark ederseniz ne yaparsınız?” diyen Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı Uzmanı Doç. Dr. Bahar Kaymakamzade Çulhaoğlu, her altı kişiden birinin hayatı boyunca en az bir kere, kendisinde veya yakınlarında bu belirtileri gözlemlediğini, böyle durumlarda bilinçli hareket etmenin, doğru zamanda doğru merkeze başvurmanın hastanın yaşamını büyük oranda değiştirebildiğini söyledi.

Felcin ilk 4.5 saatini kapsayan ve dar bir zaman dilimi olan tedavi süresi geçtikten sonra uygulanabilir tedavilerden bir fayda sağlanamayacağını ifade eden Doç. Dr. Çulhaoğlu, bu sürenin değerlendirilememesinin hastanın tedavi olma şansını kaybetmesi ile sonuçlanacağını bildirdi.

"ERKEN MÜDAHALE EDİLMEYEN İNME, CİDDİ BİR ENGELLİLİK NEDENİDİR"

"İnmeden korunmak, kendimizin veya bir yakınımızın inme geçirdiğini anlamak ve en iyi tedavinin alınmasını sağlamak için öncelikle inmenin ne olduğunu bilmek, belirtilerini tanımak, acil inme tedavisi yapabilen merkezlerden haberdar olmak ve bu merkezlere vakit kaybetmeden başvurmak gerekmektedir" diyen Doç. Dr. Çulhaoğlu, iskemik inmenin yani felcin beyine giden kan akımının kesilmesi sonucu ortaya çıkan, erken müdahale edilmediği durumlarda ise ciddi bir engellilik nedeni olduğunu söyledi.

İNME ÜÇÜNCÜ EN SIK ÖLÜM NEDENİ

Tüm dünyada kanser ve kalp hastalıklarından sonra üçüncü en sık ölüm nedeni olan inmede ileri yaş, yüksek tansiyon ve kolesterol, şeker ve kalp hastalığı, fazla kilo ile sigara kullanımının felce yatkınlık yaratan etmenler olduğunu söyleyen Doç. Dr. Çulhaoğlu, risk yaratan bu durumları kontrol altında tutmanın inme geçirme riskini azaltacağını söyledi.

Dilde peltekleşme, kuvvet kaybı ve ağızda kayma izlenmesi durumunda vakit kaybetmeksizin inme tedavisi gerçekleştirilebilen bir sağlık merkezine başvurulması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Çulhaoğlu, "Felç belirtilerini fark ettikten sonra ilk 4.5 saatte acil servise başvuran hastalar nöroloji bölümü tarafından değerlendirilirler. Gerekli kriterleri karşılayan hastalara tıkalı beyin damarını açmak için pıhtı eritici, damar açıcı tedaviler uygulanır. Bunlar dışında hastaya anjiyografi ünitesinde beyin anjiyosu yapılıp, tıkalı beyin damarını açmak için endovasküler girişimle gerekli mekanik müdahaleler ve stent uygulanabilir" dedi.