Geri Dön
Spor Milli serbest dalışçı Fatma Uruk'a Meksika'da koronavirüs engeli

Milli serbest dalışçı Fatma Uruk'a Meksika'da koronavirüs engeli

Dünya rekoru denemesine hazırlanan milli serbest dalışçı Fatma Uruk, gittiği Meksika'da konoravirüs engeline takıldı. Fatma Uruk, "Tek endişem Türkiye ve oradakiler, bu hayalin verdiği güçle bir şekilde burada daha uzun kalmanın yolunu bulacağım" dedi.

Milli serbest dalışçı Fatma Uruk'a Meksika'da koronavirüs engeli

Serbest dalış sporunda elde ettiği sayısız başarılar ile adından söz ettiren milli sporcu Fatma Uruk, 2015 yılında geçirdiği bir kaza sonrası vertigo hastalığına yakalandı. Sonrasında koku ve tat alma duyularını da yitiren Fatma Uruk, Türkiye ikinciliği elde etme başarısını gösterdi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden (ODTÜ) ekonomist olarak mezun olan Fatma Uruk, özel bir bankada da Kıdemli Müfettiş olarak çalışmakta. Yaşadığı tüm zorluklara rağmen tutkunu olduğu sporu hiçbir zaman bırakmayan Fatma Uruk, dünya rekoru denemesi için Meksika'nın Valladolid kentine gitti. Mart ayının başında gittiği Meksika'da amacının 23 Nisan'da rekor denemesi gerçekleştirip kendisi gibi spor ile hayata tutunan çocuklara cesaret vermek istediğini dile getiren Uruk, şu anda kimsenin kendisinin yerinde olmak istemeyeceğini adresi kayıtlı olmadığı için polis kontrolünden geçerek markete bile gidemediğini kaydetti. Fatma Uruk, insanların öldüğü ve çaresiz kaldığı günlerde gerçekten sızlanmaya şikayet etmeye hakkının olmadığını da ifade ederek, "Ben iyiyim, tek endişem Türkiye. Türkiye'deki gidişat, ailem ve sevdiklerim. Kendimi açıkçası daha az düşünüyorum. Türkiye'dekilere moral veriyorum yeri geliyor. Ben buradayım. Bu enerjiyle, bu hayalin verdiği güçle bir şekilde burada daha uzun kalmanın yolunu bulacağım" diye konuştu.

"AMACIM HAYATA BENİM GİBİ SPOR İLE TUTUNAN ÇOCUKLARA KENDİ ÇOCUKLUK HAYALİMİ GERÇEKLEŞTİREREK CESARET VERMEKTİ"

Rekor kırmak için Meksika'ya gittiğini ancak, gittikten 1 hafta sonra dalış yapacakları yerlere ulaşma imkanları kalmadığını belirten Fatma Uruk, "Tüm Türkiye'ye sağlık ve sabır diliyorum. Sağlık çalışanları başta olmak üzer işine devam etmek zorunda olan herkese kolay gelsin. Bende bu salgına talihsiz dönemde yakalananlardanım. Bir süredir dünya rekoru denemem için antrenman yapmakta olduğum Meksika'dayım. Buraya mart ayının başında gelmiş. Amacım rekor denemesini 23 Nisan'da yapıp, hayata benim gibi spor ile tutunan çocuklara kendi çocukluk hayalimi gerçekleştirerek cesaret vermekti. Fakat ne yazık ki geldikten 1 hafta sonra dalış yaptığımız yerlere ulaşma imkanımız kalmadı. Resmi görevliler ve Türkiye'den bana destek olacak arkadaşlarım gelemediler. Ben de burada kaldım. Size şu anda Valladolid'deki karantina evimden sesleniyorum. Buradaki koşullar ve gidişattan bahsedersem neden dönemediğim daha iyi anlaşılacaktır. Öncelikle çok turistik bir yerdeyiz. Ocak ayından beri buraya Çin dahil hiçbir ülkeden uçuş yasağı gelmedi. Ben buraya maskeyle geldiğimde arkadaşlarım boşuna endişelendiğimi söylüyorlardı. Etrafımda her şey normal seyrederken ben de kendimi paranoyak gibi hissetmeye başladım. Henüz vaka da yoktu. Bekleyip gidişatı görmek istedim. Fakat 18 Mart itibarıyla aynı evde olduğum arkadaşlarımdan birinin olduğunu bilmesek de hastalandı ve kısa sürede bir değişim başladı. Sokağa çıkma yasağı olmasa bile korktuk, doğrusunu söylemek gerekirse. Kendi kendimize tedbir almaya başladık" dedi.

"MADDİYAT, SAĞLIK VE HAYATIMI ADADIĞIM HAYALİMİN ARASINDA SIKIŞTIM"

Virüsün yaygın olduğu dönemde yolculuk yapmayı göze alamadığını da ifade eden milli serbest dalışçı, "Ciğerleriyle ilgili sıkıntı yaşamak nefes tutan bir sporcu için gerçekten çok korkutucu. Sağlık nedeniyle daha önce 1 kere sporu bırakmak zorunda kaldım. Kronik vertigom var. Virüsün bu kadar yaygın olduğu bir dönemde yolcuğu açıkçası göze alamadım. Neler yapabileceğimi düşündüm. Maddiyat, sağlık ve hayatımı adadığım hayalimin arasında sıkıştım. Rekor denemelerinde masraflar bireysel olarak sporcunun kendisine ait. Bende kendi imkanlarımla minimum sayıda insanla altından kalkabileceğim bir organizasyon yapmıştım. Dönme fırsatı olduğu dönemde ise bilet fiyatları bütçenin neredeyse tamamıydı. Özel bir bankada çalışıyorum. İzinlerimi yöneticilerimin sayesinde böyle ayarlayabildim. Tekrardan madden değil izin anlamında da böyle bir imkan yaratmak mümkün değildi. Beni en çok üzen şey, buraya gelip sudan uzak kalmak. İstanbul'da zaten denizde antrenman yapma imkanım yok. Senede 1 kere yarışmalardan, yarışmalara dalıyorum. Günümün tamamı masa başında çalışarak geçerken ben bu dünya rekorunu kıracak seviyeye geldim. Sonuçta yılların emeği var. Bu sadece benim sayemde olmadı. Bana inanan ve destek olmak için çaba gösteren pek çok insan var. Buraya gelmek için sarf ettiğimiz emek dönmeyi göze alamayacağım kadar fazla. Fakat her şeyi bir kenara bırakıp neden dönmediğimi kendime sorduğumda şu cevabı veriyorum ve bundan dolayı çok mutluyum. Bu beni hayata bağlayan şey ve ben bunun hayaliyle yaşıyorum" şeklinde konuştu.

"TEK ENDİŞEM TÜRKİYE"

Meksika'da birçok zorluk yaşadığını, polis kontrolünden geçip markete gidemediğini söyleyen Fatma Uruk, "Şu anda kimse benim kaldığım yerde bu koşullarda kalmayı istemez. Bende istemezdim. Örneğin dün, polis kontrolünden geçip markete gidemedik. Çünkü, adresimi kaydettirmem gerekiyor. Şimdi bunu çözmeye çalışıyorum. Bunun gibi daha birçok zorluk çıkıyor. Ancak bunları da halledecek gücü ve enerjiyi bulabiliyorum kendimde. Güvenlik nedeniyle korkuyordum ama bunu da aştım. Çünkü neden burada olduğumu biliyorum. En azından bir ihtimal var, bunun için buradayım ben. Bunu bekliyorum. Her şeyden öte insanların öldüğü ve çaresiz kaldığı günlerde gerçekten sızlanmaya şikayet etmeye hakkım olmadığımı düşünüyorum. Ben iyiyim, tek endişem Türkiye, Türkiye'deki gidişat, ailem ve sevdiklerim. Kendimi açıkçası daha az düşünüyorum. Türkiye'dekilere moral veriyorum yeri geliyor. Ben buradayım. Bu enerjiyle, bu hayalin verdiği güçle bir şekilde burada daha uzun kalmanın yolunu bulacağım" ifadelerini kullandı.

"İSPANYOLCA ÖĞRENMEYE BAŞLADIM"

Çevresinde İngilizce konuşan insan olmadığını ve bu yüzden İspanyolca öğrenmeye başladığını ifade eden Fatma Uruk, "Hiç yapamadığım kadar, karada antrenman yapıyorum burada, günde 4 saat nefes tutuyorum. Denize gidemiyorum ama, İspanyolca öğrenmeye başladım. Güvenlik nedeniyle öğrenmekte zorundayım. Etrafımda İngilizce konuşan insan yok. Ben eminim ki bu günler bitecek ve buradan çok güzel haberlerle, bu rekoru sağlıklı bir şekilde kırıp, sağlıklı günlerin müjdesini vererek Türkiye'ye döneceğim. Buna hep beraber sevineceğiz. Çünkü, biliyorum ben burada yalnız değilim. Her gün birçok insan arayıp, soruyor. Günü geldiğinde rekor denemesini sürpriz yaparak açıklayacaktık, olmadı. Ben de artık bu süreci daha atlatılabilir kılmak için bir şekilde sesimi duyurmaya karar verdim. İlgili kurum ve kuruluşların bir kısmının burada olduğumdan haberi var, bir kısmına hala ulaşamadım. Umarım onlarda şu anda sesimi duyacaktır. Herkese benim yaptığım gibi sevdikleri şeylere daha sıkı tutunmalarını tavsiye ediyorum. Çünkü, zorlukları açmada çok yardımı oluyor. Sağlıkla kalın" dedi.

Öte yandan Fatma Uruk, hedeflediği dalışı 23 Nisan'da gerçekleştirememesi durumunda 19 Mayıs'a kadar beklemeyi planlıyor.