Doç. Dr. Baytut: Müsilaj, ekolojik bir deniz felaketidirSamsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Fakültesi'nden Doç. Dr. Özgür Baytut, "Müsilaj sadece deniz yüzeyindeki canlıları değil, deniz dibindeki kabuklular, balıklar ve diğer organizmaları da etkiliyor. Suyun üst kısmındaki oksijeni azaltarak, balık popülasyonlarına ve bölgedeki biyoçeşitliliğe ciddi zararlar veriyor. Bu nedenle müsilajı yalnızca geçici bir kirlilik gibi değil, büyük ve tehlikeli bir ekolojik felaket olarak görmek zorundayız" dedi.
Doç. Dr. Baytut: Müsilaj, ekolojik bir deniz felaketidirSamsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Fakültesi'nden Doç. Dr. Özgür Baytut, "Müsilaj sadece deniz yüzeyindeki canlıları değil, deniz dibindeki kabuklular, balıklar ve diğer organizmaları da etkiliyor. Suyun üst kısmındaki oksijeni azaltarak, balık popülasyonlarına ve bölgedeki biyoçeşitliliğe ciddi zararlar veriyor. Bu nedenle müsilajı yalnızca geçici bir kirlilik gibi değil, büyük ve tehlikeli bir ekolojik felaket olarak görmek zorundayız" dedi.
'Ekolojik sistem iklim krizine ayak uyduramıyor'İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Afet Yönetim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, iklim değişikliklerinin doğal süreçlere göre çok daha hızlı ilerlediğini belirterek, “150 yılda, 1 derece ısındığımızı görüyoruz. Tabii bu insan kaynaklı oluyor; doğal iklim değişikliğine göre bin kat hızlı. Esas tehlike burada. Normalde dünyanın soğuyor olması gerekiyordu. Ancak insan devreye girdi ve iklimi öyle bir değiştirdi ki artık bin kat hızlı ve ekolojik sistem buna ayak uyduramıyor dedi.
Prof. Dr. Satar: Sivrisineklerle mücadelede bölgenin ekolojik yapısı göz önüne alınmalı, sayıları artabilirDicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, sivrisineklerin mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklığı nedeniyle üremelerine devam ettiğini belirterek, “Yaza doğru şimdiden önlem alınmazsa, sayılarında artış olacaktır. Tek tip bir mücadelenin söz konusu olmaması lazım. Örneğin, Marmara Bölgesi’ndeki bir mücadeleyle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yapılacak bir mücadelenin aynı olmaması lazım. Bölgenin ekolojik koşulları göz önüne alınmalıdır” dedi.
Küresel iklim krizine 'ekolojik günah' vurgusuİstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İklim Değişikliği Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, küresel iklim değişikliğinde bireysel mücadeleye yönelik uyarıda bulunarak, "Her şeyin su ile üretildiğini unutmamalıyız. Su ayak izi; yediğimiz, içtiğimiz, giydiğimizde de çok önemli. Giydiğimiz ya da beğenmeyip çöpe attığımız bir tişört, aslında bir tişört değil. 2-3 ton suyu çöpe atmış oluyoruz. Bireyler, gıda, su ve enerjide az tüket, yeniden kullan, geri dönüştür. Bunları yaparsa karbon ayak izi, 'ekolojik günahları' daha az olacaktır" dedi.
"Hayata İyi Bakarız" Ekolojik Okuryazarlık Projesi tanıtıldıHayat Holding'in Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle, özellikle çocuklarda iklim değişikliği farkındalığına katkıda bulunma, gezegendeki kaynakların kıtlığına dikkat çekme, kaynakları koruma ve bilinçli tüketmeye yönelik davranışları geliştirme hedefiyle hayata geçirdiği Ekolojik Okuryazarlık Projesi'nin tanıtım toplantısı yapıldı. 'Hayata İyi Bakarız’ mottosuyla başlatılan projede Türkiye genelinde ilkokul 3’üncü ve 4’üncü sınıf öğrencileri ile öğretmen ve velilere ekolojik okuryazarlık düzeylerini artırmak için eğitimler verilecek.
Ağrı Dağı'na 'Ekolojik' rota açtılar'Türkiye'nin çatısı' olarak nitelendirilen Ağrı Dağı'nın zirvesine açılan 4'üncü rotaya 'ekolojik' adı verildi. Bu rotanın diğerlerine göre temiz olduğuna dikkati çeken Türkiye Dağcılık Federasyonu Dağ Rehberi ve Dağcılık Antrenörü Mustafa Tekin, "Dünyanın dört bir tarafından gelen dağcıların zirve yaptığı Ağrı Dağı maalesef koca bir çöplüğe döndü. 'Ekolojik' adını verdiğim bu rotada dağcılardan tek isteğimiz; sadece ayak izlerini bırakmaları. Profesyonel dağcı, çok iyi bir çevrecidir. Bu rotayı da profesyoneller kullandığı için tüm çöplerini yanlarında taşıyacaklardır" dedi.