Tarihi simit fırında çıraklıktan patronluğa

Muğla'nın tarihi simit fırını yaklaşık 100 yıl önce Ayhan ailesi tarafından kuruldu. Baba- oğul, yıllarca Muğla ve bölgesine 'Muğla simidi' üreterek bölge halkının hizmetine sundu. Ayhan ailesinin 90'lı yılların başında bu işi bırakarak, devretmesi sonucunda işletmede çalışan Nevzat Pökün ve kardeşleri, 100 yıllık fırını alarak üretime devam etme kararı aldı. Simit fırınına 14 yaşında çırak olarak başlayan Pökün, bugün patron olarak ustalığına devam ediyor.

'EGE BÖLGESİ'NİN EN İYİ SİMİDİ OLMA YOLUNDAYIZ'

Simit ustası Nevzat Pökün, "İşe bu dükkanda simit satarak başladım. Çıraklık, ustalık derken buranın işletmecisi oldum. İşe başlama sebebim en başta ailem. Aileden gelen bir kültür, işimi severek yapıyorum ve simitlerimizi de Muğla'nın en iyi simidi olması amacıyla imal ediyoruz. Dükkanımız tarihi bir iş yeri. 100 yılı geçkin bir tarihi var. Simitlerimiz halkımız tarafından çok seviliyor. Ege Bölgesi'nin en iyi simidi olma yolunda devam ediyoruz. İlerleyen yıllarda Türkiye'nin en iyi simidi olma yolunda çaba sarf edeceğiz" diye konuştu.

'SİMİDİN EN BÜYÜK ÖZELLİĞİ ZAMANI'

Çırak bulmada sıkıntı çektiklerini dile getiren Pökün, "Mesleğin geleceği bence yok, belki biz son ustalar olabiliriz. Bu fırının 100 yıllık bir geçmişi var, ben isterim bir 100 yıl daha hizmet verilsin. İzmir'den, Aydın'dan Muğla'ya gelen ve her geldiğinde uğrayıp simidimizi yiyen müşterilerimiz var. Bu da bizi mutlu ediyor. Simit çok zaman isteyen bir iş. Gece 03.00'te geliyoruz hamurunu yoğuruyoruz. 1 saat 45 dakika dinlenme süresi var. Hamur dinlendikten sonra simidi yapmaya başlıyoruz. Pekmez haşlanıyor sonrasında yapılan simit hamurunu pekmeze ve susama batırarak tekrar dinlendiriyoruz. Daha sonra pişmek için hazır oluyor. Simidin en büyük özelliği zamandır. Bu işte el emeği olacak. Simit sadece sabahları yenmez" dedi.