Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail, attığı imzanın arkasında durmalı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İsrail hükümeti, attığı imzanın arkasında durmalıdır. Bölgenin tamamıyla birlikte kendi vatandaşlarının da güvenliğine tehdit oluşturan saldırgan politikalarına tamamen son vermelidir. Gazze'ye insanı yardım girişlerinde hiçbir pürüz çıkarılmamalıdır. İki devletli çözüm, bölgemizde kalıcı barışın anahtarıdır" dedi.

ABONE OL
Fatih TURAN-Selçuk BAŞAR-Efnan DEMİREREN/RİZE,(DHA)-

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, memleketi Rize'de İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclis Toplantısı'na katıldı. Burada konuşan Erdoğan, "Her birinize coşkunuz için, vefanız için, sevdanız için teşekkür ediyorum. 24 yıldır bu kardeşinizi yalnız bırakmadığınız için hepinize şükranlarımı sunuyorum. Şunu da özellikle ifade etmek istiyorum, biz de Rize'miz için canla başla çalıştık. İyi gününde zor gününde Rizelilerin yanında olduk. Sel felaketinin tamamen silinmesi için çalışmalar devam ediyor. Ana baba ocağımda bulunmak benim için ayrı bir bahtiyarlık. Son ziyaretimizden bu yana sadece 15 ay geçmiş olsa da Rize'yi, Rizeli hemşerilerimizi özlemişiz, Rizeli uşaklar da bizi özlemiş. Hem hasret giderelim hem geçmiş olsun dileklerimizi iletelim hem de yapımı tamamlanan hizmetleri açalım istedik. Dün toplam değeri 3 milyar 84 milyar liralık 38 projenin toplu açılışını, 2 projenin temel atma törenini gerçekleştirdik. Tüm bu eser ve hizmetlerin sizlere hayırlı olmasını diliyorum" dedi.

'TÜRKİYE, UNUTMAYIN TÜRKİYE'DEN ÇOK DAHA BÜYÜKTÜR'

Gazze'de sağlanan ateşkese yönelik mesajlar veren Erdoğan, "Önceki gün Gazze ile ilgili yüreklerimize su serpen bir haber aldık. Bizim de dahil olduğumuz görüşmelerde ateşkes konusunda Hamas ile İsrail arasında mutabakat sağlandı. Dün sürecin nasıl geliştiğini, nasıl ilerlediğini, süreç boyunca Türkiye'nin nasıl bir diplomasi trafiği yürüttüğünü anlattım. Aynı şekilde ABD Başkanı Sayın Trump ile kardeş ülkelerimiz Mısır ve Katar liderlerinin, müzakerelere verdiği desteğe dikkat çektim. Bir defa şunu açık ve net şekilde söylemek isterim; Türkiye, unutmayın Türkiye'den çok daha büyüktür. Türkiye, 783 bin kilometrekareyle ufku sınırlandırılamayacak bir ülkedir. Türkiye'nin itibarı, gücü, sözünün ağırlığı, ekonomisinin de nüfusunun da topraklarının da çok çok ötesindedir. Gençler, unutmayın su yatağında akar. Yaşadığımız her hadise bize bunu tekrar tekrar hatırlatıyor. Türkiye, kendi tabi mecrasında geleceğe doğru emin adımlarla ilerliyor. Nitekim ülkemiz aktif dış politikası, ilkeliyi duruşu ve diplomatik tecrübesi ile son sürecin lokomotiflerinden biri oldu. Filistinli kardeşlerimiz, özellikle Hamas, çok basiretli bir tavırla, barışa hazır olduklarını gösterdi. Bölgedeki diğer Müslüman ülkeler de görüşmelere destek oldu. Böylece 2 yıllık zulmün, soykırımın, yıkımın, vahşetin ardından Gazze'de buruk da olsa ilk defa yüzler gülmeye başladı" diye konuştu.

'GAZZE'YE ÖNCE BEN GİDECEĞİM SONRA SİZ'

İsrail hükümetinin attığı imzanın arkasında durması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Şahsınızda Filistin'i ve Filistinleri selamlıyorum. Kim ne derse desin Gazzeli mağdurları sevindiren her adım bizim için de makbuldür. Kim ne derse desin Gazzeli mazlum ve mağdurları sevindiren her çaba, her imza, her adım, bizim için de makbuldür. Gazze'ye önce ben gideceğim sonra siz. Gazze'de 2 yıldır süren katliamı ve soykırımı kalıcı biçimde durduracak hep projeye desteğimiz tamdır. Türkiye olarak hep şunu söyledik; adil bir barışın, kaybedeni olmaz. Yapılan anlaşmanın Gazze'de ve diğer Filistin topraklarında kalıcı barışa, huzura ve güvenliğe vesile olmasını canı gönülden arzu ediyoruz.

Bu sürece destek veren tüm liderlere, teşekkür ediyorum. Türkiye'nin vicdanlı, hakkaniyetli ve ilkeli duruşunu orada da güçlü biçimde temsil eden istihbaratçılarımızı ve diplomatlarımızı tebrik ediyorum. Artık bundan geriye dönüş olmamalı. İsrail hükümeti, attığı imzanın arkasında durmalıdır. Bölgenin tamamıyla birlikte kendi vatandaşlarının da güvenliğine tehdit oluşturan saldırgan politikalarına tamamen son vermelidir. Gazze'ye insanı yardım girişlerinde hiçbir pürüz çıkarılmamalıdır. İki devletli çözüm, bölgemizde kalıcı barışın anahtarıdır. İki devleti özellikle 2 ayrı çözümle Müslüman'ı, Hristiyan ve Musevi'siyle bölgedeki tüm halklar için en hayırlı yol olduğuna inanıyoruz. Biz dün olduğu gibi yarın da adil barışı savunmaya devam edeceğiz" dedi.

'MAZLUMLARA MAHCUP OLMAMAK İÇİN ADETA ÇIRPINIYORUZ'

Filistinli kardeşlerine bundan sonra da sahip çıkacaklarını kaydeden Erdoğan, "İki yıl boyunca çok büyük acılar çeken, çok ağır zulümlere maruz kalan Filistinli kardeşlerimize, tüm gücümüzle sahip çıkacağız; bundan kimsenin şüphesi, endişesi olmasın. Her fırsatta vurguluyorum; bakın bugün bir kere daha tekrarlıyorum. Bize milletimizle birlikte mazlumların hayır duaları yeter. Hakkın rızasına, halkın duasına mazhar olabiliyorsak, ne mutlu bize. İşte en büyük bahtiyarlık bizim için budur. Gerisi fani, dünyanın gelip geçici meşgaleleridir. Allah'a şükürler olsun ki milletimiz de bizim bu samimiyetimizi görüyor. Tüm hayatını karşıtlık üzerine bina etmiş bir avuç müzmin dışında benim milletim gayretlerimizi görüyor, ne için mücadele ettiğimizi çok iyi biliyor. Biz de milletimizi hayal kırıklığı yaşatmamak için büyük bir fedakarlıkla çalışıyoruz. Bize umut bağlayan, Türkiye için ellerini semaya kaldıran, bizimle sevinen, bizimle üzülen mazlumlara mahcup olmamak için adeta çırpınıyoruz. Rabbim bizi, milletimize ve insanlığa hizmet yolundan ayırmasın diyorum" değerlendirmesinde bulundu.

'ENFLASYONDA DÜŞÜŞ DEVAM EDİYOR'

'Terörsüz Türkiye' ve ekonomi politikalarına ilişkin konuşan Erdoğan şunları söyledi: "Değerli yol ve dava arkadaşlarım, hükümet olarak çok farklı cephelerde aynı anda çok boyutlu bir mücadele yürütüyoruz. İçeride, ekonomide, hayat pahalı sorununu çözmenin yanı sıra ülkemizi yarım asırlık terör belasından tamamen kurtarmanın gayretindeyiz. Hamdolsun her ikisinde de tüm zorluklara rağmen belli bir mesafe aldık. Enflasyonda düşüş devam ediyor, ihracatımız artıyor, istihdam tek haneli oranlardaki seyrini 28 aydır sürdürüyor. Sizlere bir müjde veriyorum; Merkez Banka'mızın rezervleri nerede biliyor musunuz? 183 milyar dolarla artış trendini sürdürüyor. Deprem bölgesindeki inşaat faaliyetlerimizde bir ivme kaybı yok. İnşallah yakında 350 bininci konutun anahtarlarını teslim ediyoruz. Dışarıda ise Türkiye'nin gücünü ve itibarını daha da artırmaya çalışıyoruz. Suriye'den Gazze'ye, Balkanlar'dan Türk devletlerine her yerde sahada ve masada güçlü Türkiye misyonuyla hareket ediyoruz. Batıyla köklü ilişkilerimizi korurken; doğuyla, özellikle Asya ile aramızda yeni köprüler kuruyor, yeni ortaklıklar geliştiriyoruz."

'CHP'Lİ TETİKÇİLER MANGASI, TOPYEKUN BİR LİNÇ FURYASI BAŞLATTILAR'

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e tepki gösteren Erdoğan, "Bakıyorsunuz; birileri Türkiye'nin bu strateji hamlelerini gölgelemek adına son derece art niyetli yorumlar yapıyor. Ana muhalefetin assolistliğini üstlendiği müzmin muhalifler korosu, tam bir ağız birliği içerisinde Türkiye'nin başarılarına kara çalıyor. İşte siz de gördünüz; CHP Genel Başkanı, Amerika seyahatimiz ile ilgili ipe sapa gelmez bir sürü yalan savurdu. Kendileri rüşvetsiz selam dahi almadıkları için aynı çamuru bize de bulaştırmaya kalktı. Kirli siyasette bakın. Üzülerek ifade ediyorum Gazze'yi bile alet etti. Sonuçta mahcup olan, rezil olan, yalanı elinde patlayan yine kendisi oldu. Tıpkı baklava kutularından çıkan eurolar sonrası 'Emniyet ve yargımıza kumpas kurdular' deyip iddiasını ispat edemediği gibi burada da faka bastı, hüsrana uğradı, söylediği yalanların altında ezildi. Ana muhalefetin iddia, iftira ve saldırılarını hedefinde sadece biz yokuz. Bizim yanımıza, yöremize yaklaşan, bizimle bir çay sohbetini paylaşan tüm siyasi partiler ve aktörler de aynı saldırılara muhatap oluyor. Meclis açılışı sonrası yaşananları hep beraber takip ettik. Siyasetçisi, gazetecisi, sosyal medya figürüyle, CHP'li tetikçiler mangası, topyekun bir linç furyası başlattılar. Meclis oturumuna katılan tüm milletvekillerine, fotoğraf karesine giren tüm genel başkanlara ağız dolusu hakaretler savurdular. Son genel seçimlerde beraber miting yaptıkları, il il beraber dolaştıkları, hatta Türkiye'yi uyum içinde beraberce yöneteceğiz dedikleri ittifak ortaklarını bile azgınlıklarıyla çileden çıkardılar. Demokrasi, çoğulculuk, uzlaşma, hoşgörü, ötekine saygı gibi güya savunduklarını iddia ettikleri ne kadar kavram varsa hepsini bir günde sadece bir fotoğraf karesi yüzünden rafa kaldırdılar" dedi.

'ONLAR KUTUPLAŞTIRMANIN, BİZ KUCAKLAŞTIRMANIN TARAFINDAYIZ'

23 yıllık karnelerinin ortada olduğunu belirten Erdoğan, "Kardeşlerim şimdi elimizi vicdanımıza koyup, lütfen cevap verelim. Ekranları başında bizleri izleyen vatandaşlarım da şu soruları kendilerine samimiyetle sorsun. Sadece bir fotoğraftan dolayı eski ittifak ortaklarına bunları yapanlar, Allah korusun ellerine güç geçince bu millete ne yapmaz? Meclis Başkanı'nın davetine icabet ettikleri için milletvekillerine hayatı zindan edenler, ellerinde imkan olsa bu millete ne yapmaz? Allah aşkına bunlara güven olur mu? Bunların sözde demokratlığına inanılır mı? Elbette güven olmaz. Bunların sözlerine itibar edilmez. Biz işte bunun için her fırsatta Allah, bu milleti CHP zihniyetinin insafına bırakmasın diyoruz. Biz AK Parti olarak kardeşlik ve kucaklaşma siyasetinin temsilcisiyiz. Türkiye'yi 783 bin kilometrekarelik vatan toprağını 86 milyon insanımızı, birbirinden ayırmadan, kimseyi inancı, siyasi görüşü, kökeni dolayısıyla ötekileştirmeden bir bütün olarak kucaklıyoruz. Bizim ana muhalefetle en büyük farkımız bu. Onlar gerilimden besleniyor, biz kardeşliği savunuyoruz. Onlar kutuplaştırmanın, biz kucaklaştırmanın tarafındayız. Onlar siyasi ikballerinin peşinde, biz ülkenin istikbalinin peşindeyiz. Onlar slogan üretiyor, bizse Türkiye'nin sorunlarına çözüm üretiyoruz. Yaptıklarımız ortada, 23 yıllık karnemiz ortada. Muhalefetle aramızdaki ufuk ve zihniyet farkı ortada. Allah'ın izniyle milletimizin desteğiyle Türkiye için daha büyük hedeflere yine sizlerle birlikte ulaşacağız. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin diyorum" diye konuştu.

SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI İLE BULUŞTU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, memleketi Rize’de İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclis Toplantısı’nın ardından Rize Belediyesi’ni ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sivil Toplum Kuruluşları ile Buluşma programına katıldı. Kentte bir otelde düzenlenen programda STK temsilcileriyle bir araya gelen Erdoğan, “Dün Rizeli kardeşlerimizle birlikte yapımı tamamlanan 38 projemizin toplu açılışını yaptık. Millet Bahçesi Camii’mizin ve Ardeşen Kuran Kursu’muzun da temellerini attık. Toplam yatırım değeri yaklaşık 3 milyar 85 milyon lira olan tüm bu eserlerin Rize’ye bölgemize ve ülkemize tekrar hayırlı olmasını temenni ediyorum. Cenab-ı Allah daha nice yatırımları, nice eserleri bu güzel şehrimize kazandırmayı, Rize ile birlikte 81 ilimize 86 milyon vatandaşımıza layıkıyla bizlere sizlere hepimize nasip eylesin. Yüksek bir tempoda geçen Rize ziyaretimizin neredeyse her dakikasını en verimli şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Bakanlıklarımızla, belediyelerimize, kurumlarımızla, iş insanlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımızla Rize’de sel ve hizmet sancağımızı gururla dalgalandırmanın çabası içindeyiz. Açılışını yaptığımız ve temellerini attığımız projeler bunun nişanesidir. Bundan sonra da inşallah aynı ciddiyet ve kararlılıkla Rize için çalışmaya üretmeye koşturmaya devam edeceğiz. Bu vesile ile bir kere daha geçen ay yaşanan sel felaketinde mağdur olan kardeşlerime geçmiş olsun diyor, devletimizin tüm imkanlarıyla yanlarında olduğunu buradan tekrar hatırlatıyorum” dedi.

‘PEK ÇOK ALANDA DÜNYAYA ÖNCÜLÜK EDEN BİR TÜRKİYE GERÇEĞİ VAR’

Pek çok alan dünyaya öncülük eden bir Türkiye olduğunu söyleyen Erdoğan, “Değerli misafirler, ‘Türkiye Yüzyılı’ hedeflerimize her geçen gün daha da yaklaşıyoruz. Eğitimden, ulaşıma, dış politikadan, ticarete, ekonomiden, teknolojiye her alanda yaptığımız atılımlarla büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa ediyoruz. Artık kendisine güvenen, sözünün ağırlığı olan, savunma sanayi başta olmak üzere pek çok alanda dünyaya öncülük eden bir Türkiye gerçeği var. Bu tarihi ivmeyi arttırarak sürdürmek, başarı çıtamızı daha da yükseltmek mecburiyetindeyiz. Ekonomide uyguladığımız makro istikrar programının müsbet neticelerinin görmeye devam ediyoruz. Bölgemizde yaşanan çatışmalar, küresel ekonomideki belirsizlik ortamı ve büyük ekonomiler arasında kızışan ticaret savaşları işimizi zorlaştırsa da hedeflerimize ulaşacağımızdan hiçbir şüphe duymuyoruz. Geçen ay açıkladığımız orta vadeli programla önümüzdeki 3 yıla dair yol haritamızı iç dünyamızla ve milletimizle paylaştık” diye konuştu.

‘YATIRIM, İSTİHDAM, ÜRETİM VE İHRACAT ODAKLI POLİTİKALARIMIZI DA İNŞALLAH GÜÇLENDİRECEĞİZ’

Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı politikaları güçlendireceklerini dile getiren Erdoğan, “Çin Halk Cumhuriyeti ve Amerika Birleşik Devletleri seyahatlerimiz; diğer konuların yanı sıra özellikle ekonomi, ticaret ve yatırım başlıklarında da oldukça verimliydi. Türkiye’ye yönelik yatırım iştahının halen yüksek olduğunu orada bizzat görme fırsatı bulduk. İnşallah, bunların olumlu yansımalarına yakında müsaade edeceğiz. Koronavirüs salgınından beri tüm dünyada olduğu gibi bizim de başımızı ağrıtan enflasyonun önce kontrol altına alınmasını ardından da düşüş politikasına ve patikasına girmesini sağladık. Bunu kararlılıkla devam ettirerek tek haneleri rakamlara indirecek böylece milletimizin her kesiminin rahat nefes almasını temin edeceğiz. Dezenflasyon sürecini kesintisiz sürdürürken; yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı politikalarımızı da inşallah güçlendireceğiz. İç dünyamızın, hükümetimizden beklentilerini elbette çok iyi biliyoruz. Enflasyondaki iyileşmeye paralel olarak bu beklentileri de karşılayacak olan adımları peyder pey atacağız” ifadelerini kullandı.

‘ENGELLERİ ORTADAN KALDIRDIK’

Türkiye’nin özel sektör kamu dayanışmasıyla birçok kazanım elde ettiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aziz kardeşlerim; şu hakikatin sizin gibi bizlerde gayet farkındayız. Türkiye’nin son 23 yılda elde ettiği birçok kazanımın ardında özel sektör-kamu dayanışmasının çok büyük rolü var. Çalışkan, vizyon sahibi siz iş insanlarımıza her alanda öncülük ederek sizlerin yolunu açtık. Engelleri ortadan kaldırdık, sizlere destek olduk. Sizler de önünüze çıkan fırsatları en iyi şekilde değerlendirerek Türk ekonomisine kan verdiniz, can verdiniz. Ağızlarını her açtıklarında ‘Yandık, bittik’ diyerek millete karamsarlık zerk eden felaket tellallarına değil, bu ülkeye inandınız, bu devlete güvendiniz. Aramızdaki bu dayanışma sayesinde Türkiye’ye nice başarıları birlikte yaşattık. Mesela; 36 milyar dolardan aldığımız ihracatı 270 milyar dolar sınırına sizlerle birlikte getirdik. Mesela; 13,2 milyon turist ağırlayan ülkemizi sadece 2025’in ilk 6 ayında 26 milyon 390 bin ziyaretçi ağırlayan bir ülke olarak dünyada 4’üncü sıraya sizlerle beraber yükselttik” diye belirtti.

‘SAVUNMA SANAYİDE YÜZDE 80 OLAN DIŞ BAĞIMLILIĞIMIZI TERSİNE ÇEVİRDİK’

Savunma sanayisinde dışa bağımlılığın tersine döndüğünü söyleyen Erdoğan, “Savunma sanayide yüzde 80 olan dış bağımlılığımızı tersine çevirdik. Kendi gemi filomuzu kurarak yer altı kaynaklarımızı keşfe başladık. İnsansız hava araçlarında dünyada ilk 3 ülkeden biri olduk. Benzer oranları diğer pek çok alanda görmek mümkündür. Bunun bozulmasına fırsat vermeyeceğiz. Bir olacağız, birlikte olacağız ve hep beraber inşallah Türkiye olacağız. Türkiye’yi sadece ekonomi de değil, diğer başlıklarda da bütün hedefleri ile inşallah buluşturacağız. Her zaman söylüyorum ana muhalefetin yaptığı gibi laf cambazlığıyla, polemikle, kavgayla bu işler yönetilmez. Ülke yönetmek çok ciddi bir iştir. Ciddiyetle yerine getirilmesi gerek ağır bir sorumluluktur. Biz bu sorumluluğu tam 23 yıldır aziz milletimizin de desteği ve duasıyla hakkıyla taşıyoruz. Hem ekonomide hem diplomaside hem de diğer alanlarda meselenin lafını değil, icraatını yapıyoruz. Dün ne söylediysek arkasında durduk. Bugün de ne söylüyorsak, yarın dimdik arkasında duracağız. Şimdiye kadar ne iş dünyamıza ne de aziz milletimize hayal kırıklığı yaşatmadık. İnşallah bundan sonrada yaşatmayacağız” diye konuştu.

‘ALTI DELİK KOVA’ MİSALİ BÜTÜN EMEKLERİMİZİN BOŞA AKIP GİTMESİNE ENGEL OLAMAYIZ’

Gençlerin yeni nesil tehditlere daha fazla maruz kaldığını ifade eden Erdoğan, “Gönüllü kuruluşlarımızın değerli temsilcileri, burada çok önemli bir hususu sizlerin dikkatine sunmak isterim. Dünya hızla değişiyor. Evrensel değerler aşınıyor. Teknoloji ve internetin sunduğu yeni imkanlar önemli risk ve tehditleri de beraberinde getiriyor. Özellikle gençlerimizin yeni nesil tehditlere daha fazla maruz kaldığını görüyoruz. Gençlerimizi ve aile kurumunu hedef alan dijital saldırıların dozu günden güne artıyor. Bunların en başında da yasa dışı şans oyunları, sanal bahis ve kumar gibi yeni bağımlılık türleri geliyor. Sosyal medya ve dijital platformlarda bilinçli bir şekilde dolaşıma sokulan zararlı içerikler çok küçük yaşlardan itibaren evlatlarımıza sirayet ediyor. Yuvalar yıkan, yavrularımızı bizden koparan, ocaklara ateş düşüren bu tehlikelerle mücadele yalnızca devletin değil, hepimizin asli görevidir. Güçlü birey, güçlü aile ve güçlü toplum oluşan sağlıklı nesillerin yetişmesi için bizlere ne düşüyorsa kolektif olarak yapmak zorundayız. 2025’i ‘Aile Yılı’ ilan ederek, bu yöndeki çalışmalarımıza destek ve teşvik paketlerimizle birlikte yeni bir momentum kazanırdık. 81 ilimizin tamamında uyguladığımız aile ve gençlik fonumuz binlerce genç çiftimizin istifade ettiği önemli bir kaynak haline geldi. Bunlar yeterli değildir. Sivil toplum kuruluşlarımızın iş dünyamızın da yük alması sorumluluk alması, elini taşın altına koyması gerekiyor. Başarılarıyla daima iftihar ettiğimiz gönüllü kuruluşlarımıza, hem aile hem de gençlik çalışmaları kapsamında çok önemli görevler düşüyor. Başta sanal kumar ve bahis olmak üzere zararlı alışkanlıkların pençesine düşmüş insanlarımızı bu cendereden kurtarmak için gönüllü teşekküllerimizin daha etkin roller üstlenmesini bekliyoruz. Derneklerimizin, vakıflarımızın, yardım kuruluşlarımızın da aynı şekilde çok daha fazla sayıda insanımıza, özellikle de gençlerimize ulaşması; ailelerimizin sorunlarıyla yakinen ilgilenmesi mühimdir. Diğer türlü, özellikle ‘altı delik kova’ misali bütün emeklerimizin boşa akıp gitmesine engel olamayız. Her birinize çalışmalarınızda Rabbimden üstün başarılar niyaz ediyorum” ifadelerini kullandı.

‘GÜZEL BİR SKOR BEKLİYORUZ’

A Milli Futbol Takımına Başarılar dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu akşam Bulgaristan’a karşı oynayacakları Dünya Kupası elemelerinde A Milli Futbol Takımımıza üstün başarılar diliyorum. Bizim çocuklardan milletçe hepimizi sevindirecek güzel bir skor bekliyoruz. Tekrar buluşmak, farklı vesilelerle tekrar hasbihal etmek üzere hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Sağ olun, var olun. Allah’a emanet olun, kalın sağlıcakla” diyerek konuşmasını tamamladı.

Diğer Haberler

  1. Bakan Yerlikaya: Ataşehir'de trafikte tartıştığı kadın sürücünün aracına saldıran şüpheli yakalandı
  2. Bakan Ersoy: İstanbul dünyanın bir numaralı gastronomi şehri
  3. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu toplandı
  4. Vergi düzenlemelerini içeren kanun teklifi, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi
  5. Dışişleri Komisyonu Başkanı Oktay: SDG'nin Suriye'yle bütünleşmesi kritik önem taşımaya devam etmektedir
  6. Bakan Uraloğlu: Tayland ile denizcilik anlaşmasını en kısa sürede imzalamak istiyoruz
  7. Bakan Bolat, KKTC Maliye Bakanı Berova ile bir araya geldi
  8. Bakan Bolat, Libyalı mevkidaşı Şahubi ile telefonda görüştü
  9. Bakan Tunç’un talimatıyla adli emanetlerde sıkı denetim başladı
  10. Bakan Fidan, AGİT Genel Sekreteri Sinirlioğlu ile görüştü

© Copyright 2025

DHA