Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Hindistan ve Pakistan gerilimine ilişkin açıklamalar

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon'da, 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka seslendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan mitingde Pakistan ve Hindistan arasındaki gerilime ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan konuşmasında, "Pakistanlı kardeşlerimizin dün rehin aldıkları Hindistanlı pilotu hüsnü niyet göstergesi olarak salıvermeleri takdire şayan bir adımdır. Gerilimi tırmandırmanın yangına körükle gitmenin hiç kimse bir faydası yoktur, olmayacaktır. Temennimiz, Hindistanlı dostlarımızın da bu müspet adıma aynı şekilde mukabelede bulunmalarıdır. Bize düşen katkıları, müdahaleleri yapmaya hazır olduğumuzu tekrar vurgulamak istiyorum" dedi.

ABONE OL
Muhammet KAÇAR- Aytekin KALENDER- Mehmet Can PEÇE/RİZE, (DHA)

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart yerel seçim çalışmaları kapsamında memleketi Rize'de 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde hemşehrilerine seslendi. Miting alanına AK Parti Rize İl Başkanlığı tarafından 'Rizeli yolundan şaşmaz, mührü yanlış vurmaz, öz evladı var iken, başka adres aramaz' yazılı dev afiş asıldı.

'RİZE'DEN REKOR OY BEKLİYORUM'

Rize'nin her seçimde rekorlar kırdığını belirten Erdoğan, son 17 yılda 18 katrilyon yatırım yaptıkları kentten yine rekor oy beklediğini söyledi. Erdoğan, "Has bahçe içinde gülümsün Rize, gönül gözüm, gönül dilimsin Rize, senin yüreğinde ayrı yerim var, baba ocağımsın Rize. Rize, baba ocağım, ana yurdum Rize. Özü bir, sözü bir, gönlü bir, sevdası bir Rize. Yaylaları kadar ferah Rize, Karadeniz'i kadar engin ufuklu, dereleri kadar coşkun Rize. Yeşilin de, mavinin de, coğrafyanın da en güzeline sahip Rize. Ben de sizleri seviyorum. Seni kalpten selamlıyorum Rize. Başımdaki çemberin dalı var, çiçeği yok, ha bu deli gönlümün sizden geçeği yok. Benim gönlüm Rize'den vazgeçmez. Dün Ardahan ve Artvin'deydik. Akşam Rize'ye geldik, geceledik. Bu akşam da burada konaklayacağız. Yarın da müsaadenizi alıp, Ordu, Samsun ve buradan da Ankara'ya döneceğiz. Rize'den aldığımız güçle, enerjiyle ve moralle inşallah 31 Mart'a kadar gece- gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Bu seçimlerde de Rize'den rekor bekliyorum. Sizleri sadece Allah için seviyorum" diye konuştu.

'DUYMAYANLAR DUYSUN, DUYANLARIN YÜREKLERİ OYNASIN'

Millet İttifakı'nı eleştiren Erdoğan, "Birileri gözlerini dikmiş 31 Mart gecesini bekliyor, kimler olduğunu anlıyorsunuz. Kim onlar malum. Rizeli bunlara fırsat verir mi? Rizeli ülkesinin ve evlatlarının istikbali söz konusu olduğunda, mücadele safının en önünde yer alır mı? Rize, 31 Mart'ta istikrarımıza, istiklalimize, istikbalimize göz dikenlere bir kez daha derslerini veriyor muyuz? Rize, 31 Mart'ta bir kez daha milli iradeye sahip çıkıyor muyuz? Martta bir kez daha tevazu, samimiyet ve gayretle 'Memleket işi gönül işi' diyor muyuz? Maşallah. Buradan Rabia'mızı tekrarlayalım. Öyle haykıralım ki tüm Türkiye duysun. Duymayanlar duysun, duyanların yürekleri oynasın. Cumhur İttifakı'nın karşısına, bir yanına FETÖ'yü, bir yanına PKK'yı alıp, önüne de birkaç parti katanlara 31 Mart'ta derslerini veriyor muyuz? İşte benim Rize'm budur" dedi.

'BİZ ARKAMIZI HALKA, HAKK'A DAYADIK'

Ekrandan HDP'li milletvekillerinin terör örgütleriyle ilgili konuşmalarının yer aldığı görüntüleri izlettiren Erdoğan, şunları söyledi:

"Şimdi ben Karadeniz'den, Rize'den tüm Türkiye'ye sesleniyorum; Kardeşlerim Türkiye'de 'Kürdistan' diye bir bölge var mı? Yok. Bizde Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Karadeniz, Akdeniz, Orta Anadolu, Marmara var. 780 bin kilometrekare ile Türkiye var. Şimdi bunlara gönül verenlere sesleniyorum; Bay Kemal sen kimlerle kol kola gezdiğini görüyor musun? Sözde İYİ Parti, siz kimlerle kol kola olduğunuzu görüyor musunuz? Saadet Partisi, sen kimlerle kol kolasın. Ah rahmetli Erbakan Hocamız kalksa acaba bunları ne derdi? Ah kardeşlerim ah, ne hallere düştük. Şunlara bak, durmadan yatıyorlar kalkıyorlar; Atatürk'ün partisi, Atatürk'ün partisinin bunlarla ne işi var. Şu CHP'ye, 31 Mart'ta sandıklarda bir Osmanlı tokadı vurmaya var mıyız? Onun için Türkiye'nin neresinde benim Rizeli hemşehrilerim varsa bunları telefonlarla arayacak mıyız? Hepsini arayıp, bu durumları anlatalım. Ne diyor; 'Bizim arkamızda PKK, YPG var' diyor. Ah hanımefendi, bizim arkamızda da halk var, Hak var Hak. Onların yolu, o İmralı'daki terörist başına sırtını dayıyor. Hey gidi hey. İşte bunlara 31 Mart'ta gerek batıda, gerek Doğu- Güneydoğu'da gereken dersi inşallah hep beraber vereceğiz."

'RİZE- ARTVİN HAVALİMANI 2020'DE BİTECEK'

Konuşmasına yatırımları anlatarak devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize- Artvin Havalimanı'nı 2020 yılında hizmete açmayı hedeflediklerini bildirdi. Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yıllık 3 milyon yolcu kapasiteli havalimanımız Ordu- Giresun Havalimanı'ndan sonra ülkemizin ikinci deniz dolgusuna inşa edilen havalimanı olacak. Havalimanımızı inşallah hizmete soktuktan sonra ben turizmde büyük bir patlama olacağına inanıyorum. Ayder yaylalarına kadar bütün buralarda inşallah turistleri göreceğiz. Gerek yabancı gerek iç. Rize Limanı'nı onardık, Pazar'a, Çayeli'ne, Fındıklı'ya balıkçı barınakları yaptık. İyidere'de bir lojistik limanı yapmak için çalışmalarımıza başladık. Şimdi yeni bir adım atıyor Çay Bitkisi Gen Havuzu'nu oluşturuyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, TÜBİTAK ve üniversitemizin beraberce yürüteceği bu proje ile en az 2 bin farklı adet genotipi tarayacak, 2 adet gen havuzu oluşturacağız. Türk- Alman Üniversitesi iş birliğiyle yakın zamanda bir teknoloji geliştirme projesi kuracağız."

'9 MİLYON İSTİHDAMLA REKOR KIRDIK'

Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe bundan 81 vilayetin, 82 milyon vatandaşın her birinin faydalandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yaptığımız her yatırımı hayata geçirdiğimiz her projeyi, kazandırdığımız her hizmeti bu yolda atılmış bir adım olarak görüyorum. Biz bu güne kadar sadece hizmet siyasi, sadece eser siyaseti yaptık; buna karşılık birileri hep istismar siyaseti ile kötümserlik yayarak, olumsuzluk pompalayarak kendilerine alan açmaya çalıştı. Milletimizin moralini bozmak için yapmadıkları işgüzarlık kalmadı. Şimdi de işsizliği dillerine doladılar. Türkiye'de hükümetlerimiz döneminde 9 milyon yeni istihdam ortaya çıkartarak Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdık. Biz nüfusu artan bir ülkeyiz; bunun yanında kadınlarımız ve gençlerimizin katkısıyla iş gücüne katılım oranı fevkalade yükseldi. Buna rağmen Türkiye'nin böyle büyük bir istihdam başarısını ortaya koyabilmesinin gerisinde, istikrar ve güven içinde ülkemizi her yıl yüzde 6 oranında büyütmemiz vardır. Tabii bu durumdan rahatsız olanlar da boş durmuyor. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında büyük bir ekonomik saldırıya maruz kaldık. Bu sebeple istihdamda bir miktar daralma ortaya çıktı. Hamdolsun ekonomik dalgalanmanın etkilerini önemli ölçüde kontrol altına aldık."

'ENFLASYON 6- 7'LERE DÜŞECEK'

Enflasyonun yeniden 6- 7 seviyelerine düşeceğini söyleyen Erdoğan, "Çünkü bize böyle 20- 19 buralarda enflasyon yakışmaz, bunu da aşacağız. Enflasyonunu hararetini inşallah daha da düşüreceğiz. Milletimizi vurguncuların, piyasa simsarlarının eline bırakmamak için tanzim satış uygulamalarını başlattık. Bu adamın sonuçları hemen kendini belli etti. Bay Kemal diyor ki 'Kuyruklar var, kuyruklar.' Bay Kemal bu kuyruklar yokluk kuyruğu değil, bunlar varlık kuyruğu. Bu kuyruklar SSK hastanelerin kapısında hastalarımızın girdiği kuyruklar değil, senin genel müdür olduğun zamanda. Bay Kemal sen bir koyunu dahi güdemezsin. 9 seçime girdin kaybettin, şimdi 10'uncusuna giriyoruz, gene kaybedeceksin. Senden bir şey olmaz. Sen dürüst, doğru değilsin, dolayısıyla da batırdın batıracaksın. Sen bir CD ile partinin başına geçtin, koltuğa yapıştın, şimdi de ayrılamıyorsun. Ayrılsan da ayrılmasan da 31 Mart'ta benim tüm Rizeli hemşehrilerim, tüm milletim size gereken dersi verecek" diye konuştu.

'2,5 MİLYON İŞSİZE İŞ TEMİN EDECEĞİZ'

Bu yıl sonu itibarıyla işsizliğe karşı büyük bir hamlelerinin olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile beraber bir hamle yapıyoruz. 3 ay boyunca ücreti, sigortayı, primleri, vergileri biz üstleneceğiz ve burada TOBB da destek verecek. Tüm işverenlerimizle beraber yıl sonuna kadar 2,5 milyon işsize inşallah iş temin etmiş olacağız. Adımlarımız kararlı bir şekilde sürüyor. Tüm işverenlerimizi devletin kendilerine sergilediği bu imkandan faydalanmaya davet ediyoruz. Biz girişimcilerimizin iyi günlerinde olduğu gibi kötü günlerinde de yanlarındayız. 'Burası Türkiye, burada iş var' sloganı ile yürüttüğümüz bu seferberliği hedeflerine ulaştırmakta kararlıyız" dedi.

'İKİ ÖNEMLİ HABERİN MÜJDESİNİ VERMEK İSTİYORUM'

Mitingde iki önemli haberin müjdesi vermek istediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Rize'den iki önemli haberin müjdesini vermek istiyorum. Birincisi, tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın elektrik abonelikleri ile ilgili. Bu kapsamda elektrik sulama tarifesini tüm tarımsal faaliyetleri içine alacak şekilde genişletiyoruz. Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık, seracılık yapanlar da artık tarımsal sulama abonesi olarak yüzde 12 indirimli elektrik kullanabilecekler. Bu uygulamayla üreticilerimize yıllık 500 milyon liralık bir destek sağlamış oluyoruz. İkinci müjdemiz, yeni sondaj gemimiz. Adını 'Fatih' koyduğumuz ilk sondaj gemimiz halen Antalya açıklarında faaliyet gösteriyor. Yeni gemimizi aldık, adını 'Yavuz' olarak belirledik. Ve getirip Yalova açıklarında demirledik. Bakım ve kontrol çalışmalarının ardından 'Yavuz' da Akdeniz'de petrol sondaj çalışmalarına başlayacak. 'Yavuz' aynı standartlarına sahip dünyadaki 16 ultra derin sondaj gemisinden biridir. Türkiye olarak Doğu Akdeniz'deki ve Karadeniz'deki doğal gaz ve petrol haklarımızı en iyi şekilde değerlendirmekte kararlıyız. 'Fatih' ve 'Yavuz' gemilerimiz bu doğrultuda atılmış önemli bir adımdır. Sondaj işi bir yönüyle hesap kitap, bir yönüyle de nasip işidir. Her arayan bulamaz ama bulanlar arayanlardır. Biz de araya araya inşallah bulacağız. Gemilerimizin çalışmalarımızdan müjdeli haberler alacağımız günlerin inşallah çok yakın olduğuna inanıyorum. Biliyorsunuz CHP bu çalışmalardan da çok rahatsız. Korkuyor ya, 'Ya bulursa' diyor. Bulursak biz kazanacağız. Bu konuyu Rumların ağzıyla Meclis'te gündeme getirdiler, öne sürdükleri iddialarla Yunan gazetelerinde manşete çıktılar. Akdeniz'deki faaliyetlerimizden hazımsızlık duyan kim varsa hepsinin ekmeğine yağ sürdüler. Biz ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin haklarını savunurken içeride böyle bir saldırıya maruz kalmamız gerçekten çok manidardır. Bu durum CHP'nin sadece FETÖ ve bölücü örgüt ile değil aynı zamanda Kıbrıs Rumları ile de beraber yürüdüğünü gösteriyor. Biz her alanda yerli ve milli çözümler peşinde koşarken onlar Türkiye'nin düşmanları ile aynı dili konuşuyor, aynı saldırıları yapıyorlar."

Cep telefonları ile iletişimin yerli baz istasyonu 'Ulak' tarafından yapıldığını belirten Erdoğan, "Türkiye bunların eline kalsa inanın yerli ve milli baz istasyonlarımızı teker teker sökerler. Çünkü bunların sicili bozuk sicili. Geçmişte Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması, her alanda kendi ayakları üzerinde durması için atılan hangi adım hepsini bunlar engelledi. Engelleyemediklerini de tıpkı savunma sanayimizde, tıpkı otomobilimizde yaptıkları gibi sabote ettiler. Şimdi bizim insansız hava araçlarımız var mı, silahlı insansız hava araçlarımız var mı, şimdi daha büyükleri yapılıyor. Şimdi uçağımızı da yapmaya hazırlanıyoruz. İnşallah 31 Mart'ta bunlara hak ettikleri dersi vereceğiz" diyerek konuşmasını tamamladı.

Mitingin sonunda kalabalığa kenevir ipliğinden yapılmış torbaların içinde çay dağıtan Erdoğan, ardından Trabzon'a hareket etti.

TRABZON'DA HALKA HİTAP ETTİ

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon'da, 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka seslendi. Yöre şivesiyle kalabalığı selamlayan Erdoğan, "Sana doymak olur mu Trabzon, sizi muhabbetle selamlıyorum Trabzon. Bugün yine Karadeniz gibi coşuyorsun Trabzon. Bugün yine çok güzelsin Trabzon. Yaylalar otlu olur, suyu kuvvetli olur, sevip alamayanın hali perişan olur. 2 aylık ayrılığın ardından sizleri hasretle selamlıyorum Trabzon. İşte gerçek dostluk bu, vefanız bu. Muhabbetiniz için her birinize teşekkür ediyorum. 24 Haziran'daki desteğiniz için sizlere bir kez daha teşekkür ediyorum. Milletin partisine, milletin adamına, cumhurun ittifakına sahip çıktığı için Trabzon'a tekrar gönülden teşekkür ediyorum" dedi.

'ONLAR KAÇTI, BİZ KOVALADIK, KOVALIYORUZ'

Ülkede milletin huzuruna kastedenleri yok edeceklerini belirten Erdoğan, "Bugüne kadar siz bize sahip çıktınız, biz de sizin emanetinize de sahip çıktık. Siz bizden dualarınızı esirgemediniz, biz de ülkemizde kurulan tuzakları bozduk. Siz bizi bağrınıza bastınız, biz de sizin için koştuk, koşturduk. Siz dağ gibi bizim yanımızda durduğunuz, biz de milletimizin dirliğine özellikle kastedenleri tek tek hezimete uğrattık. Cudi'de inlerinde bastık, Gabar'da inlerinde bastık, Tendürek'te inlerine girdik, Kandil'de inlerine girdik. Onlar kaçtı, biz kovaladık, kovalıyoruz, kovalayacağız. Evet, kara kış demeden, kar tepe demeden, bütün askerimizle, komandolarımızla birlikte Bakanımız da onlarla hep birlikte, Savunma Bakanımız, Kuvvet Komutanlarımız hep birlikte, evelallah yürüdük, yürüyoruz, yürüyeceğiz. Onlar kaçacak, biz kovalayacağız. Durmak yok. O kadar. Ve bu ülkede bizim milletimizin huzuruna kastedenleri evelallah yok edeceğiz" diye konuştu.

'SİZİN BU ÜLKEDE YERİNİZ YOK'

Miting alanına kurulu ekrandan HDP'li milletvekillerinin terör örgütleriyle ilgili konuşmalarının yer aldığı görüntülerini de izlettiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Buradan tüm Türkiye'ye sesleniyorum, Trabzon'dan tüm batıya, Orta Anadolu'ya sesleniyorum; Türkiye'de 'Kürdistan' diye bir bölge var mı? Kardeşlerim, bizim Doğu Anadolu'muz var, bizim Güneydoğu Anadolu Bölgemiz var, bizim Karadeniz'imiz var, bizim Akdeniz'imiz var, bizim Orta Anadolu'muz var, bizim Ege'miz, Marmara'mız var. Ama bizde 'Kürdistan' diye bir bölge yok. Çok seviyorsan Irak'ın kuzeyinde 'Kürdistan' var, yallah oraya git Kürdistan'a. Sizin bu ülkede yeriniz yok. Öyle mi? Şimdi ben CHP ve İYİ Parti'ye gönül veren kardeşlerime de sesleniyorum, diyorum ki; Kardeşlerim, bu ülkeyi bölmek isteyenlerle nasıl oluyor da omuz omuza oluyorsunuz? Nasıl oluyor da onlarla beraber yol yürüyorsunuz? CHP'ye gönül veren bütün kardeşlerime sesleniyorum ve diyorum ki; Bu yanlışa gelecek misiniz? Hatta daha ileri gidiyorum, bölücü terör örgütünün arkasında olduğu HDP'ye gönül verenlere de sesleniyorum; Bu ülkeyi bölmek isteyenlerle beraber olacak mısınız? Gelin 31 Mart'ta sandıklarda, bunlara şöyle güzel bir Osmanlı tokadı vuralım. Onun için hanım kardeşlerim çok çalışacağız, kapı kapı dolaşacağız. Durmak yok, muhalifler ortada. Ne diyor; 'Bizim arkamızda PKK, YPG ve PYD var' diyor. Bizim arkamızda da bu millet var ve Hak var Hak var"

'31 MART, HEPİMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR İMTİHAN'

Güneydoğu'da kayyum atanan belediyelerle ilgili de konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

"Çok çalışacağız. Bunlara devlet para verdi, bu alçaklar ne yaptı? Çukur kazdı. Öyle mi? Bunlar, binaları kendi içinden birbirine tünellerle bağladı. Ya bu paralar size çukur eşin diye mi verildi, yoksa millete hizmet için mi verildi? Başka ne yaptılar? Kandil'e gönderdiler. Ya bu milletin paralarını, bu Kandil'e gönderenlere biz bu ülkede müsaade etmeyiz. Onun için ne yaptık? Kayyumlar ve bak yargılandılar ve bir tanesi bunlardan yanılmıyorsam 13 sene- 15 sene yargı bunlara ceza verdi. Niye verdi? İşte devletin bu imkânlarını, bu paralarını buralarda harcadıkları için verdi. Şimdi bundan sonraki süreçte de, bunların bu tür yanlışları devam ettikçe, bunlara bu bedelleri ödeteceğiz. Asla bunlara kalkıp da 'İyi yaptınız' diyemeyiz. Türkiye'yi hep birlikte tarihinin en büyük yatırımlarıyla tanıştırdık. Fakat önümüzde yine kritik bir sınav var. 31 Mart, hepimiz için önemli bir imtihan. Adeta bir beka meselesi. 31 Mart'ta bunlara vereceğimiz bir dersle, inşallah geleceğimiz daha aydınlık olacak."

'ZİLLET İTTİFAKI, HÂLÂ KENDİ İÇİNDE UĞRAŞIYOR'

Millet İttifakı'nı eleştiren Erdoğan, "Gittiğimiz her yerde, bu meydanlarda olduğu gibi on binlerce kardeşimizle kucaklaştık. Zillet ittifakı, hâlâ kendi içinde uğraşıyor, hâlâ isim kavgasıydı, bunlarla uğraşıyor. Yahu bunlar seçim kurullarına nasıl müracaat edilir, bunu dahi bilmiyorlar. Biz 25 ilimizde milletimizle buluştuk. Amacımız 81 vilayetimize, 922 ilçemize, 50 bin 411 mahalle ve köyümüze bir şekilde ulaşmak, onlara da davamızı, icraatlarımızı, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlatmaktır. Gayemiz şehirlerimizle ilgili hayallerimizi ve hedeflerimizi milletimizin tüm fertleriyle paylaşmaktır. Bunun için tempoyu daha da artıracağız. 31 Mart'a kadar uykumuzdan, ailemizden, vaktimizden fedakârlık ederek daha çok çalışacağız" ifadelerini kullandı.

'UTANMADAN KONUŞUYORLAR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dik duracaklarını dikleşmeyeceklerini söyleyerek, "Biz sadece ve sadece Allah'ın huzurunda rükûda ve secdede eğiliriz, başka hiçbir yerde asla eğilmedik, eğilmeyiz. Kardeşlerim bizim 'Kızılelma'mız var. Bizim 'Kızılelma'mız büyük ve güçlü Türkiye'dir. Bunun için kutuplaşmaya kardeş kavgasına 'hayır' diyoruz. Bunun için milletimizin arasına nifak sokmak isteyenlere 'hayır' diyoruz. Bunun için insanımızı birbirine kırdırmaya çalışanlara 'hayır' diyoruz. Bunun için 'Önce millet, önce memleket' diyoruz. Biz barışın, demokrasinin yanındayız, istikrar ve huzurun tarafındayız. Gezi'de her tarafı yakıp yıkan bunlar değil miydi? Güneydoğu'da, Doğu'da her tarafı yakıp yıkan bunlar olmadı mı? Bunlar değil miydi şu anda cezaevinde bulunan zatın Diyarbakır'da 'Hep beraber sokağa' dediği zaman 53 tane vatandaşımızın ölümüne neden olanlar. Utanmadan konuşuyorlar. Milleti birbirine kırdırdılar, ırkçılık, bölücülük yaptılar. Kardeşlerim bunlar var ya bunlar, bu bölücü terör örgütünü arkasına alanlar bizim bayrağımızı kongrelerinde salona takmayanlardır. Ey CHP'ye gönül verenler, siz bunlarla kol kola gidiyorsunuz farkında mısınız? Bunlar kongrelerinde bizim İstiklal Marşı'mızı okutmayanlardır. Ey CHP'ye gönül verenler siz bunlarla beraber olduğunuzun farkında mısınız? Bunlar İstiklal Marşı'mızı okutmadıkları gibi bunlarla beraber olan sözde İYİ Parti mensuplarına şaşıyorum. Nasıl bunlarla omuz omuza oluyorlar, nasıl bunlarla beraber yol yürüyorlar. Bu millet 31 Mart'ta da bununda hesabını soracak, ben buna inanıyorum" diye konuştu.

HİNDİSTAN- PAKİSTAN GERİLİMİ

Türkiye ile beraber tüm gönül coğrafyasında muhabbetin, adaletin sükûnetin hakim olması için çaba harcadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Afganistan'dan Yemen'e, Libya'dan Somali'ye, Orta Asya'dan Balkanlar'a kadar bölgemizde barışın ve istikrarın tesisi için mücadele ediyoruz. Arabuluculuk çalışmalarımızda, ikili münasebetlerimizde yeri geldiğinde telefon diplomasimizde nerede bir sıkıntı, sorun varsa onu suhuletle çözmenin gayreti içindeyiz. Önceki gün uçak krizi sonrasında kardeş ülke Pakistan'ın Cumhurbaşkanı ve Başbakanı ile görüştüm. Hindistan ile Pakistan arasındaki gerilimi nasıl düşürebileceğimizi istişare ettim. Biliyorsunuz, Pakistanlı kardeşlerimizin bizim milletimizin kalbinde çok ayrı bir yeri var. İstiklal Harbi'nde vatanımızın bağımsızlığı için gönderilen yardımları, Muhammet İkbal'in bizim için yazdığı özgürlük şiirlerini asla unutamayız. Türkiye de ne zaman dara düşse, ne zaman başı sıkışsa deprem felaketinden terörle mücadeleye kadar kardeş Pakistan'ın hep yanının da olduk. Ülkemizin hem Pakistan'la hem de Hindistan'la samimi, yapıcı, yoğun ve çok yönlü ilişkileri bulunuyor. Pakistanlı kardeşlerimiz Türkiye'nin bu müstesna konumunu takdir ediyor, sorunun çözümü için bizden destek bekliyorlar. Biz de kendilerine tansiyonun daha da düşürülmesi konusunda üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazır olduğumuzu ifade ettik. Pakistanlı kardeşlerimizin dün rehin aldıkları Hindistanlı pilotu hüsnü niyet göstergesi olarak salıvermeleri takdire şayan bir adımdır. Gerilimi tırmandırmanın yangına körükle gitmenin hiç kimse bir faydası yoktur, olmayacaktır. Temennimiz, Hindistanlı dostlarımızın da bu müspet adıma aynı şekilde mukabelede bulunmalarıdır. Bize düşen katkıları, müdahaleleri yapmaya hazır olduğumuzu tekrar vurgulamak istiyorum. İnşallah Türkiye'nin de diplomatik çabaları ile bu sıkıntılı dönemin kısa sürede atlatılacağına inanıyorum."

'İÇ POLİTİKA DIŞ POLİTİKAYI BELİRLER'

Bugün artık iç politika ile dış politikayı ayırmanın ve ayrı görmenin mümkün olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dünyanın her yerinde iç politika dış politikayı belirler. Dış politika da iç politikayı etkiler. Türkiye'nin uluslararası siyasette artık problem çözen, sorunlara çözüm üreten bir seviyeye ulaşması, iç politikadaki başarılarımızın eseridir. Ülkemizin artık görüşü, duruşu, katkısı aranan bir konuma gelmesi sizinle beraber attığımız ortak adımların sonucudur. Çok açık ve net söylüyorum. Ülkemiz son 17 yılda içeride güçlendikçe, dışarıda da güçlenmiş, itibar kazanmıştır. Türk ekonomisi büyüdükçe, Türk diplomatların etkisi büyümüştür. Türk demokrasisi ilerledikçe dış siyasette Türkiye'nin sözünün ağırlığı da artmıştır. İç siyasetteki her hamlemizin, her başarılarımızın altını çizerek söylüyorum, her seçim zaferimizin dışarıda da çok müspet yansımaları olmuştur. Biz son 17 yılda bunu pek çok kez yaşadık, şahit olduk" diye konuştu.

'EMİR ALAN DEĞİL SÖZÜ DİNLENEN ÜLKE HALİNE GELDİK'

Türkiye'ye insansız hava aracı verilmediğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ne zaman gitsek diyorlardı ki 'Kongre müsaade etmedi.' Şimdi Trabzon'un uşaklarından birileri insansız hava aracını yaptı mı, yaptı. Silahlı insansız hava aracını da yaptı mı, yaptı. Şimdi daha büyüğünü yapıyorlar. Şimdi biz ihraç eder duruma geldik. Nereden nereye. Türkiye artık bölgenin sorun çözen ülkesi haline geldi. Hamdolsun, tarihi şanlı zaferlerle dolu aziz milletimize asla yakışmayan kötü tablolara son verdik. Türkiye güçlenince daha önce ülkemize ayar verme yarışına girenlerin nasıl kendilerine çekidüzen verdiklerini bizzat tecrübe ettik. Batı ülkeleri başta olmak üzere diğer devletlerin politikalarını, ekonomisi, demokrasisi, ihracatı güçlü bu yeni Türkiye'ye nasıl adapte ettiklerini bizzat yaşadık. Artık emir alan değil, sözü dinlenen, görüşü aranan bir ülke haline geldik" dedi.

Trabzon'a yapılan yatırımları da anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ben belediye başkanı oldum İstanbul'a, kimden aldım İstanbul'u; CHP belediyesinden aldım. Şimdi bir Trabzonlu arkadaşımız oradan aday olmuş. Trabzon'u istismar etmek istiyor. Sen Trabzon'u istismar edemezsin. Benim Trabzonlu hemşehrilerim sana pirim vermez. Çünkü CHP çöp, çukur, çamur demektir. İşte İzmir. İzmir Körfezi kokudan geçilmiyor, pislik. İstanbul'un da Haliç'i kokudan geçilmiyordu. Onlar Şişli gibi bir ilçeyi bile şu anda yönetemiyor. 2019 Türkiye'sinde çöp dağlarına mahkum ederken Şişli ilçesine biz istikbalimizin köşe taşlarını döşüyoruz" ifadeleri ile konuşmasını tamamladı.

ERDOĞAN GÜNEYSU'DA EVİNE GİTTİ

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon mitinginin ardından geldiği Rize'nin Güneysu ilçesinde, hemşerileriyle selamlaştı. İlçe sakinlerinin yoğun ilgi ve sevgi gösterisinde bulunduğu Erdoğan, çocuklara oyuncak hediye etti. Güneysulu hemşerilerin isteği üzerine fotoğraf da çektiren Erdoğan, ardından geceyi geçireceği Merkez Mahallesi'ndeki evine geçti.

Diğer Haberler

  1. İstanbul Valisi Gül'den 'sokakta kalan kişileri 112'ye bildirin' çağrısı
  2. Cumhurbaşkanlığı atamaları Resmi Gazete’de
  3. BBP Genel Başkanı Destici: Suçta caydırıcılığı yok ediyorsa bu düzenlemelerin faydası değil zararı vardır
  4. CHP Genel Başkanı Özel: İmam Ali bin Ebu Talib Camii’ne yönelik bombalı saldırıyı lanetliyoruz
  5. Dışişleri Bakanlığı: Yemen Cumhuriyeti’nde son dönemde vuku bulan gelişmeler endişe vericidir
  6. İletişim Başkanı Duran: İsrail’in açıklaması uluslararası hukukun açık ihlali niteliğindedir
  7. Bakan Fidan, Mısırlı, Suudi ve Ürdünlü mevkidaşlarıyla görüştü
  8. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Keçeli: İsrail’in bu adımı, Somali’nin iç işlerine açık bir müdahale niteliği taşımaktadır
  9. Bakan Tunç: “Trafikte yol kesmenin ceza kanunumuzda müstakil bir suç haline getirilmesi sağlanmış oldu”
  10. AK Parti'li Acar: Teşkilat mensuplarımızın medyada daha aktif olmalarına ilişkin beklentileri karşılamak tabii olandır

© Copyright 2025

DHA