Özgür Özel: Gazze’de yaşananlara karşı TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırıyoruz
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Filistin'de yaşananları, Gazze'de yaşananları, Gazze'de yaşanan soykırımı, tehciri ve oranın güneye doğru süpürülerek boşaltılmasına karşı ve orada yaşananlara karşı harekete geçmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni olağanüstü toplantıya çağırıyoruz" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel yurt gezileri kapsamında dün akşam Sivas'a geldi. Geceyi kent merkezinde geçiren Özel, sabah kara yolu ile Divriği ilçesine geçti. İlk olarak CHP Divriği İlçe Teşkilatı’nı ziyaret eden Özel, bina önünde toplanan partilileri selamladı. Burada kısa bir konuşma yapan Özel, Divriği'ye defalarca geldiğini belirterek, "Son geldiğimde sözleşmiştik. 'Bir cuma günü geleceğiz, caminin onarımı bittikten sonra hem bir cuma kılacağız hem de Divriği ile kucaklaşacağız' demiştik. O cuma, bu cuma. Nasip oldu Divriği'mize bugün CHP Genel Başkanı olarak geldik. Hepinize destekleriniz için teşekkür ediyorum. Konuşacak çok konu var. Ama konuşmayacağım. Konuşursam, akşam mitinge gelmezsiniz. Nasıl olsa dinledik dersiniz. O yüzden aktoroslar çetesini dinlemek isteyenler, diploma hırsızlığını dinlemek isteyenler, diplomasıza cevabını vermek isteyenler, Sivas'ın sorunlarının çözümünü dinlemek isteyenler ve Ekrem İmamoğlu'na bir büyük selam yollamak isteyenleri bugün akşam saat 18.00'da Sivas'a bekliyoruz. Kongre Binası'nın önündeki meydanda hep birlikte olacağız. Buradan tüm Türkiye'ye hatta tüm dünyadaki Sivaslılara bir selam yollayacağız. Hepinizi çok seviyorum" dedi.
ULU CAMİ'DE CUMA NAMAZI KILDI
Daha sonra Divriği Belediyesi'ni ziyaret ederek, Belediye Başkanı Cihan Deniz Akbaş ile bir süre görüştü. Özel, ardından beraberindekiler ile birlikte Tarihi Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası'nı ziyaret etti. Eser hakkında bilgiler alan Özel, vatandaşlarla fotoğraf çektirdi. Özel daha sonra, Ulu Cami'de cemaatle birlikte cuma namazını kıldı. Çıkışta gazetecilere açıklama yapan Özgür Özel, "Sivas Divriği'de Ulu Cami'mizin önündeyiz. Ben buraya geçmişte milletvekili olarak, grup başkan vekili olarak defalarca geldim. Son geldiğimde Ulu Camii restorasyondaydı O zaman söz verdik. Restorasyon bittikten sonra geleceğiz. Ulu Cami'de bir cuma namazımızı kılacağız. Hem de Ulu Cami'nin yeniden ziyarete ve ibadete açıldığını duyuracağız. Çünkü Ulu Cami Divriye ekonomisi açısından son derece önemli. Bugün nasip oldu" dedi.
'FİLİSTİNLİ ÇOCUKLAR AÇLIKTAN ÖLÜYORLAR'
Gazze'de yaşanan İsrail zulmüne karşı TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağıracaklarını açıklayan Özel, "Şimdi bugün cuma namazında şüphesiz Türkiye'nin dört bir yanındaki bütün camilerde ya da bu akşam insanlar, başını yastığa koymadan önce herkes en çok duayı Filistinli çocuklar için edecek. Birleşmiş Milletler, kıtlık ilan etti. Öyle bir abluka var ki Filistin'de çocuklar açlıktan ölüyorlar. Ya da insanları yardım beklerken, yardım malzemesi alabilmek için, yiyecek, içecek, su alabilmek için sırada bekleyen insanları tarayacak bir gözü dönmüşlükle karşı karşıyalar. Yine malum Trump'ın söylediği, Netanyahu'nun uyguladığı Filistinlilerin Batı Şeria'dan süpürülmesi, Gazze'den süpürülmesi meselesi var. Ve maalesef bu hayata geçmeye başladı. Güneye doğru Filistinlileri Gazze'den süpürüyorlar. Diğer bir gelişmeyle de Doğu Kudüs ile Gazze arasına bir yerleşim yapıyor İsrail. Bu, şu demek; Gazze'yle Doğu Kudüs'ün bağını koparmak ve 1967 Birleşmiş Milletler kararındaki başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin Devleti'nin coğrafi yapısını ortadan kaldırmaya verilmiş bir karardır bu. Hem bu Batı Şeria'da yaşananlar hem Gazze'de yaşananlar hem de Gazze'nin şimdi Trump'ın formülüyle boşaltılması, Filistinlilerden arındırılması, buraya kumarhanelerin, otellerin yapılması fevkalade korkunç bir karar. Buna karşı ülkeyi yönetenler ve Sayın Erdoğan'ın gerekli tepkiyi göstermediğini düşünüyoruz. Netanyahu'ya bir iki tane laf söylemekle olmuyor. Bakın Netanyahu planını işletmeye başladı. Bunun iznini de ondan aldı, müjdesini de Trump verdi zaten onlara. Trump'a söz söylemeden, Trump'a itiraz etmeden bu işler sürdürülemez. Biz tabii bu durumdan son derece rahatsızız, son derece şikayetçiyiz. Buradan bu cuma namazının çıkışında bütün Türkiye'ye ilan ederiz ki Cumhuriyet Halk Partisi, bu şartlar altında Türkiye Cumhuriyeti'nin buna sessiz kalmasına gönlü razı değildir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye'nin en yetkili organıdır. Şu anda tatildedir. Buradan ilan ediyoruz. Filistin'de yaşananları, Gazze'de yaşananları, Gazze'de yaşanan soykırımı, tehciri ve oranın güneye doğru süpürülerek boşaltılmasına karşı ve orada yaşananlara karşı harekete geçmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni olağanüstü toplantıya çağırıyoruz. Bunun için diğer muhalefet partilerinin de birlikte Üsküdar'da miting de yapmıştık. Görüşlerini almak isteriz. Ve tüm siyasi partilerin grup başkan vekillerini önümüzdeki birkaç gün içinde grup başkan vekillerimiz arayacaklar. Muhalefet partilerini arayacaklar. Milliyetçi Hareket Partisi'ni arayacaklar. Adalet ve Kalkınma Partisi'ni de onları dışlamamak için arayacağız. Oysa görev onların. Meclis'i çağırabilecek 3 güç var şu anda. Birisi Meclis başkanı, birisi AK Parti, diğeri de biziz. Muhalefet partilerinden, onların da arzu edenlerin imzalarını alarak en yüksek imza sayısıyla Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırmak arzusundayız. Bu görüşmeleri birkaç gün içinde yapıp pazartesi günü gerekli resmi başvuruyu Meclis Başkanlığı'na yapmayı düşünüyoruz. Meclis'in oturması, bu meseleyi enine boyuna konuşması. Filistin'e nasıl sahip çıkacağına hep birlikte karar vermesi gerekir. Ve bizce Meclis bu konuda yol almadan, mesafe almadan da yeniden kapanmamalıdır. Meclis'in çalışmalarına devam etmesi gerektiğini değerlendiriyoruz" diye konuştu.
'İTİRAFÇILIK, İFTİRACILIĞA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ'
İBB'ye yönelik soruşturma kapsamında bazı kişilerin ev hapislerinin kaldırılması ile ilgili soru üzerine Özel, "Ben dünkü basın toplantımda, Silivri'de cezaevi çıkışında bazılarının ev hapsine rağmen İstanbul'da gezdiklerini, hatta bazı yakınları içeride olanların ailelerini bazı restoranlara davet ettiklerini, 'görüşelim. Siz de bizim gibi ifadeler verin' diyerek savcılar adına birtakım faaliyetler yürüttüklerini, İstanbul'da fink attıklarını söylemiştim. Bugün derhal iki tanesinin yasağını kaldırıyorlar. Peki, geçtiğimiz günlerde baz istasyonu kayıtlarını ne yapacaksınız? Geçtiğimiz günlerde gittikleri restoranların ya da restoranların önündeki MOBESE'lerin kayıtlarını ne yapacaksınız? Buradan açıkça ifade ediyorum; ikili hukuk uygulanmaktadır. Büyük haksızlıklar vardır. İtirafçılık meselesi, iftiracılık meselesine dönüştürülmüştür. Kurum bir bütün olarak çökmüştür. Kirli rüşvete, evlatla tehdide şantaja varan yaklaşımlar vardır. Buradan sonra bir an önce yapılması gereken iddianamenin yazılıp, bu soruşturma savcılarından, bu aktoroslar çetesinden Türkiye Cumhuriyeti'nin ve dosyanın kurtarılıp, adil bir yargılama aşamasına geçilmesi lazım, ama bu savcıların, bu iddianameyi yazmaya takatleri yoktur. Dünya kadar iftirayı bir araya getirip, pazılın parçalarını birleştirememektedirler. Eğer fotoğraf gerçekse, parçalarına pazıl denir. Eğer fotoğraf yalansa ve ortaya çıkarılan yalan parçaların durumuna da suçüstü denir. Savcılar suçüstü yakalanmıştır, perişan durumdadırlar" dedi.
SİVAS'TA MİTİNGE KATILDI
Divriği ilçe ziyaretinin ardından kara yolu ile kent merkezine geçen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisi tarafından 49'uncusu Sivas'ta düzenlenen 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitingine katıldı. Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde toplanan vatandaşlara hitap eden Özel, çiftçinin ektiğinin karşılığını alamadığını belirterek, şunları söyledi:
"Cumhuriyet Halk Partisi'nin Cumhurbaşkanı adayı birincisinin peşinden giden, birincisinin partisinden olan 'Çiftçi milletin efendisidir' deyip, yine onu milletin efendisi yapacak olan Ekrem İmamoğlu'ndan başkası değildir. İnşallah hep beraber partimizi iktidara taşıdığımızda Sivas'ın çiftçisinin de, hayvancılıkla uğraşanın da, sanayicisinin de, emeklisinin de, asgari ücretlisinin de, öğrencisinin de esnafının da yüzünü güldüreceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi bu iktidar gibi, Sivas'ı ve Türkiye'yi perişan edenler gibi, onlara sözlerinden dönen değil, onları duyan, dinleyen, anlayan bir çözüm, bir iktidarın sahibi olacak, milletin iktidarının, halkın iktidarının sahibi olacak. Çünkü buradaki sorun, ülkede siyaset öncelik belirlemek için yapılır. Birilerinin önceliği başkaları, bizim önceliğimiz başkaları. Bu meydana sorayım Recep Tayyip Erdoğan sizi seviyor mu? Sevmiyor niye sevmiyor? Çünkü siz çok iyisiniz çok iyi; Recep Tayyip Erdoğan fakiri sevmiyor, zengini seviyor. Şimdi biz fakirsiniz deyince, AK Parti'den bir iki kişi çıkmış bize ‘Millete hakaret ediyor, fakir diyor' diyor. Kardeşim, resmi rakam Türkiye'de yoksulluk sınırı 86 bin lira. Bu meydanda 86 bin liradan yüksek maaş alanlar elini kaldırsın. Kalksın çekinme kalkın. Alkışlatacağım Bu meydanda, bu meydanda 86 bin liradan fazla evine maaş giren bile kimse yok. Tayyip Erdoğan bu insanları fakirleştirdi. Yoksulluk sınırının altında çalışana, altında maaş alana, yoksul denir, fakir denir. Bu iktidar geldiğinde orta direk vardı. Memurlar vardı, fakir değildiler. Esnaf fakir değildi, hayvancılıkla uğraşan fakir değildi, köylüler fakir değildi. Ama bugün bu ülkede emekliler 16 bin 800 lira alıyor. En düşük emekli maaşı 16 bin lira alan var. El kaldırsın göreyim. Bak meydana bak. Bak 16 bin lira alıyor bu insanlar. Asgari ücret 22 bin lira. 22 bin lira ve altında maaş alanlara el kaldırsın gelsin. Bak meydana. Memur maaşı en düşük 47 bin lira. Bugün yoksulluk sınırı 86 bin lira, memur 47 bin lira maaş alıyor. O yüzden bugün artık memurlar fakirdir. Asgari ücretliler fakirdir, 86 milyonun altında maaş alan herkes fakirdir. Bizi bu hale bu iktidar getirdi. Ama o zengin firmaların vergi borçlarını bir gecede siler."
'BÜTÜN AVRUPADAN DAHA FAZLA İŞSİZ BİZDE VAR'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a çağrıda bulunduğunu belirten Özel, "Bu meydan, Sivas kararını vermiş. Kimin gideceği de belli. Kimin geleceği de belli. Ant olsun ki AK Parti'nin iktidarı bitiyor. Gidiyorsunuz ve bakan evlatlarının dönemi kapanıyor, vatan evlatlarının dönemi başlıyor. Ekonomide bir de bir de şöyle bir yalan var. Çok söylenen, çok tekrarlanan ve insanları kandırmaya çalışan bir yalan. Çünkü Sivas'ın dünyanın dört bir yanında hemşerileri var. Biliyorsunuz bunu en yakından bilenler burada. Diyorlar ki Türkiye'de ekonomi kötü ama dünyada da kötü. Enflasyon var ama dünyada da var. Vallahi de yalan. Billahi de yalan. Burada söylüyorum. Avrupa'nın en yoksul ülkesiyiz. 38 OECD ülkesi arasında genel enflasyonda birinciyiz. Gıda enflasyonunda birinciyiz. Avrupa'da ortalama yıllık enflasyon yüzde 2. Türkiye'de yüzde 33, 27 Avrupa Birliği ülkesinde toplam işsiz sayısı 13 milyon, Türkiye'de tek başına 13,5 milyon. Yani bütün Avrupa'dan daha fazla işsiz bizde var. O yüzden Türkiye'de kriz var, ama dünyada da var diyenlere inanmayın. Aksine Akdeniz ülkeleri son 2 yılı çok iyi geçirdiler. Güçlendiler ama Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetenler maalesef bizi perişan ettiler. Türkiye'de en zengin yüzde 20 toplamın yüzde 90'ını alıyor. Ama geri kalan yüzde 80 bu meydan. Emeklisiyle, emekçisiyle, çiftçisiyle, hayvancısıyla, esnafıyla bu meydan yüzde 80 ama Türkiye'deki toplam servetin sadece yüzde 10'unu alıyor. İşte bütün mesele buradadır. İşte bütün mesele önceliğin kimde olacağındadır. Bunun için Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu memlekette yoksulluğu bitirmek için, gelir adaletsizliğini bitirmek için, enflasyonu bitirmek için, faizleri düşürmek için bu iktidarı değiştirmeye, bu ülkenin kaderine, Sivas'ın kaderine müdahale etmeye geliyoruz. Buradan haykırıyoruz. Memur kurtulmadan, işçi kurtulmaz. Emekli kurtulmadan, esnaf kurtulmaz. Polis kurtulmadan, öğrenci kurtulmaz. Hemşire kurtulmadan hatta kurtulmadan, doktor kurtulmaz. Astsubay kurtulmadan, hayvancılıkla uğraşan kurtulmaz. Çünkü kurtuluş yok, tek başına. Ya hep beraber, ya hiç birimiz" diye konuştu.
'TOPLUMUN TÜM KESİMLERİNİN SORUNU ÇÖZÜLMELİ'
Özel, en kısa zamanda erken seçim çağrısı yaptığını belirterek, "Çok net bir şey söylüyorum. Seçim gecesi olacak ya seçim gecesini bekliyor musunuz? Seçim geçirdiğinde bu iktidar gidince bu idealin her fırsatta karşısına polisi diktiği, gaz sıktırdığı, zulmettiği, gençlerle kahraman Türk polisi omuz omuza halay çekerek kutlayacak o geceyi. Milletin artık gücü kalmadı. Asgari ücrete mutlaka ağır zam yapılmalıdır. En düşük emekli maaşı bir asgari ücret olmalıdır. Çiftçilere kanunda yazan destekler verilmeli. Memurlara hak ettiği zam verilmeli atanmayan öğretmenler atanmalı, staj, çıraklık mağdurları, emeklilikte adalet bekleyenlerin sesleri duyulmalı, artık toplumun tüm kesimlerinin sorunları çözülmelidir. Bunların hiçbirini bu iktidar yapamaz, yapmayacak. Bu iktidar gönderilmeli. Cumhuriyet Halk Partisi gelmeli. Bu söylediklerimin hepsini yapmalıdır. Hepsini biz yapacağız" dedi.
'TÜRKİYE'NİN GELECEKTEKİ İKTİDARINA DARBE VAR'
Türkiye'nin umudunun kardeşlik, birlik ve beraberlikte olduğunu vurgulayan Özel bu yüzden tüm demokratların bir araya gelmesi gerektiğine dikkat çekti. Türkiye'nin yapılacak ilk seçiminde gelecek cumhurbaşkanına darbe yapıldığını iddia eden Özel, şöyle dedi:
"Niye bu haldeyiz? Çünkü ne mahkemede adalet var, ne kelime adaleti var. Ne sosyal adalet var, sadece ve sadece dosya yoksa Türkiye'nin gelecekte ilk seçimde iktidarı değiştirme umuduna darbe var. Türkiye'nin gelecekteki iktidarına darbe var. Türkiye'nin gelecek cumhurbaşkanına milletimiz takdir ederse Ekrem İmamoğlu'na darbe var. Bunun dışında bu iktidarın meşgul olduğu hiçbir şey yok. Tam 156 gün geçti. İddianame olmadan arkadaşlarımız hapiste. Suç belli değil. Yargılama yok, yargısız infaz var. Delil yok, ispat yok, iftira var, tehdit var. Ve bundan 156 gün önce Tayyip Erdoğan demişti ki 'Göreceksiniz bir ay içinde, insan içine çıkamayacaklar. Birbirlerinin gözünün içine bakamayacaklar'. Bu sözlerden 30 gün sonra değil, 156 gün sonra Sivas'tayım. Ve Sivaslıların gözünün içini gördüm. Bütün Türkiye'nin gözünün içine bakıyorum. Ve diyorum ki arkadaşlarımız masumdur. Atılanlar iftiradır. Cesareti olan iddianameyi yapsın. Mahkemeyi TRT'den yayınlayın. Hodri meydan."
'BU İKTİDAR YORULMUŞTUR'
Filistin'e sahip çıkmak için İsrail'e hesap sormak için nasıl mücadele edileceğini kararlaştırmak için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni olağanüstü toplantıya çağıracaklarını tekrarlayan Özel sözlerini şöyle tamamladı:
"Erdoğan'a sesleniyorum. Sadece mezar yağıyla, kayıkçı kavgası yapmakla olmaz. Bu planın sahibi Amerika'ya karşı durabilmek, Trump'a karşı durabilmek lazım. Kim gibi? Türkiye'nin üçüncü partimizin üçüncü genel başkanı Türkiye'nin Başbakanı 1974'ün Kıbrıs fatihi Karaoğlan gibi, Filistin'e destek olmanın zamanıdır. Ve Deniz Geçmiş ve arkadaşlarının Filistin'e sahip çıktığı gibi Filistin'e sahip çıkma zamanıdır. Erdoğan bana diyor ki 'Efendim kimse benim Filistin hassasiyetimi sorgulayamaz'. Olmayan şey sorgulanamaz. Sen de Filistin hassasiyeti yok. Trump hassasiyeti var. Trump korkusu var. Allah korkusu yok. Cumhuriyet Halk Partisi olarak dış politika da onurlu, dirayetli, kararlı bir politikanın siyasette eşitlikçi politikaların, halktan yana politikaların takipçisi, artık Türkiye'nin koşan, çalışan, enerjisi yüksek, milleti düşünen bir iktidara ihtiyacı var. Türkiye'nin demokrasiye, kardeşliğe, barışa, eşitliğe ihtiyacı var. Bu iktidar yaşlanmıştır. Bu iktidar yorulmuştur. Bu iktidar artık koşmak bir yana geri geri gitmek, ülkeyi geri geri götürmektedir. Millet takdir ederse Cumhuriyet Halk Partisi iktidar olacak. Ekonomiyi de, devleti de bunlardan çok daha iyi yönetecek."