"Covid-19 tomografilerinde akciğer kanseri saptamak mümkün"

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Araştırma ve Uygulama Hastanesi 50.Yıl Anfisi’nde düzenlenen program, Ankara Üniversitesi Cebeci Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tanıl Kendirli ve Ankara Üniversitesi Hastaneler Başhekimi Prof. Dr. Akın Kaya’nın oturum başkanlığında gerçekleşti. Programda, Ankara Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Elif Şen, Ankara Üniversitesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ayten Kayı Cangır ve Ankara Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Demirkazık ile çok sayıda akademisyen katıldı. Programda, akciğer kanserleri ve risk faktörleri, akciğer kanserinde cerrahinin önemi, tedavide yeni kemoterapi ve radyoterapi uygulamaları ile onkoloji hemşireliğinde akciğer kanserinin yönetimi konulu başlıklar yer aldı.

‘BU GÜNÜ VESİLE EDEREK SİGARA BIRAKSINLAR’

Prof. Dr. Akın Kaya, düzenlenen bu programların çok anlamlı olduğunu belirterek, “Akciğer kanseri çok sık karşılaştığımız ve oldukça ölümcül seyreden bir kanser türüdür. Erken tanı çok önemlidir. Akciğer kanserinin tanı ve tedavisi ile sonrasında gelişecek komplikasyonları yönetmek açısından burası mükemmeliyet merkezi durumunu hak ediyor. Bu çalışmaları yapan tüm kliniklere ve birimlere çok teşekkür ediyorum. Akciğer kanseri sigara ile ilişkilidir. Sigara içenler bu günü vesile ederek sigarayı bırakmaları konusunda söz vermelerini bekliyorum ki bu toplantı gerçek amacına ulaşsın” dedi.

‘ÖLÜMCÜL KANSER TÜRÜ’

Prof. Dr. Elif Şen, akciğer kanserinin oldukça önemli bir sağlık sorunu olduğunu söyledi. Akciğer kanserinin en sık görülen kanserler arasında 2’nci sırada yer aldığını ifade eden Şen, “Ayrıca en ölümcül kanser türü olarak karşımıza çıkıyor. Yüzde 85-90 oranında da sigara içimi akciğer kanserinin gelişmesinden sorumludur. Bu konuda yapılabilecek en önemli tedbir sigaranın içilmemesi, içenler varsa bırakmaları ve bu şekilde riskin azaltılmasıdır. Akciğer kanserleri solunum sistemine ait yakınmalarla belirti veriyor. Öksürük, var olan öksürüğün artması, balgam çıkarma özellikle kanlı balgam, nefes darlığı, göğüs ağrısı gibi belirtiler veya uzak organlara yayılım gösterdiyse, o zaman başka organlarındaki yayılımlara bağlı belirtiler ve bulgularla karşımıza çıkabilen bir kanser türüdür. Çoğunlukla geç tanı konulan bir hastalıktır. Hastalar çoğunlukla bu şikâyetlerini önemsemiyor. Özellikle sigara içicileri ‘bunlar sigaraya bağlı olabilir’ diye düşünüp doktora geç başvurduğu için geçte tanı koyabildiğimiz bir durum yaşanıyor” diye konuştu.

‘TANI KONMAMIŞ KANSERLERİ BU ŞEKİLDE SAPTAMAK MÜMKÜN OLABİLDİ’

Prof. Dr. Şen, pandeminin başlangıç sürecinde yakınmaları olan ya da çeşitli kronik hastalığı olan hastaların hastaneye gitmekten çekindiklerini kaydederek, şunları söyledi:

“Bu durum sadece akciğer kanseri değil, diğer kanser tanılarında da maalesef gecikmelere neden oldu. Belli bir sayısal verisi yok ancak akciğer kanseri tanısında da bu anlamda gecikmeler ve ileri evrede tespit edilen hastalarla karşılaşmak gibi bir duruma yol açtı. Covid-19 enfeksiyonu akciğerlerde tutulum gösteriyor. Çok ağır bir zatürreye sebep oluyor. Akut solunum yetmezliğine de yol açarak yoğun bakım tedavilerine kadar ihtiyaç duyabiliyor. Akciğer kanseri özelinde Covid-19’un şöyle bir etkisi var. Covid-19 tanısında hastaların bir kısmında bilgisayarlı akciğer tomografi çekiliyor. Bu şekilde Covid-19 için yapılan tomografilerde sürpriz olgularla karşılaşabiliyoruz. Covid-19 enfeksiyonu için çekilen akciğer tomografilerinde akciğer kanserlerine tanı koyma şansı olabiliyor. Tomografi çekilerek henüz tanı konmamış yeni akciğer kanserlerini bu şekilde saptamak süreçte mümkün olabildi.”