Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

Numan Kurtulmuş, yeniden TBMM Başkanı seçildi (3)

Numan Kurtulmuş, yeniden TBMM Başkanı seçildi (3)

ABONE OL
DHA

‘KHK'LILAR HERKES KADAR İNSANDIR VE ADALETİ HERKES KADAR HAK EDİYORLAR’

TBMM Başkanlığı seçimlerinin ardından, 'Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi' görüşmelerine başlandı. Teklif üzerine Yeni Yol Grubu adına söz alan Ankara Milletvekili İdris Şahin, "Adil yargılanma hakkı, masumiyet karinesi ihlal edilen ve bu nedenlerle hürriyeti kısıtlanmış olan, idarenin haksız ve hukuksuz kararlarıyla mağdur edilmiş KHK'lılar herkes kadar insandır ve adaleti herkes kadar hak ediyorlar. KHK, kanayan bir yara. Sosyal ölüme terk edilmiş insanlar ne diyorlar biliyor musunuz? 'Haksız yere ihraç edildik, mahkemesiz, savunmasız, delilsiz. Biz sadece hakkımız olanı istiyoruz, işimizi geri verin' diyorlar. 31 Temmuz kovid yasasının olmadığı, KHK'lıların olmadığı, adil yargılanmayıp adil infaz isteyenlere ceza adaletinin sağlanmadığı, milletin çözüm bekleyen sorunları arasında yer alan birçok sorunun çözülemediği hiçbir yargı paketi bu ülkede gerçek anlamda bir çözüm olamaz. O yüzden, boş olan iktidar sıralarına ve vicdanlarınıza bir kez daha sesleniyorum: Gelin, umutlandırdığınız vatandaşlara bayramı hep birlikte yaptıralım ve hiç olmazsa bu dönemin başlangıcını en azından olumlu atılmış bir adımla taçlandıralım diyorum" ifadelerini kullandı.

'KOVİD MAĞDURLARINA UMUT POMPALAYANLAR BU İKTİDARIN KENDİSİYDİ'

İYİ Parti Grubu adına söz alan Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun ise teklifin hazırlanış sürecini başlı başına hukuk ve demokrasi trajedisi olarak niteleyerek, "Bu ülkenin yasalarının böylesine baştan savma, böylesine oldubitti yöntemleriyle yapılmaya çalışılmasını kabul edemiyoruz. Mesele sabaha kadar çalıştırmak değil, asıl mesele milletvekillerinin önüne indirilen bir teklifin ne olduğunu anlamadan, detaylarına hakim olmadan, toplum üzerindeki etkilerini tartışmadan, araştırmadan, el kaldır, el indir yöntemine mahkum edilmesidir. Bir yasa teklifinin bu kadar hızlı hazırlanıp Meclise getirilip jet hızıyla Komisyondan geçirilmesi bırakın demokratik bir süreci teknik olarak bile sağlıklı bir yasama faaliyeti değildir, bir formaliteyi tamamlama sürecidir. Bu hızla, bu anlayışla nasıl bir düzenleme yapılabilir? Bu hızla, bu anlayışla hangi yasa halkın derdine derman olabilir? Kovid mağdurlarına dair umut pompalayanlar, bu ülkenin adalet sistemini sözde reformlarla makyajlamaya çalışan iktidarın ta kendisiydi" diye konuştu.

'12, 14, 15, 16, 17, 23, 24, 25'İNCİ MADDELER EKİM AYINA KALDI'

Kanun teklifinde değişiklik yapılacağını söyleyen MHP İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, "Bu kanun teklifinin 12, 14, 15, 16, 17, 23, 24, 25'inci maddelerini grup yetkilisi arkadaşlar herhalde anlaşmış, 'Bunlar ekim ayına kalacak' diyorlar. İnternet ortamında içeriğin çıkarılması, internet ortamında düzgün, hepimizin kabul edeceği düzenlemeler vardı. Ancak öyle bir zamana geldik ki bütün bunlar birbirine karıştı; bazılarını çektik, bazılarını çekemedik, bazı insanların, toplumun genelinin beklediği ekim ayına kaldı. İnşallah, ekim ayında takip edeceğiz ve 'kovid izni' dediğimiz, orada yapılan adaletsizliği ilk dile getiren insanlardan biri benim arkadaşlar, çok örnekler verdik, inşallah ekim ayında çıkarırız diye düşünüyorum" dedi.

'BU AYRIMCILIKTA NEDEN BİR ISRAR VAR?'

DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş, kanunun toplumun beklentilerini karşılamadığını kaydederek, "Şüphesiz, bu infaz paketi, konuştuğumuz barış ve demokratik toplum süreci anlamında kurucu bir metin değil; bunu öncelikle not etmek istiyorum. Zaten çoktan miadı dolmuş, kendisi kökten değişmesi gereken bir yasadan söz ediyoruz ve niyet göstergesi olarak toplum aslında kendinden bir şey görmek istedi bu yargı paketinde ve göremedi. Neden göremedi? Günlerdir bunu tartışıyoruz çünkü görmeye çok yaklaşmıştık. Şu anda buna dair herkes görüşlerini söylüyor fakat toplum şunu soruyor: Mademki hukukun üstünlüğü, mademki barış, mademki demokrasi, demokratik toplum, bu ayrımcılıkta neden bir ısrar var? Bu soruların yanıtını arıyoruz" değerlendirmesinde bulundu. (DHA)

© Copyright 2025

DHA