Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

DHA İSTANBUL BÜLTENİ-2

DHA İSTANBUL BÜLTENİ-2

ABONE OL
DHA

1 - YAPAY IŞIKLAR DENİZ EKOSİSTEMİNİ TEHDİT EDİYOR

Tuğçe Sezer ODABAŞI-Şevval CİNDİR/İSTANBUL,(DHA)- İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Saadet Karakulak, İstanbul Boğazı'nın göçmen balıkların geçişi için biyolojik koridor olduğuna dikkat çekerek, geceleri kullanılan yapay ışıkların deniz ekosisteminde mikroskobik canlılardan balinalara kadar tüm canlıları olumsuz etkilediğini söyledi. Prof. Dr. Karakulak, "Besin zincirinin en altındaki zooplanktonlar da yapay ışıktan etkilenmektedir. Balık larvaları zooplanktonlarla beslenir; ancak zooplanktonlar bile yapay ışıktan etkilenerek dikey göç gerçekleştirirler. Yüzeyde balık yoksa, balık larvaları zooplanktonlarla beslenemeyecektir. Bu da balıkları olumsuz etkileyecek, besin zincirinde enerji geçişlerinde aksamalara yol açabilecektir" dedi.

İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Saadet Karakulak, İstanbul Boğazı’nın göçmen balıkların geçişi için biyolojik koridor olduğuna dikkat çekerek, geceleri kullanılan yapay ışıkların deniz ekosisteminde mikroskobik canlılardan balinalara kadar tüm canlıları olumsuz etkilediğini söyledi. Karakulak, zooplanktonların beslenme davranışından balıkların üreme ve göç faaliyetlerine, av-avcı ilişkilerinden deniz kestanelerinin yosun tüketimine kadar çok geniş bir alanda yapay ışıkların ciddi tahribat yarattığını belirtti.

‘YAPAY IŞIKLANDIRMA TÜM CANLILARI OLUMSUZ ETKİLİYOR’

Prof. Dr. Saadet Karakulak, "Geceleri kullanılan yapay ışıklandırma, tüm canlıları olumsuz etkilediği gibi deniz ekosisteminde bulunan mikroskopik canlılardan balinalara kadar olumsuz etkilediğine dair araştırmalar bulunmaktadır. Canlıların özellikle fizyolojisini, davranışlarını, büyüme ve üreme faaliyetlerini olumsuz etkilemektedir" dedi.

‘İSTANBUL BOĞAZI BİYOLOJİK KORİDORDUR’

İstanbul Boğazı’nın önemine dikkat çeken Karakulak, "İstanbul Boğazı bizim balıkçılık alanımız için önemli bir alandır; hatta biyolojik koridor olarak değerlendirilir. Çünkü balıklar göç yollarında hem Çanakkale hem İstanbul Boğazı’nı kullanarak Ege’den Karadeniz’e üremelerini gerçekleştirmekte, ardından tekrar boğazlar üzerinden Ege’ye doğru bir göç yapmaktadır. İstanbul Boğazı, göçmen balıkların geçiş noktası olarak balıkçılığımız için büyük önem taşımaktadır. Yapay ışıklandırmanın balıkların fizyolojisine, davranışlarına ve göçlerine olumsuz etkilediğine dair araştırmalar bulunmaktadır. Özellikle palamut ve lüfer bu göç esnasında yapay ışıklardan olumsuz etkilenir. Ancak tam olarak hangi oranda etkilendiklerine dair araştırmalar oldukça sınırlıdır" dedi.

'AVRUPA YILAN BALIĞI IŞIK ALTINDA GÖÇÜ GERÇEKLEŞTİREMİYOR'

Dünyadaki örneklerden bahseden Karakulak, "Göçmen balıklardan yılan balığı özellikle Sargasso Denizi’nde üreyen bir türdür. Avrupa yılan balığı daha sonra Akdeniz havzasına ve Avrupa’daki tüm ülkelerin sularındaki nehirlere göç eder. Üreme zamanı geldiğinde tekrar Sargasso Denizi’ne doğru bir göç gerçekleştirir. Yapılan bir deneyde, yapay ışık altında Avrupa yılan balığının çok yoğun yapay ışık kullanıldığında o bölgeden tamamen göç etmediği, hiç geçmediği ispatlanmıştır. Dolayısıyla bizim bölgemizde de mutlaka palamut ve lüfer bu durumdan olumsuz etkilenmektedir" dedi.

'BALIKÇILAR DAVRANIŞ DEĞİŞİKLİKLERİNİ GÖZLEMLEDİ'

Balıkçıların gözlemlerine de değinen Karakulak, "Çift yönlü göç olduğunda Karadeniz’e doğru göç ettiklerini söyleyebiliriz. Tekrar göç esnasında ise balıkçıların bu balıkların davranışlarında değişiklik olduğuna dair gözlemleri bulunmaktadır. Ancak hangi oranda etkilendiklerine dair mutlaka bilimsel çalışma yapılmasına ihtiyaç vardır. Deniz ekosistemi açısından bakıldığında sadece göç eden balıklar değil, besin zincirinin en altındaki zooplanktonlar da yapay ışıktan etkilenmektedir. Balık larvaları zooplanktonlarla beslenir; ancak zooplanktonlar bile yapay ışıktan etkilenerek dikey göç gerçekleştirirler. Geceleri yüzeye, gündüzleri ise daha derinlere kaçma davranışı gösterirler. Yapay ışık altında daha hassas davranarak kaçarak daha derinlere gittiği ispatlanmış. Dolayısıyla yüzeyde balık yoksa, balık larvaları zooplanktonlarla beslenemeyecektir. Bu da balıkları olumsuz etkileyecek, besin zincirinde enerji geçişlerinde aksamalara yol açabilecektir" diye konuştu.

'DENİZ KESTANELERİ YOSUNLARI TÜKETİYOR'

Karakulak, "Diğer canlılar, örneğin deniz kestaneleri ve omurgasız türler de yapay ışıklardan olumsuz etkilenmektedir. Yapılan araştırmalarda deniz kestanelerinin yapay ışık altında çok fazla beslenerek deniz yosunlarını tükettiği ispatlanmıştır. Yapay ışıklar kıyısal alanlarda, köprülerde, petrol arama platformlarında ve en çok gemilerin ışıklandırılmasıyla oluşmaktadır. Gemi ışıklandırmalarının, 0 ile 200 metre derinlikte bulunan tüm canlıları etkilediği bilinmektedir. Bu yapay ışıklandırmada daha çok göçmen balıklar ve yüzeyde yaşayan canlılar etkilenirken, nispeten daha derin bölgelerdeki canlılar etkilenmemektedir" diye konuştu.

‘BALIKLARDA STRES HORMONU ARTIYOR, BAĞIŞIKLIK ÇÖKÜYOR'

Balıklardaki fizyolojik değişikliklere işaret eden Prof. Dr. Karakulak, “Yapay ışık, canlının fizyolojisinden davranışına, beslenmesinden üremesine kadar her şeyi olumsuz etkilemektedir. Balıklar ışık altında daha çok stres hormonu salgılar. Melatoninleri azalır, bağışıklık sistemleri çöker, kortizol seviyeleri artar. Dolayısıyla hayatta kalma oranlarında düşüşler görülür. Deniz ortamında ayrıca av-avcı ilişkisi vardır. Genellikle avlar kamuflaj özelliği göstererek avcılarından kaçar. Ancak bir bölgede yapay ışıklandırma fazla ise canlı kendini koruyamayacağı için avcıların daha çok hedefi haline gelir. Bu da popülasyonlarda azalmaya yol açar. Ne yapmak gerekir? Özellikle yarı kapalı alanların olması önemlidir. Yapay ışıklandırma, emniyet ve güvenlik için elbette gereklidir ancak estetik kaygılar olmadan bu emniyet sağlanmalıdır. Işık yoğunluğu azaltılmalı, kullanılan renkler dikkatle seçilmelidir. Canlılar beyaz ve mavi ışıktan kaçar; sarı ve kırmızı ışığa karşı ise daha az etkilenirler. Dolayısıyla ışık yoğunluğu ayarlanmalı ve yarı kapalı alanlar oluşturularak canlıların normal gece-gündüz ritimleri mutlaka sağlanmalı" diye konuştu. (DHA)

Görüntü Dökümü:

----------------

-Boğaz gündüz detay

-Saadet Karakulak detay

-Saadet Karakulak açıklamaları

===========

2- FATİH'TE HOLLANDALI İKİ KARDEŞ OTEL ODASINDA ÖLÜ BULUNDU; BABALARI HASTANEYE KALDIRILDI

Emre KURT/İSTANBUL,(DHA)-Fatih'te otelde kalan Hollandalı Rashid Mohammed Ajoeb (57) ile oğulları Mohammed Jamil Yusuf (17) ve Mohammed Yazdani (15), iddiaya göre Taksim'de yemek yedikten sonra fenalaştı. Sabah saatlerinde odada hareketsiz bulunan iki çocuk hayatını kaybederken, baba hastaneye kaldırıldı.

Olay, saat 12.00 sıralarında Beyazıt Hamam Sokak'taki otelde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; tatil için Hollanda'dan gelen Rashid Mohammed Ajoeb, oğulları Mohammed Jamil Yusuf ve Mohammed Yazdani ile dün Taksim'de gezip yemek yedi. Daha sonra otele dönen aile uyudu. Sabah saatlerinde odadan sesler geldiğini duyan otel görevlileri içeri girdiklerinde iki çocuğu yerde hareketsiz, babayı ise fenalaşmış halde buldu. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri tarafından yapılan kontrolde iki çocuğun yaşamını yitirdiği belirlendi. Fenalaşan baba ise ambulansla hastaneye kaldırıldı.

Baba Rashid Mohammed Ajoeb'in sağlık görevlilerine, çocuklarıyla birlikte Taksim'de yemek yedikten sonra otele döndüklerini ve bir süre sonra rahatsızlandıklarını söylediği öğrenildi. Polis ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı.

'İKİ OĞLU YEMEK YEMİŞ, KENDİSİ YEMEMİŞ'

Babanın sesini duyarak otel odasını giren otel çalışanı Mehmet Kırdağ, "Bu arkadaşlar babasıyla birlikte konaklama yapıyorlardı. Biz sabah saatlerinde otele geldiğimizde, normalde saat 12.00'da çıkış olduğu için müşterilerin kapısı çalıp 'kalıyor musunuz, kalmıyor musunuz?' diye soruyoruz. O kata indiğimizde, babanın sesi geliyordu. Çocuklarını çağırıyordu. Kapıyı çalıp içeri girdiğimde biri yatakta biri yerde iki oğlu da ölmüşlerdi. Müdahale gerekir diye önce nabızlarını kontrol ettim. Nabızları atmıyordu. Babası bitkindi, su verdik. Sağlık ekipleri geldiğinde iki genç vefat etmişti. Babası şoktaydı, sağlık ekipleri müdahale etti. Polis olay yeri inceleme ve savcı gelerek inceleme yaptı. Babasının dediğine göre iki oğlu gezmeye gittikleri Taksim'de yemek yemiş, kendisi yememiş. Otele döndükten sonra bir daha hiç çıkmamışlar. Resepsiyondan su alıp yukarıya çıkmışlar. İkisi de aynı saatte vefat etmişler, odaya girdiğimde bedenleri soğuktu" dedi. (DHA)

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Otelden detay görüntüler

-Mehmet Kırdağ ile röportaj

-Hayatını kaybeden çocukların fotoğrafları

-Babanın fotoğrafı

=========

3 - EYÜPSULTAN'DA MUAMMER ÖZTÜRK CİNAYETİNİN ŞÜPHELİLERİ YAKALANDI, YENİ GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKTI

Ali AKSOYER/İSTANBUL(DHA) EYÜPSULTAN'da sabah saatlerinde işe gitmek için aracına binen Muammer Öztürk(48)'e silahlı saldırı düzenlenerek öldürülmesiyle ilgili 3 şüpheli gözaltına alındı. Şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilirken, saldırıya ilişkin yeni görüntüler ortaya çıktı.

Akşemsettin mahallesinde 7 Ağustos'ta meydana gelen olayda sabah işine gitmek için otomobiline binen Muammer Öztürk uğradığı silahlı saldırı sonucu ağır yaralanmıştı. Çevreden yetişenler tarafından hastaneye kaldırılan Muammer Öztürk hayatını kaybederken, saldırganlar olayın ardından kaçtı. Asayiş Şube Müdürlüğü tarafından olayla ilgili başlatılan soruşturmada cinayet anının güvenlik kameraları tarafından görüntülendiği belirlendi. Güvenlik kamera görüntülerinin incelenmesi sonucu şüphelilerin olay yerine 2 kişi olarak geldikleri, bir şüphelinin ise araca ateş ettiği görüldü. Polis güvenlik kamera görüntülerinin izini sürerek şüphelilerin kimliklerini belirledi. Olayda silah kullanan M.T.U.(18) Beylikdüzün'de düzenlenen operasyonla yanında bulunan M.C.B. ile birlikte yakalandı. Şüphelilerin sorguları Cinayet Büro Amirliğinde yapılırken olayla ilgili 17 yaşındaki N.B.A.'nın da yakalanmasıyla gözaltı sayısı 3'e çıktı. Saldırının eskiye dayalı bir husumet sonucu meydana geldiği belirlendi. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden M.T.U ile N.B.A. tutuklanırken, M.C.B. yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol hükümlerince serbest bırakıldı. (DHA)

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Şüphelilerin adliyeye sevki

-Olay anı güvenlik kamera görüntüleri

-Arşiv

=======

4 -KAĞITHANE'DE SUÇ SİLAHLARINI DEĞİŞTİREN 2 ŞÜPHELİYE OPERASYON: FİRARİ OLARAK ARANDIKLARI ORTAYA ÇIKTI

Doğan Can CESUR / İSTANBUL (DHA) - KAĞITHANE'de kurşunlama olaylarında kullanılan silahların balistik incelemesinde iğne ve namlu kısımlarının değiştirildiği tespit edildi. Şüphelilerin Fatih'teki adresine operasyon yapan polis 2 kişiyi yakaladı. Evde 6 ruhsatsız tabanca ve silah tamir işlemlerinde kullanılan aletler ele geçirildi. İki şüphelinin toplamda 19 yıl 7 ay 20 gün kesinleşmiş hapis cezası olduğu ortaya çıktı.

Kağıthane Asayiş Büro Amirliği ekipleri, ilçede meydana gelen kurşunlama olaylarıyla ilgili ele geçirilen tabancaları balistik incelemeye gönderdi. Sonuçlara göre tabancaların iğne ve namlu kısımlarının değiştirilip tekrar kullanılmak üzere piyasaya sürüldüğü tespit edildi. Bunun üzerine çalışma başlatan polis, şüphelilerin Fatih Haseki Sultan Mahallesi'nde bulunan adreslerine operasyon düzenledi.

TOPLAMDA 19 YIL 7 AY HAPİS CEZALARI ÇIKTI

Evde bulunan B.C.S. ve A.T.P. Kağıthane polisi tarafından yakalandı. Yapılan aramalarda 6 adet ruhsatsız tabanca, 4 adet şarjör, 1 adet sürgü kapağı ve 4 adet namlu geçirildi. Ayrıca 12 adet fişek ile silah yapım ve tamir işlemlerinde kullanılan çok sayıda el aleti bulundu. Yapılan Genel Bilgi Tarama (GBT) sorgulamalarında, B.C.S. isimli şüphelinin '6136 SKM' ve 'Güveni Kötüye Kullanma' suçlarından 5 yıl 6 ay, A.T.P. şüphelinin ise 'Otodan Hırsızlık', 'Kapkaç' ve 'Uyuşturucu Madde Ticareti' suçlarından 14 yıl 1 ay 20 gün kesinleşmiş hapis cezasının bulunduğu tespit edildi.

TUTUKLANDILAR

Gözaltına alınan 2 şüpheli emniyete götürüldü. Burada ifadeleri alınarak adli işlemleri yapılan A.T.P. ve B.C.S. adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkartılan 2 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi. (DHA)

Görüntü Dökümü:

--------------------------

(Cep telefonu)

-Adliyeye sevk

(Fotoğraf)

-Ele geçirilenler

===========

5 - KÜÇÜKÇEKMECE'DE TIR'DAKİ İŞ MAKİNESİ OTOMOBİLİN ÜZERİNE DEVRİLDİ

Özgür EREN- Altunay TUGA/İSTANBUL (DHA) KÜÇÜKÇEKMECE'de bina yıkımı için getirilen 47 tonluk iş makinesi TIR'ın yokuşta geri manevra yaptığı sırada kayarak park halindeki otomobilin üzerine devrildi. Kazada yaralanan olmazken iş makinesi vinçle kaldırıldı.

Olay, Tevfik Bey Mahallesi Doktor Ali Demir Caddesinde saat 14:00 sıralarında meydana geldi. Mahllede kentsel dönüşüm kapsamında bina yıkımı için TIR'ın dorsesinde yüklü olan 47 tonluk iş makinesi manevra yaptığı sırada kayarak park halindeki bir otomobilin üzerine devrildi. Kazada ölen yada yaralanan olmazken 1 otomobilde hasar oluştu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi ve olay yerine gelen polis ekipleri cadde üzerini yaya ve araç trafiğine kapattı. Askıda kalan makine başka bir iş makinesi ve olay yerine gelen vinç ile bulunduğu yerden kurtarıldı.

'OTOMOBİL OLMASAYDI DAHA DA KÖTÜ OLABİLİRDİ'

Hayrullah Türkoğlu "TIR yokuştan yukarıya çıktı. Geri giderken üzerindeki iş makinesi kaydı. Otomobil üzerine devrildi, zaten iş makinesini araç tutuyor. Otomobil olmasaydı daha da kötü olabilirdi. Yaralanan olmadı, inşallah başka bir kaza olmadan da kaldırırlar" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-iş makinesinden genel ve yakın detaylar

-TIR'dan görüntü

-Caddeden görüntü

-Alınan güvenlik önlemi

-Hasar alan otomobilin kurtarılması

-Polis ekiplerinden görüntü

-İş makinesinin kurtarılma anı

-Vatandaş ile röp

==========

6- FATİH'TE TRAFİKTE TARTIŞTIĞI TAKSİ ŞOFÖRÜNÜ SİLAHLA TEHDİT EDİP YUMRUKLAYARAK DARBETTİ

Emre KURT/İSTANBUL, (DHA)- FATİH'te otomobil sürücüsü trafikte tartıştığı taksi şoförünü elindeki silahla tehdit etti. Saldırgan sürücünün taksi şoförünü yumruklayarak darbettiği anlar cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

Olay, saat 18.00 sıralarında Aksaray'da meydana geldi. İddiaya göre, taksi şoförü ve otomobil sürücüsü arasında yol verme nedeniyle tartışma çıktı. Elinde silahla otomobilden inen sürücü, taksi şoförünü tehdit edip yumruklayarak darbetti. Taksi şoförünü zorla aracına bindiren sürücü, kavgayı ayırmaya çalışanlara da bağırarak kendi aracına döndü. Trafiğin açılmasıyla olay büyümeden sona ererken yaşananları çevredekiler cep telefonu kamerasıyla kaydetti. (DHA)

Görüntü Dökümü

-------------------

(Cep Telefonu)

-Olay anı

========

7- BÜYÜKÇEKMECE VE ESENYURT'TA İŞ YERLERİNE SİLAHLI SALDIRI DÜZENLEYEN 5 ŞÜPHELİ YAKALANDI

Derya EVREN KORKMAZ/İSTANBUL, (DHA)-Büyükçekmece ve Esenyurt'ta haraç istedikleri iş yerlerine silahlı saldırıda düzenlediği tespit edilen 5 şüpheli, düzenlenen operasyonla gözaltına alındı.

İstanbul emniyeti Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 20 Ağustos'ta Esenyurt'taki iş yerinden haraç almak için kurşunlanması üzerine şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Yapılan operasyonda 18 yaşından küçük 3 şüpheli gözaltına alınırken 1 ruhsatsız tabanca ele geçirildi. Şüphelilerin eylem hazırlığı yaptıklarının anlaşılması üzerine operasyon genişletildi. Yapılan araştırmada, şüphelileri azmettirdiği tespit edilen M.C.A. isimli şüpheli ve aynı adreste bulunan T.Ü. gözaltına alındı. Polis ekiplerinin incelemelerinde, 20 Ağustos'ta Büyükçekmece'de faaliyet gösteren bir restoranın kurşunlanması olayında, tetikçinin T.Ü., motosikleti kullanan kişinin ise Ü.Y. olduğu tespit edildi. Operasyonlarda yakalan şüphelilerin emniyetteki işlemleri devam ediyor. (DHA)

Görüntü Dökümü

-----------

(Güvenlik kamerası)

-Esenyurt'ta bir işyerinin kurşunlanması

-Adreslere girilmesi

-Adreslerde arama yapılması

-Şüphelilerin gözaltına alınması

========

8- İSTANBUL VE KOCAELİ'NDE UYUŞTURUCU OPERASYONU: 9 GÖZALTI

Derya EVREN KORKMAZ - Baran AKKAYA/İSTANBUL, (DHA)-İSTANBUL ve Kocaeli'nde uyuşturucu imalatı ve ticareti yaptığı tespit edilen kişilerin yakalanmasına yönelik düzenlenen operasyonlarda 9 şüpheli gözaltına alındı. Operasyonlarda 3 milyon 40 bin 771 adet sentetik ecza hap, 52 kilo 500 gram katkı maddesi, 32 kilo boş kapsül, uyuşturucu hap basımında kullanılan makine ve çok sayıda plastik kutu ele geçirildi.

İstanbul emniyeti Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla kentte uyuşturucu imalatı ve ticareti yapan şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı. Polis ekipleri şüphelilerin Esenyurt'ta bir iş hanı kiralayarak burada tek sefere mahsus uyuşturucu hap üretimi yaptıklarını ve ürettikleri hapları daha sonra Ümraniye'ye götürdüklerini belirlendi. Ardından Tuzla'daki bir adreste yeniden üretim yapan şüphelilerin, burada elde edilen uyuşturucu hapları da Ümraniye'deki ana adrese taşıdıkları tespit edildi. Hedef şaşırtmak için hapların daha sonra Kocaeli'nin Gebze ilçesine götürüldüğü belirlendi. 20 Ağustos'ta gerçekleştirilen operasyonlarda adreslerde yapılan aramalarda 3 milyon 40 bin 771 adet sentetik ecza hap, 52 kilo 500 gram katkı maddesi, 32 kilo boş kapsül, uyuşturucu hap basımında kullanılan makine ve çok sayıda plastik kutu ele geçirildi. Emniyette işlemleri devam eden 9 şüpheli hakkında 'Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti' suçundan işlem başlatıldığı öğrenildi. (DHA)

======

9- ÇEKMEKÖY ALEMDAĞ ORMANI'NDA ÇIKAN YANGIN SÖNDÜRÜLDÜ

Mert ORDU/İSTANBUL, (DHA) - ÇEKMEKÖY Alemdağ Ormanı'nda çıkan yangında yaklaşık 10 dönümlük alan zarar gördü. Havadan ve karadan müdahale edilen yangın kontrol altına alındı.

Yangın, saat 12.30 sıralarında Çekmeköy Alemdağ Ormanı'nda henüz bilinmeyen bir nedenle çıktı. Dumanları fark eden çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye ve Orman ekipleri sevk edildi. Yangına, kara ekiplerinin yanı sıra helikopterle havadan da müdahale edildi. Yaklaşık bir saat süren yoğun çalışmanın ardından yangın, kontrol altına alınarak söndürüldü. Ekiplerin bölgede soğutma çalışmaları sürerken, yangında yaklaşık 10 dönümlük ormanlık alanın zarar gördüğü öğrenildi. Yangının çıkış nedenine ilişkin inceleme başlatıldı.(DHA)

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------

(Drone)

Havadan görüntü

(Aktüel)

- Ekiplerin görüntüsü

- Yanan ormanlık alandan görüntü

- Olay yerinden görüntüler

- Genel ve detay görüntüler

======

10 - GAZİOSMANPAŞA'DA HASTANEDE YANGIN PANİĞİ / GENİŞ HABER

Emre KURT/İSTANBUL,(DHA) Gaziosmanpaşa'da 5 katlı bir özel hastanenin bodrum katında yangın çıktı. İtfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın kısa sürede söndürülürken, dumandan etkilenen bir kişi ambulansta tedavi edildi.

Yangın, saat 11.30 sıralarında Yeni Mahalle Cengiz Topel Caddesi üzerinde bulunan 5 katlı özel bir hastanede çıktı. Hastanenin -2. bodrum katında bulunan sistem odasında henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangından yükselen dumanlar hastanenin giriş katına kadar yayıldı. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Duman nedeniyle çalışanlar ve ayaktaki hastalar kendi imkanlarıyla hastaneden ayrıldı. Yangın, itfaiye ekiplerinin çalışmasıyla kısa sürede söndürülürken, dumandan etkilenen bir kişinin tedavisinin olay yerindeki ambulansta yapıldığı öğrenildi.

'YANGIN ALARMI ÇALDI'

Hastaneye tahlil vermek için geldiğini belirten Ayşe Yalçın, "Laboratuvarda sıra bekliyordum. Bir anda koku çıktı, o anda yangın alarmı çaldı. Önce yanlışlıkla olduğunu düşündüm, arka arkaya çalınca hepimizi yukarıya yönlendirdiler. Bir alt katımızdan duman çıktığını söylediler. sonrasında hemen itfaiye geldi zaten. Biz yangını görmedik ama kokusunu aldık sonra hemen çıktık." dedi.

Görüntü Dökümü:

----------------------------

-Hastaneyi tahliye eden çalışanlar ve hastalar

-İtfaiyenin çalışmaları

-Polis ekipleri

-Ayşe Yalçın ile röportaj

-Genel ve detaylar

=======

11- BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANVEKİLİ SEFER KARAAHMETOĞLU OLDU

Didem ERGİN- Şevval CİNDİR-/ İSTANBUL, (DHA) İBB’ye yönelik yolsuzluk operasyonları kapsamında tutuklanan Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’in görevden uzaklaştırılmasının ardından yapılan seçimde başkanvekili Sefer Karaahmetoğlu oldu.

İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılan Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’in yerine başkanvekili seçimi bugün saat 15.00’te Beyoğlu Belediyesi Meclisi’nde yapıldı. Toplam 30 meclis üyesinin oy kullandığı seçim 4 tur sürdü. CHP Grubu’nun adayı Av. Sefer Karaahmetoğlu ile AK Parti Grubunun adayı Süleyman Baba yarıştı. İlk turda 17 oy alan Karaahmetoğlu, 13 oy alan Baba karşısında üstünlük sağladı. 3’üncü ve 4’üncü turlarda da oy dağılımı 16’ya 14 şeklinde oldu. Oy çoğunluğunu elde eden Karaahmetoğlu, Beyoğlu Belediye Başkanvekili seçildi. (DHA)

Görüntü Dökümü:

--------

Belediye meclisinden detaylar

Üyelerin oy kullanması

Oyların sayılması

Sefer Karaahmetoğlu'nun konuşması

=========

12- TÜİK İLE SIFIR ATIK VAKFI ARASINDA İŞ BİRLİĞİ PROTOKOLÜ İMZALANDI

Gülseren KARAPINAR-Harun ŞAHBAZOĞLU/İSTANBUL.(DHA)-TÜRKİYE İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Sıfır Atık Vakfı arasında, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda veriye dayalı çevre politikalarının güçlendirilmesi ve sıfır atık alanındaki çalışmaların etkin şekilde yürütülmesi amacıyla 'İş Birliği Protokolü' imzalandı.

İstanbul'da düzenlenen törende protokole TÜİK Başkanı Dr. Erhan Çetinkaya ile Sıfır Atık Vakfı Başkanı Samed Ağırbaş imza attı. Protokolle birlikte sıfır atık alanındaki verilerin sağlıklı, güvenilir ve nitelikli biçimde toplanması, analiz edilmesi ve kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılması hedefleniyor. Ayrıca, Sıfır Atık Vakfı bünyesinde kurulacak 'Sıfır Atık Veri Merkezi' çalışmalarına TÜİK'in uzmanlık ve teknik desteğiyle katkı verilecek.

'İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE ALAKALI VERİLERİ DÜZENLİ OLARAK İŞLEYECEĞİZ'

Sıfır Atık Vakfı Başkanı Samed Ağırbaş, "Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Sıfır Atık Vakfı arasında imzalanacak bu iş birliği protokolü, sürdürülebilir bir gelecek yolculuğumuzda kritik bir dönüm noktasıdır. Bilindiği üzere 2017 yılında Emine Erdoğan Hanımefendi'nin öncülüğünde başlamış ve 2019'da Birleşmiş Milletler çatısı altına taşınarak bugün dünyanın 193 ülkesinde karşılık bulan 'Sıfır Atık Hareketi' bugün yapmış olduğu Uluslararası 'Sıfır Atık Veri Merkezi' iş birliği protokolüyle beraber çalışmalarımızı farklı bir noktaya taşımış bulunuyoruz. 2022 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurul kararıyla; 30 Mart Sıfır Atık Günü ilan edildi. Yine aynı genel kurul kararıyla Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine ve Birleşmiş Milletler Üyesi Ülkelere danışmanlık verecek, tavsiyeler verecek bir kurulun kurulmasına karar verildi. Bugün Birleşmiş Milletler 'in, Sıfır Atık Danışma Kurulu'nun aldığı kararlarla verdiği tavsiye niteliğindeki kararlarla sıfır atık alanında dünyaya ilham oluyor. Dünyaya ışık oluyor. Biz de Sıfır Atık Vakfı olarak Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerle yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Uluslararası Sıfır Atık Veri Merkezimizi, Birleşmiş Milletlerin 'Çevre' Programı ve bazı Birleşmiş Milletlerin organizasyonları da destekliyor. Biz Sıfır Atık Vakfı olarak akademinin ve verilerin önemine inanıyoruz. Bugün, TÜİK Başkanımızla beraber imzaladığımız bu protokol neticesinde: Türkiye'nin 81 ilinde sıfır atık, çevre, iklim değişikliğiyle alakalı verileri düzenli olarak işleyeceğiz. Ve bu veriler ışığında çalışmalarımızı gözden geçireceğiz" dedi.

'VAR GÜCÜMÜZLE MÜCADELE EDİYORUZ'

Ağırbaş, "Vatandaşlarımız da, kurumlarımız da bu verileri düzenli olarak paylaşarak yeni stratejiler geliştirmenin yolunu arayacağız. Biz Sıfır Atık Vakfı olarak şuna inanıyoruz. 85 milyon vatandaşımızın her birinin fikri bizim için önemli. Vatandaşlarımızla, istişare ederek, ortak akıl, ortak paydada buluşma niyetindeyiz. Sıfır atığı, çevre, iklim değişikliğini biz siyaset üstü bir konu olarak görüyoruz. Ve bu konuyu siyaset üstü gördüğümüz için toplumun bütün paydaşlarıyla düzenli olarak buluşmalar gerçekleştiriyoruz. Vatandaşlarımızın isteklerini düzenli olarak dinliyor ve istişare ediyoruz. Aldığımız fikirlerle, aldığımız görüşlerle çalışmalarımızı gözden geçiriyoruz. Yeni yol haritaları ve yeni stratejiler belirleyerek Türkiye'nin daha müreffeh ve gelecekte çocuklarımızın daha yaşayabilir bir çevreyle daha yaşayabilir bir iklimle kalması için var gücümüzle mücadele ediyoruz. Sıfır atık, çevre, iklim değişikliği bu konular dünyanın gündeminde olan konular. Bizler bugünden itibaren bu konularla alakalı önlem almazsak yarın çok büyük felaketlere sebep olabiliriz. Dünya bir çöp krizine doğru sürükleniyor, iklim krizine doğru sürükleniyor. Ve biz buna dur demek için, farkındalık oluşturmak için dünyanın her yerinde çalışmaya gayret gösteriyoruz. Türkiye'de bakanlıklarımızla çalışmalarımız var. Suyun korunmasıyla alakalı, suyun verimliğiyle alakalı, gıda israfının azaltılmasıyla alakalı, sıfır atık çevre ve iklim değişikliğiyle alakalı bugün yaptığımız bütün çalışmaların alt tabanını oluşturacak, verileri sağlayacak merkezimizin kuruluşunu buradan ilan etmek istiyorum. Bu imzayı attığımız yerin çok önemli bir yeri var. Birleşmiş Milletler 'in çevre programı ile beraber kurmuş olduğumuz 'İstanbul Çevre Merkezi' nde bu imzayı atmış olduk. Bu imzanın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tekrardan TÜİK başkanımıza ve TÜİK ailesine teşekkür ediyorum. Bizlere bu vakfı kuran ve bu vizyonu gösteren kurucumuz, onursal başkanımız Emine Erdoğan Hanım'a özellikle teşekkür etmek istiyorum. Ve kendilerinin selamlarını iletmek istiyorum. İnşallah daha güzel, daha farklı programlarda buluşmak dileğiyle diyorum" dedi.

'SEFERBERLİK HALİNDE TÜM PAYDAŞLARIN AKTİF BİR ŞEKİLDE ÇALIŞMASINI GEREKTİRİYOR'

Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı Dr. Erhan Çetinkaya, "Başkanımın da ifade ettiği gibi çevre konusu, iklim değişikliği konusu şu anda dünyanın ana gündemi haline gelmiş durumda. Çünkü; iklim değişikliği ve biyoçeşitlilikteki azalma, maalesef gündelik hayatta hepimizin karşısına çıkan sorunlar haline gelmiş durumda. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) olarak biz, bu konuda uluslararası ilkeler çerçevesinde önemli çalışmalar yapıyoruz. Çevre Bakanlığımızla beraber belediyelerimizden, özel sektör kuruluşlarımızdan, hane halklarımızdan birtakım veriler topluyoruz ve ülkemiz adına bu verileri uluslararası kuruluşlara iletiyoruz, yayınlıyoruz. Tabii ki Başkanımızın da ifade ettiği gibi çevre konusu şu anda siyaset üstü, hatta küresel siyaset üstü bir hal almış durumda. Dolayısıyla geniş çaplı bir kampanya ile bir seferberlik halinde tüm paydaşların aktif bir şekilde çalışmasını gerektiriyor. Sadece kamu kurumları olarak biz değil, sivil toplum örgütleri ve akademi de bu sürecin içerisinde beraberce çalışmak zorundayız. Dolayısıyla bu imzalamış olduğumuz protokol çok önemli bir rol ifade ediyor diye düşünüyorum. Sivil toplumun öncüsü olarak bu şekilde bir vakfın Hanımefendi tarafından kurulmuş olması, Beyefendi'nin bu konudaki liderliği, Çevre Bakanımızın bu konudaki sahiplenmesi bizleri gerçekten şevklendiriyor. Bu konuda çalışmanın ne kadar önemli olduğunu bizlere hatırlatıyor. Böyle bir vakıfla beraber kamu-sivil toplum iş birliğini hayata geçirecek olmamız, akademiyi de dahil ederek inşallah milletimize ve dünyaya faydalı işler ortaya koyacak olmanın heyecanı bizleri mutlu ediyor" dedi. (DHA)

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-İş Birliği Protokolü İmzalanması

- Sıfır Atık Vakfı Başkanı Samed Ağırbaş'ın konuşması

- Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı Dr. Erhan Çetinkaya'nın konuşması

-Genel ve detay görüntüler

© Copyright 2025

DHA