DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 3

1- RUMELİ HİSARI'NIN ALTINDA 125 METRE UZUNLUĞUNDA GİZLİ TÜNEL BULUNDU

Altan ÇİMEN - Ömer HASAR / İSTANBUL - (DHA) İBB Miras ekiplerinin 2021 yılından bu yana restorasyonuna devam ettiği Rumeli Hisarı'nda, hisarın sahil kısmından başlayan ve dikine şekilde devam eden yer altı geçidi bulundu. İlk 125 metresine ulaşılan tünelin İstanbul'un fetih günü bulunduğunu söyleyen İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, "Oldukça önemli bir buluntu çünkü orta çağ yapısı olarak kabul edilmesi gereken bir yapı. Çünkü biliyorsunuz İstanbul'un fethiyle bir sene sonra orta çağ kapanacaktı" dedi.

1452 yılında Fatih Sultan Mehmet'in yaptırdığı Rumeli Hisarı'na en kapsamlı restorasyon 1953-1955 yılları arasında yapılmıştı. Rumeli Hisarı'nda bu restorasyondan 66 yıl sonra, 2021 yılında İBB Miras ekipleri tekrar restorasyona başlandı. Restorasyonu yürüten ekipler, İstanbul'un fethinin 571'inci yıl dönümünde, 29 Mayıs'ta Rumeli Hisarı'nın altında 125 metre uzunluğunda bir tünel keşfetti. Bulunan tünelin girişi sahil kısmında bulunan Çavdarlı Halil Paşa Kulesi'nin hemen yanında bulurken çıkışı ise keşfedilmeyi bekliyor. Hisar'ın üst kısımda bulunan surlara kadar uzandığı tahmin edilen çıkışa ulaşılamasa da 125'inci metresine kadar ulaşılan tünelin içinden vadi suyolu geçerken Bizans veya Osmanlı dönemine ait olduğu düşünülüyor. Tünelin arkeolojik ve bilimsel çalışmaların ardından restorasyonun bitmesiyle vatandaşların ziyaretine açılacağı öğrenildi.

"YERALTI GEÇİDİNİN BULUNTULARINI GÖRÜYORUZ"

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, "Bugün restorasyonumuzun yanı sıra restorasyon sırasında ortaya çıkmış olan ve kamuoyunun büyük ilgisini çeken, bizim de her zaman çalışmalarda dikkat ettiğimiz, önemsediğimiz bir yapının fiziksel tarihini değil, onun kadar sosyal ve benzeri askeri tarihini de merak ettiğimiz konulara bir tetikleme yapan bir buluntuyla karşı karşıyayız. Hemen arkamda gördüğünüz noktada, bu noktada yaptığımız açmayla beraber restorasyon sırasında karşılaştığımız şu an dikine bir kesitte 125 metre olduğunu bildiğimiz fakat içeride başka kanallar ve kollarla ayrıldığını tahmin ettiğimiz bir yeraltı geçidinin buluntularını görmüş oluyorsunuz" diye konuştu.

" NEMLİ BİR BULUNTU"

Mahir Polat, "Hemen yan tarafımızda gördüğümüz kulenin dikine, yukarıdaki vadiyle beraber çalıştığı bir yeraltı geçidi. Kuleyi baştan başa, suru baştanbaşa geçiyor ve ilerideki vadi tabanıyla birleşen bir zemin olduğunu görüyoruz. Tabii bu oldukça önemli bir buluntu çünkü orta çağ yapısı olarak kabul edilmesi gereken bir yapı. Çünkü biliyorsunuz İstanbul'un fethiyle bir sene sonra orta çağ kapanacaktı. Bir Orta Çağ savunma yapısında, yeraltı geçitlerinin olduğu bir buluntuyla karşılaşmış oluyoruz. Plan düzleminde gösterdiğimizde fotoğraflarıyla beraber desteklediğimizde yine kesitle beraber gördüğümüz alanda sahanın dikine bir geçiş koridoruyla beraber birleştiği görülüyor" dedi.

"ARKEOMETRE DEDİĞİMİZ ÇALIŞMA METODUYLA YORUMLAR YAPILMASI MÜMKÜN OLACAK"

Polat, "Bu noktadan itibaren girdiğinizde 1-1 buçuk metre bir yüksekliğinde başlayıp sonra ortada surun bugün içinde kalan yani Hisarın ortasında kalan sarnıç bölümünde 4 buçuk metrelere varan yüksekliklerle oldukça iddialı bir geçiş koridoru olarak tasarlandığı, beden duvarlarında gördüğünüz, yan duvarların Hisar'ın yapım sırasındaki yapım tekniğindeki moloz örgü sistemine sahip olduğu, üst örtüsünün de belirli noktalarda 1900'lü başına kadar gelecek düzenlemelerle ara ara dönemlerde onların gördüğü görülüyor. Böyle bir buluntu arkadaşlar tabii ki bu aşamadan sonra arkeometre dediğimiz çalışma metoduyla harç analizleri, malzeme analizleri, yapım tekniği analizleriyle daha da çalışılarak ileri bilgiler, yorumlar yapılmasını mümkün kılacak. Ama şu haliyle gördüğümüzde kısa bir yorum yapacak olursak fetih sırasında tam bu noktada biliyorsunuz yukarıda doğa tepe noktası da var. Fatih Sultan Mehmet'in burada üç paşasına yapımını emrettiği ve İstanbul'un fethinin aslında nişanesi olan karşı tarafta Anadolu Hisarı ki restorasyonunu yeni tamamlamıştık görüyorsunuz. Boğazkesen noktası olarak bilinen noktada başlayan bu yapımla beraber dört ay gibi kısa sürede yapılmış bu muazzam yapının aslında askeri teknikler açısından da bazı ihtiyaçları gördüğü anlaşılıyor" ifadelerini kullandı.

"6'YA YAKIN GEÇİDİN ALT GÖRÜNTÜLERİNİN ORTAYA ÇIKTIĞI TARİHİ FOTOĞRAFLAR MEVCUT"

Bunun gibi 6 tane tünelin daha var olduğunun tahmin edildiğini söyleyen Mahir Polat, "1920- 1930'lu yıllarda ilk önümüzden geçen bu dolgu yolu oluşmadan önce yapılan genişletme sırasında açılmış kesitlerde, orada da 6'ya yakın geçidin alt görüntülerinin ortaya çıktığı tarihi fotoğraflar mevcut. Biz ilk defa bu bölgede yoğun yeraltı geçiş noktalarının olduğunu bilimsel olarak bir restorasyon çalışmasını da ortaya koymuş, diğerlerini yol açma çalışmalarında tahrip edilmiş, bir defa görülmüş, üstüne bilimsel çalışma yapılmamış ya da belirli tanıklıklarla tevatüren söylenmiş meselelerin tamamını ilk defa ayrıntılı bir şekilde ortaya çıkarmış bir restorasyonu sizinle paylaşıyoruz. Bu aşamadan sonra bilimsel araştırmalara ve tarihi yorumlara devam edecek. Biz benim ilk yorumum buranın bir dere yatağı üzerinde Çukurçeşme'den başlayan yukarıdaki hattın su tahliyesiyle başlayan ve fakat burçlara geldiği noktada yapım sırasında bunun bir geçiş ve denize iniş noktası olma, bir gizlenmiş ve korunaklı bir geçiş noktası olarak yapıldığı, tahkim edildiği bir alan" dedi.

"KENDİNİ ADETA BİZE GÖSTERMEYE ÇALIŞAN BİR BULUNTUDAN BAHSEDİYORUZ"

Geçidin fethin 571'inci yıl dönümü gününde bulunduğunun altını çizen Polat, "Bu tür şeylerde hep süresini bekleme zamanını bekleme vardır, öyle değil. İlginç bir şekilde tam o gün ortaya çıkmış bir buluntudan bahsediyoruz. Yani kendini adeta bize göstermeye çalışan bir buluntudan bahsediyoruz. İstanbul'da için ve dünya tarihi için hayırlı uğurlu olsun. Çok özel bir buluş olduğunu biliyoruz, hissediyoruz. Restorasyon bittiğinde de insanların gezmesine, ziyaret etmesine uygun hale getireceğiz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

----------------

-Rumeli Hisarından genel ve detay görüntüler

-Geçidin bulunduğu noktadan detaylar

-Geçidin içinden genel ve detaylar

-İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat'ın açıklaması

================================

2- BAYRAMPAŞA'DA AYRI YAŞADIĞI EŞİ VE KIZINI ÖLDÜREN ŞÜPHELİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

Ali AKSOYER/İSTANBUL,(DHA) BAYRAMPAŞA'da ayrı yaşadığı eşi ile kızını öldürdükten sonra polise teslim olan Seydi Şahin adliyeye sevk edildi. Şüphelinin poliste verdiği ifadede suçunu itiraf ettiği ve pişman olduğunu söylediği öğrenildi.

Olay, Bayrampaşa Vatan mahallesi, Büyük Marmara sokak'ta dün saat 13.00 sıralarında meydana geldi. Seydi Şahin, ayrıldığı eşi Nazime Şahin (69) ve kızı Fatma Nur Şahin'i (29) silahla öldürdü. Cinayetten kısa süre sonra Bayrampaşa İlçe Emniyet Müdürlüğüne giden Seydi Şahin, eşini ve kızını öldürdüğünü söyleyerek teslim olmuştu.

ARALARINDA TARTIŞMA ÇIKTI

Cinayet Büro Amirliğine getirilen Seydi Şahin'in ifadesinde suçunu kabul ettiği öğrenildi. Nazime Şahin'in ayrı yaşadığı eşi Seydi Şahin ile bir süre önce tartıştıktan sonra İstanbul'da yaşayan kızının yanına geldiği, şüphelinin geri dönmesi için Nazime Şahin'e uzun süredir ısrar ettiği öğrenildi. Bunun üzerine İstanbul'a gelen Seydi Şahin konuşmak için Nazime Şahin ile biraraya geldi. Aralarında çıkan tartışma sonucu Seydi Şahin önce ayrı yaşadığı eşini ardından da kızını silahla öldürdü. Şüphelinin poliste yapılan sorgusunda "Pişmanım" dediği öğrenildi.Poliste işlemleri tamamlanan ve 2 suç kaydı olduğu öğrenilen şüpheli adliyeye sevk edildi. Olayda kullandığı ruhsatsız 9 mm çapındaki silah ise incelenmek üzere Kriminal Polis Laboratuvarına gönderildi.

Hayatını kaybeden Nazime Şahin'in Malatya'da yaşanan deprem sırasında 4 gün enkaz altında aldıktan sonra kurtarıldığı öğrenildi.

Görüntü Dökümü

-------

-Şüphelinin adliyeye sevki

===============================

3- BEYOĞLU'NDA ÖLDÜRÜLEN BAŞAK TEKİN SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

Kübra SONKAYA- Feridun AÇIKGÖZ / İSTANBUL, (DHA)- BEYOĞLU'nda işe giderken sokak ortasında öldürülen Başak Tekin, son yolculuğuna uğurlandı. 2 hafta önce nişanlandığı öğrenilen Tekin'in eniştesi Cafer Güzel, "Çocuğumuzu vuran bu adam madde bağımlısı. Akraba ortamında evlilik teklifi yapılıyor. Kız kabul etmiyor. 5 6 sene önce belki de daha fazla önce oluyor. Beni kimse reddedemez psikolojisiyle herhalde alıyor tabancasını geliyor burada yolunu kesiyor. Çekiyor tabancayı vuruyor" ifadelerini kullandı.

Beyoğlu Hasköy Müze Sokak'ta dün saat 08.30 sıralarında Özgür Kemal Akdemir (31), işe giden Başak Tekin'i (30) yerde sürükleyerek sokak arasına çekip silahla başından vurdu. Akdemir daha sonra aynı silahla kendi kafasına sıktı. Başak Tekin olay yerinde hayatını kaybetti. Başak Tekin için bugün Hacışaban Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Cuma namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından gözyaşları eşliğinde helallik alındı. Tekin, Hasköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.

"YILLAR ÖNCE İSTEMİŞ, KABUL ETMEYİNCE KAFASINDA KURMUŞ"

Başak Tekin'in eniştesi Cafer Güzel, "Çocuğumuzu vuran bu adam madde bağımlısı. Akraba ortamında evlilik teklifi yapılıyor. Kız tanıyor, kabul etmiyor. 5 6 sene önce belki de daha fazla oluyor. Çocuk madde bağımlısı bir vatandaş. Sonra bu olay bitiyor, kapanıyor ama kafasından silmiyor. Silmediği gibi kafasında kuruyor, yaşatıyor. Zaten çocuk aile tarafından da lanetlenmiş bir çocuk. Önceden tehdit edildiği falan yok. Ama nişanlandığını öğrenince farklı bir psikolojiye giriyor. Ondan sonra intikam alma veya 'ya benimsin ya kara toprağın' gibi ben istediğimi alacağım, beni kimse reddedemez psikolojisiyle herhalde alıyor tabancasını koyuyor beline, geliyor burada yolunu kesiyor. Ondan sonra kız 'hayır, uzaklaş benden' diyor. Ama çekiyor tabancayı vuruyor. Önceden böyle şiddetli bir şey, bir rahatsız etme yoktu. Normal medeni insanlar gibi istenmiş, kabul edilmemiş verilmemiş. 5 sene önce kapanmış bir olay. 5 sene sonra madde bağımlısı bu vatandaş kafasında kuruyor bunu. Geliyor, olay gerçekleşiyor"' dedi.

"3 AYA DÜĞÜNÜ OLACAKTI"

Akdemir'in sabıkalı olduğunu vurgulayan Güzel, "Ama işin kötü yanı şu, nişanlı kız ve nişanlısı da kahraman Türk ordusunun bir mensubu. Vatanı için, milleti için, namusu için savaşan bir insan. Öyle sevgili diye bir şey yok. Hiçbir zaman da olmadı, teşebbüsü de olmadı. Namazında niyazında namuslu bir kızdı. Böyle bir iftira duymak çok üzdü bizi. 2 hafta önce nişan takıldı. En fazla 3 ay içerisinde düğün olacaktı. Eşya bakıyorlardı, ev bakıyorlardı. Ama o şans tanınmadı maalesef. 10 tane sabıkası olan bir vatandaş, ablasının kocasının teyzesinin oğluydu. Erzincanlı, ailesi falan burada ama ailesi onu oraya göndermiş. Orada sosyal medyadan bir şekilde öğrenmiş. Benim tahminim Instagram'dan, WhatsApp'tan bir şekilde öğreniyor. Sabıkası olan bir adamın da silah bulması çok zor değil. Gelip evi takip ediyor. Kameralarda falan var zaten. Kız bağırıyor, çağırıyor, çekiyor tabancayı vuruyor sabah işe giderken. Eminönü'nde çalışıyordu. Bu ay sonunda zaten işi bırakacaktı. Evlilik hazırlıkları yapıyordu ama kısmet olmadı. Bugün gelinlik yerine cenazesini, tabutunu kaldırıyoruz" şeklinde konuştu.

Başak Tekin'in kuzeni Nurettin Tekin ise, "Madde bağımlısı memleketinden kalkmış gelmiş. Kendini öldürmeye karar vermiş zaten. Öldürürken de 'ben bir can alayım nasıl bir duygu' diye bu duygularla gelmiş" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

-----------------

-Cafer Güzel konuşması

-Nurettin Tekin konuşması

-(Arşiv)

==============================

4- OYUNCU AHMET UĞURLU SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

Cengiz ÇOBAN-İsa ALMAÇAYIR/İSTANBUL,(DHA) İSTANBUL'da 72 yaşında hayatını kaybeden tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Ahmet Uğurlu, Üsküdar Şakirin Camii'nde düzenlenen cenaze töreniyle son yolculuğuna uğurlandı. Ahmet Uğurlu'nun cenazesi Anadoluhisarı mezarlığında toprağa verildi.

Bir süredir kanser tedavisi gören tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Ahmet Uğurlu, dün hayatını kaybetti. Usta oyuncunun cenazesi Üsküdar'daki Şakirin Cami'ne getirildi. Cenazede taziyeleri kardeşi Mustafa Uğurlu, oğlu Orhan Uğurlu ve eski eşi Necef Uğurlu kabul etti. Cenazeye, Ahmet Uğurlu'ya birçok ödül kazandıran 'Tabutta Rövaşata' filminin yönetmeni Derviş Zaim, eski eşi Necef Uğurlu, tiyatro oyuncusu Yasemin Yalçın, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, oyuncular Melih Çardak, Sumru Yavrucuk, Halil Ergün, Gani Rüzgar Şavata, Zafer Alagöz, gazeteci Barış Yarkadaş, Gürsel Tekin, İlhan Kesici ve sevenleriyle ailenin yakınları katıldı. Tabutta Rövaşata'nın Mahsun'u, Behzat Ç.'nin Aziz Başkomiseri ve Eşref Saati, Yol Ayrımı adlı yapımlardaki rolleriyle hafızalara kazınan çok sayıda başarılı yapımda rol alan Ahmet Uğurlu'nun cenazesi Üsküdar Şakirin Camii'nde Cuma namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Anadoluhisarı Mezarlığı'nda toprağa verildi.

"ÇOK ÖZEL BİR İNSANDI"

Taziyeleri Ahmet Uğurlu'nun kardeşi Mustafa Uğurlu ile eski eşi Necef Uğurlu ve oğlu Orhan Uğurlu kabul etti. Kardeşi oyuncu Mustafa Uğurlu uzun süre ağabeyinin tabutunun başından ayrılmadı.

Cenazeye katılan oyuncu Yasemin Yalçın "Çok zor birşey.Benim ilklerimdi. Ben konservatuarda 1.sınıf öğrencisiyken o da Devlet Tiyatrosunda oyuncuydu.Sonra birlikte iş yaptık. ilk kamera gördüğüm zamanlarda onunla işler yaptım.İlkimdir, çok özel bir insandı.Yeri yurdu cennet olsun" diye konuştu.

"BİR USTAMIZ DAHA GİTTİ"

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı ise, "Çok üzgünüz.Ahmet Uğurlu Türk tiyatrosunun, televizyonların sinemanın çok önemli oyuncularından biriydi. Çok özel bir insandı. Bir ustamız daha gitti çok üzgünüz. Mustafa Uğurlu son derece değerli bir oyuncu. Benim de çok iyi tanıdığım bir insan. Ahmet abiyle çok fazla çalışma imkanım olmadı ama yaptığı şeyleri zaten yıllardır biliyoruz. Ayrı bir jenerasyondu onlar, inanılmaz iyi bir oyuncuydu. Çok üzgünüm" dedi.

"İNCİNSE DE İNCİTMEZDİ; BÖYLE BİR ADAMDI"

Eski eşi Necef Uğurlu "İncinse de incitmeyen bir adamdı. Ben kimsenin onun hakkında kötü birşey söylediğini duymadım. 40 yıllık bir evlilik bizimki.Fena halde bir tutku. Konservatuar arkadaşları, meslektaşları, baş tacıydı. Çok dikkat ederdi; incinse de incitmezdi. Bütün dünya kucakladı onu; ama o Türkiye'den vazgeçemedi. Çok mücadele etti. Şan şeref getirdi.Onunla gurur duyuyoruz. Mekanı cennet olsun" dedi

"ÇOK KIYMETLİ BİRİYDİ"

Oyuncu Zafer Algöz ise, "Şahane tiyatro oyunlarında oynamış biri. Sinema filmlerinde, dizilerde hem ülke içinde hem ülke dışında çok önemli ödüllere sahip olmuş ve onun dışında da son derece mütevazı bir insandı. Bizim çocukluğumuz, gençliğimiz hep Bursa'da geçti. Bizim Çobanbey Mahallesi çok bereketli mahalleydi. Oradan çok kıymetli gazeteciler, müzisyenler, sanatçılar yetişti. İlk yetişen sanatçı Ahmet abiydi.. Ahmet abinin peşinden kardeşi Mustafa tiyatroyla ilgilenmeye başladı. Mustafa'nın peşinden Hakan Güler'i, Hakan Güler'in peşinden ben. Böylece bize önderlik yaptı Ahmet abi. Sadece bu mesleği seçerek değil, onun dışında konservatuvar, sınav parçalarımızı çalışırken ya da oynadığımız oyunların genel provalarına gelip, hatalarımızı, eksiklerimizi söyleyen, abilik yapan çok kıymetli biriydi. Allah rahmet eylesin. Hepimizin başı sağolsun" diye konuştu

AHMET UĞURLU KİMDİR

2 Ağustos 1952'de Konya'da dünyaya gelen Ahmet Uğurlu, babasının memur olmasından dolayı Bursa'ya taşındı. Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nden mezun olan Ahmet Uğurlu, çok sayıda, tiyatro, film ve dizide rol aldı. Usta oyuncu 'Tabutta Rövaşata' filmindeki rolüyle 1996 ve 1997 yıllarında en iyi erkek oyuncu seçildi. Uğurlu, Tabutta Rövaşata'nın dışında Eşref Saati, Behzat Ç., Yol Ayrımı adlı yapımlar ve çok sayıda tiyatro oyununda rol aldı.

Görüntü Dökümü

------

-Cenazeden görüntü

-Cenazeye gelenlerden görüntü

-Kardeşi Mustafa Uğurlu, oğlu Orhan Uğurlu ve eski eşi Necef Uğurlu taziyeleri kabul etmesi

-Cenazeye katılanlarla röportaj

-Dua ve helallik alınması

-Cenaze namazının kılınması

-Genel ve detay görüntüler

===================================

5- KÜÇÜKÇEKMECE'DE EL BOMBALI SALDIRGAN SİLAHLA VURULDU

Özgür EREN / İSTANBUL, (DHA)- KÜÇÜKÇEKMECE'de otele el bombası ile saldıran şüpheli, otelde bulunanlar tarafından silahla vuruldu. Saldırganın kaçışı ve bir süre sonra yere yığılması güvenlik kamerasına yansıdı.

Olay, Cennet Mahallesinde bir otelde saat 13.00 sıralarında meydana geldi. Motosiklet ile otelin önüne gelen bir kişi el bombasını otele doğru attı. Atılan el bombası patlamadı ve otelde bulunan bir kişi saldırgana ateş etmeye başladı. Açılan ateş sonucu yaralanan saldırgan motosikleti ile olay yerinden kaçtı. Sokakta fenalaşan kişi bir süre daha ayakta durduktan sonra yere yığıldı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralanan saldırganı ambulans ile hastaneye götürdü. Polis ekipleri de otelde incelemelerde bulundu ve patlamayan el bombasını muhafaza altına aldı.

Görüntü Dökümü:

--------------------

(Güvenlik Kamerası)

-Saldırganın motosiklet ile gelişi

-Yaralı saldırganın fenalaşması

-Yere yığılması

(Cep telefonu)

-Otelden görüntü

-olay yerinden görüntü

-genel ve detaylar

===============================

6- YENİDEN GÖRÜLEN DİNK CİNAYETİ DAVASI: 8 SANIK HAKKINDA 2'ŞER KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS TALEBİ

Melihcan ÇALIŞKAN / İSTANBUL(DHA) AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı ve Yargıtay'ın bozma kararının ardından yeniden görülen davanın duruşmasına devam edildi. Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanıklar Veysal Şahin,Onur Karakaya, Ali Öz ve Okan Şimşek'in aralarında bulunduğu 8 sanık hakkında, "Tasarlayarak kasten öldürme" ve "Anayasayı ihlal" suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis talep etti. 3 sanığın beraatini talep eden savcı, 3 sanık hakkında da çeşitli hapis cezaları istedi. Mahkeme, sanıklar ve avukatlarının mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için duruşmayı erteledi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, jandarma ve eski emniyet görevlileri ve gazetecilerin de aralarında olduğu 78 sanığın yargılandığı davanın, Yargıtay'ın 15 sanık hakkında verdiği bozma kararı ardından yeniden görülmesine bugün devam edildi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanıklar Muharrem Demirkale, Yavuz Karakaya, Okan Şimşek, Veysal Şahin, Ali Öz, Volkan Şahin, Onur Karakaya'nın arasında bulunduğu tutuklu sanıklar ve taraf avukatları katıldı.

8 SANIK HAKKINDA 2'ŞER KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET TALEP EDİLDİ

Duruşmada, Cumhuriyet Savcısı esasa ilişkin mütalaasını açıkladı. Mütalaada, sanıklar Osman Gülbel, Veysel Şahin, Onur Karakaya, Okan Şimşek, Mehmet Ayhan, Hasan Durmuşoğlu, Gazi Günay, Ali Öz, hakkında "Tasarlayarak kasten öldürme" ve "Anayasayı ihlal" suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis talep edildi. Sanık Bekir Yokuş hakkında ise, "Tasarlayarak kasten öldürmeye yardım" ve "Anayasayı ihlal" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 22,5 yıldan 30 yıla kadar hapis istendi.

"HİÇBİRİNİ TANIMIYORUM"

Mütalaaya karşı savunma yapan Veysel Şahin, "İşlemediğim bir suçtan dolayı tutuklu olmaktan, burada olmaktan kendim adına, sizin adınıza, ailem adına, devletim adına utanç duyuyorum. Cinayeti planlayanlarla, işleyenlerle hiçbir bağlantım yok. İstenen cezaya bakıyorum akıl, mantık almıyor. Ben bir uzman çavuş olarak aldığım bilgiyi paylaştım. Ben hala keşfe iştirakli gösteriliyorum, bu hatalar düzeltilmiyor. Hiçbirini tanımıyorum. Emniyetten tanıdığım yok, İstanbul jandarmadan tanıdığım yok" dedi. Mahkeme, sanıklar ve avukatlarının mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için duruşmayı erteledi.

Görüntü Dökümü:

---------

Arşiv

===================================

7- İBB BAŞKANI İMAMOĞLU'NUN 'İHALEYE FESAT KARIŞTIRMA' SUÇUNDAN YARGILANDIĞI DAVA ERTELENDİ

Vehbi DEMİR / İSTANBUL, (DHA)- İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde, şartları oluşmayan bir firmaya ihale verdiği iddiasına ilişkin 'ihaleye fesat karıştırma' suçundan 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı dava 2 Ekim'e ertelendi.

Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanığın avukatları ile davaya müdahil olan İçişleri Bakanlığının avukatı katıldı. Duruşmayı Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Büyükçekmece CHP İlçe Başkanı Halis Çiçekçi ile bazı partililer takip etti. Cumhuriyet savcısı, soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporu ve kovuşturma aşamasında alınan bilirkişi raporu arasında uyuşmazlık olduğunu söyleyerek, yeni bir bilirkişi raporunun alınmasını talep etti. Hakim, yeni bir bilirkişi raporunun alınmasına karar vererek duruşmayı 2 Ekim'e erteledi.

YEDİŞER YILA KADAR HAPİS İSTENİYOR

Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, ihbar eden olarak İçişleri Bakanlığı, sanık olarak ise Ekrem İmamoğlu ile Cem Ülken, Fidan Gül, Hasan Çetin, Hilal Çuhadar, Mehmet Hepgül ve Türkan Demirel Dişisağlam yer alıyor. 29 Aralık 2015'te 'Kültür Merkezlerinde Personel Çalıştırılması ve Kültür Sanat Organizasyonları Hizmet Alım İşi' ihalesi sırasında, İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu, diğer sanıkların ise belediyede müdür ve personel olarak görev yaptıkları anlatılıyor.

Beylikdüzü Belediye Başkanlığınca yapılan söz konusu ihalede, sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri değerlendirilen iddianamede, "Sanıklar, ihale alıcısı bir firma lehine ancak kamu zararına neden olacak şekilde, ihaleye katılma yeterliliğine veya koşullarına sahip olmayan kişilerin ihaleye katılmasını sağlamak ve teklif edilen malları, şartnamesinde belirtilen niteliklere sahip olmadığı halde, sahip olduğundan bahisle değerlendirmeye almak eylemlerinde bulunarak kamu kurumu statüsünü haiz Beylikdüzü Belediye Başkanlığının 250 bin 86 lira fazladan para ödemesine ve neticede 250 bin 86 lira tutarında kamu zararına neden olarak üzerlerine atılı 'ihaleye fesat karıştırma' suçunu işledikleri anlaşılmıştır." deniliyor.

İddianamede, sanıklar Ekrem İmamoğlu, Cem Ülken, Fidan Gül, Hasan Çetin, Hilal Çuhadar, Mehmet Hepgül ve Türkan Demirel Dişisağlam hakkında 'ihaleye fesat karıştırma' suçundan üçer yıldan yedişer yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Görüntü Dökümü:

--------------------

- Adliyeden görüntüler

=================================

8- ÇAĞLAYAN'DAKİ İSTANBUL ADLİYESİNDE SAHTE AVUKATA GÖZALTI

Derya EVREN KORKMAZ/İSTANBUL, (DHA) İSTANBUL'da FETÖ operasyonunda gözaltına alınan Kübra A. isimli şüphelinin avukatı Ali A., şüpheli kadının kocası Mustafa A.'ya avukat cübbesi giydirerek eşlerin görüşmesini sağlamak istedi. Adliyedeki güvenlik görevlilerinin şüphe üzerine durdurup kimlik sorduğu Mustafa A. panik yapıp kimlik gösteremeyince yakalandı. Mustafa A. polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Avukat cübbesi giyen Mustafa A.'nın adliye içindeki görüntüleri güvenlik kamerasına yansıdı.

GÜVENLİK ŞÜPHELENİP KİMLİK SORDU

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri FETÖ mensuplarına yönelik operasyon düzenledi. Şüpheliler 10 Mayıs Cuma günü Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edildi. Adliyeye götürülen şüphelilerin avukatları da yanlarında hazır bulundu. Şüphelilerden Kübra A.'nın avukatı Ali A., adliyeye yanında avukat olduğunu iddia ettiği bir kişiyle geldi. Şüphelilerin sorgulandığı 7. kata çıkan Ali A. ile yanında cübbeyle gezen kişiye güvenlik görevlileri kimlik sordu. Ali A., avukat kimliğini gösterirken yanındaki kişi kimliğini otoparkta unuttuğunu söyledi. Ali A. ve beraberindeki kişinin hareketlerinden şüphelenen güvenlik ekipleri durumu polise bildirdi.

GÖZALTINA ALINDI

Güvenliğin uyarısı üzerine Ali A.'yı ve yanındaki kişiyi sorgulayan polis, avukat cübbesi giydirilen kişinin gözaltına alınan şüphelilerden Kübra A.'nın eşi Mustafa A. olduğunu belirledi. Konuyla ilgili savcıya bilgi veren polis, savcının talimatı üzerine şüpheli Mustafa A.'yı gözaltına aldı. Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürülen Mustafa A., işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Diğer yandan Mustafa A. ile ona avukat cübbesi giydirerek eşi Kübra A. ile görüştürmeye çalışan avukat Ali A.'nın adliyede içindeki görüntüleri güvenlik kamerasına yansıdı.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Şüphelinin adliye içinde gezmesi

-Şüphelinin gözaltına alınması

-Şüphelinin cübbeli fotoğrafı

=================================

9- TAKSİM'DEKİ METRO İSTASYONLARI GEÇİCİ SÜREYLE KAPATILDI

İSTANBUL (DHA) Metro İstanbul, İstanbul Valiliği'nin aldığı kararla Taksim'deki metro istasyonlarının 15:00 itibarıyla kapatıldı.

Metro İstanbul'dan yapılan yazılı açıklamada "İstanbul Valiliği aldığı karar doğrultusunda bugün saat 15.00 itibarıyla ikinci bir duyuruya kadar M2 Yenikapı-Hacıosman Metro Hattımızın Taksim ve Şişhane istasyonu ile F1 Taksim-Kabataş Füniküler Hattımız işletmeye kapalı olacaktır. Araçlarımız Taksim ve Şişhane istasyonunda durmayarak seferine devam edecektir" ifadeleri yer aldı.

==================================

10- SANCAKTEPE'DE HASTANE İNŞAATINDA YANGIN

- Yangına müdahaleye giden itfaiye ekipleri kaza yaptı.

Muharrem ÇAM/İSTANBUL, (DHA)- SANCAKTEPE'de bulunan Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi'ndeki inşaat çalışmaları sırasında yangın çıktı. Lojman olarak kullanılacak binanın çatısında başlayan yangına itfaiye ekipleri müdahale etti. Yangına müdahaleye giden bir itfaiya aracı kaza yaptı.

Yangın, saat 12.00 sıralarında Sancaktepe Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi bahçesindeki inşaat çalışmaları sırasında meydana geldi. İddiaya göre, yapımı devam eden hastane lojmanı olarak kullanılacak binanın çatısında yangın çıktı. İşçilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

İTFAİYE ARACI KAZA YAPTI

Olay yerine hareket eden itfaiye ekiplerinden biri Şems Caddesi'nde kaza yaptı. Kazada ölen ya da yaralanan olmazken, kazanın meydana geldiği caddede trafik yoğunluğu oluştu. Olay yerine giden diğer itfaiye araçları yangını kısa sürede kontrol altına aldı. Yangında ölen ya da yaralanan olmadı. Yangının neden çıktığına ilişkin incelemelr sürüyor.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Kazaya karışan ve camı kırılan itfaiye aracından görüntü

-Hastane lojmanını çatısına müdahale

-İnşaat alanından bulunun ambulans ve itfaiye araçlarının görüntüsü

-İnşaat işçilerinden görüntüler

-Genel ve detay görüntüler

===================================

11 - CİCİŞ KARDEŞLERDEN CEYDA ERSOY UÇAKTA KABİN MEMURUNA SALDIRDI

İbrahim YILDIZ/İSTANBUL, (DHA) TÜRK Hava Yolları'na (THY) ait uçakla İstanbul'dan Antalya'ya giden, 'Ciciş kardeşler' den Ceyda Ersoy kabin memuruna saldırdı. Ersoy Antalya Havalimanı'nda uçaktan indirilerek gözaltına alındı.

Edinilen bilgiye göre, kamuoyunda 'Ciciş kardeşler' olarak tanınan Esra ve Ceyda Ersoy kardeşlerden Ceyda Ersoy, uçakta kabin memuruna saldırdı. İstanbul'dan Antalya'ya gitmek için THY uçağına binen Ceyda Ersoy, uçağın tuvaletini kullanmak istedi. Kabin memuruyla tartışmaya başlayan Ersoy, tartışmanın büyümesi üzerine kabin memuruna saldırdı. Olay sonrası uçağın pilotu Antalya Havalimanı Hava Trafik Kontrol Merkeziyle irtibata geçerek polis talebinde bulundu. Uçak Antalya Havalimanı'na inişini sorunsuz gerçekleştirirken, Ceyda Ersoy polis tarafından uçaktan indirilerek gözaltına alındı. İfadesi alınan Ersoy'un serbest bırakıldığı öğrenildi.

=================================

12- SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI'NDA İŞBİRLİĞİ ANLAŞMASI SONA ERDİ

İİbrahim YILDIZ/İSTANBUL, (DHA) SABİHA Gökçen Havalimanı işletmecisi Malezya Havalimanları Holdings Berhad (MAHB) ve IC Holding arasındaki stratejik işbirliğinin sona erdiği açıklandı.

Konuyla ilgili olarak Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "Türkiye'nin en büyük ikinci havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı (İSG), işletmecisi Malezya Havalimanları Holdings Berhad (MAHB) ve IC Holding arasındaki stratejik işbirliği başarıyla sona erdi. Malezya Havalimanları'nın IC Holding ile birlikte 11 Aralık 2023 tarihinde başlattığı havalimanı operasyonlarındaki kapsamlı optimizasyon çalışması; MAHB'ın operasyonel mükemmellik ve sürdürülebilir büyüme hedeflerine uygun olarak İSG'nin yönetim ve operasyonel verimliliğini önemli ölçüde artırmıştır. Bu optimizasyon çalışmasının Haziran sonu tamamlanması beklenmektedir. MAHB ile IC Holding arasındaki stratejik işbirliği, hizmette mükemmellik ve sürdürülebilir başarı için İSG'nin operasyonel çerçevesini güçlendirmiş olup yakın gelecekteki büyüme için sağlam bir temel oluşturmuştur. Bu bağlamda Malezya Havalimanları, havalimanı işletmeciliği konusundaki mükemmellik yolculuğuna değer katan ve stratejik vizyon hedefleriyle uyumlu olan çalışmaları sürdürecektir" ifadelerine yer verildi.

==================================

13- BAĞCILAR'DA EMNİYET ŞERİDİNDE AMBULANSA YOL VERMEYEN SÜRÜCÜLER KAMERADA

Özgür EREN / İSTANBUL, (DHA)- BAĞCILAR'da emniyet şeridini kullanan otomobil sürücüleri, ambulansa yol vermedi. O anlar cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.

Olay, Basın Ekspres Yolu TEM istikametinde dün akşam saatlerinde meydana geldi. Ambulans şoförü trafikte seyir halindeyken, yoğunluk nedeniyle emniyet şeridine girdi. Ancak emniyet şeridindeki otomobiller nedeniyle ilerlemekte zorlandı. Ambulans şoförünün siren çalıp, uyarıda bulunmasına rağmen sürücüler yol vermedi. O anlar cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.

Görüntü Dökümü:

-----------------

(Cep Telefonu)

-Ambulansı siren çalması

-Emniyet şeridinden ilerleyen otomobiller

-Genel ve yakın detaylar