Geri Dön
Canlı Yayın Bahçeli: Terörle ittifak kurup milliyetçilik pozu verenlere şehitlerimiz hesap soracaktır

Bahçeli: Terörle ittifak kurup milliyetçilik pozu verenlere şehitlerimiz hesap soracaktır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bir yanda terörle ittifak kurup diğer yanda milliyetçilik pozu verenlere; bir yanda eskide kalmış hüviyetlerini istismar edip diğer yanda zilletle sarmaş dolaş olanlara Mahkemeyi Kübra’da şehitlerimiz mutlaka hesap soracaktır" dedi.

Bahçeli: Terörle ittifak kurup milliyetçilik pozu verenlere şehitlerimiz hesap soracaktır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 'Ülkücü Şehitleri Anma Günü' nedeniyle Kızılcahamam'daki Ülkücü Şehitler Anıtı'nı ziyaret etti. Bahçeli, Kuran-ı Kerim tilaveti okunması ve dua edilmesi ardından, Ülkücü Şehitler Anıtı'na karanfil bıraktı. Burada konuşan Bahçeli, her 27 Mayıs'ta Ülkücü Şehitler Anıtında toplandıklarını hatırlatarak, "Milliyetçi Ülkücü Hareket esasen şehit ve gazilerimizin göz nuru, gönül suru, göğüs kafesi, ezcümle Türk-İslam ruhunun ana gövdesidir. Ülkücü şehitlerimizin her biri bayraktır, vatandır, istiklal ve istikbal muhafızıdır" dedi.

'YOK HÜKMÜNDEDİRLER'

Bahçeli, küçük insanların büyük davası olamayacağını belirterek, "Büyük davaların da küçülmüş, küçük meselelere gömülmüş mensuplarından bahsedilemez. Sözde dün dava adamı olup da bugün eyyamcı ve entrikacı kesilenlerin ahlak ve aidiyet kanalları kuşkusuz tıkanmış, insaf, izan ve vicdan ölçüleri de bütünüyle tarumar olmuştur. Gölgeli geçmişlerini servet, şöhret ve mevki emellerine devşirmek için sıraya girenler ne şehitlerimizi bilenler ne de davamızın şerefinden nasiplenen muhterislerdir. Üç hilalin altında değer ve şahsiyet kazanıp hitamında palazlandıkları ilk anda yuvasını taşa tutanlar, ocağımızı söndürmek için potansiyel husumetlerini tıpkı bir volkan ağzı gibi dışarı vuranlar bizim nezdimizde ilelebet yok hükmündedir. Sırf azgın ihtiraslarını tatmin etmek maksadıyla nefislerine teslim olanların şehitlerimizi anlaması, milletimize sevdayla bağlı kalması, Türklüğün bekasını layıkıyla özümseyip gereğini yapması akla mugayir bir beklentidir. Ne ibret verici bir hakikattir ki, üç günlük dünyalarını beş kuruşa pazarlayanların itibarsızlıkları ömürleri boyunca kara bir leke gibi yakalarında asılı duracaktır. Bir yanda terörle ittifak kurup diğer yanda milliyetçilik pozu verenlere; bir yanda eskide kalmış hüviyetlerini istismar edip diğer yanda zilletle sarmaş dolaş olanlara Mahkemeyi Kübra’da şehitlerimiz mutlaka hesap soracaktır" dedi.

'BİZ ŞEHİTLERİMİZİN İZİNDEYİZ'

Bahçeli, her şeyin netleştiğine vurgu yaparak, "Gizli saklı hiçbir şey kalmamıştır. Biz şehitlerimizin izindeyiz, gazilerimizin yanındayız, Türk-İslam medeniyetinin ve Türkiye’nin yıkılmaz kalesiyiz. Sararmış ve kurumuş, aynı zamanda dalından kopmuş menfaatperestler zalimlerin, zillet siyasetinin dibindedir. Bu tablo gerçek olduğu kadar hazindir. Çakma milliyetçilerle, maskeli milliyetçilerle, Kandil Dağı’nı Tanrı Dağı’na reva gören mağara milliyetçileriyle, geçici milliyetçilerle, konjonktürel milliyetçilerle, vitrin süsü milliyetçilerle, vazo milliyetçileriyle, defolu milletseverlerle, milliyeti meçhul sipariş vatanperverlerle Türk milletinin işi olmaz, hiç kimse de maske takarak milletimizi aldatamaz. Milliyetçiliğin hor görüldüğü günlerden, şahlanacağı bugünlerin özlemini çeken şehitlerimizin anıları bizimledir, mücadeleleri namusumuza emanettir" dedi.

'MHP'NİN KİMSEYE DİYET BORCU YOKTUR'

Bahçeli, MHP'nin hiç kimseye diyet borcu olmadığını belirterek "Başkaları gibi zihinlerimiz ipotekli, heyecanlarımız rehinde, yüreklerimiz mühürlü değildir. Neye inanırsak onu söyleriz. Ne görürsek onu anlatırız. Göründüğümüz gibi oluruz, olduğumuz gibi de görünürüz. Milliyetçi Hareket Partisi gücünü mukaddesattan, inançlarından, ilkelerinden ve Türk milletinden almaktadır. Türkiye'nin ve Türk milletinin iyiliğine olmadığına inandığımız her hareket karşısında da aynen şehitlerimizin yaptığı gibi sonuna kadar durur ve mücadele ederiz. Yeri gelir Yunus olur gönüllerle buluşuruz, yeri gelir Yavuz olur hainlerle uğraşırız" diye konuştu.

ETİMESGUT MİTİNGİNDE KONUŞTU

Bahçeli, Etimesgut ilçesinde partisinin düzenlediği 'Yeni Yüzyıl Yeni Türkiye İçin Omuz Omuza' temalı mitingde vatandaşlara hitap etti. Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Seçiminin 2'nci turunun yarın yapılacağını hatırlatarak, "Yasama ile yürütme arasındaki uyum ve dengenin tesis edilebilmesi, Türkiye’nin ağır badirelere uğramaması için Cumhurbaşkanlığı Seçiminin Cumhur İttifakı’nın beklentilerine müzahir sonuçlanması istikrar ve istikbalimiz adına hepimize düşen milli bir sorumluluktur. Devlet ve siyaset krizine yatırım yapanlar yarın kaybetmelidir. İç barış ve huzur ortamını bozmak için kollarını sıvayanlar yarın kaybetmelidir. Avrupa Özerlik Şartını savunan ve terör örgütlerinin adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu yarın mutlaka kaybetmelidir. Kazanan Türk milleti ve Türkiye olmalıdır. Kazananın Cumhur ile Cumhuriyet olması yegane dileğimizdir" dedi.

'TEK ADAM REJİMİNDE İKİNCİ TUR OLMAZ'

Bahçeli, tek adam rejiminde bir seçimin ikinci tura kalması diye bir şeyin asla söz konusu olmayacağını ifade ederek, "Türkiye’de demokrasinin bütün kurum ve kuralları saat gibi çalışmaktadır. Bunun tam tersini iddia edenler demokrasi muhalifi, milli irade muhasımıdır. Özellikle demokrasi ve özgürlükler alanında ülkemize iftira atanların, kara çalanların, suizanda bulunanların, YSK tarafından kurayla belirlenen oy pusulasındaki ittifak ve partilerin dizilimine dikkatle bakmaları samimi tavsiyemdir. Demokrasinin olmadığı bir ülkede, gayri meşru siyasi ve ideolojik akımların seçimlere katılması mümkün müdür? Özgürlüklerin olmadığı bir ülkede, iktidara sabah akşam küfür edenlerin varlığından nasıl bahsedilecektir? Sosyalist Güç Birliği İttifakı ile Emek Özgürlük İttifakı, Zillet İttifakı’nın yıkım ortaklarıdır. Bunların alayı birden Türkiye’nin karşısında mevzilenmişlerdir. İşte bu zillet koalisyonunun cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun en ciddi karın ağrısı savunma sanayindeki muhteşem atılımlar, ülkemizin her alanda gösterdiği muazzez ilerleyişidir. Bundan dolayı çıldırıyorlar, her çirkeflikten medet umuyorlar" dedi.

'VATANDAŞLARIMIZIN İRADESİNE KARA ÇALMAK İLKESİZLİK'

Bahçeli, 14 Mayıs'tan sonra depremzedelere yönelik tepkileri eleştirerek, "Depremzede vatandaşlarımıza demokratik tercihlerinden dolayı ağır hakaret ettiler, insaf ve vicdanlarını hepten kaybettiklerini tescillediler. CHP’li belediyelerin depremzedelerimizin haysiyetlerine ve demokratik haklarına dil uzatması sarsıcı bir çarpıklık olmasının yanı sıra adilik ve edepsizliktir. Sosyal medyada deprem mağduru insanlarımıza küfür savuranlara insan denilmesi de bizatihi insanlık değerlerine iftiradır. Gerçek manada kimin demokrasiye bağlı olduğu, kimin demokrasinin karşısında konuşlandığı ayyuka çıkmıştır. Vatandaşlarımızın hür iradesine kara çalmak ilkesizliktir. Vatandaşlarımızın seçim ve iradelerine cephe almak ilkelliktir. Kılıçdaroğlu demokrat değil, klasik bir demagogdur. Her demagogun sonu da despotluktur. Daha mülteci ile sığınmacı ayrımını bilmeyen, düzensiz göçün ne manaya geldiğinden haberi olmayan Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’de 10 milyon mülteci var demesi ise bir başka yalan, saptırma ve aldatmadır. Türkiye bu anti-demokrat heveslere emanet edilemez" dedi. 

'TÜRKİYE'Yİ BİLE PAZARLAMAYA HAZIRLAR'

Bahçeli, Kılıçdaroğlu’nun TBMM’de desteği olmadığını söyleyerek, "Türkiye’yi güven ve istikrar içinde yönetmesi imkânsızdır. Kaldı ki Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem hedefi Türk milleti tarafından reddedilmiştir. Zillet ittifakının tek derdi rant ve ikbal paylaşımıdır. Koltuk kapmaca oynayarak siyasi atmosferi zehirlemişlerdir. Nihayet utanç verici pazarlıklar milletimizin gözü önünde vuku bulmuştur. Bu zihniyet siyasi çıkar uğruna Türkiye’yi bile pazarlamaya hazırdır. Masa içinde masa kurarak ayıplı bir siyasetin figüranı olmuşlardır. Zillet ittifakı ve ortak adayı takiyecidir, istismarcıdır, istikrar ve güvenliğimizin karşısındadır. Teröristleri siyasi ortak yapmalarından dolayı da iki dünyada yatacak yerleri yoktur. Pazarlıklarla, tavizlerle, yeminli Türkiye düşmanlarıyla, bölücü, yıkıcı ve terör odaklarıyla iş birliği içinde siyasi varlıklarını ibra ve ifadeye çalışanlar ilk dersi 14 Mayıs’ta almışlar, ikincisini de 28 Mayıs’ta alacaklardır. Podyum ve protokol milliyetçilerinin raf ömrü yarın dolacaktır. Hepsi birden tarihin çöp sepetine yuvarlanıp gidecektir" diye konuştu.