Geri Dön
Gündem Bakan Çavuşoğlu: Elimiz kolumuz bağlı kalmayız

Bakan Çavuşoğlu: Elimiz kolumuz bağlı kalmayız

Denizli'de basın toplantısı gerçekleştiren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan'ın uluslararası hukuka aykırı şekilde silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlal etmesiyle ilgili, "Biz de elimiz kolumuz bağlı kalmayız, tedbirleri alacağız. ABD tarafsızlık politikasını bozarak Yunanistan lehine adımlar atıyor. Gerek Ege'de, gerek Kıbrıs'ta biz de kendi güvenliğimizi tesis etmek için ve Kıbrıs Türkü'nün güvenliğini korumak için gerekli adımları kararlılıkla atacağız" dedi.

Bakan Çavuşoğlu: Elimiz kolumuz bağlı kalmayız

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Genel Merkez Teşkilat Başkanlığı Şehir Buluşmaları kapsamında geldiği Denizli'de, AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Düzenlenen basın toplantısında gündeme dair açıklamalar yapan Bakan Çavuşoğlu, turizm, tarım, sanayi, askeri, siyasi ve diplomasi gibi her alandaki uyumun ekonomiye pozitif olarak yansıdığını, her alandaki potansiyeli uyum içinde harmanlayan akıllı bir güç olarak politikalarını belirlediklerini ve uyguladıkları politikaların da sonuçlarını yakından takip ettiklerini söyledi.

Konuşmasında Türkiye'nin en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, "2021'de yüzde 11 büyüdük. Son 10 yılın en hızlı büyümesi oldu. Dünya ortalamasının bu dönemde yüzde 5,5 olduğunu hatırlatmak isterim. 2022'nin ilk çeyreğinde yüzde 7,5, ikinci çeyreğinde yüzde 7,6 büyüdük. Yine OECD 2022 büyümemize ilişkin tahminini yüzde 3,7.'den yüzde 5,4'e çıkardı. Bu büyüme oranının çok daha yüksek olacağını kendi rakamlarımızda da görüyoruz. Uluslararası kuruluşların temkinli rakamlar açıkladığı da aşikardır. 2003-2020 arasındaki yıllık büyüme ortalamamız yüzde 5,5 olmuştur. Türkiye ekonomik modeli, yatırım, üretim, istihdam ihracat odaklı büyüme stratejisidir. İhracat, büyümemizin en önemli itici güçlerinden birisidir. İhracatın büyümeye katkısı birinci çeyrekte 3,5 puan, ikinci çeyrekte 2,7 puan olmuştur. Son 1 yılda her ay ihracatta rekorlar kırıyoruz. 1974'de yıllık 1,5 milyar dolar ihracatımız vardı. 1990'da aylık 1,5 milyar dolar ihracatımız oldu. Bugün bazen günde 1,5 milyar dolarlık ihracat yapıyoruz. Son 12 ayda 250,8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Bu yılın ilk 8 ayında 165,7 milyar dolarlık ihracatımız oldu, 2022 yılında 250 milyar doların altına düşmeyeceğiz. Türkiye ekonomik modelinin bir diğer amacı istihdamla birlikte büyümek. Her ay istihdam artıyor. Azar azar olsa da işsizlik oranı düşüyor. 2021'de pandemiye rağmen 24,5 milyar dolarlık bir gelire ulaştık. Turizm gelirleri 2020'de 12,5 milyar dolardı, 2022'nin ilk 6 ayında 14,1 milyar dolara ulaştık. Bu sene hedefimiz çok daha yüksek olacak" ifadelerini kullandı.

'KÜRESEL SORUN OLAN ENFLASYONLA MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRÜYORUZ'

Bakan Çavuşoğlu, salgın ve savaş koşullarında küresel sorun olan enflasyonla da mücadeleyi sürdürdüklerini belirterek, "Bugün enflasyon dünyada bir gerçektir. Bizdeki yüksek enflasyon için bir mazeret değildir. Enflasyon ve hayat pahalılığı varsa bunu açık yüreklilikle söylüyoruz. En başta Cumhurbaşkanı'mız söylüyor. Orta ve uzun vadeli programlarla enflasyonu düşürmek bizim görevimiz. Bizi de etkileyen enflasyonu azaltmak ve ekonomimizi büyütmek için tedbirlerimizi alıyoruz, politikalarımızı hayata geçiriyoruz" dedi.

'DÜNYAYI BİR GIDA KRİZİNDEN KURTARDIK'

Bakan Çavuşoğlu, dünyada her coğrafyadan yüzünü Türkiye'ye dönen milyonlar olduğunu ifade ederek, "Eskiden mazlumlar dönerdi, şimdi en gelişmiş ülkeler de yüzünü Türkiye'ye dönüyor.  Bir sorun varsa artık herkes 'Türkiye çözer, Recep Tayyip Erdoğan çözer' diyor. Tahıl krizinde yine Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde bir anlaşma imzalanmasını sağladık. Dünyayı bir gıda krizinden kurtardık. Zengin fakir ayırt etmeksizin tüm ülkelerin gözü Türkiye'de. Bugün enerji krizinde başta Doğu Avrupa ülkeleri olmak üzere, Balkan ülkeleri olmak üzere gerek elektrik ihtiyacını karşılamakta gerekse Azerbaycan'da üretilen gazın ulaşmasında herkesin gözü kulağı Türkiye'de. Sorumluluğumuz büyük, Türkiye'den beklentiler yüksek" açıklamalarında bulundu.

'İDDİAMIZ, BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE İDDİASIDIR'

Bölgesel ve küresel gelişmelerin Türkiye'yi yaralamasına müsaade etmeyeceklerini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Aktif ve çalışkan olmak zorundayız. Türkiye'nin kısır çekişmelerle kaybedecek tek 1 dakikası dahi yok. İçeride ne kadar güçlüysek, dışarıda da o kadar etkili oluyoruz. Biz bugün dış politikamızı dünyanın her yerinde hayata geçirirken, Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde bayrağımızı dünyanın her yerinde dalgalandırırken, ülkemizin gücüne güveniyoruz, ülkemizin gücüne güvenerek hamlelerde bulunuyoruz. Mesele, iktidar olma meselesi değil, bizim iddiamız, büyük ve güçlü Türkiye iddiasıdır."

'TERÖRLE MÜCADELEMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ'

Bakan Çavuşoğlu, dünkü MGK toplantısında Türkiye'yi yakından ilgilendiren konuları, dış ve güvenlik politikalarını birlikte gözden geçirdiklerini belirterek, "Türkiye bir taraftan milletimizin ve ülkemizin çıkarlarını korumaya kararlılıkla devam edecektir. Dünya çok hızlı değişiyor, bu hızlı değişimin çok etkileri var. Etrafımızda çatışmalar, savaşlar var. Göç, gıda, enerji krizleri var. Bu krizlerin ülkemize etkisini en aza düşürmek için gayret sarf edeceğiz. Uluslararası sistem maalesef bugün dünya sorunlarının çözümüne katkı sağlayamayacak durumda. Cumhurbaşkanı'mız da 'Dünya beşten büyüktür' derken, 'daha adil bir dünya mümkündür' derken buna vurgu yapıyor. Uluslararası sistemin zayıf olduğu bir dönemde sorunların çözümünde ön plana çıkan aktörler var. Bunların başında Türkiye var. Gerek Ukrayna Savaşı, gerekse bölgemizde Suriye, Libya gibi sorunlu bölgeler var. Sorunların çözümü konusunda gayret sarf etmeye devam edeceğiz. Pazartesi günü Milli Savunma Bakanı ve diğer bakanlarla bu amaçla Libya'yı ziyaret etmiş olacağız. Önümüzdeki dönemde yoğun bir dış politika bizi bekliyor. Dünyanın her yerinde faal olmamız lazım. Katılmamız gereken çok önemli zirveler ve toplantılar var. Bunlara katılacağız ve Türkiye'nin düşüncelerini, tespitlerini, tavsiyelerini paylaşma fırsatı bulacağız. Bugün dünyanın en büyük beşinci diplomatik ağına sahibiz. 255 misyonla dünyanın her yerinde çıkarlarımızı gözetmek içinde çaba sarf edeceğiz. Elbette bize yönelik tehditler oluştuğu zaman bunun da bertaraf edilmesi için gerekli tedbirleri de alacağız. Terörle mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi.

'YUNANİSTAN'A KARŞI ELİMİZ KOLUMUZ BAĞLI KALMAYIZ, GEREKLİ TEDBİRLERİ ALIRIZ'

Bakan Çavuşoğlu, dünkü MGK'da Yunanistan'ı da değerlendirdiklerini belirterek, "Yunanistan, uluslararası hukuka aykırı şekilde silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlal ederken, biz de elimiz kolumuz bağlı kalmayız, biz de gerekli tedbirleri alacağız. ABD tarafsızlık politikasını bozarak Yunanistan lehine adımlar atıyor. Geçmişte denge politikası izliyordu. Ayrıca Kıbrıs Rum yönetimine silah ambargosunu 1 yıllığına kaldırdı. Dolayısıyla garantör ülke olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne gerekli takviyeleri yapacağız. Gerek Ege'de gerek Kıbrıs'ta biz de kendi güvenliğimiz tesis etmek için ve Kıbrıs Türkü'nün güvenliğini korumak için gerekli adımları kararlılıkla atacağız" ifadelerini kullandı.


'520 BİNDEN FAZLA SURİYELİ EVİNE DÖNDÜ'

Bakan Çavuşoğlu, mültecilerle ilgili olarak çevresel etkiler, savaşlardan dolayı evini terk eden insan sayısının dünyada arttığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Birkaç yıl önce 80 milyonlardan bahsediyorduk, şimdi 100 milyonları aştı. Dolayısıyla bu sorunla da mücadele etmek lazım. Bu soruna ırkçı bir yaklaşımla değil, sadece güvenlik perspektifinden bakmayarak, insani boyutuyla beraber bir sosyal olgu olarak da değerlendirerek, tüm yönleriyle yakından ilgilenip, politikalar üretmek lazım. Tıpkı bizim şu ana kadar yaptığımız gibi. Elbette Türkiye'de geçici olarak gelen göçmenlerin, başta Suriyeliler olmak üzere ülkesine geri dönmesi ama bu dönüşün güvenli ve onurlu bir şekilde olması gerekiyor. Şu ana kadar 520 binden fazla Suriyeli'nin Suriye'ye dönmesi de aynı bu çerçevede olmuştur. Oraya döndükleri zaman orada almaları gereken temel hizmetlerin de sağlanması gerekir. Afganistan'dan gelenlerin de aynı şekilde. İçişleri Bakanı'mız bu rakamları paylaşıyor. Biz insani yaklaşımımızla dünyada örnek gösterilen bir ülkeyken, Yunanistan'ın AB'nin gözetiminde denizin ortasında insanları öldürmesi, dünyanın birçok yerinde göçmenlerin kötü muameleye maruz kalması gerçekten utanılacak bir durumdur. İnsanlar evlerini terk ediyorsa bir sebebi vardır. Bize gelsinler anlamında söylemiyorum ama bunu yönetmek de bizlerin görevidir. Sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın görevlerinin başında geliyor."

'REFERANDUM SONUÇLARINI TANIMIYORUZ'

Çavuşoğlu, referandum yapılan yerlerin Ukrayna toprakları olduğunu, bundan endişe duyduklarını ilettiklerini belirterek, "Dolayısıyla Kırım'ın illegal ilhakını tanımadığımız gibi bu referandumun da sonucunu tanımayacağımızı açık bir şekilde söyledik. Biz Türkiye olarak ilkeli bir dış politika izliyoruz. Tabi ki denge politikamız dünyaya örnektir. Geçmişte denge politikamızı 'Acaba Türkiye'nin dış politikasında kayma mı var?' diye sorgulamalar oldu. Bugün Türkiye'nin denge politikası herkes tarafından takdir ediliyor ve ne kadar ihtiyaç olduğunu herkes görüyor. Türk dünyası başta olmak üzere Orta Asya ile yeniden ilişkilerimizin önemi yarın daha da görülecektir. Rusya ile ilişkilerimiz iyi ama Rusya'ya yapacaklarımızı, yapmayacaklarımızı, kabul edeceklerimizi, etmeyeceklerimizi açıkça, net söyleyen bir ülkeyiz. Ukrayna için de geçerli bu. Kırım'ın ilhakını da hiçbir zaman tanımadık tanımayacağımızı da söyledik. Bu referandumun sonuçlarını da Türkiye olarak tanımıyoruz" diye konuştu.

Daha sonra toplantı basına kapalı olarak devam etti.

BAKAN ÇAVUŞOĞLU, PAÜ ÖĞRENCİLERİNE SESLENDİ

Denizli’ye gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Denizli İl Başkanlığı’ndaki programının ardından Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Gençlik Buluşması’nda öğrencilerle bir araya geldi. Öğrencilere yönelik yaptığı konuşmada mülteci konusuna değinen Bakan Çavuşoğlu, göç konusunda dünyada ‘Bize gelmesin yeter’ şeklindeki anlayışın hakim olduğunu belirterek, "Kaynağında bu işin, bu sorunun çözümü konusuna geldiğimiz zaman herhangi bir birlikte hareket etme kültürümüz, arzumuz da yok. Tabii böyle dönemlerde sağduyu, diyalog ve diplomasiyi öne çıkaran aktörlere ihtiyacımız var. Sistem yetersiz. Dayanışma yok. Sorun da çok. Bu sorunlarla nasıl karşı karşıya kalacağız? Nasıl bunlarla baş edeceğiz? Çatışma varsa bunları nasıl durduracağız? Üstesinden nasıl geleceğiz? İnsanlık ve kendi açımızdan bakarsak Türkiye ve milletimize olan etkisini nasıl minimize edeceğiz? Peki, bunu kiminle yapacağız? İşte böyle bir dönemde önemli aktörlere ihtiyaç var. Türkiye olarak bizim de bugün yapmaya çalıştığımız bu. Statik, gelişmeleri izleyen bir Türkiye yok artık sevgili kardeşlerim, dinamik gelişmelere yön veren bir ülke olduk. Elbette bu aynı zamanda bir gücü gerektirir. Yani büyük bir ülke, büyük bir millet, büyük bir 85 milyonluk nüfus, ekonomik güç ve elindeki güçleri sert ve yumuşak gücü akıllı bir şekilde kullanan, akıllı bir güç olan Türkiye’den bahsediyoruz" dedi.

'EKONOMİNİN GÜÇ MERKEZİ ASYA OLMAYA BAŞLADI'

Bakan Çavuşoğlu, dünyada ekonominin güç merkezinin Asya olmaya başladığını belirterek, "Orada fırsatlar var. Dolayısıyla bu fırsatları değerlendirmek lazım. Asyalı bir güç olarak politikalarımızı biz de gözden geçirdik. Bölgesel farklılıkları gözeten ancak bütüncül bir yaklaşımla şu anda binden fazla eylem unsurunda somut proje odaklı çalışmalarımıza hız verdik. Asya’daki bu gelişmelere duyarsız kalamayız. Güzel bir haberi de paylaşmak istiyorum. Daha önce gözlemci olan Türkmenistan da 11 Kasım’da Semerkant’ta gerçekleştireceğimiz Türk Devletleri Teşkilatı zirvesinde tam üye olacak. Böylelikle aile resmimizi tamamlamış olacağız" ifadelerini kullandı.

'DÜNYADA MAALESEF BUGÜN 'SENİN TERÖRİSTİN, BENİM TERÖRİSTİM' ANLAYIŞI VARDIR'

Çavuşoğlu, dünyada terörizmle mücadelede çifte standarda düşmeyen, ikiyüzlülük yapmayan ülkelerin başında Türkiye’nin olduğunu ifade ederek, "Dünyada maalesef bugün ‘Senin teröristin, benim teröristim’ anlayışı vardır. Dünyada bugün ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ anlayışı vardır. Bugün dünyada açık söylüyorum teröristleri kullanan, ülkeleri bölmek için kullanan, diğer ülkeleri zayıflatmak için kullanan ülkelerin içindeki bazı siyasi oluşumları zayıflatmak için kullanan ülkeler de var. Yanı başımızda Suriye’de de var. Suriye’yi bölmek için PKK/YPG terör örgütüne ABD ve bazı Avrupa ülkeleri açıkça destek veriyor. Bizim orada bu PKK terör örgütüne müdahale etmemize karşı olan hepsi de bu terör örgütünün bölücü ajandasını destekliyor ama Türkiye kim olursa olsun, DAEŞ olsun, PKK olsun, FETÖ olsun, hiç ayrım yapmaz, Eş-Şebab, Boko Haram olsun. Somali’de de bu terör örgütüne karşı Somali devletinin kapasitesini güçlendiriyoruz" açıklamalarında bulundu. 

Bakan Çavuşoğlu’nun PAÜ Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki öğrencilerle sohbeti daha sonra basına kapalı olarak devam etti. Çavuşoğlu, Denizli programının sonunda Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi. Burada konuşan Çavuşoğlu, Ukrayna ve Rusya arasındaki gübre meselesine Türkiye’nin çözüm yolu bulmaya çalıştığını ifade ederek, "Şimdi tüm dünyanın ihtiyacı olan gübrenin hem Ukrayna hem de Rusya gübresinin uluslararası piyasalara, tüm ihtiyaç duyulan ülkelere gitmesi konusunda da bir çaba sarf ediyoruz" dedi.

'53 YILDIR AVRUPA BİRLİĞİ’NİN KAPISINDA BEKLETİLEN BİR ÜLKEYİZ'

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye olarak Şanghay İşbirliği Teşkilatı'na gittiklerini, Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Teşkilatı'nda diyalog ortaklığı statüsü olduğunu belirterek, "Orada üyelik konusunda da davetler geldi. Dünya ve özellikle Batı'da tedirginlik oluştu. Hemen akıllarına soru işaretleri geliyor. Ama şunu söylemek isterim. 53 yıldır Avrupa Birliği’nin kapısında bekletilen bir ülkeyiz. Yani Avrupalılar şunu söylüyor, özellikle Avrupa Birliği; 'Ne içeriye gir ne de kapımdan uzaklaş.' Artık buna tahammül eden bir ülke yok. Bizim çıkarlarımıza da ters. Aslında izlediğimiz politika, Ukrayna- Rusya Savaşı'nda da bu dengeli politikanın faydasını görüyoruz. Hem Rusya'yla hem de Ukrayna'yla bu anlamda konuşabilen başka bir NATO üyesi ülke de yok, Avrupa'da da bir ülkede yok. Yani görüşmek isteyenlerin de böyle bir kapasitesi yok. Dolayısıyla bizim diğer bölgelerle de olan ilişkilerimiz aslında kimsenin zararına değil. Ve biz bu dengeli politikamızı girişimci ve insani anlayışla inşallah devam ettireceğiz" diye konuştu. 

Bakan Çavuşoğlu, geceyi Denizli’de geçirdikten sonra sabah saatlerinde Muğla’ya geçecek.