Bakan Varank: Mücevher ihracatında 11 milyar doları yakaladık
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, dünya mücevher piyasasında 10 senedir düzenli olarak pazar payını yükseltebilen 2 ülkeden 1'inin Türkiye olduğunu belirterek, "Geçtiğimiz yıl pandemiye rağmen ülkemizde tam 39 ton altın ürettik. Yani artık madenlerimizi de kullanmaya başladık. Mücevher ihracatımız 6.8 milyar doları aştı. Serbest bölgelerimizi de dahil edersek aslında mücevher ihracatımız 11 milyar doları yakalamış durumda" dedi.

Türkiye ve Avrupa Birliği tarafından ortaklaşa finanse edilen, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın program otoritesi olduğu rekabetçi sektörler programı kapsamında desteklenen 'Kahramanmaraş Altın ve Mücevher Merkezi Projesi' çerçevesinde yapılan Gemoloji Laboratuvarı ve Ayar Evi açıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın katıldığı törenle açılış yapıldı. AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben'in de yer aldığı törenin açılış konuşmasını yapan Kahramanmaraş Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa Öz, Gemoloji Laboratuvarı ve Ayar Evi'nin hem Kahramanmaraş hem de Türkiye kuyumculuğu açısından çok önemli olduğunu belirtip, desteklerinden dolayı Bakan Varank'a teşekkür etti.
'39 TON ALTIN ÜRETTİK'
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank ise bakanlığın desteğiyle yapılan, Kahramanmaraş Altınşehir'de 6 bin kişinin istihdam edildiğini ve tam kapasitede bu rakamın 8 bine çıktığını söyledi. Mücevher sektöründe yaptıkları yeni yatırımlarla Türkiye'nin dünyada önemli konuma geldiğini belirterek Varank, "Dünya mücevher piyasasında 10 senedir düzenli olarak pazar payını yükseltebilen 2 ülke mevcut. Bunlardan bir tanesi Çin diğeri ise Türkiye. Türkiye, büyüklük açısından Hindistan, Çin, ABD ve Rusya ile birlikte dünyanın en büyük 5 pazarından bir tanesi. Hamdolsun, gerçekleştirdiğimiz yatırımlarla bugün, üretici ve ihracatçı olarak da Çin, Hindistan ve İtalya ile rekabet eden bir ülke konumuna geldik. Ülkemizin, kanıtlanmış altın rezervi bakımından dünyada 12'nci sırada olduğunu biliyoruz. Ancak bu potansiyele rağmen bu ülkede 2000'li yıllara kadar neredeyse kayıtlara geçmiş doğrudan altın üretimi hiç yok. Geçtiğimiz yıl ise pandemiye rağmen ülkemizde tam 39 ton altın ürettik. Yani artık madenlerimizi de kullanmaya başladık. Mücevher ihracatımız 6.8 milyar doları aştı. Serbest bölgelerimizi de dahil edersek aslında mücevher ihracatımız 11 milyar doları yakalamış durumda" dedi.
'ALANINDA DÜNYADA EN BÜYÜK ENTEGRE TESİS'
Sektörde asıl işin, çıkarılan madenin işlenip katma değerli ürüne dönüştürülmesi olduğunu kaydeden Varank, bakanlık olarak altın ve mücevher imalat ve ihracatında Kahramanmaraş'ı dünyada söz sahibi yapmak için yola çıktıklarını söyledi. Bakan Varank, şöyle konuştu:
"AB ile finansman sağladığımız rekabetçi sektörler programı kapsamında Kahramanmaraş Altın ve Mücevher Merkezi Projesi'ni başlattık ve Kahramanmaraş Kuyumcular Odası, KSÜ, Ticaret ve Sanayi Odası ve DOĞAKA iş birliğiyle geliştirdiğimiz bu projeye AB ile birlikte yaklaşık 3,5 milyon euro kaynak sağladık. Bu projeyle de mevcut tasarım ve 3 boyutlu modelleme merkezini, makine, ekipman, bilgisayar ve yazılım altyapısını geliştirerek daha ileri teknolojide kabiliyetlere sahip bir tasarım merkezine dönüştürmüş olduk. Bugün açılışını yapmış olduğumuz bir diğer eser olan Gemoloji Laboratuvarı ve Ayar Evi de geliştirmeye çalıştığımız bu mücevher ekosistemine değer katacak yeni bir halka olarak karşımızda duruyor. Gemeoloji laboratuvarında hassas, akredite ve yüksek teknoloji aletlerle altın ve mücevher değerleme hizmetleri verecek. Böylece değerli taşların uluslararası normlara göre sertifika alabilmesini sağlayarak firmalarımızın yine burada rekabet güçlerini artırmış olacağız. Artık altın ve değerli taşlarla ilgili her türlü iş de Kahramanmaraş'ta gerçekleştirilebilecek. Kalifikasyon ve sertifika hizmetlerini yurtdışından temin etmek zorunda kalan KOBİ'lerimiz hem zamandan hem de paradan tasarruf etmiş olacaklar. Yine açtığımız ayar evinde ise üretim süreçlerinin başından sonuna kadar kontrolünü sağlayıp düşük ayarlı ürünlerin piyasaya çıkması önlenecek olası müşteri mağduriyetlerinin de bu manada önüne geçilecek. Artık vatandaşlarımız şunu bilecek, 'Eğer ben Kahramanmaraş'tan altın ve mücevher alıyorsam ben bu ürüne güvenebileceğim, ayarının tam olduğuna inanabileceğim'. İnşallah altın mücevher imalatı ve ihracatında dünyadaki bundan sonraki söz sahibi şehirlerden bir tanesi Kahramanmaraş olacak. Şu an içerisinde yer aldığımız ve ülkemizin en önemli üretim tesislerinden bir tanesinden biri olan Kahramanmaraş Altınşehir Sanayi Sitemiz, bu desteklerle birlikte çok daha iyi konuma gelecek. Kurduğumuz bu tesis, şu anda alanında dünyada en büyük entegre tesis."
Konuşmaların ardından kesilen kurdele ile Gemoloji Laboratuvarı ve Ayar Evi'nin açılışı yapıldı. Açılışın ardından Bakan Varank, laboratuvarı gezip görevlilerden bilgi aldı. Kuyumcu atölyelerini de ziyaret edip, üreticilerle sohbet eden Varank, daha sonra bazı fabrikaları ziyaret ederek incelemelerde bulundu.
'BİR SİYASİ LİDERE 4 KEZ ASYA İLE AVRUPA'YI BAĞLAMAK NASİP OLMAZ'
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Kahramanmaraş'ta iş insanlarıyla bir araya geldi. Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası'nda (KMTSO) Başkan Şahin Balcıoğlu'nun ev sahipliğinde geçekleşen toplantıya iş insanlarının yanı sıra Kahramanmaraş Valisi Ömer Faruk Coşkun, Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör ile milletvekilleri de katıldı.
Kahramanmaraş'ın tanıtım filmiyle başlayan toplantıda Şahin Balcıoğlu, şehrin ekonomisiyle ilgili sunum yaptı. Balcıoğlu, 2021'de Kahramanmaraş'ın en büyük ihracatçı 20 il içerisinde ihracatını en çok artıran 3'üncü il olduğunu söyledi.
Bakan Mustafa Varank ise AK Parti'nin 19 yılda Türkiye'yi yatırımlarla donatmış bir iktidar olduğunu ve bu yatırımları her alanda Türkiye'nin ihtiyacı olduğu altyapıları yaparak gerçekleştirdiklerini ifade ederek, zaman zaman betona, çimentoya yatırım yapmakla eleştirildiklerini söyledi. Bu eleştirileri yapanların aslında Türkiye'deki ekonomik kalkınmanın, ekosistemin ne olduğunun farkında olmadığını ifade eden Varank, şöyle devam etti:
"Biz, Türkiye'ye bu altyapı yatırımlarını yapmamış olsaydık, Türkiye'nin kurulu güç kapasitesini 100 bin Megavat'a çıkarmamış olsaydık, Türkiye'yi bu oto yollarla, yollarla, köprülerle, tünellerle donatmamış olsaydık Kahramanmaraş'ta malını üreten sanayicinin o malları öncelikle enerji olmadığı için üretme şansı olmayacaktı, o malları taşıyıp satma imkanı olmayacaktı. Dolayısıyla biz aslında Türkiye'de bir kalkınma hamlesini bütün alanlara yatırım yaparak başlattık. İşte 2 hafta önce Sayın Cumhurbaşkanımız Çanakkale Köprüsü'nün açılışını gerçekleştirdi. Ve baktığınızda tarihte Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlamak, Trakya ve Anadolu toprakları üzerinden Roma İmparatorluğu'ndan beri bütün medeniyetlerin hayalinde olmuş. Roma bunu başaramamış, Osmanlı İmparatorluğu'nda padişahlar bu iş için planlar, projeler yapmışlar onlar başarılı olamamış. Hasbelkader rahmetli Demirel Boğaz Köprüsü'nü yaparak Asya ile Avrupa'yı bir kere bağlamış. Rahmetli Özal da Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nü yaparak Asya ile Avrupa'yı bir kez bağlamış. Peki Recep Tayyip Erdoğan ne yapmış? Önce Marmaray'ı hayata geçirmiş. Yetmemiş, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü hayata geçirmiş. Yetmemiş Avrasya Tüneli'ni hayata geçirmiş. Yetmemiş, 1915 Çanakkale Köprüsü'nü hayata geçirmiş. Ve bir siyasi lidere emin olun siyasi hayatında 4 kez Asya ile Avrupa'yı bağlamak nasip olur mu derseniz, herhalde bundan sonra nasip olmaz."
'BİR 20 SENE DAHA BU HİZMETLERE DEVAM EDECEĞİZ'
Türkiye'nin Avrupa ile olan ticaretinde TIR'ların en çok kullanıldığını alanlar olduğunu kaydeden Bakan Mustafa Varank, şunları söyledi:
"Anadolu'nun her tarafından TIR'lar İstanbul'a kadar gelmiş, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün girişinde gece yarısını beklemiş, gece yarısından sonra o TIR'lar sadece bir köprüden geçip mallarını Avrupa'ya taşımaya çalışmış. Ama muhalefet, bizim bu yatırımlarımızı neden yaptığımızı anlayamıyor. Biz eğer hâlâ bir tane köprüye bağlı kalsaydık Avrupa ile olan Ticaret hacmimizi 160 milyar Euro'ya çıkarabilir miydik? Elbette çıkaramazdık. Şimdi, 1915 Çanakkale Köprüsü ile aslında bütün Ege'nin ticari trafiğini de bu köprü üzerinden Avrupa'ya taşıyacağız ya da İstanbul'un Avrupa yakasına taşımış olacağız. Bugün gidin Çanakkale'de bir tane bile boş arsa kalmamış durumda, bütün OSB'ler genişlemeye çalışıyor. Balıkesir'deki OSB'lerde yer kalmadı genişlemeye çalışıyor. Neden? Çünkü bu köprünün getirdiği avantajla aslında onlar üretim yapmak ve bu malı yurtdışına satmak istiyorlar. İşte biz 19 senedir bu entegre bakış açısıyla bu ülkeye hizmetler kazandırmaya, bu ülkeye yatırımlar yapmaya çalışıyoruz ve inşallah bir 20 senede daha bu hizmetlere, bu yatırımlara Allah'ın izniyle devam edeceğiz."







