Geri Dön
Gündem Bursa'da Suriye uyruklu ailenin evinde yangın: 8'i çocuk 9 ölü

Bursa'da Suriye uyruklu ailenin evinde yangın: 8'i çocuk 9 ölü

Bursa'da 4 katlı binanın 2'nci katında sobadan çıkan yangında Suriye uyruklu anne Amina (31) ile yaşları 1- 11 arasında değişen 6 çocuğu ve 2 yeğeni yaşamını yitirdi, 1'i çocuk 4 kişi de dumandan etkilendi.

Yangın, gece yarısı merkez Yıldırım ilçesi Değirmenönü Mahallesi Bıçakçı Bayır Sokak’ta bulunan 4 katlı binanın 2’nci katındaki evde çıktı. Evden yükselen alevleri görenlerin ihbarıyla olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Yangın itfaiye ekiplerinin 1 saatlik müdahalesiyle güçlükle kontrol altına alınırken, 3’üncü kattaki dairede mahsur kalan 3 kişilik aile, merdivenli araçla kurtarıldı. 


 

YANGINA UYKUDA YAKALANDILAR

Yangının söndürülmesinin ardından eve giren itfaiye ekipleri 8’i çocuk 9 kişinin cansız bedeni ile karşılaştı. Yangında Suriye uyruklu anne Amina Eltaha Elmuse ile çocukları Yasir (1), Muhammed (3), Ahmed (4), Gerem (6), Merem (9), Ali Aljasem (10) ve yeğenleri Ahmed (10) ile Ali El Cesim (11) kardeşlerin hayatını kaybettiği belirlendi.

8’i çocuk 9 kişinin, yapılan ilk incelemede sobadan çıkan yangın sırasında dumandan zehirlendiği ve yanarak hayatını kaybettiği tespit edildi. Bursa’da ikameti olan ailenin, geçici koruma kapsamında olduğu öğrenildi.

Yangın sırasında dışarıda olan baba Husseın Aljasem ise yangına müdahale etmek isterken dumandan etkilenerek, zehirlendi. Baba Aljasem Kestel Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken, 3’üncü kattaki dairede mahsur kalarak dumandan etkilenen Suriye uyruklu anne Ahd Alajaj, baba Abdulfettah Abdullah Ibrahım ile çocukları Muhammed Halef ise Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedaviye alındı. 

 

VALİ CANBOLAT: İÇERİDEKİ TABLO ÇOK ÜZÜCÜ

Yangın haberiyle birlikte Vali Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile İl Emniyet Müdürü Tacettin Aslan da olay yerine gitti. Vali Yakup Canbolat, "Bugün acı bir olay yaşıyoruz. Arkadaki 4 katlı binanın, dükkanların üstündeki ilk katında, saat 23.52 gibi itfaiyeye gelen ihbar sonucu yangın olduğu anlaşılıyor. İtfaiye ekiplerimiz hemen bölgeye intikal ediyor ve yangını söndürmeye çalışıyor. Ama maalesef ki yangın söndürüldükten sonra içerideki tablo çok üzücü. Bizleri hakikaten üzdü. İçeride 9 ceset var. Bunların 8'i çocuk, 1'i anne. 8 çocuk da burada, içerideki aileye ait çocuklar. 2 tanesinin de yeğenleri olduğunu tespit ettik. Baba dışarıda. O da gelip yangına dışarıdan müdahale ederken dumandan etkileniyor.

Daha sonra 112 ekiplerimiz onu hastaneye kaldırmış, Kestel Devlet Hastanesi’ne. Ayrıca yine en üst katta oturan anne- baba ve çocuk olduğu, yine Suriye kökenli vatandaşımız da dumandan etkilenmiş. Onlar da sağlık ekiplerince Yüksek İhtisas Hastanesi’ne kaldırıldı. Genel sağlık durumları şu an iyi gözüküyor" dedi. 

İlk tespitlere göre yangının sobadan kaynaklı olduğunu belirten Vali Canbolat, "İtfaiyemizin ön tespitleri sobadan kaynaklı olma ihtimalinin yüksek olduğunu gösteriyor. Yaralı yok, sadece dumandan etkilenenler var, genel sağlık durumları iyi. Savcılarımız bölgeye geliyor. Cesetlerle ilgili adli işlemler yapılmış olacak. Başımız sağ olsun, Allah rahmet eylesin. Allah beterinden korusun" diye konuştu. 

BAŞKAN AKTAŞ: UYKU SAATİ OLDUĞU İÇİN HAREKET DAHİ EDEMEMİŞLER

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise şunları kaydetti:

"Başımız sağ olsun. Gece yarısı çıkan bir yangın. İlk kat iş yeri. 4 katlı bir bina. Yangın 2’nci katta olmuş. Vefatlar 2’nci katta. 9 kişinin bulunduğu bir aile. Baba o esnada dışarıda. Bir anne ve 8 çocuk. Ama çocuklardan 6 tanesi bu anneye ait. Diğer 2’si ise yeğen. Çocukların doğum tarihleri 2011 ile 2021. Yani 1 yaş ile 11 yaş arası. İtfaiyeci arkadaşlarımız geldiklerinde 2’nci kat tamamen ateş almış. 3’üncü katta mahsur kalan 3 kişiyi arkadaşlar merdivenli araçla kurtarmışlar. Ama maalesef, çok küçük sabiler. 1 yaş ile 11 yaş arasında 8 tane çocuk ve bir de 1991 doğumlu Amina isimli anne vefat etmiş.

Allah rahmet eylesin. Çok büyük bir acı. Tarifi gerçekten mümkün değil. Şu an Sayın Valimiz, emniyet müdürümüz, bütün yetkili arkadaşlarımız burada. Yangınla alakalı şu anda devam eden bir şey söz konusu değil. Büyük insan olsaydı belki kokuyu alırdı, kaçardı. Ama 1 yaş ile 11 yaş arası çocuklar, muhtemelen de uyku saati olduğu için hareket dahi edememişler."

BAŞSAVCILIKTAN AÇIKLAMA 

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada ise 1 Cumhuriyet Başsavcı Vekili ile 3 savcının nezaretinde olay yeri ve bilirkişi incelemesi ile delil toplama işlemlerinin devam ettiği, soruşturmanın titizlikle yürütüldüğü kaydedildi.

Yangında yaşamını yitiren 8’i çocuk 9 kişinin cansız bedeni, olay yerindeki savcılık incelemesinin ardından Bursa Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı. Yangınla ilgili başlatılan geniş çaplı soruşturma sürdürülüyor.

YANAN ODA GÖRÜNTÜLENDİ

Bursa'da 4 katlı binanın 2'nci katında sobadan çıkan yangında Suriye uyruklu anne Amina (31) ile yaşları 1- 11 arasında değişen 6 çocuğu ve 2 yeğeni yaşamını yitirdi, 1'i çocuk 4 kişi de dumandan etkilendi. Yangının boyutu hava aydınlanınca ortaya çıktı. 9 kişinin hayatını kaybettiği oda ve yangın çıkan bina, dronla havadan görüntülendi. Görüntülerde odada bir soba olduğu ve eşyaların yanarak kullanılmaz hale geldiği görüldü.

'SEVİMLİ ÇOCUKLARDI'

Bursa'da, 8’i çocuk 9 kişinin yaşamını yitirdiği yangın çıkan evin karşısındaki iş yerinde çalışan Mehmet Kerem, "Rahmetli olan ailenin komşusu oluyoruz. Buraya geldiğimde itfaiye gelmişti. Herkes toplanmıştı. İş işten geçmişti. Yangın söndürülmüş, içerdekiler rahmetli olmuştu. Suriyeli aile, Türkiye’ye bize misafir olarak gelen insanlar. Böyle bir acıyla karşılaştık. Aile geçimini kağıt toplayarak sağlıyordu. Ne yaktıklarını tam olarak bilemiyoruz. Her gün çocuklarla beraberdik. Her gün gördüğüm çocuklardı. Sevimli çocuklardı. Bizim çocuklarımız neyse onları da öyle görüyorduk. Biz ayırt etmeyiz ki. Nihayetinde çocuk. Babaları ekmek parasını karton toplayarak kazanıyordu. Gariban insanlardı. Ölenler bu eve taşınalı 3 ay oldu. Kardeşinin çocukları buraya dün gelmişlerdi. Burada oynuyorlardı. 3'üncü kattaki 3 kişi de dumandan etkilendi, şu an hastanede. Çocuklar bizleri gördükleri zaman koşup yanımıza gelirdi. Öyle sevimli çocuklardı hepsi de" dedi.

ADLİ TIP ÖNÜNDE ACI BEKLEYİŞ

Bursa’da yangında ölen eşi, 6 çocuğu ve 2 yeğenini kurtarmak isterken dumandan etkilenen Husseın Aljasem (36), Kestel Devlet Hastanesi’ndeki tedavisinin ardından taburcu edildi. Yakınların tarafından hastaneden alınan Aljasem, cenazelerin bulunduğu Adli Tıp Kurumu binası önüne geldi. Ayakta durmakta güçlük çeken Husseın Aljasem’i yakınları teselli etmeye çalıştı.

YANAN EVE 3 AY ÖNCE TAŞINMIŞLAR

Suriye’nin Halep kentinden 2017 yılında savaştan kaçarak Bursa’ya gelen ailenin Osmangazi ilçesi Mehmet Akif Mahallesi’ndeki bir eve yerleştiği, 3 ay önce de yangının çıktığı Yıldırım ilçesi Değirmenönü Mahallesi’ndeki daireye taşındıkları öğrenildi.

Kağıt toplayıcılığı yaparak ailesinin geçimini sağlayan Husseın Aljasem’in kardeşi ile birlikte, bir yakınının cenazesi için taziye evine gittiği, oradayken evinin yandığını öğrendiği belirtildi.

Otopsi işlemlerinin tamamlanmasının ardından tanınmayacak halde olan cenazeler için DNA testi yapılacak. Ardından 8'i çocuk 9 kişi, Erdoğan Köy Kent Mezarlığı'nda toprağa verilecek.


İLK DEĞERLENDİRMEYE GÖRE ÖNCE SOBADAN ZEHİRLENDİLER

İtfaiye yetkililerinden alınan bilgiye göre, bacanın tıkalı olmasından dolayı geri tepen duman önce 9 kişinin yattığı odaya doldu. Bu sırada uykuda olan Amina Eltaha Elmuse ve 6 çocuğu ile eşinin kardeşinin 2 çocuğu karbonmonoksit gazından zehirlendi. Sobadan çıkan kıvılcımın yatağı tutuşturmasıyla da yangın çıktı. Alevler kısa sürede odayı sararken, zehirlenmeden dolayı bilinçleri kapanan anne ile 8 çocuk yanarak yaşamını yitirdi.

Yangının kesin çıkış nedeni itfaiye raporu ve otopsi işlemlerinin ardından belli olacak. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nda görevlendirilen 1 Cumhuriyet başsavcı vekili ile 3 savcı soruşturmayı yürütüyor.

Esra TÜRKER-Mehmet İNAN-Nevruz İLİMDAROĞLU/BURSA, (DHA)

CENAZELER ALINDI

Bursa'nın Yıldırım ilçesinde dün gece bir evde çıkan yangında yaşamını yitiren Suriye uyruklu 8'i çocuk, 9 kişinin otopsileri tamamlandı. Cenazeler üç araç ile Adli Tıp Kurumu'ndan alınıp cenaze namazının kılınacağı Mihraplı Camii'ne götürüldü. Cenazeye, Bursa'ya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da katılacak.

'ÖLÜME ADIM ADIM GİDİLİYOR'

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Şahin Aslan, önceden sıkça görülen karbonmonoksit zehirlenmesinin, doğal gaz kullanımının yaygınlaşmasıyla azaldığını belirterek, "Ama yine de münferit vakalarla karşı karşıya kalıyoruz" dedi. Prof. Dr. Aslan, karbonmonoksit zehirlenmesinin, yanma amaçlı sobalarda yanma eyleminin tam olarak gerçekleşmediği zamanlarda meydana geldiğini söyledi. Karbonmonoksitin renksiz, tatsız ve kokusuz bir gaz olduğunu, maruz kalınca hissedildiğini belirten Prof. Dr. Aslan, şöyle konuştu:

"Hissettiğiniz zaman da iş işten geçmiş oluyor. Karbonmonoksit, vücuda giren oksijeni dokulara taşıyan hemoglobine bağlanıyor. Dolaysıyla oksijen dokulara taşınamıyor. Bundan dolayı da adım adım ölüme gidiliyor. Yapılması gereken, evlerde kullanılan ısınma amaçlı sobalar olsun, su temini için kullanılan şofbenler olsun, baca temizlikleri çok iyi yapılmalı. Aynı zamanda karbonmonoksit ölçen dedektörler var.

Bu dedektörün bulunması önemli. Böyle bir duruma maruz kalındığı zaman hastanın, çok hızlı bir şekilde o bölgeden uzaklaştırılması gerekiyor. Temiz hava alması sağlanmalı. En kısa zamanda sağlık kuruluşuna başvurması gerekiyor. Çünkü erken dönemde müdahale hayat kurtarıyor kesinlikle. Ama geç kalındığı zaman ya ölümle ya sakatlıklarla sonuçlanıyor. Nörolojik değişiklikler meydana geliyor. Yangınlarda karbonmonoksit gazının yanı sıra diğer zehirli gazlara da maruz kalınıyor. O yüzden zehirlenen kişiler en kısa sürede sağlık kuruluşuna ulaştırılmalı.”

CENAZEYE BAKAN SOYLU DA KATILDI

Bursa'da 4 katlı binanın 2'nci katında sobadan çıkan yangında hayatını kaybeden Suriye uyruklu Amina Eltaha Elmuse ile çocukları Yasir, Muhammed, Ahmed, Gerem, Merem ve Ali Aljasem ile yeğenleri Ahmed ve Ali El Cesim kardeşler için Mihraplı Camii’nde öğle namazının ardından cenaze namazı kılındı. Cenazeye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bursa Valisi Yakup Canbolat, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Alinur Aktaş, kent protokolü ve ölenlerin yakınları katıldı. 9 kişi için ayrı ayrı olmak üzere toplam 9 kez cenaze namazı kılındı.

Bakan Soylu, cenaze namazını, yangında 6 çocuğunu, eşini ve iki yakınını kaybeden Husseın Aljasem ile yan yana kıldı. Soylu, acılı babaya baş sağlığı diledi. Kılınan namazın ardından Bakan Soylu da bir tabuta omuz verdi. Cenazeler toprağa verilmek üzere Erdoğanköy Mezarlığı'na götürüldü.


'ALLAH KİMSEYİ MAZLUMLUKLA İMTİHAN ETMESİN'

Cenaze namazının ardından açıklama yapan Bakan Soylu, "Kimisi yangından kimisi de duman etkilenmesi sonrası 9 kişi hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Allah cennetiyle buluştursun, 8'i sabiydi, çocuktu. Birisi yetişkin, 6'sının annesi, 1 yaşından 11 yaşına kadar. Büyük bir imtihan, büyük bir sınav. Aileleri için büyük bir sınav. Allah kimseyi mazlumlukla imtihan etmesin. Bu çocuklar için ve kaderi bu çocuklara benzeyen çocuklar için biz babaları olarak bırakın ülke yöneticisini, devlet yöneticilerini babaları olarak elimizden gelen sorumluluğu yerine getirmeliyiz. Çok etkilendiğimi söylemek isterim, hepimiz etkilendik. İnanın ifade etmekte zorlanıyorum. Allah rahmet eylesin, Allah cennetiyle buluştursun, bizi onlara mahcup etmesin inşallah" dedi.

YAN YANA TOPRAĞA VERİLDİLER

Bursa'da evde çıkan yangında yaşamını yitiren 8'i çocuk 9 kişinin cenazeleri, Mihraplı Camisi'nde öğle namazından sonra kılınan cenaze namazının ardından Erdoğan Köy Kent Mezarlığı'na getirildi. Cenazeye İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Vali Yakup Canbolat, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Tekin Aktemur, Sahil Güvenlik Güney Marmara Grup Komutanı Yarbay Umut Yavaş, AFAD İl Müdürü Yalçın Mumcu, Göç İdaresi Başkanı Savaş Ünlü, Suriyeli muhaliflerin çatı örgütü SMDK'nin başkanı Salim el-Muslat da katıldı. Cenazeler okunan dualar eşliğinde yan yana toprağa verildi. Yangında 6 çocuğu ve eşi ile 2 yeğenini kaybeden Husseın Aljasem ayakta durmakta güçlük çekti. Acılı babaya yakınları destek oldu. Ağabeyinin evine misafirliğe gönderdiği 2 oğlunu yangında kaybeden Amir El Cesim ile eşi Hanım El Cesim de birbirlerine destek olarak, kabirlerin başında dua okudu. 

'EVDEKİ DUMAN BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİLDİ'

Taziyeleri kabul ettikten sonra tercüman eşliğinde gazetecilere konuşan Husseın Aljasem, "Dün gece akrabamızın taziyesindeydim. Üst kat komşumuz yangını haber verdi. Eve girmeyi denedim, elim yandı. Şeker ve tansiyon hastasıyım. Evde yoğun duman vardı. Bildiğiniz gibi değildi. Şok geçirdim. Bayılmışım, hastaneye kaldırılmışım" dedi.

'SOBAYI KURDUĞUM İLK GÜNDÜ'

5 sene önce, 2017 yılında Suriye’nin Halep kentinden geldiklerini söyleyen Husseın Aljasem, 2 ay önce ev sahibi kendilerini evden çıkardığı için yangının çıktığı eve taşındıklarını belirtti. Aljasem, sobayı yangından birkaç saat önce kurduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Eski ev sahibimiz ‘Oğlumu oturtacağım’ diye tehdit etti, bizi evden çıkardı. Hala ev boş duruyor, kimseye vermedi. Ben o yüzden abilerimden, kardeşlerimden 22 kilometre uzaklaştım. Uzaklaşmak zorunda kaldım. 2 ay önce bu eve taşındık. Sobayı kurduğum ilk gündü. Sobayı taktım, gittim. Daha 5-6 saat olmamıştı. Eski evimde doğal gaz kullanıyordum, burada kömür sobası vardı. Suriye’den geldiğimden beri doğal gazlı evlerde oturuyordum. Fakat, çıkmak zorunda kaldım. Sobalı eve taşınma zorunda kaldım. Ailemin geçimini karton toplayarak sağlıyordum. Bir kızım ve oğlum tekstil atölyesinde çalışıyordu. Merem ve Ali, tekstil atölyesinde çalışıyorlardı. Onlarla geçimimizi sağlıyorduk. Gerem okula gidiyordu. Ne ev kaldı ne çocuklar kaldı. Hiç kimsem kalmadı. Giden gitti, bir ben kaldım. Nasıl olayım? Elhamdülillah, Allah’ın emridir.”

'OĞULLARIMI ÇALIŞMALARI İÇİN BIRAKMIŞTIM'

Yangında 2 oğlunu kaybeden 5 çocuk babası Amir El Cesim ise “Taziyeye gitmiştik. Geldik, olan olmuştu artık. En büyük oğullarımı o gece çalışmaları için Hüseyin abimin yanına bırakmıştım. Vefat eden çocuklarım Ahmet ve Ali atölyede çalışacaklardı. Merem ve Ali’nin çalıştığı tekstil atölyesinde işe başlayacaklardı. Evimiz uzak olduğu için ağabeyime gelmişlerdi. Geldikleri gün olay oldu. Ben ev arıyordum, ev bulamadığımdan dolayı orada kalacaklardı. Ev sıkıntısı var şu an. Ben 2015’te Suriye’den geldim. 2 kız, 1 erkek, 3 çocuğum daha var. En küçük 1 yaşında, diğerleri 8 ve 9 yaşında. Kısmet, nasip, Allah’a havale ettik. Eşim biraz daha iyi ama işte çocuk kaybı" diye konuştu.