Geri Dön
GündemHavai fişek fabrikası patlaması davasında 5’inci duruşma

Havai fişek fabrikası patlaması davasında 5’inci duruşma

Sakarya'nın Hendek ilçesinde 7 işçinin hayatını kaybettiği, 127 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikası patlamasıyla ilgili açılan davanın 5'inci duruşması, görülmeye başlandı. 2’si tutuklu 7 sanık hakkında, 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 2'şer yıl 8'er aydan 22'şer yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istendi.

Havai fişek fabrikası patlaması davasında 5’inci duruşma

Hendek'teki havai fişek fabrikasında, 3 Temmuz 2020'de meydana gelen patlamada, 7 işçi hayatını kaybetti, 127 kişi de yaralandı. Olayın ardından Hendek Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açtığı soruşturma kapsamında, patlamada ihmali olduğu iddia edilen fabrika sahibi Y.C., fabrika sorumlu müdürü A.A., fabrika müdürü ve genel ustabaşı H.A.V., genel ustabaşı E.Ö., iş güvenliği uzmanı A.B., sorumlu personel A.Ç. ve A.R.E.C. hakkında 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 2'şer yıl 8'er aydan 22'şer yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davada fabrika sahibi Y.C. ile genel ustabaşı H.A.V. tutuklu yargılanırken, diğer sanıkların tutuksuz yargılanmasına devam edildi.

Ferizli ilçesindeki Sakarya Ağır Ceza Mahkemeleri duruşma salonunda görülen davanın 5'inci duruşması, sabah saatlerinde başladı. 108 müştekinin bulunduğu davada, mahkeme heyetinin talebi doğrultusunda oluşturulan bilirkişi raporunun incelenmesine devam edilldi.

MİT 'SABOTAJ' YOK, BİLİRKİŞİ 'FABRİKA YETKİLİLERİ KUSURLU' DEMİŞTİ

Sakarya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada mahkeme heyeti, önceki duruşmalarda sanıklar ile avukatlarının patlamanın sabotajtan kaynaklandığını iddia etmesi üzerine, Milli İstihbarat Teşkilatı'na yazı yazarak bilgi istemişti. MİT'ten mahkemeye verilen cevapta, patlamayla ilgili kendilerine ulaşan sabotaj ihbarı olmadığı belirtildi.

Öte yandan aralarında A sınıfı iş güvenliği uzmanı, kimya mühendisi, inşaat mühendisi ve bilgisayar mühendisinin bulunduğu 7 kişilik bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, fabrika yetkililerinin elektrik tesisatı, depolama alanlarının güvenliği, fabrika yetkililerinin risk değerlendirmesi, işçi sağlığı ve güvenliği gibi birçok alanında kusurlarının olduğu belirlenmiş ve hazırlanan rapor mahkeme heyetine sunulmuştu. Ayrıca bilirkişi raporunda fabrikada gerçekleşen 4 ayrı patlamadan biri olan misket deposundaki patlamanın 13 bin 396 kilogram TNT’ye (5700 kilo gök bombası) eş değer miktarda patlama olduğu belirtilmişti.

‘BİR EMEKÇİYİ DAHA KURBAN ETMEMEK İÇİN ADALET İSTİYORUZ’

Patlamada ölen işçilerin yakınları, yaralanan işçiler ve avukatlar, duruşma salonunun önünde toplanarak basın açıklaması düzenledi. ‘Hendek için adalet’ yazılı pankart açan grup, sorumluların cezalandırılmasını talep etti. Patlamanın ihmalden kaynaklandığını belirten, patlamada ölen işçi Halis Yılmaz’ın kardeşi Merve Nur Yılmaz, “Ben hukukçu değilim. Yasa, mevzuat, yönetmelik bilmem ama emin olduğum tek bir şey var. Patlama Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda oldu ama bu 7 işçiyi denetimsizlik ve cezasızlık öldürdü. Bundan sonra denetimsizlik başka canlar almasın, cezasızlık yeni katliamlara davetiye çıkarmasın, diye parayı insan hayatının önüne koyan bu sisteme bir işçiyi, bir emekçiyi daha kurban etmemek için adalet istiyoruz” dedi.

‘ADALETİN YERİNİ BULMASINI İSTİYORUZ’

Amaçlarının, sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması olduğunu dile getiren, patlamada hayatını kaybeden işçi Sebahattin Tepeçınar’ın ablası Hatun Tepeçınar da “İşçi olmazsa işveren asla olmaz. İşverenlerin de ceplerini dolduranlar bu gariban işçilerdi. Biz gerçek adaletin bir an önce yerini bulmasını istiyoruz. Acımız hala ilk günkü gibi. Her gün aynı acıyı yaşıyoruz. Allah bizden başka kimseye bu şekilde bir acı yaşatmasın” diye konuştu.

Açıklama yapan grup, daha sonra güvenlik önlemleri altında duruşmayı takip etmeleri için salona alındı.

FABRİKA SAHİBİ: 16 AYDIR ADALET ARIYORUM

Sakarya'nın Hendek ilçesinde 7 işçinin hayatını kaybettiği, 127 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikası patlamasıyla ilgili davanın 5'inci duruşmasında mahkeme heyeti, hazırlanan bilirkişi raporunu değerlendirdi. Bilirkişi raporu hakkında söz isteyen, fabrika sahibi tutuklu sanık Y.C., tesisin kurulması sırasında gerekli belgeleri tamamladıklarını ve işleyişin kanuna uygun olduğunu savundu. Y.C., “Benim hakkımda 14 tane iddia vardı ve ben bunların hepsini belgelerle çürüttüm. Patlayıcı üzerine fabrika kurmak istenildiği zaman da bütün bakanlıklardan görüşme sağlarsınız ve böyle bir tesis için en az 200 dönüm araziniz olması gerekir. Gerekli belgeler ve komisyon kararı sonrasında 6 ay içerisinde fabrikayı kurabilirsiniz. Raporda bizim için 'izinsiz ve ruhsatsız' yazmışlar. Bu sipariş üzerine yazılan bir rapor. 16 aydır tutukluyum. Bu raporun gelmesini bekliyorum, belki tutukluluk kalkar, diye. Adalet aranıyor, adalet aranır mı? Adalet herkese eşittir. Ben de 16 aydır adalet arıyorum. Bu zamana kadar 5 duruşma geçti; kimin doğru, kimin yanlış konuştuğunu siz gördünüz. Bu rapora göre 'bilinçli taksir'den 'taksir'e düşürülmesini ve babam ile kendimin sanıklıktan çıkarılmasını istiyorum” dedi.

Y.C.'nin savunmasından sonra mahkeme heyeti tarafından verilen 1 saatlik aranın ardından duruşma, kaldığı yerden devam etti.

DURUŞMA 6 ARALIK TARİHİNE ERTELENDİ

Sakarya'nın Hendek ilçesinde 7 işçinin hayatını kaybettiği, 127 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikası patlamasıyla ilgili davanın 5'inci duruşmasında mahkeme heyeti, bilirkişi raporunu inceleyip tarafların savunmasını aldıktan sonra fabrika sahibi Y.C. ile genel ustabaşı H.A.V.’nin tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 6 Aralık tarihine erteledi. Kararın açıklanmasının ardından duruşma salonu önünde açıklama yapan patlamada ölen işçi Seyfi Çanakçı’nın yeğeni Avukat Gülşen Uzuner, sanıkların göz göre göre patlamanın gelmesine yol açtıklarını belirterek, "Bilirkişi raporu çok açıkça dedi ki yargılanan sanıkların ölümlerden, bu kadar işçinin yaralanmasından bizatihi sorumluluğu vardır. Gerekli önlemleri almamışlardır, bu patlama bizim de başından beri söylediğimiz gibi göz göre göre gelmiş, bu kadar insanımızın canına mal olmuştur. Bunu bilirkişi raporu da ek bilirkişi raporu da söyledi. Buna ilişkin beyanlarımızı sunduk. Mahkeme bu celse dosyanın bittiğine karar verdi araştırılacak hususlar açısından, ancak aralıkta dosyaya dair hem bizim esas hakkındaki görüşlerimizi hem savcılık makamının görüşlerini alacak. Dolayısıyla aralıkta en erken bu dosyayı bitirme niyetinde. Dosyada şimdiye kadar toplanan deliller açısından çok açık bir sorumluluk tarifi var" dedi.

'İŞÇİNİN CANINA KASTETMEYE KARAR VERMİŞLER'

Fabrika sahipleri ve yetkililerin tedbirler konusunda ihmaller zincirinin temeli olduğunu ifade eden Uzuner, şöyle konuştu:

"Hep söyledik yine söylüyoruz bunu, önlem almama, bir şeyi unutma, bir şeyi yerine getirmeme değil. Burası çok tehlikeli bir iş yeri. Patlayıcı üreten bir iş yeri ve işverenlerin kendi beyanlarında da oldukça tecrübeli olduklarını söylüyorlar. Dolayısıyla bizzat karar vermişler bu önlemleri almamaya, işçinin canına kastetmeye karar vermişler. Çünkü bugüne kadar bunun bir yaptırımı olmamış. Cezasızlıkla diğer dosyalardan yırtmışlar. Dolayısıyla da bu onlara güç vermiş ve bugün biz bunun böyle olmaması için bu yargılamada mücadele veriyoruz."