Geri Dön
Politika Erdoğan: Türkiye, 5'inci kol faaliyeti yürütenlerden çok çekmiştir

Erdoğan: Türkiye, 5'inci kol faaliyeti yürütenlerden çok çekmiştir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Her kim Türkiye'yi; terör örgütleriyle, mafyayla, uyuşturucuyla, küresel tefecilerle, envai türden kopukla, uğursuzla, aynı fotoğrafın içerisine sokuyorsa yaptığı işin adı 5'inci kol faaliyetidir. Türkiye geçmişten bugüne çeşitli görünümlerle, söylemlerle, yapılarla karşısına çıkan 5'inci kol elemanlarından çok çekmiştir'' dedi.

Erdoğan: Türkiye, 5'inci kol faaliyeti yürütenlerden çok çekmiştir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen ve 3 saat 40 dakika süren Kabine Toplantı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Ülkemizin 81 vilayetinde özellikle ilçelerinde yapacağımız programlarla milletimizin Türkiye Yüzyılı'na ilişkin beklentilerini, tekliflerini alarak özellikle vizyonumuzu somutlaştıracağız. Böylece seçimlerden önce kamuoyunun karşısına Türkiye Yüzyılı vizyonunu uygun bir hazırlıkla çıkmayı planlıyoruz. Ülkemizin Cumhuriyet tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma atılımı olan 2023 hedefleriyle buluşturduğumuz gibi inşallah Türkiye Yüzyılı'na kavuşturmakta da kararlıyız. Sürdürülebilirlik, başarı, güven ve istikrar, üretim, verimlilik, güç, dijital, bilim, değerler, şefkat, gençler gibi başlıklarla yükselttiğimiz Türkiye Yüzyılı vizyonunun yüzünü doğruya doğru dönen herkesi umutlandırdığına, heyecanlandırdığına inanıyorum" dedi.

 

'MİLLETİMİZ İÇİN TOGG ÇOK ÖNEMLİ BİR SEMBOL HALİNE GELMİŞTİR'

Erdoğan, Cumhuriyet'in kuruluşunun 99'uncu yılının sevincini, Türkiye'nin ilk yerli ve milli otomobili Togg'un Bursa Gemlik'teki fabrikasındaki üretim bandından çıkış töreniyle taçlandırıldığını bildirerek, "Geçmişte yerli ve milli sanayi hamleleri kimi özgüven eksikliği kimi kasıtlı sabotajlar kimi istikrarsızlık iklimi sebebiyle kesintiye uğrayan milletimiz için Togg çok önemli bir sembol haline gelmiştir. Togg'un başarısı sadece bir firmanın bir markanın bir üretim tesisinin değil topyekün 85 milyonun başarısı olarak görülmektedir. Bu açık hakikate rağmen hala yapılan işi önemsizleştirmeye, değersizleştirmeye, itibarsızlaştırmaya çalışan bir zihniyetin umutsuz çırpınışlarını da ibretle takip ediyoruz. Rabbim hiç kimseyi siyasi, ideolojik ve nefsi bağnazlığı yüzünden kendi ülkesine ve milletine düşmanlık edecek seviyeye düşürmesin. Teknolojisi ve akıllı cihaz özellikleriyle geleceğin aracı olan, inşallah şubatta satışı başlayacak, mart sonunda yollara çıkacak Togg'a bundan sonraki yolculuğunda başarılar diliyoruz" diye konuştu.

'SAĞLIK ALTYAPIMIZI KÜRESEL BİR MARKAYA DÖNÜŞTÜRÜYORUZ'

"Türkiye'nin kalkınma devrimlerinin en önemli başlıklarından birini oluşturan sağlık alanında geldiği seviyeyi ve yeni hedeflerini Türk Devletleri Teşkilatı Üyesi ülkelerle 31 Ekim'de İstanbul'da düzenlenen bir toplantıda tekrar değerlendirme imkanı bulduk" diyen Erdoğan, "Hiç şüphesiz sağlıkta gerçekleştirdiğimiz devrimin en önemli sembolleri; güçlü altyapımız, dijitalleşme yoluyla hizmet standartlarını yükseltmemiz ve şehir hastanelerimizdir. Şimdi de sağlık sistemimizi çalışma şartlarını iyileştirdiğimiz insan gücümüz ve ülkemizin her köşesine uzanan yaygın altyapımızla 'Health Türkiye' başlığı altında küresel bir markaya dönüştürüyoruz. Gıptayla bakılan bu birikimi Türk Devletleri Teşkilatı başta olmak üzere tüm dostlarımızla paylaşmayı da bizi diğerlerinden ayıran insani, vicdanı ve hakkaniyetli duruşumuzun gereği olarak görüyoruz" dedi.

'TÜRKİYE 5'İNCİ KOL ELEMANLARINDAN ÇOK ÇEKMİŞTİR'

Erdoğan, Türkiye'nin güvenliğiyle milletin huzurunu tahkim etmek için yeniden yapılandırılan polis akademisinin başarılı çalışmalarıyla göz doldurduğunu belirterek şöyle konuştu:

"Bu vesileyle uyuşturucu gibi bir insanlık suçuyla polislerimize ve hükümetimize iftira atanların siyaset yapmanın ötesinde sinsi niyetlerle hareket ettiklerinin altını bir kez daha çizmek istiyorum. Her kim Türkiye'yi; terör örgütleriyle, mafyayla, uyuşturucuyla, küresel tefecilerle, envai türden kopukla, uğursuzla, aynı fotoğrafın içerisine sokuyorsa yaptığı işin adı 5'inci kol faaliyetidir. Türkiye geçmişten bugüne çeşitli görünümlerle, söylemlerle, yapılarla karşısına çıkan 5’inci kol elemanlarından çok çekmiştir. Milletimiz uzunca bir süre bu tür faaliyetler sebebiyle hak ettiği imkanlardan, eserlerden, hizmetlerden mahrum kalmıştır. Medeniyetinden, tarihinden, kültüründen güç alarak ülkeyi büyütmek için adımlar atan her siyaset devlet ve iş adamı bunların zeminini oluşturduğu vesayet ve darbe engeliyle karşılamıştır." 

'MİLLETİMİZ BU OYUNLARI BOZACAK FERASETE VE DİRAYETE SAHİP OLDUĞUNU SAYISIZ ÖRNEKLE GÖSTERMİŞTİR'

Erdoğan, Cumhuriyet'in 100'üncü yılından aldıkları ilhamla ülkeyi Türkiye Yüzyılı'na hazırladıkları kritik bir dönemde yine aynı oyunun sahnelenmeye başlandığına dikkat çekerek, "Ama bu defa açık ve net söylüyorum; başaramayacaklar. Çünkü milletimizin ülkesinin 20 yılda kat ettiği asırlık demokrasi ve kalkınma hamlesinden edindiği tecrübeyle bu oyunları bozacak ferasete ve dirayete sahip olduğunu sayısız örnekle göstermiştir. Hatırlarsanız bunlar; sınırlarımız teröristler tarafından taciz edilirken DEAŞ'ın, çukur eylemleriyle vatan topraklarına göz dikilirken PKK'nın, 15 Temmuz'da darbe girişimine maruz kaldığımızda FETÖ'nün, Suriye harekatlarında cümle emperyalistlerin, düzensiz göç yükünü insani refleksle sırtlandığımız süreçte Avrupa’nın, Karabağ’ın işgaline karşı kardeşlerimizin yürüttüğü vatan muharebesinde Ermenilerin, ekonomik tuzaklarla ülkemize diz çöktürülmeye çalışılırken faiz lobilerinin ağzıyla konuşuyorlardı. Çünkü kendilerine verilen görev buydu. Diyet borçları bunu gerektiriyordu" dedi.



'KİRLİ OYUNU BİR KEZ DAHA BOZACAĞIZ'

İnşallah son örneğini uyuşturucu iftirasıyla bir kez daha gördüğümüz aynı kirli oyunu bir kez daha bozacağız diyen Erdoğan şöyle devam etti:

"Geçtiğimiz Cumartesi günü de Gaziantep'te vatandaşlarımızla kucaklaşıp hasret giderdik. Resmi rakamla 75 bin kişinin katıldığı bu toplu açılış ve mitingimiz gerçekten Gaziantepli kardeşlerimizin 2023'e nasıl hazırlandığının en güzel ifadesiydi. Gaziray ile yapımı tamamlanan diğer eser ve hizmetlerin açılışlarını yaptıktan sonra 25 Aralık Panorama Müzesi'nde kadınlarımızla keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Tüm Gaziantepli hemşirelerimize teşekkür ediyorum. Bu sabahta Milli Eğitim Bakanlığımız tarafından ülkemizin 4 bir yanında hayata geçirilen 2 bin köy yaşam merkezinin açılışını gerçekleştirdik. Köy yaşam merkezleri projesiyle adeta yeni baştan inşa ettiğimiz okul altyapımız sebebiyle artık kullanılmayan köy okulu binalarımızı hayat boyu öğrenme yaklaşımı ile yeniden aktif eğitim birimleri haline getirmeyi hedefliyoruz. Bu okullarda sadece öğrenci sayısına bakılmaksızın ilkokul eğitimi verilmekle kalmayacak; okul binalarımız aynı zamanda köy halkının ihtiyaçlarına göre çeşitlenen farklı mesleki ve teknik kursların düzenlendiği kültür ve sanat faaliyetlerinin yürütüldüğü merkezler haline gelecek."

'OSMANLI'NIN CUMHURİYET’E BIRAKTIĞI MİRASI KURUMLARIMIZDA GÖRMEK MÜMKÜN'

Erdoğan, Türk milletinin dünyanın en eski, en güçlü, sürekliliği en sağlam devlet geleneğine sahip milletlerin başında geldiğini vurgulayarak şunları söyledi:

"Anadolu'yu kendimize vatan yaptıktan sonra da bu topraklarda yükselttiğimiz her bayrakla, ortak varlığımızın teminatı, güç kaynağımız bağımsızlığımızın mihenk taşı devletimize sahip çıktık. Selçuklu'nun attığı temeller, vurduğu damgalar hala Anadolu'nun dört bir yanında yaşıyor. Osmanlı'yı bir uç beyliğinden cihan devletine taşıyan güçlü kurumsal temellerin çoğu halen ayaktadır. Cumhuriyetimizi kurarken tüm bu birikimin üzerine milli iradenin üstünlüğü esasına dayalı yeni bir yapı inşa ettik. Yerleşik bir medeniyet olan Osmanlı'nın Cumhuriyet'e bıraktığı mirasın büyüklüğünü bugünkü önemli kurumlarımızın çoğunun kuruluş tarihlerinde görmek mümkündür. Üniversitelerimizden meclisimize kadar Osmanlı’nın kurduğu müesseselerinin çoğunun devam ettiği gerçeği devletteki sürekliliğin işaretidir. Hiç şüphesiz bu gücün gerisinde milletin ve devletin ruh ve beden gibi ayrılmaz bir bütün olması vardır."

'VESAYET ODAKLARININ YOL AÇTIĞI HASARI BÜYÜK ÖLÇÜDE TAMİR ETTİK'

Erdoğan, geçmişte vesayet odaklarının devleti, milletin değerlerini ve iradesine karşı bir kırbaç gibi kullanma gayretlerinin yol açtığı hasarı demokrasi ve kalkınma reformları ile önemli ölçüde tamir ettiklerini ifade ederek, "Artık sadece tarihten geleceğe uzanan kadim mirasın özüne uygun şekilde asli görevlerine odaklanmış milletiyle etle tırnak gibi bütünleşmiş şekilde çalışan bir devlete sahibiz. Milletimizin zenginliğinden ve kucaklaşmasından güç alan devletimizi her alanda dünyada hak ettiği yere çıkartmak için gece gündüz çalışıyoruz" açıklamalarında bulundu.

'GERÇEK ÖZGÜRLÜĞÜN DE ZEMİNİNİ DÖŞÜYORDUK'

Erdoğan, Cumhuriyetin yeni yüzyılına girerken devlet millet kucaklaşmasının odağına özgürlüğü yerleştirdiklerini belirterek, "Ancak korkaklar kendi insanlarının düşüncelerine kelepçe vurmak, kendi halkını geri bırakmak, kendi ülkesinin büyümesini engellemek ister. Biz milletine husumet besleyen korkaklarla mücadele ederek, zihinlere ve kalplere vurulan prangaları kırarak, yasakları ortadan kaldırarak Türkiye'yi bugünlere getirdik. 'İşimiz hizmet, gücümüz millet' derken ülkemize kazandırdığımız ve kazandıracağımız eserler yanında işte bu tarihi zihniyet dönüşümünü de kastediyorduk. Büyük fikirlerin, büyük sanatçıların içinde hayat buldukları özgürlük öyle sadece sloganla, lafla, kağıt üzerinde yapılan düzenlemelerle olmaz. Bunun için insanlara hayallerini gerçekleştirebilecekleri imkanları sağlamanız gerekir. Ülkemizi 81 vilayeti ve 85 milyon insanıyla kuşatan eser ve hizmetlerimizle zenginleştirirken aslında gerçek özgürlüğün de zeminini döşüyorduk" dedi.

'ASLA RIZA GÖSTEREMEYİZ'

"Yıllarca vesayetin baskısı, terör örgütlerinin saldırıları, çetelerin tehditleriyle bunalan insanımızı güvenliğin ve huzurun iklimine taşırken aynı zamanda bireyleri her alanda gerçek özgürlükle de tanıştırıyorduk" diyen Erdoğan, "Gelişmiş ülkelerdeki demokrasi ve refah standartlarına gıptayla bakan insanımıza çok daha ileri hakları ve imkanları sunmak için mücadele ederken her kesimden vatandaşımızın özgürlük talebine de cevap veriyorduk. Biz bu çabaları gösterirken elimize kolumuza sarılanların, paçamızdan çekenlerin özgürlük söylemlerinin gerisindeki faşist zihniyeti en iyi milletimiz biliyor. Ülkeyi yönetme sorumluluğu üstlendiğimiz dönemde üzerinde önemle durduğumuz bir diğer hassasiyet; adalettir. Uzunca bir süre belirli grupların elinde vesayetin kılıcı olarak hoyratça istismar edilen Adalet'i hakkın ve halkın aracı haline getirecek reformların altında da bizim imzamız bulunuyor. İktidardayken partisine kapatma davası açılmış, iktidardayken muhtıra ve darbe teşebbüslerine maruz kalmış bir siyasetçi olarak adalet arayışımızın samimiyetinin sorgulanmasına asla rıza gösteremeyiz" diye konuştu.

'ÖZGÜRLÜĞÜN DE ADALETİN DE SİYASETİ OLMAZ'

Erdoğan, kendilerinin özgürlükleri genişletmek, adaleti vesayetin elinden kurtarmak isterken önlerine türlü zorluğu çıkartanların ellerine fırsat geçtiğinde ilk yapacakları işin bu süreci tersine çevirmeye çalışmak olacağını ifade ederek, "Halbuki özgürlüğün de adaletin de siyaseti olmaz. Bunlar insanların en tabi ve analarının ak sütü gibi helal haklarıdır. Amacımız bu kavramlar siyasi polemik çıkarmak değil, ülkenin ve milletin kazanımlarına sahip çıkma kararlılığımızı ifade etmektir. Milli mücadelenin ardından cumhuriyet ile taçlandırdığımız devletimizi daha ileriye taşımak için bu kararlılığı hep birlikte ortaya koyduğumuzu göstermeye ihtiyacımız var. Teklifimiz; siyasetin dilinin, duruşunun ve davranışının merkezine devletimizi daha güçlü, milletimizi daha müreffeh yapmak olarak ifade edebileceğimiz ortak hayallerimizi koymaktır. Unutulmamalıdır ki bugüne kadar ülkemizde hayata geçirdiğimiz her eser ve hizmet milletimizin ortak kazanımını ifade ediyor" şeklinde konuştu.

'3,2 MİLYAR LİRA YARIN HAK SAHİPLERİNİN HESAPLARINA YATIRILACAKTIR'

Erdoğan, dünyanın ve Türkiye'nin içinden geçtiği kritik sürecin sosyal desteklerin önemini giderek daha da arttırdığını vurgulayarak şöyle konuştu:

"Bu tür dönemlerin en yıkıcı etkileri düşük gelirli toplum kesimleri üzerinde ortaya çıkmaktadır. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' düsturuna gönülden inanan bir yönetim olarak bizim sosyal destekler konusundaki hassasiyetimiz çok daha fazladır. Bunun için son dönemde sosyal yardımlarımızın hem etkinliğini artıracak hem yelpazesini genişletecek bir dizi yeni adım attık. Hayatının idamesi için gereken temel ihtiyaç maddelerine ulaşamayan vatandaşlarımıza kendilerine yönelik kapsamlı yardımlarımız zaten devam ediyor. Ayrıca gelir seviyesi belirli bir rakamın altında kalan vatandaşlarımıza içinden geçtiğimiz şu sancılı dönemde koruyucu, önleyici tarzda destek olacak yeni programlar geliştirdik. Türkiye’nin imkanlarını bu ülkede yaşayan her vatandaşımızla paylaşma düşüncesinin ürünü bu programlardan biri de ; Türkiye aile desteğidir. Bu kapsamda 2 buçuk milyon vatandaşımıza aktarılacak 3,2 milyar lira yarın hak sahiplerinin hesaplarına yatırılacaktır. Elektrik desteğinden yararlanan 3 milyon hanenin 666 milyon lira tutarındaki ödemesi de bu hafta için de yapılacaktır. Doğalgaz yardımının 2022 yılı kış dönemi ilk grup ödemesi de yine bu hafta içinde gerçekleştirilecektir."

'UZLAŞI SAĞLANAMAZSA KENDİ TEKLİFİMİZİ MECLİSE SUNMAYI PLANLIYORUZ'

"Geçtiğimiz hafta başörtüsü serbestisini ve ailenin korunması hususlarını içeren Anayasa değişikliği teklifimizi arkadaşlarımız mecliste grubu bulunan siyasi partilerle görüştüler" diyen Erdoğan şunları söyledi:

"Bu görüşmelerin kati neticesi alındıktan sonra şayet uzlaşma sağlanabilirse o şekilde sağlanamazsa da Cumhur İttifakı partileri olarak kendi teklifimizi meclise sunmayı planlıyoruz. Prensip olarak temel hak ve özgürlüklerle ilgili konuların halk oylamasına götürülmesini doğru bulmuyoruz. Temennimiz de mecliste bu değişikliği doğrudan kabul edecek bir çoğunluğun sağlanabilmesidir. Ancak milletimize sözümüz gereği meclis denkleminde başka bir mecburiyet ortaya çıkarsa onun gereğini yapmanın da boynumuzun borcu olduğuna inanıyoruz." (DHA)