Geri Dön
Politika TBMM Genel Kurulu'nda 'yargı' tartışması

TBMM Genel Kurulu'nda 'yargı' tartışması

TBMM Genel Kurulu’nda, Yargıtay’ın, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması tartışıldı.

TBMM Genel Kurulu'nda 'yargı' tartışması

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ başkanlığında toplandı. TBMM Genel Kurulu’nda, gündem dışı konuşmaların ardından grup başkanvekilleri söz alarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. SP Grup Başkanvekili Bülent Kaya, Yargıtay’ın, Can Atalay kararı ile ilgili Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkındaki suç duyurusuna ilişkin, "Yargıtay'ın almış olduğu bu karar devletin ne kadar bir kriz ve çöküntü içerisinde olduğuna dair bu konuya önem vermemiz gerektiğini ortaya koyuyor. Anayasa Mahkemesinin kararını yok sayarak Anayasa Mahkemesine ayar vermeye çalışıyor, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına hitaben de ‘Bir an önce bugünü Genel Kurulda okuyun ve milletvekilinin milletvekilliğini düşürün.’ hadsizliğinde bulunuyor" dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta da Yargıtay’ın kararına tepki göstererek, "Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesinin, cezaevinde tutuklu bulunan Hatay Milletvekili Can Atalay’a yönelik hak ihlali kararına uyulmamasına hükmetmiştir. Cumhuriyetimizin 2’nci yüzyılına vahim bir hukuk skandalıyla başlamanın üzüntüsü içerisindeyiz. Üzülüyorum, çünkü Anayasa askıya alınmış, yargı içerisindeki kutuplaşma başlamış, siyasi otorite hukuk üstünde hakimiyet kurarak en temel insan hakkı olan adaleti keyfiyen işletir hale gelmiştir" diye konuştu.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise "10 Kasım istiklal mücadelemizin lideri, Cumhuriyetimizin kurucusu, Türk milletinin birlik ve beraberliğinin simgesi, ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete irtihalinin 85’inci yıldönümü. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin iftiharıdır. İnanmış, vatan ve millet için adanmış bir vicdan, üstün nitelikli bir dava insanıdır. Vefatının ardından geçen 85 yıllık zaman diliminde Türk milletinin ona duyduğu hürmet ve bağlılık hiç azalmamış, aksine her geçen gün daha da artmıştır" dedi.

HEDEP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç da Yargıtay’ın kararına tepki göstererek, "Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması açıkça bir yargı darbesidir" değerlendirmesinde bulundu.

'YASAMA YARGIDAN DAYAK YİYİYOR' 

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın da, Yargıtay’ın, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkındaki suç duyurusuna değinerek, "Türkiye'de yüksek yargı mercileri birbirine girmiş; yürütmenin bir organı, Cumhurbaşkanlığının Hukuk Politikaları Kurulu Başkan Vekili doğrudan Meclisi hedef alıyor yani yasama bir taraftan yargıdan, bir taraftan yürütmeden dayak yiyor ve biz burada hiçbir şey olmamış gibi turuncu koltuklarda kendi gündemimizi paylaşacağız, bilmem neyin sorunlarını paylaşacağız, öyle mi? Orta yerde bir devlet krizi vardır. Devlet krizi varsa, ona değinmeden başka bir şeye değiniyorsanız aslında siz asla samimi değilsiniz ve sadece günü geçiştiriyorsunuz ifadelerini kullandı.

AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Nahit Yenişehirlioğlu, yarın 10 Kasım olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, büyük devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebedi aleme irtihalinin 85’inci yıl dönümü. Onun bizlere miras bıraktığı hedef ve idealler doğrultusunda durmadan ilerliyoruz" dedi.

'İKİ YÜKSEK MAHKEME KARARI ARASINDA ÇATIŞMA SÖZ KONUSU'

Yenişehirlioğlu, Yargıtay’ın kararına değinerek, "İki yüksek mahkeme kararı arasında görülüyor ki bir çatışma söz konusu. Yüksek yargı mercileri arasında çatışma görüntüsü doğru bir durum değildir. Bu ihtilafın veya bu çatışmanın çözülmesi anayasal sınırlar içinde olacaktır ve olmalıdır. İki yüksek yargı organı arasındaki çatışma Anayasa hükümlerini farklı yorumlamaktan kaynaklanıyor gibi görünüyor" diye konuştu. 

Genel Kurul'da, SP, HEDEP ve CHP’nin yargıda son yaşananlara ilişkin grup önerileri reddedildi. Ardından, uluslararası sözleşmele görüşmelerine geçildi.

CHP’NİN 'GENEL GÖRÜŞME AÇILMASI' TALEBİ, TBMM GENEL KURULU'NDA GÖRÜŞÜLDÜ

CHP Grup Başkan vekilleri Burcu Köksal, Gökhan Günaydın ile Ali Mahir Başarır tarafından Anayasa Mahkemesinin Can Atalay hakkında verdiği ihlal kararının Yargıtay tarafından tanınmaması ve Yargıtay'ın AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması üzerine AYM kararlarının bağlayıcılığına riayet edilmemesinin sebepleri hakkında genel görüşme açılması talebiyle önerge verildi. CHP, genel görüşme önergesinin diğer önergelerin önüne alınarak görüşmelerin bugünkü birleşiminde görüşülmesini talep etti.

'BÜTÜN BUNLARI BAŞINIZA AÇAN BENİM'

Talep üzerine CHP Grubu adına söz alan İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, yaşanan yargı sürecinden kendisinin sorumlu olduğunu belirterek, "Bütün bunları başınıza açan benim. Sekiz yıl süren bir dava sürecinin sonucunda Anayasa Mahkemesi kararıyla geri döndüğüm için açılan yol şu anda tartışılıyor, işin özü bu, ben 8 yıldır milletvekiliyim. Bu 8 yılın maalesef sadece altı yılını Meclis'te geçirebildim. Kalanı ya hapishanede ya milletvekilliğim düşürüldüğü için evde, sağda solda geçti. Sonuç ne oldu? Anayasa Mahkemesi bir kuralın, bir kanunun yersiz yere çiğnendiğini, haksız yere çiğnendiğini kabul etti, benim milletvekilliğimi geri verdi" dedi.

Yargıtay 3. Ceza Dairesinin kararına ilişkin Berberoğlu, "Meclis'e parmak sallayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi diyor ki: ‘Can Atalay’ın kararını niye okumuyorsunuz?’ Şimdi mi aklı başına geldi Yargıtay 3. Ceza Dairesinin; niye bundan dolayı bir töhmet yaratıyor. Niye bundan dolayı bir soru işareti yaratıyor?" değerlendirmesinde bulundu.

İYİ Parti Grubu adına ise Tekirdağ Milletvekili Selcan Hamşıoğlu söz aldı. Hamşıoğlu, yargıda kriz yaşandığını belirterek, "Hukuk devletinde Yargıtay yahut o ayardaki bir mahkemenin böyle bir cüret gösterebilmesinin, böyle bir had ve yetki aşımında bulunmasının imkan ve ihtimali yoktur" dedi.

SP ve Gelecek Partisi adına konuşan Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ, "Yargıtay 3. Dairesi bir karar veriyor, bu kararda Anayasa Mahkemesinin üzerinde olduğunu söylüyor, oysa ki Anayasa şöyle söylüyor, ‘Anayasa Mahkemesi kararları bağlayıcıdır, hem idare için hem de yargı için bağlayıcıdır’ ifadesi kullanılıyor. Eğer Adalet ve Kalkınma Partisi 2007 yılında kapatma davası açıldığında, o zaman Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının dedikleri yapılmış olsaydı, Anayasa Mahkemesi olmasaydı kapatılmıştınız; demek ki Anayasa Mahkemesine de ihtiyaç var" diye konuştu.

'YARGI DARBESİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ'

HEDEP Grubu adına söz alan Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kutan Ayan, "Bir sabah uyanıyoruz, askeri darbe; bir sabah uyanıyoruz, demokrasiye karşı yapılmış bir siyasi darbe ve bir sabah uyandık, yine bir yargı darbesiyle karşı karşıyayız. Bu darbelerin hiçbiri Türkiye Cumhuriyeti iktidarında olan kişilerden, devlet aklından bağımsız bir şekilde asla ve asla yapılmamış ve yapılmamakta" değerlendirmesinde bulundu.

'HER İKİ MAHKEMENİN DE ANAYASA’YI VE MEVZUATI DEĞERLENDİRMEDE FARKLI YORUMLARI OLDUĞU AÇIKTIR'

AK Parti Grubu adına konuşan Mustafa Arslan ise "Demokrasi mücadelesinin önemli kuruluşlarından biri olan Anayasa Mahkemesi 1961 Anayasası’yla kurulmuş, görevleri, yetkileri, yargılama ve çalışma usulleri mevzuatla belirlenmiştir. Anayasa’da görevleri belirli yargı kurumlarının verdiği kararlar üzerinden siyasi zeminde değerlendirmeler yapmanın doğru olmadığı kanaatindeyim. Her iki mahkemenin de Anayasa’yı ve mevzuatı değerlendirmede farklı yorumları olduğu açıktır" dedi.

Görüşmelerin ardından, CHP’nin genel görüşme açılması önergesi reddedildi.

SALONU TERK ETMEYEN CHP'LİLER GENEL KURUL'DA 'OTURMA EYLEMİ' BAŞLATTI

Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasını protesto eden CHP Grubu, TBMM Genel Kurulu’nda oturma eylemi başlattı. Genel Kurul’da uluslararası sözleşmelerin kabul edilmesinin ardından, Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ birleşimi 14 Kasım Salı günü toplanmak üzere kapattı. CHP’li 25 milletvekili ve DP’li Salih Uzun ise salonu terk etmedi. 

CHP’li Mahmut Tanal, CHP’li 25 milletvekilinin yargıyı protesto etmek için sabah 08.30’a kadar oturma eyleminde bulunacağını, yarın 25 milletvekiline nöbeti devredeceklerini söyledi.