Geri Dön
Sağlık-Yaşam Ağabeyinden emanet böbreğini 'Tuğcu Bakırköy metodu' kurtardı

Ağabeyinden emanet böbreğini 'Tuğcu Bakırköy metodu' kurtardı

Emekli gazeteci Erdal Aydın, 42 yıl önce kronik nefrit (ağır böbrek iltihabı) nedeniyle ABD’de böbrek nakli ameliyatı geçirdi. O yıllarda Türkiye’de böbrek nakli ameliyatları yapılamadığı için ağabeyiyle birlikte Amerika’ya gidip ameliyat olan Aydın, yıllarca gayet sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdürdü. Kendisine böbreğini bağışlayan ağabeyini 3 yıl önce kaybeden Aydın’a geçen yıl prostat kanseri teşhisi kondu. Ameliyat olması gerekiyordu, ancak karın bölgesinden açık cerrahi ile ameliyat olması, ağabeyinin emanet böbreğini kaybetmesine neden olabilirdi. İstanbul Tıp Fakültesi’ndeki doktorları "Bunu dünyada sadece tek bir cerrah tedavi edebilir, çünkü literatüre giren tekniği o geliştirdi" diyerek onu Prof. Dr. Volkan Tuğcu’ya yönlendirdi. Pazartesi tıp literatürüne 'Tuğcu-Bakırköy tekniği' olarak giren yöntemle robotik cerrahi ameliyatı geçiren Erdal Aydın, iki günde sağlığına kavuşup taburcu edildi.

Memorial Bahçelievler Hastanesi Böbrek Nakli Merkezi'nden Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Volkan Tuğcu "Erdal Bey’e böbrek nakli ameliyatından 42 yıl sonra prostat kanseri tanısı konuluyor. Böbreği çok değerli olduğu için hastayı refere ettiler. ‘Bu ameliyatı ancak sen yapabilirsin’ dediler, hasta da bize müracaat etti. Açık cerrahi ile ameliyat edilseydi böbreği zarar görebilirdi. Normal birinde yapabilirsiniz, ama nakilli bir hastada açık cerrahi takılan organı riske atar" dedi. 2,5 yıl önce kendi adıyla literatüre geçen Tuğcu Bakırköy yöntemini geliştirmek için Amerika'dan bir kadavra getirterek onun üzerinde robotik cerrahi yapan Prof. Dr. Tuğcu, "Bu yöntem için 'geleceğin cerrahisi' deniliyor. Özellikle şişman, daha önce karın bölgesinden ameliyat geçirmiş hastalarda oldukça avantajlı. Bu yöntemde karından girilmiyor, yumurtalık ile makat arasında bir bölgede minicik bir kesi yapıyoruz ve robotla yaptığımız operasyonla prostatı, hatta lenfleri bile oradan çıkarabiliyoruz. Çıplak elle giremeyeceğimiz noktalara kadar erişebiliyoruz, bu nedenle daha başarılı sonuçlar elde edebiliyoruz" diye konuştu.

AĞABEYİM SAYESİNDE DİYALİZE BİLE GİRMEDİM

Erdal Aydın, henüz 25 yaşında böbrek yetmezliği yaşamasına rağmen çok şanslı olduğunu ve rahmetli ağabeyi sayesinde nakil olarak diyalize bile girmeden yeniden yaşama tutunduğunu anlatarak şunları söyledi:

"Ameliyatımdan sonra Almanya'ya yerleştim. 13-14 yıl sonra da Türkiye’ye döndüm. Buraya gelince Amerika’da nakil ameliyatımı yapan doktorlarım beni Çapa Hastanesi'ne (İstanbul Tıp Fakültesi) yönlendirdiler. O zamandan beri sorunsuz gidiyordu her şey. Geçen yıl prostattan şikayetlerim başladı. Çok sık idrara çıkıyordum. Doktora gittim ve prostat bezinin büyüdüğü tespit edildi. Birkaç MR, biyopsi derken prostat kanseri dendi. Ameliyat olmam gerektiği ama nakledilen böbreğim o bölgede olduğu için batın (karın) bölgemden cerrahi işlem geçiremeyeceğim söylendi. Volkan Hoca'nın bu konuda uzman olduğu ve kendine ait özel bir yöntem ile bu ameliyatı yaptığını anlattılar. Buraya yönlendirdiler. İyi ki de gelmişim, çok şükür iyiyim.”

DÜNYADA EN ÇOK VAKAYA SAHİP MERKEZİZ

Nakil ameliyatlarında böbreğin karın bölgesine takıldığını anlatan Prof. Dr. Volkan Tuğcu, Erdal Aydın için neden tek çarenin kendi tekniği olduğunu ise şu şekilde anlattı:

"İdrar torbasına o böbreğin üreteri bağlanıyor. Bütün prostat ameliyatları genel olarak yukarıdan yapılır. Oradan yapılınca da o takılan böbreğin üreteri veya kendisi zarar görebilir. Çünkü çok yapışıktır o bölge. Zaten çok değerli bir böbrek, 42 yıl ona hayat vermiş, onu riske atmamamız gerekiyordu. Yukarıdan, yani batından girdiğiniz zaman yüzde yüz değil ama büyük ihtimalle zarar verecekti organa bu ameliyat. Bizim normalde kendi böbreklerimiz, üreter, zarar görürse dikeriz, onu kurtarırız ama takılan böbrekte üreter zarar görürse veya böbrek zarar görürse onu dikme şansınız olmaz, çünkü tutmaz. Açık cerrahide bazı şartlar var. Prostat büyük olmayacak, pelvis kemiği yapısı dar olmayacak, orta lobu olmayacak, o zaman yapabiliyorsunuz açığını. Ama robotikle hepsini yapabilirsiniz, yani orada sınır tanımıyor. Dünyada da sadece öğrettiğim klinik, İtalya'da Bari’de yapılıyor. Şimdiye kadar 30 vaka yaptılar. Onun haricinde bu ameliyat için dünyada refere edilen tek merkeziz. Yaklaşık 2,5 yılda 131 vaka yaptık, hepsi de iyi."