Geri Dön
SeçimMuharrem İnce'yi kızdıran olay

Muharrem İnce'yi kızdıran olay

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce Nevşehir'de miting yaptı. İnce, "Yıl 2013 Aziz Yıldırım FETÖ'ye karşı mücadele ediyor. Ben de Aziz Yıldırım'a başarılar dilerim yazmışım. O tweeti alıyor şimdi atmışım gibi Ali Koç'u desteklemiyor Aziz Yıldırım'ı destekliyor yazıyor. Bunlar kötü insan. Sınırları yok" dedi.

Muharrem İnce'yi kızdıran olay

Muharrem İnce, Nevşehir Türk Telekom önündeki meydanda düzenlenen mitingde halka seslendi. İnce konuşmasına, "Bize 16 yıllık kırık testi değil, sağlam testi lazım, diyor. Peki Ürgüp ne diyor? Ürgüp 'şen olasın' diyor, Türkiye 'şen olasın' diyor" sözleriyle başladı. İnce, "Bugünlerde beni dinlendiren, gülümseten, yorgunluğumu alan Binali Yıldırım. Sayın Yıldırım, 'Muharrem İnce, sen FETÖ'yü getirecek misin, getirmeyecek misin onu söyle' diyor. Demek ki Binali de benim seçileceğime inanmış. Sayın Binali, sizinle bizim aramızda bir fark var. Siz onların ayağına gidersiniz, biz onları ayağımıza getiririz" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisi için 'komik adam' dediğini belirten İnce, şöyle devam etti:

"Ben evet insanlara gülümsüyorum ve onları gülümsetiyorum. Bunun için de ince bir zeka lazım. Devlete de ince bir ayar gerekiyor. 24 Haziran akşamı kim komik, kim nedir, bu millet gösterecek. Geçen gün hemşehrim Erdoğan, Malatya'da konuşuyor. Cumhurbaşkanı olduğu gibi, AK Parti'nin de Genel Başkanı. Beni eleştiriyor. Eleştirmek en doğal hakkı. Beni eleştirirken masanın bir yanında 2'nci Ordu Komutanı oturuyor. O, bu aziz ordumuzun bir komutanı. Erdoğan, beni eleştiriyor, partililer alkışlıyor, o komutan da alkışlıyor. Ben Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı'nı ziyaret ettim diye, onu görevden alıyorlar. Şimdi Erdoğan'a soruyorum; o komutanı ihraç edecek misin? 24 Haziran'da göreve geldiğimde ilk olarak o komutanı görevden alacağım, ihraç edeceğim, apoletlerini sökeceğim. İşte biriniz gitmişsiniz, ilkokulu bile bitirmeyen FETÖ'nün koltuğunun altına girmişsiniz, biriniz de Erdoğan'ın yanına gitmiş. Böyle bir şey olamaz. Böyle bir şey yok. Böyle olursa bu devlet batar. Ama korkmayın biz kurtaracağız."

Vatandaşlara "İçinizde 39 yaşında olan var mı?"’ diye soran İnce, "Bu arkadaşlar Cumhurbaşkanı olamaz. Çünkü 40 yaşını geçeceksin. Lise mezunuysan yine de Cumhurbaşkanı olamazsın. Yüksekokul mezunu olacaksın. Buna hiçbir itirazım yok. Ama diploman yoksa, sen de 'var' diyorsan, itirazım buna. Diploman varsa göster. Bunu ben istemiyorum, Anayasa istiyor. Bunları konuşmayalım, 'çiftçiyi, mazotu konuşalım' diyorum. 3 bin 600 katsayıyı niye 16 yıldır çıkarmadınız da ben söyleyince şimdi bunu dilinize doladınız? Patatesler çürüyor, tarım çökmüş, emekli geçinemiyor, sana gelince saray yapıyorsun" ifadelerini kullandı.

'MONTAJI FETÖ'DEN ÖĞRENMİŞLER'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisi için söylediği, 'Çırağa dükkan emanet edilmez' sözünü de eleştirerek "Bunlarda numaralar çok. Çevir çevir izle. Sen kimi kandırıyorsun" diyen İnce, daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski bakanlardan Bülent Arınç ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın, Fetullah Gülen ile ilgili söyledikleri sözleri, meydandakilere sinevizyondan izleterek, şunları söyledi:

"Nasıl, film güzel mi? Bunların filmlerini ara sıra sizlere izleteyim mi? Geçen gün Samsun'daki mitingde gençler bisiklet getirdiler ve ben de binerek bir süre tur attım. O resmi almışlar, caminin içine koymuşlar. Bunlar zavallı zavallı. Nelerden medet umuyorlar? Herhalde bu montaj hilelerini FETÖ'den öğreniyorlar. Bu seçim kardeşim. 16 senedir oradasın. Kaybedersen çeker gidersin. Oğlumun düğününde oynadığım zeybeğin fotoğrafını da almışlar, cami fotoğrafının içine koymuşlar. Daha ilginci var. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, 2013'te FETÖ'ye karşı mücadele veriyor, ben de bir tweet atarak, bu mücadelesinde Aziz Yıldırım'a başarılar diyorum. Şimdilerde Fenerbahçe'de seçim var. Bu mesajı almışlar, yeni atılmış gibi, yeni diğer başkan adayı Ali Koç'a karşı Yıldırım'ı destekliyormuş gibi gösteriyorlar. Ben insanları ayırmıyorum, seviyorum insanları. Sadece CHP'nin değil, 81 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım diyorum."

İnce, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile girdikleri polemiklerden birinin de İstanbul'daki köprüler olduğunu dile getirerek, şöyle dedi:

"İstanbul'da Demirel'in yaptırdığı köprüden ücretsiz geçiyorsun, bu köprüden sadece 11 liraya geçiyorsun; Erdoğan'ın yaptırdığı köprüden 114 liraya geçiyorsun. Demirel'in yaptığı köprünün geçiş bedeli Hazine'ye gidiyor; Erdoğan'ın yaptırdığı köprünün parası holdinglere gidiyor. Köprüden geçiş garantisi verilmiş, anlaşmayı da dolar üzerinden yapmışlar. Türkiye'nin 450 milyar dolar borcu var. Bunun 320 milyar dolarını Erdoğan yaptı. 130 milyar dolarını kucağında buldu. Yani Erdoğan Başbakan olduğunda Türkiye'nin borcu 130 milyar dolardı. Bu borcu nasıl yaptılar? İktidara geldiklerinde borç aldılar borç. Bu aldıkları borçla da fabrika kurmadılar, betona gömdüler betona. Fabrika kurarsan, buradan rüşvet almak zor ama betona gömersen buradan rüşvet almak kolay. Bir de saraydaki mermerler Afyon'dan mı, Bilecik'ten mi, Hindistan'dan mı? Senin sarayının mermerleri Hindistan'dan; Anıtkabir'in mermerleri ise Afyon ve Bilecik'ten. Senin milliliğin kalmamış. Bir de yerli otomobil tartışması var aramızda. Yerli otomobil olabilmesi için önce marka olması lazım marka. Otomobil yapıyoruz ama bu otomobilden 100-150 avro kazanıyoruz. Çünkü bir markamız yok. Marka ise bize verdiğinin dışındaki tüm parayı kazanıyor. Türkiye'yi zenginleştirmek için marka üretmemiz lazım. Markayı da gençler üretecek. O gençlerle marka üretmek için çocukları iyi yetiştirmeliyiz. Dindar ve kindar nesil yetiştireceklermiş. Dindar nesle hiçbir itirazımız yok ama kindar nesil ne demek? Biz özgür gençler yetiştireceğiz. Gençler özgür olursa, işte o gençler marka üretirler, geleceği inşa ederler."

Konuşmasının devamında, gençlere 19 Mayıs'ta 500'er TL burs vereceklerini, her yıl 10 bin öğrenciyi yurt dışına eğitime göndereceklerini ve okul bitince bursun kesilmeyip, işe girene kadar devam edeceğini de vadeden İnce, "Bu seçimi gençler ve kadınların sayesinde kazanacağız. Nüfusun yarısı kadın ama çalışanların yarısı kadın değil. Bunu sağlamak için her mahalleye kreş açacağız. Çocuk kreşe, anne işe gidecek. Her aileye ev ve iş vereceğiz. Biz bunu söyleyince Binali 'Kaynağı nereden bulacaksın?' diyor. Kaynak var, sanayimizin yüzde 29'u atıl vaziyette. Anadolu'nun üç bir tarafı deniz ama bu potansiyel de atıl. Bunları harekete geçireceğiz. Ben tek adam olmaya gelmiyorum, nitelikli bir kadro ile Türkiye'yi zenginleştirmek için geleceğim. Ne diyoruz; hepimizin Cumhurbaşkanı. Bu seçimde 'Türkiye'm kazanacak, hepimiz kazanacağız' diyoruz. Cumhurbaşkanı meydanlara geliyor, herkesle çatışıyor. Artık böyle olmayacak. Ben Cumhurbaşkanı seçildiğimde, Çankaya Köşkü'ne gideceğim, saraya değil. O sarayı da gençlere vereceğim, bilim yuvası yapacağım. Merkez Bankası'nda yanlış olur, Muharrem İnce'de olmaz" diye konuştu.

İNCE: ÇOK MERAKLIYSANIZ, ÜNİFORMANIZI ÇIKARTIP MEYDANLARA GELİRSİNİZ

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Nevşehir'in ardından Adıyaman'da partisince Sakarya Caddesi'nde düzenlenen mitinge katıldı. İnce, sahnede vatandaşları selamladıktan sonra 'Adıyaman Türküsü'nün 'Uy aman aman aman burası Adıyaman/ Alem düşman kesilir seni sevdiğim zaman' bölümünü söyledi, ardından konuşmasına başladı. İnce; Malatya'daki iftar programında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini eleştirdiği konuşmasını alkışlayan 2'nci Ordu Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel'e yönelik tepkisini sürdürdü. Dev ekranda görüntü izleten İnce, "Benim hemşehrim Erdoğan, bir iftara gidiyor iftara. İftarda bir Ordu Komutanı var. Şimdi o görüntüyü bir gösterelim önce. Yuhalarsanız anlayamazsınız. Bakın görüyor musunuz? Diyor ki 'Sen generalin iftara katılmasından niye rahatsız oluyorsun?' Onun laflarıyla söyleyeyim. Erdoğan dürüst ol, dürüst. İftara katılmasından rahatsız değilim, mübarek Ramazan günü yalan söyleme. Sen beni eleştiriyorsun. Ordu Komutanı da alkışlıyor" dedi. İnce bu sırada 'Yuh' çekenleri de uyararak, şöyle devam etti:

"Ama sürekli yuhalarsanız ben nasıl konuşacağım? Bu 'yuhu' kesin bir, derdimi anlatayım. Olmaz mı? Tamam. Şimdi bakın beni eleştiriyor, Ordu Komutanı da alkışlıyor. Disiplin Kanunu'nun 20'nci maddesinde der ki 'Siyasete karışırsanız, ihraç edilirsiniz. Bakın orduyu, ordu mensuplarını uyarıyorum. Kalkanları nasıl kaybettiğimizi bilin. Ordu ne zaman siyasete girdi, kalkanları kaybetti. AK Parti İl Başkanı değilsin, orada beni eleştirirken alkışlayamazsın. Eğer Allah nasip eder, millet isterse Cumhurbaşkanı olduğumda o generalin apoletlerini sökeceğim. Erdoğan emekli Cumhurbaşkanı olacağına göre, istiyorsa onun yanında emir eri olabilir. Ordunun üçte biri ilkokul mezunu FETÖ'nün emrine girmiş, üçte biri bu hale gelmiş. Bu nasıl bir şey ya, bu nasıl bir şeydir? Siz siyaset yapamazsınız. Eğer çok meraklıysanız, üniformanızı çıkartıp meydanlara gelirsiniz. O generale sesleniyorum; sen Erdoğan'ın generali değilsin, milletin generalisin."

Ardından Başbakan Binali Yıldırım'ı eleştiren İnce, "Bu yorgun kampanya döneminde beni dinlendiren, güldüren, yorgunluğumu alan bir Binali Yıldırım var. Dün demiş ki 'Muharrem İnce sen FETÖ'yü getirecek misin, getirmeyecek misin?' Yani kazanacağıma inanmış o da. Sayın Binali Yıldırım, ben sana benzemem, ben FETÖ'nün ayağına gitmem. Ben isteyeceğim o benim ayağıma gelecek" dedi.

'TÜTÜNDE HAPİS CEZASINI KALDIRACAĞIM'

Muharrem İnce, eline bir vatandaştan aldığı tütün maketini de göstererek, kendisinin de çocukluğunda tütünle uğraştığını anlattı. Bölge halkının önemli geçim kaynaklarından olan tütünde hapis cezasını kaldıracağını ifade eden İnce, "Belki de hiçbiriniz bilmiyorsunuz. Benim çocukluğum tütün tarlalarında geçti. Biz sabah 4'te giderdik, kırmaya giderdik at arabasıyla annemle beraber. Sabah 9'da gelir; o eller zifir olur, kolay kolay da çıkmaz. Sonra başlardık onları dizmeye. Kışın bir de elden geçirirdik. Sonra 7 yaşından 70 yaşına kadar herkes çalışırdı. Ama size şunu söyleyeyim; kendi ülkemizin topraklarında ekilen tütünü bile kaçak tütün yaptı bunlar. Bunların 1200 odalı sarayı var ama yatacak yeri yok. Bu tütün paralarıyla okudum ben. Bunlar Amerikan tütün şirketlerine teslim oldular. Amerikan tütün şirketlerine benim milletimin insanlarını sattılar. Tütün zararlı ama tütün tüketiliyor. Türk tütününü yasaklayamazsın. Tütünde hapis cezasını kaldıracağım size söz" diye konuştu.

'EN BÜYÜK PROJEMİZ HUZUR'

Muharrem İnce, 24 Haziran sonrası Cumhurbaşkanı olması halinde vaatlerini anlatarak, şöyle konuştu:

"Her gittiği yerde benim hemşehrim diyor ki 'Ben yerliyim, ben milliyim'. Ona bir soru. Saraydaki mermerler Afyon'dan mı, Bilecik'ten mi, Hindistan'dan mı? Senin sarayının biraz ilerisinde Anıtkabir var, hani zorla gittiği Anıtkabir. Size bir şey söyleyeyim mi o saraydaki mermerler Hindistan'dan ama Anıtkabir'deki mermerler Osmaniye'den, Afyon'dan, Bilecik'ten. En büyük projemiz huzur. Önce barış. Bu milleti barıştıracağız. Birinci 'B', barışacağız. Türk-Kürt, Alevi-Sünni, kadın-erkek, sağcı-solcu yok. 4 Mayıs günü aday olduktan sonra CHP rozetini çıkardım. Türk bayrağını taktım. Hepimizi simgeliyor. Ekonomik olarak büyüyeceğiz. Nasıl büyüyeceğiz? Merkez Bankası bağımsız olacak. Hukuk devleti olacak. Yerli, yabancı yatırımcı Türkiye'deki sisteme, düzene, mahkemeye inanacak. Sonra ekonomimizi hukuk devleti olarak düzelteceğiz. Mazotu çiftçiye 3 liradan vereceğiz. Seçilir seçilmez OHAL kalkacak. Ayrıca Sayın Erdoğan hızlı tren projesini iptal edeceğimi söylemişler. Bunu kim söylemişse yalan söylemiş."

'ASLA KİNDAR NESİL YETİŞTİRMEYECEĞİZ'

Eğitimle ilgili projelerini de anlatan İnce, asla kindar nesil yetiştirmeyeceklerini belirterek, "Çocuklarımızı eğitmezsek bir yere varamayız, yoksullaşırız. Ben dindar neslin yetişmesinden hiç rahatsız olmam ama bu devletin görevi değil, ailenin görevidir. Aile isterse çocuğunu dindar yetiştirebilir. Ben de çocukken Kuran kursuna gönderildim ailem tarafından. Biz devleti yönetirsek din dersini kaç saat istiyorsa veririz, hiç sıkıntı yok. İstemeyenlere vermeyiz. Asla kindar nesil yetiştirmeyeceğiz. Biz çocuklara fizik, kimya öğreteceğiz. Her mahalleye kreş açacağız. O zaman sloganımız ne olacak; 'Çocuk kreşe, kadın işe'. Kadınların iş hayatına katılması bizim için çok önemlidir. O meydanlara geliyor diyor ki 'Çocuk sayısı 3 olsun'. Sonra kesmiyor 3, 5 olsun. Şimdi bakın aramızdaki farkı söylüyorum; çocuk bezinde KDV yüzde 18, çocuk mamasında KDV yüzde 8, sütte KDV yüzde 8. Değerli Adıyamanlılar son sözüm şu olsun; çocuğun donundan yüzde 18 KDV alan hükümetten adam olmaz" dedi.

İnce, konuşmasının ardından kendisini dinlemeye gelenlerle selfie yapıp, güvercin uçurduktan sonra Malatya'ya hareket etti.