DHA İSTANBUL BÜLTENİ -1

1- İSTANBUL'DA DÜZENLENEN 'NARKOKAPAN 14: ŞEHİT BORA BARIŞ GÜLER' OPERASYONUNDA 153 ŞÜPHELİ YAKALANDI
İSTANBUL, (DHA)- İstanbul'da uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapan kişilere yönelik eş zamanlı düzenlenen 'Narkokapan 14: Şehit Bora Barış Güler' operasyonunda 153 şüpheli yakalandı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul'da uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapan kişilere yönelik eş zamanlı olarak düzenlenen 'Narkokapan 14: Şehit Bora Barış Güler' operasyonunda; 153 şüphelinin yakalandığını açıkladı.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Yerlikaya, "Geleceğimiz olan gençlerimizi uyuşturucudan uzak tutmak, hepimizin ortak görevi. Uyuşturucu ile ilgili şüphelendiğiniz bir durum varsa 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirin. Biz gereğini yapalım.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinasyonunda; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu; sokak satıcılarına yönelik Gaziosmanpaşa ve Kağıthane ilçeleri merkezli düzenlenen operasyonda;
25,5 kg eroin, 17 kg metamfetamin, muhtelif miktarda skunk, kokain ve uyuşturucu hap ile 3 adet hassas terazi, 4 adet ruhsatsız tabanca, 1 adet ruhsatsız pompalı tüfek ile çok miktarda döviz ve Türk Lirası ele geçirildi. Operasyonu koordine eden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonu gerçekleştiren kahraman İstanbul polislerimizi tebrik ediyorum" dedi.
Görüntü Dökümü:
--------------------
-Operasyonlardan görüntü
==============================
2- PENDİK'TE METRUK BİNADA ATEŞ YAKTI, ÇIKMAMAK İÇİN DİRENDİ: EVİME İZİNSİZ GİRİYORSUNUZ
Dilara ŞAHİN - Ataberk KURT/İSTANBUL, (DHA)- PENDİK'te metruk binada ateş yakıp yoğun dumanda kaldı. Çevredekiler binadan çıkarmak için yardım etmeye çalışınca "Evime izinsiz giriyorsunuz, beni rahat bırakın" dedi. İtfaiye ekipleri ateşi kısa sürede söndürürken, şüpheli binadan polis tarafından çıkarıldı.
Olay, Fevzi Çakmak Mahallesi Acele Sokak'ta dün saat 22.00 sıralarında meydana geldi. Metruk binada çöplerden ateş yakan kişi, binayı yoğun dumanın sarması üzerine çevredekileri harekete geçirdi. Nefes almakta güçlük çeken adamı çevredeki vatandaşlar binadan çıkarmak için ikna etmeye çalıştı. Ancak bu kişi, "Evime izinsiz giriyorsunuz, beni rahat bırakın" diye bağırarak yardımları kabul etmedi.
İhbar üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. Pendik İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri tarafından ikna edilen kişi, binadan çıkarılarak polis merkezine götürüldü. İtfaiye ekipleri ise ateşi kısa sürede söndürdü. Şüphelinin yalnız yaşadığı ve psikolojik problemleri olduğu öğrenildi.
'20 GÜNDÜR BURADA'
Mahallede yaşayan Umut Yılmaz, "15-20 gündür burada içeri giriyor. Polise haber verildi, GBT'sine bakıldı. Bir sorun olmadığı için problem olmuyordu. Bugün de lastik yaktı. Daha önce yakmamıştı. Dışarıdan biri, tanımıyorum. Mahalleden de herhangi birisi tanımıyor" dedi.
Görüntü Dökümü
--------------------------
-Ateş başında bekleyişi
-Vatandaşların müdahalesi
-Polisin çıkarması
-Polis otosuna bindirilişi
-Ambulans
-İtfaiyenin söndürmesi
-Umut Yılmaz ile röportaj
-Genel ve detay
========================
3- KARTAL'DA 'HUZUR İSTANBUL' DENETİMİ
Dilara ŞAHİN - Ataberk KURT/İSTANBUL, (DHA)- KARTAL'da 'Huzur İstanbul' denetimi gerçekleştirildi. Denetimler sırasında durdurulan araçlar tek tek aranırken, sürücü ve yolculara Genel Bilgi Tarama (GBT) sorgusu yapıldı. Üzerinde ve arabasında bıçak bulunduran 2 kişiye ise cezai işlem uygulandı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerince, akşam saatlerinde Kartal Spor Caddesi'nde 'Huzur ve Güven İstanbul' denetimi yapıldı. Denetime, Güvenlik Şube Müdürlüğü, Asayiş Şube Müdürlüğü, Önleyici Hizmetler, Trafik Denetleme, Havacılık, Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri katıldı. Şüphe üzerine durdurulan araçlar aranırken, sürücü ve yolculara Genel Bilgi Tarama (GBT) sorgusu yapıldı.
'PİŞMAN DEĞİLİM'
Polis şüphe üzerine bir otomobili durdurdu. Otomobilde yolcu olan Çağatay Soylu'nun üst aramasında bıçak ele geçirildi. Bıçağın sahibi Çağatay Soylu, "Yasal olmadığını biliyorum. Pişman değilim. Genel bilgi taramam temiz" dedi. Öte yandan otomobilde herhangi bir suç unsuruna rastlanmadı.
'EVE GİDİNCE BIÇAĞI BIRAKAYIM'
Bir başka otomobili durduran polis, sürücünün üst aramasını yaptı. Herhangi bir suç unsuruna rastlanmadı. Otomobil arandığında ise, torpidoda sürücüye ait olduğu tespit edilen bıçak ele geçirildi. Sürücü F.T., "Kastamonu'dan geliyorduk. Bir arkadaşım hediye aldı, torpidoda kaldı. Bıçağı eve bırakacaktım. İsterseniz bıçağı, şimdi eve gittiğimde bırakayım" şeklinde konuştu.
Polis ekipleri tarafından Çağatay Soylu ve F.T. Kartal Şehit Selahattin Aslantepe Polis Merkezi'ne götürülerek, haklarında cezai işlem uygulandı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Polis ekiplerinin durdurması
-Otomobillerin aranması
-Genel Bilgi Tarama sorgusu
-Bıçağın ele geçirilişi
-Çağatay Soylu ile röportaj
-F.T.'nin savunması
-Polis otosuna bindirilişleri
-Genel ve detay görüntü
===========================
4- GAZİOSMANPAŞA’DA İNŞAAT NEDENİYLE YOL ÇÖKTÜ, DUVARLARI ÇATLAYAN 4 BİNA BOŞALTILDI
Baran AKKAYA/İSTANBUL,(DHA) - GAZİOSMANPAŞA’da devam eden inşaat çalışması sırasında, mahallenin çeşitli yerlerinde toprak kaymaları meydana geldi. Bazı binaların duvarlarında çatlaklar oluşurken, sokakta çökme olduğu belirlendi. Belediye ekipleri tarafından duvarları çatlayan 4 bina boşaltıldı. Binalarda yaşayanlar otellere yerleştirildi.
Olay, dün öğle saatlerinde Yıldıztabya Mahallesi Taşocağı Dikyol Sokak'ta meydana geldi. Sokak üzerindeki binaların bir kısmı, kentsel dönüşüm kapsamında yeniden yapılmak üzere tahliye edildi. Geri kalan binalarda yaşayanlar ise evlerinde oturmaya devam etti. Bir süre önce mahallede inşaat çalışmaları başladı. Bugün, devam eden çalışmalar nedeniyle sokakta çökme meydana gelirken, bazı binaların duvarlarında çatlaklar oluştu. Olayın ihbar edilmesi üzerine bölgeye gelen belediye ekiplerinin incelemelerinde, 4 binanın tahliye edilmesine karar verildi. Binalarda yaşayanlar otellere yerleştirildi.
Bölgedeki mağdurlardan Zeliha Şen, "Burası inşaattan kaynaklanan bir olay ve bizler hala onun mağdurlarıyız. Eyüp’te buna dahil oldu, Esentepe Mahallesi olarak. Bu süreçte bizim daha davalarımız sürerken, valiliğin akşam konuşup, onaylayıp, bugün onayı geçirdikleri olayı yaşıyoruz şu an. Bir valilik imzası ile bu karda, kışta bu evleri boşalttılar. Biz boşaltmazsak zor kullanacaklarını söylediler. Biz şu an sokakta kaldık gördüğünüz gibi. Biz evimizin yerine ev istiyoruz. Biz hak sahibiyken dilenci durumuna düşmek istemiyoruz. İki hafta önce burada yine kayma oldu. Buradaki yarıkları kapadılar. Yani yamaladılar" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü
-------
- Tedbiren kapatılan sokak
- Yoldaki çökme
- Binalarda oluşan çatlaklar
- Kayma sonucu yan yatan bina
- Devam eden inşaat çalışması
- Zeliha Şen ile röp.
- Detay
==========================
5- DÜNYA’NIN EN BÜYÜK YOLCU UÇAĞININ KAPTAN KOLTUĞUNDA İLK TÜRK KADIN PİLOT
İbrahim YILDIZ/İSTANBUL, (DHA) - PİLOT Gökçe Kübra Yıldırım, Dünya’nın en büyük yolcu uçağı olan Airbus A380 tipi yolcu uçağının kaptan koltuğuna oturan ilk Türk kadın pilot oldu.
Türk kadınlarının gökyüzündeki başarılarına bir yenisi daha eklendi. Türk Hava Yolları (THY) Teknik A.Ş’ de staj yaparak havacılığa adım atan Gökçe Kübra Yıldırım, gökyüzü hayallerini gerçekleştirmeye karar verdi. Gerekli eğitimleri tamamladıktan sonra THY'nin Airbus filosunda ikinci pilot olarak göreve başlayan Yıldırım, daha sonra kariyerine Dubai'de devam etme kararı aldı. Türk kadın pilot 12 yıl önce adım attığı havacılık sektöründe şimdi ise Dubai’nin en büyük havayolu şirketinde Airbus A380 tipi uçakta pilot oldu. Gökçe Kübra Yıldırım dünyanın en büyük çift katlı uçağında kaptan pilot olarak görev yapmaya başladı. Sosyal medya hesabından duygularını paylaşan Türk kadın pilot Gökçe Kübra Yıldırım, “Yaklaşık 12 yıl önce başladığım bu yolculuk, bugün beni kaptanlık noktasına taşıdı. Her bir adım, her zorluk, her başarı bana çok şey kattı. Bu meslek, sadece bir iş değil, hayatımın parçası oldu. Bugün burada olmamı sağlayan, destekleyen hep arkamda olan herkese teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.
============================
6- BAKAN URALOĞLU: SOSYAL MEDYA KULLANIMINDA 16 YAŞI HALKIN YÜZDE 79.4'Ü DESTEKLİYOR
Canan İLARSLAN – Emir Efe BENLİOĞLU/İSTANBUL (DHA)- ULAŞTIRMA ve Altyapı Bakanlığı'nın himayelerinde gerçekleşen Ulaşım ve Altyapıda Türkiye Yüzyılı Zirvesi'nde konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Sosyal medyada yapılacak olan, dezenformasyon ve yanlış bilgilendirmeleri bir birey hangi yaştan sonra daha doğru değerlendirebilir? Nasıl muhakeme edebilir? Biz bu konuda 13 değil de 16 yaşın daha doğru olduğunu düşünüyoruz. Türkiye'nin çok ciddi kamuoyu araştırmacılarının birisine bu konuyu çalıştırdık. Bu konuda 16 yaşı halkın yüzde 79.4'ü destekliyor, doğru buluyor" dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı himayelerinde gerçekleştirilen 'Ulaşım ve Altyapıda Türkiye Yüzyılı Zirvesi', İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlendi. Programa Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, bakan yardımcıları ve çok sayıda davetli katıldı. Alanında öncü firmaların da katıldığı zirvede, modern ve sürdürülebilir projeler, ulaşım ve altyapı ağları, lojistik ve taşımanın uluslararası seyri gibi konularda çalışmalar yapıldı.
'GELECEK İLE İLGİLİ BİR ENDİŞEMİZ YOK'
Programda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "'Kalkınma Yolu' projesi gerçekten kıymetli bir proje. Burada bir kere, dünyada çok ciddi şekilde artan bir ticaret yükü var. Bunun da taşınması lazım. Şu anda Çin'den çıkan, Uzak Doğu'dan çıkan bir yük Londra'ya kadar eğer Süveyş kanalından geçerse 35 günlük bir seyahat süresi var. Ama malum İsrail'in vahşetinden dolayı Ümit Burnu’nu dolanan gemiler var, o da 45 günde gidiyor. Bizim hali hazırdaki orta koridorda bu süre 18 gün civarında. Biz Kalkınma Yolu Koridoru'nu bitirdiğimizde, hayata geçirdiğimizde 25 günde, yani daha çok denizden gelen yüklerin 35 gün ya da 45 gün yerine, 25 günde Basra Körfezi'ndeki Irak’ın inşa ettiği ilk fazı bu sene açılacak olan Fav Limanı'ndan gelen yüklerin bin 200 km’lik Irak sınırlarından geçen öncelikle demiryolu, karayolu, enerji ve iletişim hatlarını da ilave ediyoruz, sonra da ülkemizden gelip yaklaşık 2 bin 90 kilometrelik bir seyir ile Kapıkule'den Avrupa'ya gidecek. Aynı zamanda da hat Karadeniz, Akdeniz ve Ege Bölgesi’ne bağlanacak. Burası bu anlamda Türkiye'nin bir ticaret koridoru olma stratejisini, konumunu daha da güçlendirmiş olacak. Biz yolumuza devam ediyoruz ve gelecek ile ilgili bir endişemiz yok" ifadelerini kullandı.
'HESABIN YAPILMASINDA EKSİKLİK YOK, GEREĞİNİN YAPILMASINDA SIKINTILAR VAR'
İstanbul'un ihtiyaçlarının belirlenmesi gerektiğini söyleyen Bakan Uraloğlu, "Öncelikle ihtiyaçlarımızı doğru tespit etmemiz lazım. Bizim 16 milyon ve günlük nüfusu 20 milyonlara varan bir mega şehirden bahsediyoruz. Bütün şehirlerimiz için aynı şeyi konuşabiliriz ama burası elbette en yoğun, en üst seviyede. Bir kere neye ihtiyacımızın olduğunu doğru tespit etmemiz lazım. Onun tespitini yaptıktan sonra da gereklerini yapmamız lazım. İstanbul'daki konut alanlarından üretim merkezlerine, ticaret merkezlerine kadar ve yaşayan insanların iş bağlantılarını düşününceye kadar, 'Seyahatlere hangi ulaştırma yapılarıyla çözüm getirirsiniz?' bunun hesabının doğru yapılması gerekir. Bu hesaplar yapılıyor. Hesabın yapılmasında görebildiğim kadarıyla çok bir eksiklik yok. Ama hesabın gereğinin yapılması noktasında biraz sıkıntılar var. İstanbul gibi bir şehirde siz artık ulaşım ihtiyaçlarını yer üstünde çözemezsiniz. Böyle bir imkan yok. Fiziki olarak da yok. Baktığınız da dünyada da yok. O zaman yeraltına inmemiz gerekir. Yeraltından çözmemiz gerekir bu ihtiyacı. Ana çözümler mutlaka metro hatları ve raylı sistemler ile olmak durumunda. Bu konudaki otorite de bizim bakanlığımız. Bu anlamdaki her türlü ulaştırma, ulaşım planlarını biz onaylıyoruz. İstanbul içinde yaptığımız çalışmaya göre toplam bin 4 kilometrelik bir raylı sisteme ihtiyacımız var. Şu anda aşağı yukarı 390 - 400 kilometre civarında metro hattına sahibiz. Bunun üzerine yaklaşık 600 kilometre civarında daha metro yapmamız lazım ki, İstanbul'un dertlerini çözelim. Bizim bakanlığımızda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin çok net olarak bekleyen hiçbir projesi yok. Biz de onay bekleyen hiçbir proje yok. Biz gerekli onayları vermiş durumdayız" dedi.
‘YASAKLAYICI BİR TAVIRLA DEĞİL, EĞİTİCİ BİR TAVIRLA ÇALIŞMA İÇERİSİNDEYİZ’
Türkiye'de faaliyet gösteren sosyal medya platformlarından bahseden Bakan Uraloğlu, "Türkiye'deki sosyal medya platformlarının tamamı temsilci atadı. En son X platformu atadı. Toplam 7 tane platform var. Hepsinin şu anda resmi bir sorumlusu var. Bu kıymetli, ama yeterli değil. Burada içerik çıkarma ile ilgili henüz bir şey yapamıyoruz. Bunun için kanunen bir düzenleme yapmamız gerekir. Discord ve roblox gibi esasında çok masumane yaklaşılan, belli ihtiyaçları da belki karşılayan, ama devamında çok farklı imkanlar sunan ya da çok farklı noktalara teşvik eden, yönlendiren uygulamalar var. Bunların önüne geçmemiz lazım. Toplumumuzu genel anlamda bir koruma refleksi göstermemiz lazım. Burada yasaklayıcı bir tavırla değil, eğitici toplumdan gelen talepleri de dikkate alarak bizim kültürel ve inanç noktasındaki değerlerimizi de dikkate alarak bir çalışma içerisindeyiz. Bu anlamda da bu sene bir mesafe alacağımızı söyleyebilirim" şeklinde konuştu.
'16 YAŞI HALKIN YÜZDE 79.4'Ü DESTEKLİYOR'
Sosyal medyada muhakeme yaşının belirlenmesi gerektiğini belirten Bakan Uraloğlu, "Sosyal medya platformları insanların istediği her şeyin maalesef konuşulduğu ve süzgeçten geçirilmediği bir ortam. O zaman buradaki yapılacak olan, dezenformasyon ve yanlış bilgilendirmeleri bir birey hangi yaştan sonra daha doğru değerlendirebilir? Nasıl muhakeme edebilir? Biz bu konuda 13 değil de 16 yaşın daha doğru olduğunu düşünüyoruz. Türkiye'nin çok ciddi kamuoyu araştırmacılarının birisine bu konuyu çalıştırdık. Bu konuda 16 yaşı halkın yüzde 79.4'ü destekliyor, doğru buluyor. Yüzde 79.4 çok kıymetli bir rakam. Dolayısıyla bu düzenlenmeyi yapacağız ve bu sene hayata geçirmiş olacağız. Sosyal medya platformlarının hepsinin bir muhatabı var. Biz üst perdeden ve yüksek sesle, 'Kapatırız' diyoruz. Bu karşılık buluyor ve yaptık da. 9-10 gün instagram’ı kapattık, erişime engel getirdik. Ondan sonra istediklerimizi yaptırma noktasında elimizin güçlendiğini söyleyebilirim. Hepsinin de resmi temsilcisi var ve bizim yapacağımız düzenlemelerle, mevzuat düzenlemeleriyle oradaki gri alanları iyice ortadan kaldırmış olacağız" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------
- Programdan görüntüler
- Bakan Uraloğlu'nun konuşması
- Detay
===============================
7- AVCILAR'DA KAÇAK MOLOZ DÖKÜMÜ KAMERAYLA TESPİT EDİLDİ, 2 KİŞİYE 80 BİN TL CEZA KESİLDİ
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- AVCILAR’da çuvallara doldurdukları molozları kaçak şekilde getirip boş arsaya bırakan 2 araç, güvenlik kameraları ile tespit edildi. Avcılar Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, araç sahiplerine toplam 80 bin lira idari para cezası uyguladı.
Avcılar'da Yeşilkent, Firuzköy ve Tahtakale mahallelerindeki boş arazilere kaçak moloz dökümü yapıldığı yönünde yoğun ihbar alan Avcılar Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, belirlenen bölgelere güvenlik kamerası kurarak önlem aldı. Ekiplerin denetimlerinde, çuvallara doldurdukları molozları Yeşilkent ve Firuzköy mahallelerindeki boş arsalara getirerek, bırakan 2 araç tespit edildi. Bölgeye giderek kaçak şekilde bırakılan atıkların miktarını hesaplayan zabıta ekipleri, araç plakalarından yola çıkarak araç sahiplerini tespit etti. Araç sahiplerinden birine bıraktığı atık miktarına göre 20 bin lira, diğerine ise 60 bin lira idari para cezası uygulandı. Ayrıca, araç sahiplerinin kimlikleri adli işlem yapılması için polise de bildirildi.
'ÇEVREYİ KİRLETMELERİNE İZİN VERMEYECEĞİZ'
Kaçak moloz dökümüyle mücadele konusunda yapılanları anlatan Avcılar Belediyesi Zabıta Müdürü Adnan Karakoç, "Yeşilkent, Firuzköy, Tahtakale gibi bazı bölgelerimize kamera sistemini oluşturduk. Kamera kontrolünü arkadaşlarımız yapmaktalar. Kayıtta da gördüğünüz gibi, Yeşilkent G520 Sokak’ta gelip molozunu kaçak olarak döküyor. Firuzköy’de Gölboyu dediğimiz bölgede de vatandaş geliyor, kaçak olarak dökümünü yapıp, alandan ayrılıyor. Bunların tespitini yaptık. Adreslerine cezalarını gönderiyoruz. Kaçak döküm ile ilgili arkadaşlarımız 7 gün 24 saat denetim yapmaktalar. Bu kişilerin bilgilerini ilçe emniyet müdürlüğümüzden alıyoruz. Çevreyi kirlettiklerinden dolayı cezai işlem uyguluyoruz. Birisine 20 bin TL, diğerine 60 bin TL ceza uyguladık. Zabıta olarak kararlıyız, çevreyi kirletmelerine izin vermeyeceğiz" dedi.
Görüntü Dökümü:
-----------
(Güvenlik kamerası)
- Araçların boş arazilere kaçak moloz bırakması
(Aktüel)
- Zabıta Müdürü Adnan Karakoç ile röp.
===============================
8- ÇEKİCİ İLE OTOMOBİL ARASINA SIKIŞARAK AĞIR YARALANAN KURYE, ADLİYEDE BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
Leyla YILDIZ/ İSTANBUL, (DHA)- PENDİK'te trafikte tartıştığı otomobil sürücüsü tarafından otomobil ile çekici arasına sıkıştırılarak ağır yaralanan motosikletli kurye Fatih Ferah, İstanbul Anadolu Adalet Sarayı'na gelerek basın açıklaması yaptı. Ferah açıklamasında, “En ağır cezayı almasını istiyorum. 9 kaburga kemiğimde kırığım var. Sol kolumda lif yırtığı var. Nefes almakta bile güçlük çekiyorum. Uzun bir tedavi sürecim olacak. Akciğerim sönük, karaciğerimde yırtık var. Ayakta durmakta da güçlük çekiyorum" dedi.
Olay 8 Şubat Cumartesi günü saat 16.00 sıralarında Çamşeşme Mahallesi'nde yaşandı. Trafikte 34 EH 6467 plakalı otomobil sürücüsü Vedat Kızıl ile 34 KYG 127 plakalı motosikletli kurye Fatih Ferah arasında tartışma yaşandı. Tartışmanın büyümesiyle motosikletli kurye Ferah, Kızıl'ın kullandığı otomobilin sağ aynasını kırdı. Duruma öfkelenen Vedat Kızıl, otomobiliyle motosikletli kuryeye çarparak, Ferah'ı park halindeki çekici ile kendi otomobili arasında sıkıştırdı. Ağır yaralanan Fatih Ferah hastaneye kaldırılırken, polis tarafından gözaltına alınan otomobil sürücüsü Vedat Kızıl tutuklandı.
‘AKCİĞERİM SÖNÜK, KARACİĞERİMDE YIRTIK VAR’
Hastanedeki tedavisinin ardından bugün Anadolu Adalet Sarayı'na gelen motosikletli kurye Fatih Ferah, basın mensuplarına açıklama yaptı. Olay günü yaşadıklarını anlatan motosiklet sürücüsü Fatih Ferah, "Otomobil sürücüsü başka bir sürücü ile kavga ediyordu. Ben onları sakinleştirmeye çalışırken, benim motoruma arkadan çarptı. Bu temasta sağ ayağım tampona sıkıştı. Motorumu hafif ileri aldım, şahıs aracını üzerime sürmeye devam etti ve motorumu devirdi. Derdini anlamak için, sormak için motorumdan aşağı indiğimde, tekrar yerde motoruma şiddetle çarparak olay yerinden kaçtı. Sonrasında internette izlediğiniz üzere, şahsın camına yanaştım. Tekrardan tutanak tutmamız gerektiğini, aracıma zarar verdiğini güzel bir şekilde ifade ettim. Fakat şahıs tekrardan küfür ederek camını kapattı. O anlık sinirle onu durdurmak için zararımı karşılaması için yapmamam gereken bir hareketi yaptım ve aynasını kırdım. Ondan sonra şahıs böyle bir şeye kalkıştı. Beni öldürmeye çalıştı. Şikayetçiyim. En ağır cezayı almasını istiyorum. 9 kaburga kemiğimde kırığım var, sol kolumda lif yırtığı var. Nefes almakta bile güçlük çekiyorum. Uzun bir tedavi sürecim olacak. Akciğerim sönük, karaciğerimde yırtık var. Ayakta durmakta da güçlük çekiyorum" dedi.
‘KASTEN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS SUCUNDAN CEZALANDIRILMALI’
Olayı adli açıdan değerlendiren Ferah'ın avukatı Haydar Uysal, "Şu an Fatih kardeşimizin dosyası savcılıkta, soruşturma aşamasındadır. Henüz iddianame düzenlenmemiştir. Fakat fezlekede şüphelinin, 'Kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan kaynaklı fezlekesi düzenlenmiş ve dosya savcılık makamına teslim edilmiştir. Bizim burada toplanmamızın asıl amacı, günde binlerce kez olan maddi hasar ya da yaralanmalı trafik kazalarından kaynaklı bir açıklama yapmak değil. Çünkü bizim Fatih kardeşimizin, müvekkilimizin karıştığı kaza değil kesinlikle. Şüpheli şahsın fiillerinin yoğunluğu, hareketi, ayrıca otomobili yani aracın insan öldürmeye elverişli olması onun bizim müvekkilimizin canına kast ettiğinin gösteresidir. Bu sebeple şüpheli şahıs kesinlikle 'Kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan cezalandırılıp, ayrıca cezasında herhangi bir indirim yapılmamalıdır. Bunun sebebi ise, müvekkilimizin onun dikiz aynasını kırmasından kaynaklı bir haksız tahrik indirimi söz konusu olabilir, ama biz bunu kesinlikle kabul etmiyoruz. Müvekkilimizin de anlattığı gibi, olayın öncesinde kendi motosikletine bir maddi hasar verme durumundadır. Müvekkil bunu durdurmak adına maddi hasara yine maddi bir şekilde karşılık vermiştir. Ama şüpheli şahıs müvekkilimizin hasarına karşı canına kast etmiş, öldürmeye çalışmıştır. Bundan kaynaklı bizim iddianamede de savcılık makamı tarafından 'Kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan sevk edileceğine inancımız sonsuzdur" dedi.
Görüntü Dökümü:
--------------
- Motosiklet sürücüsü Fatih Ferah konuşma
- Avukat Haydar Uysal konuşma








