DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 1

1- İSTANBUL MERKEZLİ 9 İLDE ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTLERİNE OPERASYON: 42 KİŞİ YAKALANDI
Derya EVREN KORKMAZ / İSTANBUL, (DHA)- İstanbul merkezli 9 ilde, elebaşıları yurtdışında bulunan organize suç örgütü üyelerine yönelik bu sabah eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda 42 şüpheli yakalandı.
İstanbul Emniyeti İstihbarat ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde suç örgütlerine yönelik yürütülen çalışmalar kapsamında çalışma başlatıldı. Yapılan çalışmalar neticesinde 'maskeli şekilde çalıntı araç veya motosikletlerle kasten öldürme', 'kasten yaralama', 'tehdit', 'yağma ve yağma amaçlı iş yeri kurşunlama' suçlarına karışan şüphelilerin adresleri belirlendi. Çalışmaların ardından İstanbul merkezli Adana, Samsun, Siirt, Kocaeli, Ankara, İzmir, Tekirdağ ve Aydın'da belirlenen adreslere operasyon yapıldı. Operasyonda 42 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüpheliler işlemleri için emniyete götürüldü.
Operasyonu İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından duyurdu. Yerlikaya paylaşımında "İstihbarat birimlerimizin ve güvenlik güçlerimizin koordineli çalışmalarıyla, hiçbir suç ve suçlunun cezasız kalmaması için organize suç örgütlerine yönelik yürüttüğümüz mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Görüntü Dökümü:
--------------------
-Operasyondan görüntüler
===========================
2- ÜSKÜDAR'DA YOLCU MOTORU BALIKÇI TEKNESİNE ÇARPTI-1
İsa ALMAÇAYIR- Hiba HAKBİLİR / İSTANBUL, (DHA)- ÜSKÜDAR'da yolcu motoru balıkçı teknesine çarptı. Hasar gören tekne halatla motora bağlanarak batmaktan kurtarıldı.
Kaza, saat 07:00 sıralarında Üsküdar'da meydana geldi. İddiaya göre içinde yolcu bulunan motor, balıkçı teknesine çarptı. Çarpmanın etkisiyle ağır hasar gören balıkçı teknesi halatla yolcu motoruna bağlanarak batmaktan kurtarıldı. Kazada ölen ya da yaralanan olmadı. Ekipler kazayla ilgili çalışma başlattı.
Görüntü Dökümü:
-----------------
(cep telefonu)
-Motordan ve tekneden görüntü
========================
3-BAYRAMPAŞA'DA VİYADÜĞÜN GENLEŞME DERZİ KOPTU: 2 YARALI
Soner HASIRCIOĞLU/İSTANBUL, (DHA)- BAYRAMPAŞA'da TEM Bağlantı Yolu Sağmalcılar Viyadüğü'nde yerinden çıkan genleşme derzine çarpan motosikletteki 2 kişi yaralandı. Aynı yolda ilerleyen çok sayıda aracın da lastiği patladı.
Olay, saat 01.00 sıralarında TEM Bağlantı Yolu Edirne istikameti Sağmalcılar Viyadüğü üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, viyadüğün genleşme derzi henüz bilinmeyen bir nedenle koptu. Bu sırada seyir halindeki bir motosiklet kopan demir parçaya çarptı. Çarpmanın şiddetiyle yola savrulan motosiklet üzerindeki 2 kişi ağır yaralandı. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından yaralılar ambulansla hastaneye kaldırıldı.
ÇOK SAYIDA ARACIN LASTİĞİ PATLADI
Bu sırada aynı yönde ilerleyen çok sayıda aracın da, kopan parçaya çarparak lastiği patladı. Lastiği patlayan araçların bir kısmı çekici yardımıyla yoldan kaldırılırken, bazı sürücüler ise araçlarının lastiklerini yol kenarında kendileri değiştirdi.
'30-40 ARACIN LASTİĞİ PATLADI'
Aracının lastiği patlayan sürücü Hakan Yetimova, "Böyle bir şey yok. Geçen hafta aynı şey burada oldu. 30-40 aracın tekeri aynı bu şekilde patladı. 3-4 tane motosiklet ağır kaza yaptı. Taklalar attı. Çoğu kişinin kafası yarıldı. Kaburgaları kırıldı. Yani bir can pazarı yaşandı burada" dedi.
Karayolları ekipleri kopan parçanın onarılması için çalışma başlatırken, trafik akışı tek şeritten sağlanıyor. Polis ekipleri ise olayla ilgili inceleme başlattı. (DHA)
Görüntü Dökümü
----------------------------
-Olay yerinden görüntü
-Hakan Yetimova röp.
-Kopan demir parçadan detay
-Trafikten görüntü
-Genel ve detaylar
============================
4- YÖK BAŞKANI ÖZVAR: ÖĞRENCİLERİMİZİN LİSANS ÖĞRENİMİNİ 3 YIL İÇİNDE BİTİRMESİ MÜMKÜN HALE GELECEKTİR
Gülseren KARAPINAR-Feridun AÇIKGÖZ/İSTANBUL, (DHA)- YÜKSEKÖĞRETİM Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, YÖK ile İstanbul Sanayi Odası (İSO) arasında Meslek Yüksekokulları (MYO) iş birliği protokolü imza törenine katıldı. Törende konuşan Özvar, "Bütün bu çalışmalar neticelendiğinde, pek çok programda, arzu eden ve başarılı olan öğrencilerimizin lisans öğrenimini 3 yıl içinde bitirmesi mümkün hale gelecektir. Biz arzu ediyoruz ve istiyoruz ki başarılı öğrenciler daha erken mezun olabilsinler. Üniversitelerimiz bilhassa artık ikmal kursuna dönen yaz okullarını kesinlikle ortadan kaldırmalı" dedi.
YÖK (Yükseköğretim Kurulu) ile İstanbul Sanayi Odası (İSO) arasında, Meslek Yüksekokulları (MYO) iş birliği protokolünün imzalandığı, 'Küresel Rekabette Türkiye için Nitelikli İnsan Gücü ve Yenilikçi Ekosistem: Yeni YÖK Vizyonu ve Üniversite-Sanayi İş Birliğinde Dönüşüm' gündemiyle Odakule Fazıl Zobu Meclis Salonu'nda düzenlenen İSO Meclisi 2025 Yılı Ekim Ayı Olağan Toplantısı'nda Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar konuştu. YÖK ile İSO arasında Meslek Yüksekokulları (MYO) iş birliği protokolünün de imzalandığı Meclis toplantısına Hakkari Valisi Ali Çelik, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Eyüp Debik, Boğaziçi Üniversitesi Rektör Prof. Dr. Mehmet Naci İnci, Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Okur, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın ,İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan ve Yüksekova Ticaret Sanayi Odası Meclis Üyeleri de katıldı.
'7 İLİMİZDE PİLOT UYGULAMALAR BAŞLATILACAKTIR'
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, "Bugün burada, ülkemizin üretim gücü ile bilgi gücünü aynı zeminde buluşturacak, yükseköğretim sistemimiz açısından mühim ve kıymetli bir adımı birlikte atıyoruz. İstanbul Sanayi Odası ile imzalayacağımız bu iş birliği protokolü, üniversitelerimizle sanayi dünyamız arasında kalıcı ve sistematik bir köprü kuracaktır. Bu protokolün temel amacı; üniversitelerimiz ile sanayimiz arasındaki iş birliğini sistematik, sürdürülebilir ve ölçülebilir hale getirmek, sanayimizin Ar-Ge, inovasyon ve sürdürülebilirlik kapasitesini artırmak, nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesini güvence altına almak, üniversitelerdeki bilgi birikimini üretimle buluşturmak, meslek yüksekokullarının sanayiyle birlikte yönetilmesini ve müfredatların sektör ihtiyaçlarına göre güncellenmesini sağlamaktır. Yükseköğretim sistemimizde, istihdamla doğrudan bağlantılı, uygulama temelli bir eğitim anlayışını benimsiyoruz. Bu doğrultuda, bu dönem için belirlediğimiz en önemli gündem başlıklarından biri, ön lisans ve lisans düzeylerini kapsayacak şekilde işyerinde uygulamalı eğitim modelinin bütün üniversitelerimize yaygınlaştırmaktır. Bugüne kadar amacına hizmet etmeyen veya verimsiz kalan staj uygulamalarını, doğrudan üretim süreciyle bütünleşmiş işyeri temelli mesleki eğitime dönüştürmek üzere tedbirler almaya başladık. Öğrencilerimizin 20-30 gün gibi kısa süreli ve verimliliği hem öğrenci hem firmalar için tartışmalı stajlarının yerine daha kapsamlı, iyi yapılandırılmış ve sektörle iç içe bir staj sisteminin kurulması gerekmektedir. Bunun için, staj uygulaması olan önlisans programlarında 3+1 veya 2+2 ve lisans programlarında ise 7+1 veya 6+2 gibi modelleri hayata geçirmenin uygun olacağını düşünüyor ve bu sistemi yavaş yavaş taliplisi olan üniversitelerde uygulamaya başladığımızı sislerle paylaşmak isterim. Bu modeller eğitim sisteminde köklü değişiklikleri değil, fakat sistem içinde beceri kazandıracak uygulama ve tecrübelere ağırlık vermektedir. Bunları uygulamaya başladığımızda öğrenciler, yalnızca sınıfta değil; doğrudan iş hayatının içinde, gerçek üretim ortamlarında deneyim kazanacaklar. Bu sayede mezunlarımız, daha donanımlı, üretken ve istihdam odaklı bireyler haline gelecektir. Bu model, aynı zamanda üniversite-sektör iş birliğini ciddi ölçüde güçlendirecektir. Hiç şüphe yok ki işyerinde mesleki eğitime daha fazla ağırlık vermek sektörlerimizin, işyerlerinin kapasiteleri ölçüsünde mümkün olabilecektir. Bu kapsamda Konya, Gaziantep, İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir ve Ankara olmak üzere 7 ilimizde pilot uygulamalar başlatılacaktır. Bu illerdeki üniversitelerimizin mesleki eğitimine yönelik öğrenci sayıları, işletmelerin üretim ve istihdam potansiyeli, sektörlerin uygulamalı eğitim imkânları detaylı biçimde analiz edilerek kapsamlı bir envanter hazırlanmaktadır. Sektör bazlı sınıflandırmalar ve eşleştirmeler yapılarak öğrencilerimizin nitelikli uygulama alanlarına erişimini sağlayacak güçlü bir altyapı kurulmaktadır. Bu büyük dönüşüm, yalnızca Yükseköğretim Kurulu’nun değil; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve tüm ticaret ve sanayi odalarının üyelerinin aktif katılımıyla, güçlü bir ortaklık modeliyle yürütülecektir. İlk etapta 7 ilde başlayacak olan bu uygulamalı eğitim modeli, alınacak sonuçlara göre tüm ülke geneline yaygınlaştırılması planlanmaktadır. Amacımız sadece meslek yüksekokullarında değil, lisans programlarında da işyeri temelli eğitimi kurumsallaştırmaktır. İstanbul Sanayi Odası ile bu konuda yapacağımız iş birliğinin son derece mühim olduğunu, bahsettiğim pilot illerdeki çalışma için öncü olacağını özellikle ifade etmek isterim. Bu noktada, geçmişte büyük başarı sağlamış OSB-MYO modelimiz bizim için güçlü bir referanstır. Organize Sanayi Bölgelerinde açtığımız meslek yüksekokulları, öğrencilerin edindikleri teorik bilgiyle beraber iş yeri ortamında üretim sürecine katılarak beceri kazanmasını sağlamakta ve mezuniyet sonrasında öğrencilerine imkan verdiği yüksek istihdam oranlarıyla dikkat çekmektedir. Bu modeli daha fazla yaygınlaştırmak için ülke genelinde çalışmalarımız devam etmektedir" dedi.
‘ARZU EDEN VE BAŞARILI OLAN ÖĞRENCİLERİMİZİN LİSANS ÖĞRENİMİNİ 3 YIL İÇİNDE BİTİRMESİ MÜMKÜN HALE GELECEKTİR’
Özvar, "Yükseköğretim sistemimizde başlattığımız bir diğer reform programı hakkında kısaca bilgi vermek isterim. Lisans düzeyinde de program içeriklerini daha fazla uygulamalı, proje ve araştırma odaklı bir yapıya kavuşturma düşüncemize uygun olarak bazı programlarda teorik yoğunluğun azaltılması ve sadeleştirmeye gidilmesi yönünde somut adımlar atmaya başladık. Bu çerçevede, AKTS sisteminin yeniden değerlendirilmesi ve ders yüklerinin öğrencilerimize nitelikli beceriler kazandıracak şekilde yeniden yapılandırılması önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Bunların yanında, yaz okullarının asli işlevlerine dönmesi ve başarılı öğrencilere üst dönemlerden ders almaya imkan verecek şekilde yeniden yapılandırılması da gündemimizdeki önemli başlıklardandır. Bütün bu çalışmalar neticelendiğinde, pek çok programda, arzu eden ve başarılı olan öğrencilerimizin lisans öğrenimini 3 yıl içinde bitirmesi mümkün hale gelecektir. Biz arzu ediyoruz ve istiyoruz ki başarılı öğrenciler daha erken mezun olabilsinler. Üniversitelerimiz bilhassa artık ikmal kursuna dönen yaz okullarını kesinlikle ortadan kaldırmalı. Bunun yerine yaz okulları üst sınıflardan ders alacak şekilde yapılandırılmalıdır. Öğrencilerimiz vize, final ve bütünleme sınavlarına girmektedir. Yaz okulları ilave bir bütünleme sınavı veren kurs olmaktan çıkarılmalıdır. Bu konuda yüksek öğretim kurumlarımızla, üniversitelerimizde bu konudaki irademizi paylaştığımızı da sizlere ifade etmek isterim. Mevcut haliyle daha kısa süre içerisinde öğrencilerimizin daha erkenden mezun olmasına engel olmadığı gibi aksine imkanda vermektedir. Bu tespitlerin ardından müfredat güncellemeleri, iş yeri eğitimi uygulamaları ve staj modelleriyle sektörün beklentilerini karşılamayı hedefliyoruz. Bu teknik becerilerin tespitini ülke genelinde İŞKUR anketleri üzerinden de ayrıca gerçekleştireceğiz. Ancak İstanbul Sanayi Odası’nda yapılacak çalışma, çok daha özel ve sahaya dayalı bir nitelikte olacaktır. Yüz yüze yapılacak görüşmelerle, sektör temsilcilerimizin katkıları sayesinde teknik becerilerin en doğru şekilde ortaya konulacağına inanıyoruz" dedi.
‘SEKTÖRDEN TECRÜBELİ KİŞİLERİN EĞİTİM SÜRECİNE DAHA FAZLA DAHİL OLMASINI ÖNEMSİYORUZ’
Özvar, "Sektörden tecrübeli kişilerin eğitim sürecine daha fazla dahil olmasını önemsiyoruz. Sanayi kuruluşlarımızda yıllarca deneyim kazanmış nitelikli uzmanlarımızın, özellikle meslek yüksekokullarında ve uygulamalı eğitim programlarında eğitmen olarak görev alması, doktoralı sektör çalışanlarının üniversitelerimizde kısmi zamanlı öğretim elemanı olarak katkı sağlaması, öğrencilerimizin pratik bilgi ve becerilerinin gelişmesi açısından büyük bir fırsattır. Bu yaklaşım, sadece öğrencilerimizin niteliğini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda üniversite ile sektör arasındaki etkileşimi de güçlendirecektir. Akademisyenlerimizin salt danışmanlık yapmanın ötesine geçip sektör tecrübelerini artırmalarını arzu ediyoruz. Üniversite öğretim elemanlarının iş dünyasında belirli dönemlerde görev alarak güncel üretim süreçlerini, teknolojik yenilikleri ve iş dinamiklerini doğrudan tecrübe etmeleri, yükseköğretim müfredatına önemli katkılar sağlayacaktır. Öğrencilerimize sağlanan sigorta ücretleri veya mali destekler, kimi zaman yanlış yorumlanmakta ya da gereksiz bir yük gibi görülmektedir. Oysa işyeri eğitimi yapan veya staj gören her öğrenci, sektörün geleceğine yapılan bir yatırımdır. Bu insan kaynağını doğru değerlendirirsek, sektöre dönüşü ve katkısı da o ölçüde yüksek olacaktır. İnanıyorum ki öğrencilerimizi geleceğe daha sağlıklı ve isabetli hazırlama misyonumuz firmalarımızın ve şirketlerimizin desteği ile ancak başarılı olacaktır" dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü:
-------------
-Katılımcılardan görüntüler
-YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın konuşması
-Protokol imzalanması
-Genel ve detay görüntüler
========================
5- MALTEPE'DE TRAFİKTE TARTIŞTIĞI SÜRÜCÜYÜ ARACIYLA ÇARPARAK ÖLDÜRDÜ
Mert ORDU- Leyla YILDIZ/İSTANBUL,(DHA)-MALTEPE'de Batuhan E. (27), trafikte tartıştığı Baran İren (27)'e aracıyla çarptı. Olayın ardından hastaneye kaldırılan Baran İren hayatını kaybederken, Batuhan E. gözaltına alındı. Yaşanan olay güvenlik kamerasına yansırken şüpheli tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edildi. Şüpheli Batuhan E. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Olay, dün gece saat 02.40 sıralarında Fındıklı Mahallesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Batuhan E. ile Baran İren arasında henüz bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Batuhan E., 01 AEM 120 plakalı otomobili Baran İ.'nin üzerine sürdü. Çarpmanın etkisiyle yaklaşık 3 metre sürüklenen İren, kaldırım taşı ile araç arasında sıkıştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırdığı ağır yaralı Baran İren hayatını kaybetti. Olayın ardından park halindeki araçlara çarparak kaçan sürücü B.E., polis ekipleri tarafından kısa sürede yakalandı. Olayın ardından Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, 'kasten öldürme' suçundan soruşturma başlattı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheli adliyeye sevk edildi. Savcılıktaki ifadesi tamamlanan Batuhan E., tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edildi.
KAZA ANI KAMERADA
Olay anı binanın güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, sürücünün birkaç kez ileri geri manevra yaptığı, bu sırada yolda yürüyen Baran İren'in araca doğru geldiği, sürücünün de üzerine sürerek çarpması sonucu İren'in yola savrulduğu anlar yer aldı.
ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Batuhan E. çıkarıldığı mahkemece 'Kasten öldürme' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. (DHA)
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------
(Güvenlik kamerası)
-Sürüyücü cip ile ezdiği anlar
(Cep telefonu)
-Olay yerinden görüntüler
-Yaralının ambulansa bindirilmesi
============================
6- ÇATALCA’DA AHIRDA YANGIN ÇIKTI: 4 BÜYÜKBAŞ HAYVAN TELEF OLDU
Baran AKKAYA /İSTANBUL,(DHA)-ÇATALCA’da bir ahırda yangın çıktı. Kısa sürede büyüyen yangın bitişikteki samanlığa ve eve sıçradı. Alevler itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Çıkan yangında 4 büyükbaş hayvan yanarak telef oldu.
Yangın saat 17.00 sıralarında Dağyenice Mahallesi’ndeki bir ahırda çıktı. Henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangın kısa sürede büyüyerek bitişikteki samanlığa ve eve sıçradı. Çevredekilerin ihbarı üzerine adrese itfaiye, acil sağlık ve polis ekipleri geldi. Alevler itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Çıkan yangın nedeniyle 4 büyükbaş hayvan yanarak telef oldu. Sağlık ekiplerinin kontrollerinin ardından yaralanan kimsenin olmadığı belirlendi. Yangının çıkış nedenine ilişkin inceleme başlatıldı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
------------
-Yangına müdahale eden ekipler
-Yanan ahır
-Genel ve detay görüntüler
===========================
7- SULTANGAZİ'DE ESKİ EŞİNİN EVİNE YANICI MADDE ATAN KİŞİ KAÇTI; 3'Ü AĞIR 7 YARALI
Baran AKKAYA-Emin YEŞİL/İSTANBUL,(DHA)-SULTANGAZİ’de Bahadır Aslan, kısa süre önce boşandığı eski eşi Nevin Demir'in yaşadığı binaya yanıcı madde atarak kaçtı. Çıkan yangın nedeniyle 3'ü ağır 7 kişi yaralandı. Polis ekipleri Bahadır Aslan'ı yakalamak için çalışma başlattı.
Yangın saat 19.00 sıralarında Esentepe Mahallesi 2850. Sokak'taki 4 katlı binanın bodrum katında çıktı. Bahadır Aslan, kısa süre önce boşandığı eski eşi Nevin Demir’in yaşadığı binaya gitti. Aslan yanında bulunan yanıcı maddeyi binanın merdiven boşluğuna atıp kaçtı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, acil sağlık ve polis ekipleri geldi. Yangında binanın içinde mahsur kalan kişiler itfaiye ekipleri tarafından kurtarılarak sağlık ekiplerine teslim edildi. Sağlık ekiplerinin kontrollerinde yangında dumandan etkilenen 3'ü ağır 7 kişi ambulansla hastaneye kaldırıldı. Polis ekipleri kaçan Bahadır Aslan'ı yakalamak için çalışma başlattı.
'İÇERİ YANICI MADDE ATMIŞ İNSANLAR ÇIKMASIN DİYE DEMİR KAPIYI ÇEKMİŞ'
Nevin Demir’in abisi Kemal Demir, "Sürekli tehditler ediyordu. Bugün de tehdit etti evinizi yakacağım, arabanızı yakacağım, iş yerinizi basacağım diye. İkinci kez kundaklama yapıyor. Bu şahıs eski eniştemiz, kız kardeşimle evliydi. Mahkeme kararıyla boşandılar. Karşılıklı bir sıkıntı olmadan boşandılar, kardeşim çocuklarını aldı herhangi bir nafaka istemedi. Çocukları ve kendisi de devlet güvencesi altında. Kardeşimden boşandıktan sonra çocuklara şiddet, hakaret uyguladığından devlet göstermiyor. Bundan sonra bize döndü siz yaptınız diye. Ailesiyle konuştum bugünde abisinee dedim ki 'psikolojik sorunu olabilir tedavi yaptırın, bizi de dinlemiyor' dedim. Burada bir insanın ölmesi mi gerekiyor? İçeri yanıcı madde atmış insanlar çıkmasın diye demir kapıyı çekmiş alevler iyice büyüsün diye. Dumandan çok etkilenenler var şu an herkes hastanede" ifadelerini kullandı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
------------
(Cep telefonu)
-Ekiplerin çalışmaları
(Aktüel)
-Kemal Demir ile röportaj
-Yangının çıktığı yer
-Genel ve detay görüntüler
============================
8- ÖZGÜR ÖZEL ARNAVUTKÖY'DE KONUŞTU
İSTANBUL,(DHA) - CUMHURİYET Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Arnavutköy'de düzenlediği 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitinginde konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel partisinin Arnavutköy'de düzenlediği mitingde konuştu.
Özel, "Geçen hafta mitingde dedim ki 'Gelecek hafta Arnavutköy'e gidiyoruz. Arnavutköy'de rezaleti anlatacağız.' Arnavutköy'de yaşananlar öyle rezalet ki ilçe yönetimimiz, başkanımız anlata anlata bitiremiyorlar. Dedik ki 'Otobüsün üstünden bir tane olur, iki tane olur. Önce 'üç olsun' dediler, sonra dediler ki 'Hiç olmazsa bu dört rezaleti, rezaletin daniskasını anlat oradan.' Arnavutköy bunları biliyor, Türkiye duysun. Birazdan bahsedeceğim. Ama 10 ay uğraşıp da iddianame diye süklüm püklüm dökülen, kanıtı olmayan, 'oradan duydum', 'buradan duydum', 'ben buraya bir şey uydurdum'la iddianame yazan İstanbul Cumhuriyet başsavcısına sesleniyorum. Sayın Akın Gürlek, şimdi hani otobüsün üstünden inmeden soruşturma açıyorsun ya. Ekrem Başkan kürsüden inmeden soruşturma açıyorsun ya. Sabahın köründe milletin haysiyetine dokunduran, haysiyet katliamı yapan işler için uzun uzun basın bültenleri yapıyorsun ya. Şimdi talimatını ver ve dinle. Bu dört rezalet için ne yapacaksın göreceğiz. Öyle 10 ay boyunca emrinde 10 savcı, bütün emniyet, sorgula. MASAK elinde, her şey elinde. Böyle dökülen bir iddianame yaptın ya. Al sana iddianame" dedi.
Özel, "Arnavutköy'de rezaletin birinci perdesi: İstanbul'daki belediyeler 2025 yılı için asfalt ihalesine çıktılar. Aynı yıl için yapılan asfalt ihalelerinde ton başına fiyatla ihaleler tamamlandı. AK Partili Bağcılar Belediyesi. Asfaltın ton maliyeti; 3 bin 553 lira. CHP'li Maltepe Belediyesi; 2 bin 716 lira. CHP'li Tuzla Belediyesi; 2 bin 669 lira. AK Partili Arnavutköy Belediyesi; 6 bin 501 lira. Vallahi şartnameye baktık, asfalt aynı asfalt. Arnavutköy'e konulan asfaltın içine altın tozu filan karıştırılmamış. Milletin 2 bin 669 liraya aldığı asfaltı ya da kendi AK Partili Bağcılar'ın 3 bin 553'e aldığı asfaltı 6 bin 501'e almış. Bitmedi, bu iş bununla bitmiyor. İhaleye daha düşük fiyat veren var. Bu fiyatı veren kişiye ihaleyi kazandığı halde 1,5 ay boyunca sözleşme imzalatmıyorlar. Yıldırıyorlar, 'ihaleden çekil' baskısı yapıyorlar. En düşük teklifi veren devre dışı kalıyor. Asfalt ihalesi, Arnavutköy'de 587 milyon liraya biteceğine bir üst teklif olan 708 milyon liraya gidiyor. Arada 327 milyon lira kamu zararı var. Şimdi Akın Gürlek, 'duymuştum' değil, 'düşünüyorum' değil. Bütün belgeler Elektronik Kamu Alımları Platformu EKAP'ta kayıtlı. Erişimin var, erişimimiz var. Ayrıca 'duymuştum' demiyorum. İhaleyi alan Kolon İnşaat çekilmek zorunda kalan. Yarın sabahtan tezi yok, Kolon İnşaat'ı çağırıyor musun, soruyor musun? Bu belediyeden asfalt ihale dosyalarını istiyor musun? 6 bin 500 liraya asfalt alan bu belediyeye soruşturma açıyor musun? Tayyip Erdoğan'dan korkundan kulağının üstüne yatıyor musun? Haydi bakayım, göreyim seni. Bu daha rezaletin birinci perdesi" dedi.
Özel, "Hadımköy Sanayi Sitesi, Hadımköy Belde Belediyesi döneminde Kelebek Matbaa diye Yap - İşlet - Devret'le 8 bin metrekarelik arsaya bir yapı inşa etmişler. 8 bin metrekare arsaya bir inşaat. Bunlar belde belediyelerini kapatınca bu Hadımköy Belediyesi gelmiş belde belediyesi Arnavutköy Belediyesi'ne devrolmuş. Kelebek Matbaa da 8 bin metrekarelik arsa da bunlara kalmış. Arnavutköy belediyesi 2016'da bu yeri hem 8 bin metrekare yeri, hem o kocaman Kelebek Matbaasını satmış. Kaç paraya? 251 milyona. Kime? AK Parti il yöneticisi Burak Aydın'a. Peki arazinin değeri 215 milyon. Üzerindeki yapının değeri 220 milyon. Toplam değer 435 milyon. AK Partili il başkanının ödediği, 250 milyon. Kamu zararı 185 milyon. Yeri belli, yurdu belli, Kelebek Matbaa orada, kamu zararı burada. Şimdi soruyorum Akın'a, yarın sabah 6.00'da AK Parti il yöneticisi Burak Aydın'ı, Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu'nu ve bütün ekibini gidip evden alıyor musun, yoksa korkundan kulağının üstüne yatıyor musun? Bak Akın Efendi, onu buraya yollayan Tayyip Beyefendi. İddianame öyle 'Alalım çocukları, alalım şoförleri, at imzayı çoluğuna çocuğuna kavuş. Yoksa 20 yıl yatarsın' deyip 'duydum, -mıştı, -muştu' ile iddianame olmaz. Birinci rezalette asfaltın fiyatı belli, kayıp belli, zorla çektirilen firma belli, evraklar belli. İkincide parsel numarası belli, yapılmadığı halde 'yapıldı' denen yıkım belli, imzayı atan Davut Paralı belli. Üçüncüde belediye başkanının kendi yükselttiği villasına imza atmayan şahitler burada. İmza atanlar orada. Dördüncüde Kelebek Matbaayı bedavaya kapatan AK Parti il yöneticisi, onu satan belediye başkanı burada, kamu zararı burada. Somut, açık, net. Haftaya çarşamba otobüsün üstünden bakacağız bakalım. Bu Akın Gürlek gerekli soruşturmayı başlattı mı, kulağının üstüne yattı mı? Hodri meydan bakalım" dedi.
Özel, "Savcı kendi iddianamesine diyor ki 'Aziz İhsan Aktaş örgütü 2016'da büyük bir sıçrayışa geçti. 2015'te kurulmuş. Diyor ki 'Diyarbakır, Adana, Adıyaman şehirlerinden aldığı ihalelerle…' O yıllarda Adana'yı MHP, öbürlerini AK Parti yönetiyor zaten. Bu örgüt 2015'te kurulmuş, 2019'a kadar hızla büyümüş ama suç işlememiş. Suç işlemek için bizim belediye başkanlarımızın dönemini ve bizim belediye başkanlarımızı beklemiş. Kütahya'da MHP'li belediyeyle dünya kadar işi var. Akın Gürlek göreve geldiğinde dosyayı Kütahya'ya yollamış. Isparta Belediye Başkanı'na makam arabası almış. Herhangi bir soruşturma başlatmamış. Biz yapılan bu işleri söyleyince bizim iddianameyi yazıp, yolluyor. Isparta'dan da Kütahya'dan da sadece soru soruyor. 'Ne oldu o işler?' diye. Şimdi 388 ihaleden 300'ünü veren AK Partililere bir şey yok. 88 tane ihale için bizim arkadaşlarımıza yapmadıkları zulüm yok. Buradan açıkça söylüyorum. Tayyip Erdoğan, 'Bu işler çıksın, bir ay sonra insan içine çıkamayacaklar' dedi. Üstünden 7,5 ay geçti. 'İddianame çıksın, göreceksiniz' dediler. İddianame fos çıktı. Diğer arkadaşlarımız aylardır bekliyorlar. Buradan, Arnavutköy'den canlı yayında Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum: 'Birbirinizin yüzüne bakamayacaksınız' dedin. 63 eylemdir İstanbul'da ve Anadolu'da yan yanayız, omuz omuzayız, yüz yüzeyiz, hep birlikteyiz. Bizim utanacak hiçbir şeyimiz yok. Bize iftira atanlar utanacak. Verilemeyecek hiçbir hesabımız yok. Ancak bu kötülüğü yapanlar er ya da geç hesap verecekler. Bunu da böyle bilin. Eninde sonunda adalet yerini bulacak" dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü:
--------
-Özgür Özel konuşması
-Genel ve detaylar



