DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

1-İSTANBUL'DA YASA DIŞI BAHİS OPERASYONU: FLASH HABER TV'NİN DE ARALARINDA OLDUĞU 23 ŞİRKETE EL KONULDU, 43 GÖZALTI
Ayşe GÜREL/İSTANBUL, (DHA)- İstanbul'da yasa dışı bahis operasyonunda Pozitifbank, Payfix ve Flash Haber Tv'nin de aralarında olduğu 23 şirkete el konulurken, örgüt lideri Erkan Kork'un da aralarında olduğu 43 şüpheli gözaltına alındı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen yasa dışı bahis soruşturması kapsamında, aralarında Pozitifbank Payfix Ödeme Kuruluşu ve Göktuğ Multimedya Yayıncılık Anonim Şirketi bünyesinde bulunan Flash Haber Tv'nin sahibi Erkan Kork'un da aralarında olduğu 59 şüpheliye yönelik eş zamanlı operasyonda 43'ü gözaltına alındı. Şüpheliler, 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurma', 'Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama' ve '7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet' suçlamalarıyla soruşturuluyor.
'YASA DIŞI BAHİS FAALİYETİ YÜRÜTEN ÖRGÜTLENMELERLE TEMASTA OLDUKLARI BELİRLENDİ'
Örgüt lideri olduğu öne sürülen Erkan Kork'un 2014 yılından itibaren 'Troy Bilişim' isimli şirket aracılığıyla finansal sistem içerisine girdiği ve planlı şekilde ülke içinde yasa dışı bahis faaliyeti yürüten örgütlenmelerle temaslarda bulunduğu belirlendi. Kork'un suçtan elde edilen gelirler ile örgütsel bir sistem kurarak 'Payfix' isimli ödeme kuruluşunu oluşturduğu tespit edildi. 'Payfix' bünyesinde geliştirilen yazılımlar sayesinde, yasa dışı bahis baronlarının 'panel' olarak adlandırdıkları domainlerin Payfix'in finansal yazılım sistemine entegre edildiği ve yurt dışı merkezli birçok sanal bahis sitesinin Türkiye'de faaliyet göstermesine imkan sağladığı belirlendi. Ayrıca Payfix'in hizmet alt yapısı kullanılarak yasa dışı bahis sitelerine para nakli ve finansal güvenlik hizmetleri sundukları, üçüncü kişiler adına sahte 'Payfix' hesap cüzdanları oluşturarak hesaplar açtıkları, yasa dışı bahis gelirlerini bu sahte hesaplar üzerinden dolaştırarak maskeleme işlemi yaptıkları tespit edildi.
4 MİLYARDAN FAZLA PARA TRANSFERİ YAPILDIĞI TESPİT EDİLDİ
MASAK ve Merkez Bankası denetim raporlarına göre, 'Payfix' veri tabanı sisteminde 80 bin 11 farklı para transferi kümesi tespit edildi. Bu kümelere ait toplam 211 bin 109 hesap belirlenirken, 855 hesap sahibinin yasa dışı bahis kapsamında riskli görüldüğü raporlandı. Ayrıca, bu kümelerin yasa dışı bahis tipolojisine benzerlik gösterdiği, analiz konusu kişilerin banka hesaplarından kripto varlık hizmet sağlayıcı kuruluşların banka hesaplarına 4 milyar 223 milyon 399 bin 614 lira tutarında para transferi gerçekleştirdiği tespit edildi. Yapılan detaylı incelemelerde, ilgili para transfer işlemlerinde kullanılan IP adresleri üzerinden ulaşılan 43 bin 861 Payfix cüzdan hesabının, 21 Ağustos- 19 Ekim 2023 tarihleri arasında 49 milyon 671 bin178 adet para transferi işlemi aldığı ve bu işlemlerin yasa dışı bahis faaliyetleriyle bağlantılı olduğu belirlendi. Soruşturma kapsamında, şüphelilerin birbirleriyle güven ilişkisi içinde hareket ederek 'Payfix' isimli ödeme kuruluşunu yönettikleri ve finansal hayata doğrudan etki edebilecek bankalar ve firmalar ile bağlantı kurdukları tespit edildi. Bu kapsamda, PozitifBank'ı satın aldıkları, ayrıca Capital Türk Holding başta olmak üzere Ay Para Ödeme Kuruluşu A.Ş. ve Ininal Ödeme ve Elektronik Para Hizmetleri A.Ş. gibi birçok ticari şirketi kurarak veya halihazırda açılmış şirketleri devralarak suça konu gelirleri akladıkları ve bu şekilde haksız kazanç elde ettikleri belirlendi.
MAL VARLIKLARINA EL KONULDU
Örgüt lideri ve üyelerine ait 17 konut, 9 arsa, 1 ofis, 13 araç ve şüphelilerin şahsi hesapları ile kripto cüzdanlarına; 23 şirket ve bu şirketlere ait toplam 114 araç; ayrıca 23 şirkete dönük olarak şirketlerin ortaklık payları, şirket kripto cüzdanları da dahil olmak üzere toplam finansal etki alanı 6 milyar 900 milyon lira olduğu değerlendirilen mal varlıklarına el konuldu. (DHA)
Görüntü Dökümü:
---------
-Operasyondan görüntüler
-Ev ve iş yerlerindeki aramalar
-Şüphelilerin gözaltına alındığı anlar
-Flash Haber Tv'nin görüntüsü
-Pozitif Bank binasından görüntüler
-Pozitifbank ve Flash TV'nin sahibi Erkan Kork'un emniyete getirilişi
=========
2- KANSERLE MÜCADELE EDEN HEKİMİN, 14 MART İÇİN UMUT ÇAĞRISI
Özlem YURTÇU KARABULUT- Ataberk KURT /İSTANBUL (DHA)- Makedonya'da tıp fakültesi okurken pandemi dönemi Erasmus ile İstanbul Tıp Fakültesi'ne intörn olarak gelen Dr. Gizem Demir (29), şimdi doktor olarak dolaştığı o koridorlarda, hasta olarak ilik nakli olacağı günü bekliyor. Hekim olarak şifa dağıtmayı hayal ederken, birkaç ay önce kan kanseri (T Lenfoblastik Lösemi) teşhisi alan ve tam 3 aydır hiç dışarı çıkamadığı hastane odasında, aldığı ağır kemoterapilerle hayata tutunmaya çalışan Dr. Demir, "14 Mart'ta benim için en büyük hediye, benim gibi uygun ilik bekleyen çocuk, genç, pek çok hasta için bağışta bulunulması. 18-35 yaş arası herkese çağrıda bulunuyorum, lütfen kök hücre bağışçısı olun ve uygun bulunduğunuzda son anda vazgeçmeyin. Sizin için riskli bir işlem değil" dedi. Dr. Demir'in tedavisini gerçekleştiren hocası ve doktoru Hematoloji Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Sevgi Kalayoğlu Beşışık ise doku uyumu belirlendiğinde bağış için çağrılan gönüllülerin son anda vazgeçmesinin, bir hastayı ölüme terk etmek anlamına geldiğini vurguladı.
Henüz 29 yaşında olan çiçeği burnunda Doktor Gizem Demir, hastalara şifa olmayı hayal ederken birkaç ay önce aldığı lösemi teşhisiyle alt üst oldu. Dr. Demir, Makedonya Goce Delcev Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde okurken 2022'de Erasmus ile intörn olarak İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'ne geldi. Mezun olduktan sonra Makedonya'da aile hekimliği kliniği açmayı ve daha sonra uzmanlık sınavlarına girerek göz hekimi olmayı hayal ederken boynunda fark ettiği bir şişlik ile hayatı tamamen değişti. Önce enfeksiyon nedeniyle lenf büyümesi diye düşünüldü. Ancak enfeksiyon testlerinin hepsi negatif çıktı. Bunun üzerine İstanbul Tıp Fakültesi'ndeki hocası ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Nihat Aksakal'a danışan Dr. Demir, hocasına ameliyat olmaya karar verdi. Büyüyen lenf bezi çıkarıldı, biyopsi yapıldı. Aldığı teşhisin 'T hücreli Akut Lenfoblastik Lösemi (T hücreli ALL)' olduğunu öğrendiğinde şok geçiren genç hekim, şimdi doktor olarak dolaştığı o hastanede hasta olarak şifa bekliyor. Dr. Demir, "Ben fitness yapıyorum düzenli bir şekilde. O gün salona gitmiştim yine ve sırt çalışmıştık. Boynumda küçük bir ağrı gibi bir şey oldu. Boynum tutuldu sandım önce ama küçük bir lenf geldi elime. Radyolojik tetkiklerim enfeksiyon tahlillerim hepsi temiz çıktı. İstanbul'a geldim ve Nihat Hocam eksizyonel biyopsi şeklinde çıkarttı. 20 gün sonra teşhis çıkınca ne yapacağımı şaşırdım. Dünya başıma yıkıldı o an" dedi.
ÜÇ AYDIR BİR HASTANE ODASINDA MÜCADALE VERİYOR
Bu teşhisi aldığında bir doktor olarak tüm süreci çok iyi bildiği için ilk başta günlerce ağladığını anlatan Dr. Demir, aylarca bir hastane odasından çıkamadan ağır kemoterapiler alacağı için üzüldüğünü kaydetti ve "O zamanlar intörn olarak çalışırken arada bir gözüm ilişiyordu hematoloji koridoruna. Hastaları görüyordum, Allah'ım acil şifalar versin diyordum. Bundan birkaç sene önceydi sadece. Sonrasında o koridorda beklediğim ilk gün, o zamanki düşüncelerim aklıma geldi ve 'Sen burada öğrenci olarak gezerken şimdi aynı koridorda hasta olarak oturdun ağlıyorsun' dedim içimden. İlk bir hafta durmaksızın ağlamıştım. Çünkü bu hastalık çok uzun süreler hastanede yatış gerektiriyor. Aylar sürüyor. Benim mesela şu an üçüncü ayım olacak. 3 aydır bir hastane odasındayım ve kanser tedavilerinde normalde 2-3 haftada bir kemoterapi verilirken biz, iki günde bir kemoterapi alıyoruz. Bu da çok ağır ve yıpratıcı oluyor. Ama bu hastalığı yenmek için gerçekten pozitif düşünmek çok önemli. Artık daha iyiyim ve iyi olacağım. Yaklaşık 30 gün içinde, herhangi bir problem olmazsa kemoterapi sürecim bitecek ve ilik nakli olabilecek aşamaya geleceğim. Ama uygun donör bulabilirsek" dedi.
'HEM BANA HEM BÜTÜN HASTALARA ŞİFA OLUN'
Yaklaşık bir ay sonra kemoterapi süreci bittikten sonra uygun ilik bulunursa başka bir nakil merkezinde ışın tedavisi alıp ilik nakli olarak bu hastalıktan kurtulacağı günün hayalini kuran Dr. Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Nakil olacağım ve sonra sağlığıma kavuşacağım inşallah. O nedenle özellikle 18-35 yaş arası kişilere sesleniyorum. Bu benim için çok önemli. Benim gibi yukarıda yatan bir sürü hasta var donör bekleyen. Hematolojide yatan çocuklar var. 14 Mart için bana verilecek en güzel hediye, insanlarımızın kök hücre bağışçısı olmaları. Meslektaşlarımdan da etrafındaki insanları, özellikle hastalarını bu konuda daha çok bilinçlendirmesini ve kök hücre bağışçısı olmaları konusunda teşvik etmelerini istiyorum. Hem bana hem de bu hastalığa sahip yüzlerce kişiye gerçekten umut olacaklar. İyiyim, iyi olacağım. İleride hedeflerim var ve o hedeflerimi gerçekleştirmek istiyorum bir an önce."
'AKRABA DIŞI VERİCİ BULUNMASI GEREKECEK'
Dr. Gizem Demir'in tedavisini sürdüren hocası ve doktoru İstanbul Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sevgi Kalayoğlu Beşışık ise şunları söyledi: "Genç bir hasta Gizem. Genç hastalarda da çocuk hastalarda olduğu gibi yoğun kemoterapiler vererek hastalığı baskılamak, seyre göre başkasından ilik nakli ile elde edilen bu iyilik halini pekiştirmek gerekiyor. İlik nakli bir deyim aslında. Kan kök hücre nakli diye de özetleyebiliriz bunu. Bu, onun tedavisinin bir parçası olarak yer alacak. Tek kardeşi vardı, kardeşinin doku grubunun uygun olmadığını belirledik. Hızla akraba dışı verici aramak gerekecek. Kök hücre bankası olarak ülkemizde İstanbul Tıp Fakültesi, Ankara Tıp Fakültesi ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı TÜRKÖK var.ö Prof. Dr. Beşışık, sadece kan kök hücre bağışı değil, kan bağışında da ciddi bir azalma olduğuna dikkat çekerek "Maalesef bugün için kan bağışı demek, en azından bizim hastanemizde yatan hastalar için söylüyorum, hasta ve yakınlarının bulacağı canlı bağış demek. Yani kaba bir ifade belki ama şu an tedaviler 'Kana Kan' şeklinde yürütülmek zorunda kalınıyor. Hem kan kök hücre bağışı için, hem de kan bağışı için ki Gizem'in tedavisi boyunca da ciddi kan düşüklükleri olacak ve kana da ihtiyaç duyulacak, ciddi bağışa ihtiyaç varö dedi.
'KAN BAĞIŞININ YERİNE GEÇECEK BİR İLAÇ YOK!'
Prof. Dr. Beşışık, "Kan bağışının yerine geçebilecek bir 'ilaç' henüz yok!" diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kök hücre bağışı açısından ise Avrupa vb gelişmiş ülkelere göre hala oldukça gerideyiz. Gönlümüz, hastalarımıza ve Gizem'e tam uyumlu bir verici bulmaktan yana. Eğer zamanında tarama başlatırsanız 2-3 ay gibi bir süre. Yurt dışında ise hasta gerekli tedavisi bitikten hemen sonra aksama olmadan nakil aşamasına geçilebiliyor. Kök hücre bağışı için başta çok az miktarda bir kan veriyorsunuz. Doku grubunuz tam uyumlu tespit edilirse çeşitli tarama testleri daha yapılıyor ve belli aşamalar tamamlandıktan sonra nakil merkeziyle donörün yani gönüllü bağışçının uygun günleri belirleniyor. İki şekilde nakil için ilik (kan kök hücre) toplanıyor. Birisi, gönüllü donör genel anestezi altında uyutulup yaklaşık 1 saat süren bir işlemle kalça kemiğinden iğne ile kemik iliğinin alınması çeklinde. Kişi akşama evine dönüp ertesi gün işe başlayabiliyor. Sadece o gün anestezi aldığı için gözlem altında dinlenmesi gerekiyor. Diğeri ise çevre kanı dediğimiz koldan kan alır gibi yapılan şekli. Yaklaşık 4 gün boyunca aşı gibi bir ilaç uygulaması yapılıyor bağışçıya. Deri altına günde bir kez. 5'inci gün bağışçıyı, kan alınır gibi aferez makinesine bağlayarak kanındaki kök hücreleri topluyoruz. Burada bağışçının boy ve kilosu ile hastanınkinin uyumu, yeterli miktarın elde edilebilmesi için önemli oluyor. Bazen yeterli gelmezse ikinci kez bu işlemin yapılmasına gerek duyulabiliyor. Bağışçıya zarar verdiğine dair literatüre geçen hiçbir veri yok şimdiye kadar."
'SON ANDA VAZGEÇMEK, HASTAYI ÖLÜME TERKETMEK DEMEK'
Prof. Dr. Beşışık, bağışçı olmamaktan daha kötüsünün ise önce kabul edip son anda vazgeçmek olduğunu vurguladı ve bunun, ilik nakli bekleyen hastayı 'ölüme terk etmek' anlamına geldiğini kaydetti. Prof. Dr. Beşışık, sözlerini şu uyarılarla noktaladı: "Biz maalesef çok hatalı davranışlar da görüyoruz. Başkasının hayatını tehlikeye sokacak, ölümüne sebep olabilecek davranışlar bunlar. Gönüllü kaydoluyor. Kan örneği veriyor. Hatta doku incelemelerinin yapılmasına vesaire izin veriyor. Uyumlu çıktığında onaylıyor, nakil merkezi de hastaya kemoterapi vererek nakil için hazırlıyor. Bu ne demek? O hastanın kemik iliği bir daha çalışmayacak demek. Donörden gelecek iliğe güveniliyor demek. Birdenbire haber geliyor ki ben vazgeçtim, annem istemedi, eşim uygun görmedi diye. Hatta kısır kalabileceğini düşünerek tamamen tıp dışı gerekçelerle son anda vazgeçenler oluyor. Son anda vazgeçecekseniz bağışçı olarak hiç adınızı yazdırmayın diyorum. Çünkü bu çok çok daha kötü. Adınızın listede olması bize ve hastaya güven veriyor. Biz, o hastayla bir yol kat ediyoruz, ağır bir tedavi veriyoruz. Son anda vazgeçtiğinizde bir şekilde o hastayı ölüme terk etmiş oluyorsunuz." (DHA)
Görüntü Dökümü:
-----------
Dr. Gizem Demir röp
Prof. Dr. Sevgi Kalayoğlu Beşışık röp
Gizem Demir'in tıp fakültesi zamanlarından görselleri
Dikiş atma çalışması yaparken
kardeşiyle detay görüntüleri
==========
3- METEOROLOJİ UZMANI ADİL TEK: 110 YILIN SICAKLIK REKORU KIRILACAK
Gülseren KARAPINAR- Ataberk KURT / İSTANBUL, (DHA)- İstanbul'da Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün tahminlerine göre pazar gününe kadar hava mevsim normallerinin üzerinde seyredecek ve Kuzey Afrika üzerinden gelen çöl tozu etkili olacak. Kandilli Rasathanesi Meteoroloji Laboratuvarı Meteoroloji Mühendisi Adil Tek, "Pazar gününe kadar, sıcaklıklar yükselecek ve çöl tozu gelecek. Sıcaklıklar, pazar gününe kadar çıkıyor. Pik değere pazar günü ulaşacak. Oraya gelmiş olan değerler, 110 yılın üzerindeki ölçümlerle karşılaştığımızda hiç karşılaşılmamış bir değer. Yani o günlere ait rekor sıcaklıklar olmuş olacak" dedi. Tek, "Pazar gününden sonra çöl tozu da etkisini kaybetmiş olacak; ama kuzeyden gelen soğuk bir hava var. Sıcaklıklar bir anda düşecek" diye konuştu.
Geçtiğimiz ay İstanbul ve yurdun birçok bölgesinde kar yağışı etkili oldu ve hava sıcaklıklarında düşüş yaşandı. Son günlerde ise hava sıcaklıkları İstanbul'da mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün (MGM) son tahminlerine göre yurdun batı kesimleriyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde parçalı ve yer yer çok bulutlu hava bekleniyor. Diğer yandan Kuzey Afrika üzerinden gelen çöl tozu bulutlarının İstanbul'u etkisi altına alacağı uyarısı yapılıyor. Kandilli Rasathanesi Meteoroloji Laboratuvarı Meteoroloji Mühendisi Adil Tek, çöl tozunun etkisinin birkaç gün sürdürdükten sonra sıcaklıklarda hissedilir derecede düşüş yaşanacağını belirtti.
'SOLUNUM YOLU RAHATSIZLIKLARI OLANLAR VE YAŞLILARIN DİKKAT ETMESİ GEREKİYOR'
Özellikle solunum yolu rahatsızlıkları olanların ve yaşlıların dikkat etmesi gerektiğine dikkat çeken Adil Tek, "Kuzey Afrika üzerinden gelen bir hava var. Sadece çöl tozu değil, sıcaklıklar da artıyor beraberinde. Afrika kökenli bir akış var üzerimizde. Sahra'dan kalkan tozlar üzerimize doğru geliyor ama konsantrasyon değerleri çok yüksek değil. Özellikle yurdun batısında daha çok etkisini gösterdi öncelikle. Yani Marmara ve Ege'de ağırlıklı olarak ama yurdun genelinde de yayılmış vaziyette. Konsantrasyon değerleri bir parça Marmara ve Ege'de daha yüksek. Dün ve önceki günden itibaren başladı aslında bu toz transferi. Ayın 14-15'ine kadar devam edecek. Aslında sıcaklıklar 15-16'sına kadar yükselen bir sıcaklıklar var. Onlarla beraber çöl tozunun üzerimize doğru akışı da sürüyor olacak. Özellikle solunum yolu rahatsızlıkları olanlar, yaşlıların dikkat etmesi gerekiyor. Çok dışarı çıkmamaları lazım. Çıkacak olanların da maske kullanmasında fayda var" dedi.
'PAZAR GÜNÜ SICAKLIK PİK DEĞERE ULAŞACAK'
Mart ayında sıcaklıkların mevsim normalleri üzerinde seyredeceğini belirten Tek, "Bu durumu biraz iklim değişikliğine bağlıyoruz ama tabii ki iklim değişikliğinin temelinde bu tür sıcaklıkların sıklığının artması, gittikçe rekor değerlerin kırılması var. İklim değişikliği adı altında topluyoruz bunları. Mart ayında sıcaklık değerleri yükselerek İstanbul'da 27- 28 derecelere kadar çıkacak. Biz şu anda Kandilli Rasathanesi'nin Meteoroloji Kulesi'nde bulunuyoruz. Burada 1911 yılından beri düzenli hiç kesintisiz yapılan ölçümler var. Bu ölçümleri değerlendirdik ve geçtiğimiz yıllarla karşılaştırdık. 'İstanbul için 28 dereceye çıkarsa, biz bu değerle daha önceden hiç karşılaştık mı' diye baktık. Bu değerlerle hiç karşılaşmamışız. Yani önümüzdeki hafta sonu kadar çıkacak sıcaklıklar, pazar gününe kadar çıkıyor. Pik değere pazar günü ulaşacak. Oraya gelmiş olan değerler, 110 yılın üzerindeki ölçümlerle karşılaştığımızda hiç karşılaşılmamış bir değer. Yani o günlere ait rekor sıcaklıklar olmuş olacak. İlk defa böyle bir durumla karşılaşmış olacağız ki iklim değişikliğinin önemli mekanizmalarından bir tanesi sıcaklıkların artması. Rekor sıcaklıkların gittikçe son yıllara yığılmış olması ve bu artışla bizim öngörümüz gittikçe ısınma, devam ettikçe de bu sıcaklık arttığını sürekli görüyor olacağız" şeklinde konuştu.
'ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA GELEN SOĞUK HAVA BERABERİNDE KAR YAĞIŞINI DA GETİRECEK'
Pazar gününden sonra hava sıcaklıklarının düşeceğini de söyleyen Tek, "Yakın plan için yağış geliyor. Pazar gününe kadar, sıcaklıklar yükselecek ve çöl tozu gelecek. Sıcaklıklar pik yapacak. Pazar gününden sonra çöl tozu da etkisini kaybetmiş olacak; ama kuzeyden gelen soğuk bir hava var. Sıcaklıklar bir anda düşecek. 3 gün içerisinde sıcaklıklarda ani düşüş olacak. Peşinden yağmurlar geliyor. Yine kar yağışını duyuyor olacağız önümüzdeki hafta. Yani yaklaşık 4-5 gün içerisinde, hatta bir hafta içerisinde diyebiliriz ki üzerimizdeki havada çok büyük değişiklikler bekliyoruz. Önümüzdeki hafta gelen soğuk hava beraberinde kar yağışını da getirecek. Özellikle Batı Karadeniz'de yine İç Anadolu'da Ege'nin iç kesimleri yine Doğu Anadolu da tabii her zamanki gibi kar yağışını alacak yerler arasında; ama şurada özellikle vurgulamak istiyorum. Ankaralılar kar yağışını geçtiğimiz yağışlarda çok fazla alamadılar. Ankara'nın çevresine daha çok yağış düştü. Bu gelen sistem, kuzeyde gelen sistem Ankara'da da kar yağışı bırakacak. Ankaralılar bu sefer kara doyacak gözüküyor. Önümüzdeki Çarşamba'dan itibaren kar yağışı olasılığı çok daha yüksek" ifadelerini kullandı. (DHA)
Görüntü Dökümü
------------------
-Meteoroloji Mühendisi Adil Tek ile röportaj
-Tozlu hava görüntüsü
-Bilgisayardaki haritalardan görüntü
-Genel ve detay görüntüler
===========
4- İSTANBUL'DA LAHMACUN FİYATI TARTIŞMASI; ESENLER'DE 60, GÖKTÜRK'TE 250 LİRA
Tuçe GÖLCÜ- Emir Efe BENLİOĞLU / İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL'DA lahmacun fiyatları semte göre farklılık gösteriyor. Esenler'de 60 liraya satılan lahmacun Göktürk'te 250 lirayı buluyor. Fiyat farkı esnaf arasında da tartışma konusu oldu. Ucuza satanlar fiyat farkının kiradan ve personel sayısından kaynaklandığını söylerken, pahalıya satanlar kullanılan malzeme kalitesinin fiyata yansıdığını belirtiyor. 60 liraya lahmacun satan Gündüz Çoklu, yüzde 45 kar yaptığını belirterek, "Çoğu yerde lahmacun 100- 200 lira, onlar kazık. En ideal lahmacun minimum 70, maksimum ise 80 lira olmalı. 200 liraya satan, yüzde 70 kar yapıyor. Bu kadar fiyat farkının olmasının nedeni ise kira ve personel sayısı" dedi. 250 liraya lahmacun satan şef Erdal Demir ise, "50 liraya satılan lahmacunu ne kadara mal ediyorlar bilemiyorum. İyi lahmacun ucuz olmaz, her zaman pahalı olur" diye konuştu.
Türk mutfağının en sevilen lezzetlerinden biri olan lahmacunun fiyatının ilçelere göre değişiklik göstermesi dikkat çekti. Esenler'de 60 liraya satılan lahmacun Göktürk'te 250 lirayı buluyor. Ucuza satan esnaf fiyatlardaki değişimi 'kira ve personel gideri' olarak yorumlarken pahalıya satan esnaf etin ve kullanılan malzeme kalitesinin fiyatları etkilediğine dikkat çekiyor. Vatandaşlar ise lahmacun fiyatının ortalama 100 lira olması gerektiğini belirterek 50 liralık lahmacunu güvenilir bulmadığını söylüyor.
'UCUZA SATACAĞIZ Kİ MİLLET ALSIN'
Esenler'de 30 yıldır esnaflık yapan Gündüz Çoklu (46), lahmacunu 60 liraya sattığını belirterek, "Ucuza satacağız ki millet alsın. Çoğu müşteri kendi malzemesini evde hazırlayıp getiriyor, öyle olunca tanesi 7 buçuk liradan lahmacun yapıyoruz. Lahmacun yaparken en çok kıymaya önem vermek gerekiyor. Kıyma güzelse lahmacun da güzeldir. Örneğin 1 kilo kıymayı 550 liradan alıyorsun, 1 kilogram kıymadan ortalama 25-30 tane lahmacun çıkıyor. 60 liradan hesapladığımızda yaklaşık 1800- 2000 lira yapıyor. Bunun 1000 lirası masrafa gitse geri kalanı bize kalıyor. Çoğu yerde lahmacun 100- 200 lira, onlar kazık. Ortalama fiyat 75- 80 lira arası uygundur. Bizim sattığımız lahmacun bize yüzde 45 kar bırakıyor. Etiler, Taksim veya Aksaray'daki esnaflar da eti kasaptan alıyor. Hatta onlar eti toptan aldığı için daha ucuza alıyor. Mesela onlar bir lahmacunu 200 liraya satıyor, yüzde 70 kar yapıyor. Lüks yerler için lahmacun nasıl bu fiyata olur diyoruz. Mesela onun kirası 200 bin lira ise benimki 10 bin lira. O elemana 5 bin lira veriyorsa ben 2 bin lira veriyorum. En ideal lahmacun minimum 70 maksimum ise 80 lira olmalı. 40- 50 liraya satılan lahmacunlar da var. İçine taşlık ve kavram yağı koyan da var. Et temiz ve güzel olmalı" dedi.
'LAHMACUN BİZE YAKLAŞIK 50 LİRAYA MAL OLUYOR'
Fatih'te 25 yıldır esnaflık yapan kebapçı Zeki Temizoğlu (65) da lahmacunu 70 liraya sattığını, pahalı satanların ise kira giderinin fazla olduğunu söyledi. Temizoğlu, "Mesela Bağdat Caddesi'ndeki bir esnaf ne kadar kira veriyor. Kaç tane personel çalıştırıyor. Orasıyla bizim gibi mahalle arasındaki esnafın kiraları eşit değil, onu da hesap etmek gerekiyor. Bazen duyuyoruz lahmacun Bodrum'da 800 ve 1000 lira arasında satılıyor. Bu çok aşırı bir durum, bunlar insanları müesseseden uzaklaştıracak şeyler. Biz kendimiz ürettiğimiz ve sattığımız için piyasadan bayağı düşük satıyoruz. Şu anda 70 liraya satıyoruz ama piyasada 80'e de 100'e de lahmacun var. Lahmacun bize 40-50 liraya mal oluyor. Bu fiyattan aşağısı olmaz. Bizim kiramız yok, işletmeciliğini ve işçiliğini kendim yapıyorum, ne kazandıysak Allah bereket versin diyoruz. Düşük fiyatta satmamızın nedeni kendimizin üretmesidir" diye konuştu.
'RAMAZAN AYI DOLAYISIYLA 65 LİRAYA SATIYORUZ'
Lahmacun yaparken en çok ete dikkat ettiklerini söyleyen Temizoğlu, "Yağlı veya yağsız olmak üzere etine dikkat ediyoruz. Hazırlanışı çok önemli, tuzuna, salçasına ve etinin kıvamına dikkat etmek gerekiyor. Yoksa lahmacun bozuk çıkar. Ramazan ayı dolayısıyla bir miktar indirim yaptık. Vatandaşlarımıza daha iyi bir hizmet sunabilmek için lahmacunları 70'ten 65'e indirdik" dedi.
'50-60 LİRALIK LAHMACUNLARI İNSANLARIN YEMESİNİ TAVSİYE ETMEM'
Kadıköy'de bir lahmacun dükkanında çalışan 8 yıllık esnaf Mevlüt Demir (49) de iyi bir lahmacunun 150 liradan aşağı olmaması gerektiğini söyledi. Demir, "Lahmacunun püf noktası kullanılan etin niteliğidir. Biz dana döş ve kuzu döş kullanıyoruz. Lahmacunun maliyeti bayağı yüksek, 80 lirayı buluyor. Biz 120 liraya satıyoruz. Semtlere göre fiyat farkı markanın yanı sıra kullanılan ürünün niteliği ile ilgilidir. İyi bir lahmacunun fiyatı şu anda 150 liradan aşağı olmamalı. Maliyetleri hesaplarsak çok fazla kar elde ettiğimizi söyleyemeyiz. Ucuz dediğimiz 50-60 liralık lahmacunları insanların yemesini tavsiye etmem. Ben, ailem ve çocuklarım ne yiyorsa onun satılması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
'İYİ BİR LAHMACUNUN FİYATI 200 LİRANIN ÜSTÜNDE OLMALI'
Göktürk'te restoranı bulunan ve iyi bir lahmacunun ucuz olmayacağını belirterek 250 liraya sattıklarını ifade eden Şef Erdal Demir ise, "Biz kaliteli kuzu eti kullanıyoruz. Lahmacunun olmazsa olmazı etidir. İçine koyduğumuz et, baharatlar, biberler kaliteli ve elit olmalı. İyi bir lahmacun için hamurun inceliği ile üstündeki harcın kalınlığı orantılı olmalı. İyi bir lahmacunun fiyatı 200 liranın üstünde olmalı. Onun altındaki lahmacuna benim yaptığım segment olmaz, o zaman ete dana karışır. İyi bir soğan kullanmaz, köy biberi yerine çarliston biber kullanır. İyi olgunlaşmış güzel bir domates kullanmaz da çıkma domates kullanır. Maliyetten düşer. Biz de lahmacunun fiyatı 250 lira. Yüzde 30 kar ediyoruz. Bazı ürün var kar ettirir, bazı ürün ise zarar ettirir. Mesela puf ekmeği, lavaşlarımı ve tırnaklı pidelerimi yaptırmasam lahmacunun burada bize bir karı yok. Yan ürünler aldığım için fırını mecburen ayakta tutmaya çalışıyoruz. 50 liraya satılan lahmacunu ne kadara mal ediyorlar bilemiyorum. Fakat şunu söyleyeyim, 1 kilogram domates 35 lira, etin kilosu 600 lira, kapya biberin kilosu 80 lira, soğanın kilosu 35 lira yani bu işin içinden çık çıkabilirsen. İyi lahmacun ucuz olmaz diyorum. İyi lahmacun her zaman pahalı olur" dedi.
'50-60 LİRALIK LAHMACUN BANA GÜVENİLİR GELMEZ'
Vatandaşlardan Mehmet Ali İpek (19), 100 lira civarındaki lahmacunu daha güvenilir bulduğunu söyleyerek, "Lahmacun 200 liranın üstünde olmamalı. Ben de bir öğrenci olduğum için öğrencilere uygun fiyatta olmalı" ifadelerini kullandı. Dilek Eroğlu (43), "Lezzetli, güvenilir bir lahmacun istiyorsak ortalama bir lahmacun 150 lira olmalı, çünkü et fiyatları malum. 50-60 liralık bir lahmacun bana güvenilir gelmez, beni de lezzet ve hijyen olarak tatmin etmez" dedi.
'ÖNCE FİYATINA DAHA SONRA TADINA ÖNEM VERİYORUM'
Harun Tanrıkul (22) ise, "Lahmacun yerken önce fiyatına daha sonra tadına önem veriyorum. Çok pahalı lahmacunlar arasında tadı kötü olanlar da var. İyi bir lahmacun 80-100 lira arasında olmalı. Ben Maltepe'de oturuyorum orada 80 lira iken Kadıköy'de 150-200 liraya bulabiliyorsunuz. Böyle de bir farklılık var. Ancak 50 liralık lahmacun da yenmez" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
--------------------
-Lahmacun detayı
-Esnaf Gündüz Çoklu ile röportaj
-Zeki Temizoğlu ile röportaj
-Mevlüt Demir ile röportaj
-Erdal Demir ile röportaj
-Vatandaşlardan Mehmet Ali İpek ile röportaj
-Dilek Eroğlu ile röportaj
-Harun Tanrıkul ile röportaj
-Genel ve detay görüntüler
=========
5- BAYRAMPAŞA'DA ABLASININ ESKİ SEVGİLİSİ TARAFINDAN VURULDU
Ahmet YEŞİLMEN- Baran AKKAYA/ İSTANBUL, (DHA) BAYRAMPAŞA'da güzellik merkezinde çalışan Emre Kartal (32), broşür dağıttığı esnada ablasının eski sevgilisi tarafından silahla vuruldu. Kartal, ambulansla hastaneye kaldırılırken kanlar içinde kaçmaya çalıştığı anlar güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, dün öğle saatlerinde Yıldırım Mahallesi'nde meydana geldi. İddialara göre, güzellik merkezinde çalışan Emre Kartal, broşür dağıttığı sırada ablasının eski sevgilisi tarafından silahla bacağından vuruldu. Saldırgan olay yerinden koşarak kaçarken Kartal da kanlar içerisinde yere yığıldı. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri Kartal'ı ambulansla hastaneye kaldırırken polis ekipleri saldırganı yakalamak için çalışma başlattı
'BACAĞINDAN YARALANDI'
Çevrede bulunan bir esnaf, "Silah sesi geldi. Sonra insanlar toplanmaya başladı. Bacağından yaralıydı, durumu iyiydi. Güzellik merkezinin broşürlerini dağıtıyordu" dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü:
----------
(Güvenlik kamerası)
-Yaralının kanlar içinde kaçmaya çalışması
-Şüphelinin kaçma anları
(Aktüel)
-Olay yerinden detaylar
-Yerdeki boş kovanlar
-Esnaf röportaj
-Genel ve detaylar
==========
6 - TUZLA DERİ ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ'NDEKİ YANGIN SÖNDÜRÜLDÜ
İsa ALMAÇAYIR/Mert ORDU/İSTANBUL,(DHA)-TUZLA Deri Organize Sanayi Bölgesi'nde polyester üretimi yapan fabrikada çıkan yangın söndürüldü.
Yangın, saat 10:15 sıralarında Tuzla Deri Organize Sanayi Bölgesi Vakum Caddesi'nde çıktı. Polyester fabrikasında çıkan yangında alevleri görenlerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Polis ekipleri fabrika çevresinde güvenlik önlemi alırken alevlerin fabrikanın arka bahçesinde bulunan paletlerden çıktığı ve fabrikaya sıçradığı öğrenildi. Fabrika çalışanları tahliye edilirken yangın ekiplerin yaklaşık 1 saat süren çalışmasıyla söndürüldü. Ölen ya da yaralananın olmadığı yangında fabrikada hasar meydana gelirken ekipler yangınla ilgili çalıştırma başlattı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
-----------
Yanan fabrikadan görüntü
Ekiplerin çalışması
Dışarda bekleyen çalışanları
Genel ve Detay Görüntüler
==========
7- ESENLER'DE KONTROLLÜ YIKIM SIRASINDA HASAR ALAN 2 BİNA TAHLİYE EDİLDİ -1
Özgür EREN/İSTANBUL (DHA) - ESENLER'de kentsel dönüşüm kapsamında kontrollü yıkımı yapılan 8 katlı binanın yan tarafında bulunan 2 bina hasar aldı. Binalar tedbir amacıyla tahliye edildi.
Görüntü Dökümü:
---------------------
Yıkım çalışmasından görüntü
Binadan görüntüler
Genel ve detaylar
===========
8- ESENYURT'TA ŞOFÖRÜN ELLERİNİ BAĞLAYIP 1,7 MİLYON LİRALIK KUMAŞI GASBETTİLER; YAKALANINCA 'ŞAKA YAPACAKTIK' DEDİLER
Ali AKSOYER / İSTANBUL, (DHA)- ESENYURT'ta yolda polis olduklarını söyleyerek durdukları kamyonda bulunan yaklaşık 1,7 milyon lira değerinde top kumaşı gasbeden 5 kişilik örgüt polis tarafından yakalandı. Olay sırasında kamyon şoförü ve muavinin gözlerini bağlayarak etkisiz hale getiren şüpheliler, emniyette 'şaka yapacaktık' diye ifade verdi. Şüpheliler çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı, kamyonu takip ettikleri anlar ise güvenlik kameralarına yansıdı.
Olay, Esenyurt, Eyyubi Mahallesi, Uğur Mumcu Caddesi'nde 18 Şubat 2025'te saat 08.40 sıralarında meydana geldi. Bir tekstil firmasına ait piyasa değeri yaklaşık 1.7 milyon lira olan kumaş toplarını kamyonlarına yükleyen şoför N.Y. ile muavin N.M.'nin yolunu bir süre sonra polis olduğunu söyleyen şüpheliler kesti. Ön tarafında çakar lamba bulunan beyaz renkli bir araçtaki şüpheliler, araçtan inerek şoförün gözlerini bağlayıp geldikleri otomobil içine koydu. Muavini ise yine gözlerini bağlayarak kamyonun içinde etkisiz hale getirdiler.
'YARIM SAAT SONRA GÖZLERİNİ AÇARSIN' DİYEREK KAÇTILAR
Gasp ettikleri kamyonu Avcılar'a götüren ve çaldıklarını burada araçtan indirerek başka araçlara yükleyen şüpheliler, kamyonda bulunan muavin N.M.'ye "Yarım saat sonra gözlerini açabilirsin" diyerek olay yerinden kaçtılar. Bu arada şüphelilerin geldikleri araçta zorla tutulan şoför N.Y.'de serbest bırakıldı.
KAMERA GÖRÜNTÜLERİNDEN ŞÜPHELİLERİN KİMLİKLERİ TESPİT EDİLDİ
Olayın duyulmasının ardından harekete geçen Gasp Büro Amirliğine bağlı ekipler geniş çaplı soruşturma başlattı. Yapılan incelemede şüphelilerin kamyonu, tekstil fabrikasından çıktığı andan itibaren beyaz renkli bir araçla takip ettikleri görüntülere ulaşıldı. Bu görüntülerdeki aracın kiralık olduğu ve sahte plaka takıldığı belirlendi. Otomobilin gerçek plakasını öğrenen ekipler, otomobili kiralayan kişinin kimliğini de belirledi. Yapılan teknik ve fiziki takibin ardından 5 kişilik gasp örgütünün üyelerinin kimlikleri tespit edildi.
ÇALINAN KUMAŞLAR BULUNARAK SAHİBİNE TESLİM EDİLDİ
Polis düzenlediği operasyonla olaya karışan şüpheliler C.A., N.A., Y.K., M.A. ve F.A.'yı gözaltına aldı. Şüphelilerin ifadeleri üzerinden iki ayrı depoya baskın yapan ekipler gasp edilen 279 top kumaşın tamamını buldu. Bulunan kumaşlar tekstil firması sahibi F.Ş.'ye teslim edildi.
'ŞAKA YAPACAKTIK' DİYE İFADE VERDİLER
Gasp Büro Amirliğinde sorgulanan şüpheliler ifadelerinde gasp olayından haberleri olmadıklarını söyleyerek "Bize bir şaka yapılacağı söylendi. Bizde otomobile bindik. Gasp yapacağımızı bilmiyorduk. Şaka yaptığımızı sanıyorduk" dediler. Gasp edilen malları satın alan şüphelinin ise "Çok ucuz verdiler. Ben de aldım. Çalıntı olduğunu bilmiyordum" dediği öğrenildi.
TUTUKLANDILAR
Asayiş Şube Müdürlüğünde işlemleri tamamlanan şüpheliler adliyeye sevk edildi. 5 Şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Görüntü Dökümü:
-------------------
(Güvenlik kamera görüntüsü)
-Şüphelilerin olay sırasında kamyonu takip ettikleri anlar
-Şüphelilerin gasp ettiği kumaşların bulunma anları
(Aktüel)
-Şüphelilerin adliyeye sevki
=========
9- 'KANLI AY TUTULMASI' İSTANBUL'DA GÖRÜNTÜLENDİ
Hasan YILDIRIM / İSTANBUL, (DHA)- 2025 yılının ilk tam ay tutulması gerçekleşti. Ay, 'Kanlı Ay' olarak bilinen kızıl renge büründü. O anlar gökyüzünde eşsiz bir manzara oluşturdu.
2025 yılının ilk tam ay tutulması gerçekleşti. 'Kanlı ay' adı verilen ve dünyada ender rastlanan ay tutulmasıyla ay kırmızı renge büründü. Ay'ın Dünya'nın gölgesine girmesiyle gerçekleşen ve 'Kanlı Ay Tutulması' olarak adlandırılan olay, 2025 yılında iki kez gerçekleşecek. Ay tutulması Türkiye'den tam olarak izlenemezken, tutulma öncesi Ay'ın kızıl rengi gökyüzünde unutulmaz bir manzara oluşturdu.
Görüntü Dökümü:
----------------------
-Kanlı Ay'dan görüntü
-Minarelerin arasında kalan Kanlı Ay
-Genel ve detay görüntüler
==========
10-AVCILAR'DA SOKAK ORTASINDA KADINA YUMRUKLA SALDIRDI
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- AVCILAR'da yolda birlikte yürüdüğü kadınla tartışan kişi, yumrukla saldırdı. Saldırgan çevredekilerin tepkisi üzerine kaçtı.
Olay, dün akşam saatlerinde Firuzköy Bulvarı'nda meydana geldi. Bir iş yerinin güvenlik kamerası ile de kaydedilen olayda, caddede yürüyen kişi tartıştığı kadına yumruk attı. Sendeleyen kadın yine saldırganın peşinden yürümeye devam etti. Saldırgan bir süre kaldırımda oturan kadına yine yumruk attı. Kadının çığlığı ile esnaf yardıma koşarken, saldırgan kaçtı. Saldıranın sevgilisi olduğunu belirten kadın, iyi durumda olduğunu ve evine gitmek istediğini söyledi. Bunun üzerine esnaf kadına evine gidene kadar eşlik etti.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
(Güvenlik kamerası)
-İkili yolda yürürken
-Adam genç kadını yumruklarken
-Adam genç kadına ileride tekrar saldırırken
-Çevredekiler kadının yanına giderken









