DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

1- FATİH'TE GIDA ZEHİRLENMESİ ŞÜPHESİ: ÖLEN ANNE VE 2 ÇOCUĞUNUN HASTANEYE GİRİŞ GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI - 1
Doğan Can CESUR / İSTANBUL, (DHA) - FATİH’te gıda zehirlenmesi şüphesiyle hayatını kaybeden anne ve 2 çocuğunun hastaneye giriş görüntüleri ortaya çıktı. (DHA)
Görüntü Dökümü
----
(Güvenlik kamerası )
-Hastaneye giriş görüntüleri
-Anne ve 2 çocuğundan detay
===========
2- FATİH'TE ZEHİRLENME ŞÜPHESİ; ÖLEN ÇOCUKLARIN DEDESİ KONUŞTU / Geniş haber
Özgür EREN/İSTANBUL (DHA) FATİH'te oteldeyken zehirlenme şüphesiyle hastaneye kaldırılan aileden, çocuklar Kadir Muhammet Böcek (6) ve Masal Böcek (3) ve anne Çiğdem Böcek hayatını kaybederken, baba Servet Böcek'in tedavisi yoğun bakımda sürüyor. Kızının cenazesini almak için Adli Tıp Kurumu'na gelen dede Mustafa Çelik "Hastaneye gezerek geliyorlar ama daha sonra ölüyorlar. Bunun araştırılmasını istiyorum. Başkalarının canı da yanmasın" dedi.
Olay, 12 Kasım'da Fatih'te bulunan bir otelde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Almanya'dan İstanbul'a gelen Servet ve Çiğdem Böcek çifti, çocukları Kadir Muhammet ve Masal ile birlikte Fatih'teki bir otelde konaklamaya başladı. Gece saatlerinde anne Çiğdem Böcek 3 yaşındaki kızı Masal'ı hareketsiz halde buldu. İhbar üzerine otele sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Hastaneye kaldırılan çocuklardan Masal Böcek ve ağabeyi Kadir Muhammet, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Sabah saatlerinde ise anne Çiğdem Böcek de hayatını kaybetti. Baba Servet Böcek'in ise yoğun bakımda tedavisinin sürdüğü belirtildi.
GÖZYAŞI DÖKTÜ
Cenazelere kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumuna götürüldü. Anne Çiğdem Böceğ’in annesi Adli Tıp Kurumu önünde gözyaşlarına hakim olamadı. Anneanneyi yakınları sakinleştirmeye çalıştı. Anne ve 2 çocuğun yarın Afyonkarahisar’ın Bolvadin ilçesinde öğlen namazından sonra toprağa verileceği öğrenildi.
'BAŞKALARININ CANI YANMASIN'
Dede Mustafa Çelik "Bir haftalığına tatile geldiler. Hastaneye gezerek geliyorlar ama daha sonra ölüyorlar. Bunun araştırılmasını istiyorum. Bizim çocuklarımızdan başka bu lokantadan ve ya otelden yemek yiyen oldu mu? bilmiyorum. Başka haber yok. Bununda araştırılmasını istiyorum. Bütün yetkililere sesleniyorum. Bizim takipçimiz olmalarını istiyorum. Özelikle Cumhurbaşkanı’na da sesleniyorum. Biz Isparta’dan buraya geldik. 2 gündür yollarda ağlıyoruz. Başkalarının canı yanmasın. Cenazeleri yarın Afyon Bolvadin’de defnedeceğiz. Babanın durumu kritik. 2 torunum ve bir kızım vefat etti" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Babannenin ağlaması
-Ölenlerin yakınları
-Dedenin açıklamaları
-Genel ve detay görüntüler
========
3- FATİH'TE GIDA ZEHİRLENMESİ ŞÜPHESİ; ANNE DE HAYATINI KAYBETTİ 4 KİŞİ GÖZALTINDA / Ailenin fotoğrafıyla
Hasan YILDIRIM - Canan İLARSLAN - Mehmet ALA - Derya Evren KORKMAZ /İSTANBUL,(DHA) - Fatih'te oteldeyken zehirlenme şüphesiyle hastaneye kaldırılan aileden, çocuklar Kadir Muhammet Böcek (6) ve Masal Böcek (3) ve anne Çiğdem Böcek hayatını kaybederken, baba Servet Böcek'in tedavisi yoğun bakımda sürüyor. Ailenin yemek yediği öne sürülen restoran mühürlenirken, yiyecek aldıkları belirlenen 3 işletmeye yönelik de işlem yapıldı. Seyyar midye satıcısı Yusuf D., Ortaköy'deki mühürlenen restoranın sahibi Ercan E., Beyazıt'ta lokum satın alınan Fatih T. ile birlikte 4 kişi gözaltına alındı.
Olay, 12 Kasım'da Fatih'te bulunan bir otelde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Almanya'dan İstanbul'a gelen Servet ve Çiğdem Böcek çifti, çocukları Kadir Muhammet ve Masal ile birlikte Fatih'teki bir otelde konaklamaya başladı. Gece saatlerinde anne Çiğdem Böcek 3 yaşındaki kızı Masal'ı hareketsiz halde buldu. İhbar üzerine otele sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Hastaneye kaldırılan çocuklardan Masal Böcek ve ağabeyi Kadir Muhammet, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Sabah saatlerinde ise anne Çiğdem Böcek de hayatını kaybetti. Baba Servet Böcek'in ise yoğun bakımda tedavisinin sürdüğü belirtildi.
ORTAKÖY'DE KUMPİR VE MİDYE YEMİŞLER
Polis ekiplerinin yaptığı çalışmada, ailenin İstanbul'a geldikten sonra Ortaköy'de bir seyyar satıcıdan midye ve bir restoranda yemek yediği tespit edildi. Olayla ilgili soruşturma sürerken, otelin güvenlik kamera kayıtları incelemeye alındı.
RESTORAN MÜHÜRLENDİ
Ailenin yemek yediği iddia edilen restoran ise mühürlendi. Sabah saatlerinde İBB zabıta ekipleri de kumpircilere bilgilendirme ve denetim gerçekleştirdi.
BAKAN TUNÇ: 4 KİŞİ GÖZALTINA ALINMIŞTIR
Diğer yandan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç konuyla ilgili yaptığı paylaşımda, "İstanbul’da bir otelde konaklayan 4 kişilik ailenin rahatsızlanarak zehirlenme şüphesiyle hastaneye kaldırılmasının ardından 2 çocuk ve annenin vefat ettiği, babanın tedavisinin halen sürdüğü olayla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma titizlikle sürdürülmektedir." ifadelerini kullandı. Tunç, "Soruşturma kapsamında, ailenin yemek yediği öğrenilen yerlerden gerekli numunelerin toplanmış, bu yerlerde görevli ve sorumlu 4 kişi gözaltına alınmıştır. Olay yeri inceleme ekiplerince elde edilen bulgular Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş olup, vefat eden 2 çocuk ve annenin kesin ölüm sebebinin tespiti için Adli Tıp Kurumunca incelemeler devam etmektedir.Üzücü olayda vefat eden 2 evladımız ve annelerine Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum. Tedavisi süren babaya acil şifalar diliyorum." dedi.
ANNENİN CENAZESİ ADLİ TIP KURUMU'NDA
OIayda 2 çocuğun hayatını kaybetmesinin ardından hastanede tadavisi sürerken ölen anne Çiğdem Böcek'in nin cenazesi de Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.
9 KASIM'DA İSTANBUL'A GELDİLER
Olayla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında ailenin Türkiye'ye gelişinden itibaren gittikleri yerler tek tek incelendi. Polis ekiplerinin güvenlik kamerası incelemelerine göre aile, 9 Kasım'da saat 16.40’ta Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Türkiye’ye giriş yaptıktan sonra herhangi bir yerde durmadan 34 LG 9975 plakalı tur aracına binerek konakladıkları otele geldi. 11 Kasım'da saat 10.08'de otelden çıkan aile, 14.20’de Ortaköy’de bir seyyar tezgâhtan midye satın aldı. Ardından 14.40’ta bir işletmeye girerek çeşitli yiyecekler tüketti. Anne ve kız çocuğunun çorba içtiği, ailenin sucuk kokoreç ve tantuni yediği tespit edildi. Aile, 15.17’de işletmeden ayrıldı. 18.30'da Fatih’te bir işletmeden lokum aldıkları ve 18.43’te yeniden otele döndükleri kamera kayıtlarına yansıdı.
ODADAKİ LOKUM İNCELEMEYE GÖNDERİLDİ
Aile, 12 Kasım'da saat 11.16'da otelden çıkıp Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesi’ne başvurdu. Anne ve babaya 'diyare ve gastroenterit' tanısı konularak tedavi uygulandı. Çocuklar ise bulantı-kusma nedeniyle Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi edilip 15.40’ta taburcu edildi. Anne Çiğdem Böcek'in 13 Kasım'da saat 02.20'de otel merdivenlerinde 112 Acil ile telefon görüşmesi yaptığı, 02.28'de ambulansın otele ulaştığı ve 03.00 sıralarında hastaneye sevk edildiği kaydedildi. Olay yeri inceleme ekipleri, odada kusmuk örneği ile bir miktar lokumu muhafaza altına alarak laboratuvar incelemesine gönderdi.
3 İŞLETMEYE YÖNELİK İŞLEM YAPILDI
Soruşturmada, ailenin yiyecek aldığı 3 işletmeye yönelik işlem yapıldı. Seyyar midye satıcısı Yusuf D., Ortaköy'de mühürlenen işletmenin sahibi Ercan E., Fatih'te Beyazıt'ta lokum satan Fatih T. gözaltına alındı. Beşiktaş Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, ailenin yemek yediği noktalardan gıda numuneleri alarak laboratuvara gönderdi. (DHA)
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Yemek yenildiği iddia edilen restoran
-Kapatılan restorandan görüntü
-Mühürden görüntü
-Ortaköydeki kumpircilerin denetlenmesi
-İBB Zabıta ekiplerinin çalışması
-Cenaze aracından detya
-Aracın Adli Tıp'a girişi
=========
4- CEVİZLİBAĞ'DA METROBÜSÜN ÇARPTIĞI ENGELLİ YOLCU HAYATINI KAYBETTİ; KAZA KAMERADA
Baran AKKAYA- Emre KURT / İSTANBUL, (DHA)- CEVİZLİBAĞ Metrobüs Durağında tekerlekli sandalyesiyle metrobüs yoluna düşen Hüseyin C.'ye (57) metrobüs çarptı. Ağır yaralanan Hüseyin C., kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Kazada metrobüsün içindeki 2 yolcu da yaralandı. Kaza anı çevredeki güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.
Kaza, saat 15.30 sıralarında Cevizlibağ Metrobüs Durağı Beylikdüzü istikametinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre şoför İsmail B. idaresindeki metrobüs, tekerlekli sandalyesiyle metrobüs yoluna düşen Hüseyin C.'ye çarptı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine acil sağlık ve polis ekipleri geldi. Sağlık ekiplerinin kontrollerinde kazada ağır yaralandığı belirlenen Hüseyin C. ve metrobüsün ani fren yapması nedeniyle yaralanan yolculardan Cabir D. ile Ebrar N.K. ambulansla hastaneye kaldırıldı. Hüseyin C. kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere hayatını kaybetti. Öte yandan kazada yaralanan yolcular Cabir D. ile Ebrar N.K.'nin sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Metrobüs şoförü İsmail B., ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü. Hüseyin C.'nin cenazesi otopsi için Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
KAZA KAMERADA
Yaşanan kaza anı çevredeki güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Görüntülerde, tekerlekli sandalyesiyle metrobüs yoluna düşen Hüseyin C.'ye metrobüsün çarptığı anlar yer aldı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
---------------
(Güvenlik kamerası)
-Tekerlekli sandalyeli adamın metrobüse yanaşması
-Bekleme alanından metrobüs yoluna düşmesi
-Metrobüsün adama çarpması
-Çevredekilerin görüntüsü
(Aktüel)
-Olay yerinden görüntüler
(Havadan)
-Olay yerinin havadan görüntüsü
=========
5- BEYOĞLU'NDA OYUNCU BAHADIR ÜNLÜ HIRSIZLIK YAPTIĞI İDDİASIYLA ÇALIŞANINI BEYZBOL SOPASIYLA DARBETTİ
Doğan Can CESUR / İSTANBUL (DHA) - BEYOĞLU'nda oyuncu Bahadır Ünlü (43) restoranında çalışan kişiyi iddiaya göre hırsızlık yaptığı gerekçesiyle tekme ve yumuklarla darbetti. Beyzbol sopasıyla çalışanına vuran Ünlü, o anları cep telefonuyla kayıt altına aldı. Olayın ardından Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alınan oyuncunun 'Kasten yaralama' suçundan adliyeye sevk edileceği öğrenildi. Restoran ise zabıta ekipleri tarafından mühürlendi. Ünlü 2022 yılında da eşine küfür eden bir müşterisinin başına bıçağın sapıyla vurup darbetmişti.
Olay, dün saat 19.00 sıralarında Tomtom Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre oyuncu Bahadır Ünlü restoranında çalışan kişiye, hırsızlık yaptığı gerekçesiyle tekme ve yumruklarla vurmaya başladı. Çalışanı havaya kaldırarak yere çarpan Ünlü, ardından beyzbol sopayla darbetti. Dakikalarca süren olayı Ünlü, cep telefonuyla kayıt altına aldı. Görüntülerde Ünlü'nün araya girenleri ittiği ve çalışanını darbetmeye devam ettiği görülüyor.
RESTORANI MÜHÜRLENDİ
Olay sonrası Beyoğlu Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri ise Ünlü'nün restoranını mühürledi. Beyoğlu Belediyesi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Bugün sizden gelen görüntüler sayesinde mekan mühürlenmiştir. Şiddete sıfır tolerans. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, Beyoğlu Tomtom Mahallesi'ndeki bir işletmede çalışan personele şiddet uygulandığının tespit edilmesi üzerine zabıta ekiplerimiz derhal harekete geçmiştir. İlgili işletme, gerekli incelemenin ardından ivedilikle mühürlenmiştir" denildi.
GÖZALTINA ALINDI
Olayın ardından harekete geçen Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği ekipleri, oyuncu Bahadır Ünlü'yü yakaladı. Gözaltına alınan Ünlü emniyete götürüldü. Emniyette işlemleri tamamlanan oyuncunun 'Kasten yaralama' suçundan adliyeye sevk edileceği öğrenildi.
MÜŞTERİNİN BAŞINA BIÇAĞIN SAPIYLA VURMUŞTU
Diğer yandan oyuncu Bahadır Ünlü'nün 2022 yılı Ocak ayında, restoranında eşiyle tartıştığı öne sürülen müşterisinin başına bıçağın sapıyla vurmuştu.Yaşananlar güvenlik kameralarına yansımıştı. Olayın ardından Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alınan Ünlü emniyette yapılan işlemlerin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakılmıştı.(DHA)
Görüntü Dökümü:
---------
(Cep telefonu)
-Çalışanın dövmesi
-Tekme ve yumruk atması
-Beyzbol sopasıyla dövmesi
-Araya girenleri itmesi
(Güvenlik kamerası)
(2022 yılında yaşanan olay)
-Müşterilerle eşini tartışması
-Ünlü'nün müşterinin başına vurması
-Sokakta müşteriyi darbetmesi
(Cep telefonu)
-Emniyete getirilmesi
-Başında elma ve kivi ezmesi
-Oyuncu Bahadır Ünlü'nün fotoğrafı
==========
6- KAĞITHANE'DE 6 KATLI BİNADAKİ PATLAMADAN YENİ GÖRÜNTÜLER; YARALANAN KADINLA İLGİLİ DETAYLAR ORTAYA ÇIKTI
Doğan Can CESUR / İSTANBUL,(DHA)- KAĞITHANE'de 6 katlı binanın 2'nci katında meydana gelen patlamada yıkılan duvarlardan kopan beton parçaları, park halinde bulunan otomobillerin üzerine düştü. Olayda yaralanan 1 kişi hastaneye kaldırılırken, patlamanın ardından çıkan yangın itfaiye tarafından söndürüldü. Olay anına ilişkin yeni görüntüler ortaya çıkarken, yaralanan kadının İran uyruklu Sepideh Talebzade (35) olduğu, patlamanın yaşadığı dairede tek başına yaşadığı öğrenildi. Patlama nedeniyle vücudunda yanıklar oluştuğu belirlenen kadının hastanede tedavisinin sürdüğü öğrenildi.
Olay, 12 Kasım Çarşamba günü saat 22.00 sıralarında Yahya Kemal Mahallesi Güler Sokak'ta bulunan 6 katlı binanın 2'nci katında meydana geldi. Doğalgaz kaynaklı olduğu değerlendirilen patlama sonrasında evin duvarları yıkıldı; dairede yangın çıktı. Patlamanın etkisiyle çevreye dağılan beton parçaları park halindeki araçlara zarar verdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Patlamanın yaşandığı dairede olduğu belirlenen 1 kişi yaralandı. Yaralı sağlık ekipleri tarafından olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı. İtfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın kısa sürede kontrol altına alınırken, alevler çalışmaların ardından söndürüldü. Meydana gelen patlama sonrasında olay yeri inceleme ekipleri çevrede çalışma yaptı. Patlamanın nedeni incelemelerin ardından belli olacak.
PATLAMADAN YENİ GÖRÜNTÜLER; 'NE OLUYOR', 'YANGIN ÇIKTI'
Olay anına ilişkin yeni görüntüler de ortaya çıktı. Görüntülerde, şiddetli bir şekilde patlama meydana geldiği ve beton parçalarının sokağı savrulduğu anlar görülüyor. Binanın bulunduğu sokağın sonundaki bir güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde patlama sırasında çıkan ışık topu ve duyulan ses kısa süreli panik yaşanmasına neden oluyor. Patlamanın şiddetiyle vatandaşların 'Ne oluyor', 'Yangın çıktı' diyerek bağırdığı anlar da görüntülerde yer alıyor. Patlamadan saniyeler sonra çevre sakinleri sokağa çıkarak ne olduğunu anlamaya çalışıyor.
DAİREDE TEK BAŞINA YAŞIYORMUŞ
Diğer yandan dairede yaşanan patlamada yaralanan kişinin İran uyruklu Sepideh Talebzade olduğu ortaya çıktı. Hastaneye kaldırılan kadının evde tek başına yaşadığı ve patlamada vücudunda yanıklar meydana geldiği öğrenildi. Hayati tehlikesi olmadığı öğrenilen kadının tedavisinin sürdüğü bilgisine ulaşıldı.
'YARALININ HAYATİ TEHLİKESİ YOK'
İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada ise, "12.11.2025 Çarşamba günü saat 22.00 sıralarında Kağıthane ilçesi Yahya Kemal Mahallesi Güler Sokak'ta bulunan 6 katlı binanın 2'nci katında patlama meydana gelmiştir. Doğalgaz kaynaklı olduğu düşünülen patlamanın ardından olay yerine çok sayıda itfaiye ve sağlık ekibi sevk edilmiştir. Patlama nedeniyle meydana gelen yangın, itfaiye ekipleri tarafından söndürülmüş olup, olayda yaralanan 1 kişi hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştır. Yaralanan kişinin hayati tehlikesi bulunmamakta olup, patlamanın meydana geliş sebebi yapılacak incelemenin ardından tespit edilecektir" denildi.
Olayla ilgili açıklama yapan Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, "Olaydan etkilenen ve geceyi evlerinde geçirmekte güçlük çeken vatandaşlarımızın, Belediyemiz tarafından bölgedeki otellere güvenli bir şekilde yerleştirilmesi ve temel ihtiyaçları karşılanması planlanmıştır. Vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için tüm imkânlarımız seferber edilmiştir." dedi.Patlamanın etkisiyle binada oluşan hasar ve sokağa yayılan molozlar nedeniyle zarar gören araçlar için gerekli incelemelerin başlatıldığı bilgisi de edinildi.(DHA)
Görüntü Dökümü:
----------
(Güvenlik kamerası)
-Yeni patlama anı
(Cep telefonu)
-Alev alev yanan daire
-Yaralanan kadının fotoğrafları
(ARŞİV)
========
7- SARIYER'DE CİPLE BETON DÖKME KAMYONU KAFA KAFAYA ÇARPIŞTI: 3 YARALI
Doğan Can CESUR / İSTANBUL (DHA) - SARIYER'de Asuman K. (47) yönetimindeki cip iddiaya göre şeridinden çıkarak Yasin Ç.'nin (52) kullandığı beton dökme kamyonuyla kafa kafaya çarpıştı. Kazada kamyonda bulunan Ali Osman U. (25) dahil 3 kişi yaralandı. Yaralılar hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı.
Kaza, dün saat 12.45 sıralarında Zekeriyaköy Mahallesi Kilyos Caddesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre Asuman K.'nin kullandığı 34 NHU 816 plakalı cip, henüz belirlenemeyen nedenle karşı yönden gelen Yasin Ç. idaresindeki 34 AF 6922 plakalı beton dökme kamyonuyla kafa kafaya çarpıştı. Çarpmanın etkisiyle kamyon sürücüsü Yasin Ç., yan koltuktaki Ali Osman U. ve elektrikli cip sürücüsü Asuman K. yaralandı.
KAFA KAFAYA ÇARPIŞTILAR
Çevredeki sürücülerin ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye, şoför bölümünde sıkışan Yasin Ç.'yi kurtardı. Çalışmaların ardından Yasin Ç. ve Ali Osman U. ambulansla Seyrantepe'deki Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesine, Asuman K. ise Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Hastanesine kaldırarak tedavi altına aldı.
YARALILARIN DURUMU İYİ
Yaralıların hayati tehlikelerinin bulunmadığı öğrenildi. Diğer yandan polis ekipleri kaza yerinde inceleme yaparak rapor tuttu. İncelemenin ardından hasarlı araçlar çekici yardımıyla olay yerinden kaldırılarak emniyet otoparkına götürüldü. Olay sonrası yaşananlar cep telefonu kamerasına yansıdı.(DHA)
Görüntü Dökümü:
----------
(Cep telefonu)
-Olay yeri
-Çevredeki vatandaşlar
-Kazaya karışan araçlar
(Aktüel)
-Olay yeri
-Kazaya karışan araçlar
-Ekiplerin çalışması
-Genel ve detay görüntüler
========
8- GÜRSEL TEKİN: CHP'NİN CUMHURBAŞKANI ADAYI KİM OLURSA OLSUN DESTEKLERİM
Esra GÜNTEPE - Ulaşcan ÖZER / İSTANBUL (DHA)- GÜRSEL Tekin gündemdeki son gelişmelerle ilgili basın toplantısı düzenledi. Tekin, "Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanları doğal Cumhurbaşkanı adayıdır, kim olursa olsun makamda oturan bir insana 'Bu aday olur mu olmaz mı' demek bile çok ayıp birşeydir. Genel başkan potansiyel Cumhurbaşkanı adayıdır. Ben Cumhuriyet Halk Partisi adayı kim olursa olsun desteklerim. İsim önemli değil, plaka olsun" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Basın toplantısında konuşan Tekin, CHP'deki çift başlılık iddialarını değerlendirdi. Özgür Çelik'e de göndermede bulunan Tekin, "Şu anda bizim derdimiz burada bu makamı işgal etmek değil. Zaman zaman hiç Cumhuriyet Halk Partili olmamış, hasbelkader sonradan Cumhuriyet Halk Partisi'ne dahil olmuş 42 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi'nin bütün kademelerinde görev yapmış bizlere diyor ki, 'E gel seçime katıl' Ben hep seçimle geldim yeğenim. Sen yeni geldin babam. Hoşgeldin, sefa geldin ama biz hep seçimle geldik. " dedi.
'ANA KAPIDAN GİRİLMEMİŞ'
Tekin il binasındaki bir koltuğa dışkı bırakıldığı iddialarıyla ilgili de açıklamalarda bulunarak, "Söylenebilecek ne varsa dün söyledik. Şu anda soruşturma safhasında. Soruşturma bittikten sonra size daha detaylı bilgiler vereceğiz. Tabii, hem güvenlik kameraları var, aynı zamanda mobeseler var. Yani çok rahatlıkla giriş çıkış tabii tespit edilir. Çünkü ana kapıdan girilmemiş gördüğümüz tablo o, bizim daha çok yangın merdivenlerinin olduğu kapılarda girişler olmuş" dedi.
'CHP'NİN KURUMSAL KİMLİĞİNİ ZEDELEMEMEK İÇİN YUMUŞAK DAVRANIYORUZ'
Gürsel Tekin, "Biz delege değiliz, oy kullanmamışız partimize yangın düşmüş biz bu yangını söndürmek için uğraşırken çaba sarf ederken parti sözde parti yöneticileri çıkacak ekranlarda bize, hayatında hiçbir yerde kullanamadıkları cümleleri bize kullanacaklar. Biz o zaman anladık ki evet ya biz bu mesele böyle sıradan bir delege meselesi olmaktan çıkmış, büyük bir suç ortaklığıyla karşı karşıya olduğumuzu gördük. Çok şükür dirençliyiz. Hiçbir arkadaşımız boyun eğmedi. Zaman zaman ben bütün bu baskılara rağmen sürekli barışçıl cümleler, çözümden yana cümleler kullanmama rağmen her iki arkadaşım benden daha radikal çıktı. Çok açık söylüyorum, ikisi de burada. Eleştirdiler, 'Başkanım çok yumuşak davranıyorsunuz' Yumuşak davranmamızın tek nedeni var, Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurumsal kimliğini zedelememek için yumuşak davranıyoruz. Şunu beklerdim. Ortada bir dosya var; haklıdır haksızdır, hiç bilmiyoruz. Ne basın, ne medya ne de Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi dosyanın içeriğiyle hiç meşgul olmadı. İftiraysa hep beraber mücadele edelim. İçeriğinde birşey varsa Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurumsal kimliğini tartıştırmamak adına kimler varsa o suç işlenmişse, suç unsurlarını işleyenler kimlerse partiyle ilişkisini keselim ki partimiz kamuoyunda tartışılmasın. Bu konuda maalesef bu çerçevede bütün arayışımıza rağmen bir uzlaşı yolu bulamadık. Önümüzdeki günlerde inşallah tertemiz Cumhuriyet Halk Partisi'ni Türkiye'nin gündemiyle meşgul olabilecek bir duruma getireceğiz" ifadelerini kullandı.
'BEN HEP SEÇİMLE GELDİM; SEN YENİ GELDİN'
Tekin, "Arkadaşlar, çift başlılık diye birşey yok. İyi kötü okuma yazması olan, avukat olmanıza gerek yok, kararı okuduğunuzda çok net olarak görebilirsiniz. Kafayı karıştıran hikaye ne. Yüksek Seçim Kurulu'nun açıklaması. Yüksek Seçim Kurulu'nun açıklaması da doğru bir açıklama. Diyor ki, 'Seçim yapabilirsiniz' ama Yüksek Seçim Kurulu bir mahkeme değil, bir karar organı değil. Aynı seçim kurulu, bakın, Sarıyer Seçim Kurulu 'Seçim yapabilirsiniz' diye izin verdi. Sarıyer Seçim Kurulu kurula da 'Karar defterini emanet ederek kararı siz alabilirsiniz' demiş. Daha ne diyelim. Karar defteri kimde. Karar defterini biz kimden alıyoruz. Seçim Kurulu'ndan alıyoruz. O zaman bu çift başlılık nereden. Elbette tek karar defteri var.Sonuçta o mazbatayla siz kararı alabiliyor musunuz. Alamıyorsanız bunun bir geçerliliği yok. Günün sonunda hani bir deyim var ya, 'Mühür kimdeyse Süleyman odur.' Şu anda bizim derdimiz burada bu makamı işgal etmek değil. Zaman zaman hiç Cumhuriyet Halk Partili olmamış, hasbelkader sonradan Cumhuriyet Halk Partisi'ne dahil olmuş 42 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi'nin bütün kademelerinde görev yapmış bizlere diyor ki, 'E gel seçime katıl' Ben hep seçimle geldim yeğenim. Sen yeni geldin babam. Hoşgeldin, sefa geldin ama biz hep seçimle geldik. Şimdi geldiğimiz durum nahoş bir durumdur; keşke bu duruma gelmeseydi. Bu duruma getirenlerin mutlak ve mutlak Cumhuriyet Halk Partisi'ne hesap vermeleri lazım" şeklinde konuştu.
'AYIN 2'SİNDE HEPSİNİ TESLİM ALMAMIZ GEREKİYORDU'
Tekin, "Ayın 2’sinden itibaren demirbaş, araç, gereç, ne varsa hepsini teslim almamız gerekiyordu. Hukuken zaten bizim sorumluluğumuzda. Çünkü aksi birşey olduğu zaman sorumluluk bizde. Biz hiçbir zaman bir icra yolunu denemedik. Bunu doğru bulmadık. Çünkü iddiamız şuydu; 'Kardeşler arasında kavga yaratmak için gelmedik. Kavgayı sonlandırmak için geldik' dedik. Buna rağmen maalesef başaramadık ve bankalara yazı yazdık. Yazı yazdığımız bankalar adeta sanki telgraf niteliğinde 24 saat içerisinde hepsinin sonuçlarını aldık. Bir banka ısrarla 28 gün.Allah Allah kardeşim, yani burada herşey açık, net. Niye göndermiyorsunuz dediğimizde 'İşte hukuk işleriyle soruyorduk, ona soruyorduk' derken anladık ki bu sorun çıkarıyor ve biz yargı yoluna başvurduk. Bankayı mahkemeye verdik. Tabii, banka hakkında suç duyurusunda bulunduk. Önümüzdeki günlerde yargı kararını verecek" diye konuştu.
'GENEL BAŞKAN POTANSİYEL CUMHURBAŞKANI ADAYIDIR'
Tekin, "Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanları doğal Cumhurbaşkanı adayıdır, kim olursa olsun makamda oturan bir insana 'Bu aday olur mu olmaz mı' demek bile çok ayıp birşeydir. Günü zamanı gelir kararını alır 'Ben olmak istemiyorum' der o başka birşey ama 'Genel başkan aday olur mu olmaz mı' tartışması doğru bir tartışma değildir. Genel başkan potansiyel Cumhurbaşkanı adayıdır. Ben Cumhuriyet Halk Partisi adayı kim olursa olsun desteklerim. İsim önemli değil, plaka olsun" dedi. Tekin konuşmasını, "Bugün Cumhuriyet Halk Partisi'nin kalesi neresidir biliyor musunuz. Tek kalesi Kırıkkale'dir yüzde 52 oy alıyor. Size şimdi Cumhuriyet Halk Partisi'nin kalesini sorsam hepiniz İzmir diyeceksiniz. İzmir'de yüzde 47, Kırıkkale'de yüzde 52 oy aldı. Kırıkkale neresi. AK Parti ve MHP'nin merkezi. Onun için bundan sonraki benim kalem, kişisel olarak bizim, kalesi Kırıkkale olacak" dedi.(DHA)
Görüntü Dökümü
---------------------
-Gürsel Tekin'in konuşması
-Genel ve detay görüntüler
==========
9- 'LEMAN DERGİSİ' DURUŞMASINDA KARİKATÜRİST PEHLEVAN'IN TAHLİYESİNE KARAR VERİLDİ
Ayşe GÜREL/İSTANBUL (DHA) - LEMAN dergisinin 26 Haziran 2025 sayısındaki karikatürün 'Dini değerleri alenen aşağıladığı' iddiasıyla başlatılan soruşturmada, 'Basın ve yayın yoluyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçlamasıyla gözaltına alınan 2'si tutuklu 6 şüpheli, 1 yıl 6 aydan 7 yıl 10 ay 15 güne kadar hapis istemiyle İstanbul 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Mahkeme, Pehlevan hakkında 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik' suçundan tahliyesine karar verdi. Pehlevan, 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçundan tutuklu kalmaya devam edecek.
Leman dergisinin 26 Haziran 2025 sayısındaki karikatür nedeniyle 'Dini değerleri alenen aşağılama' gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca re'sen soruşturma başlatıldı. 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçlamasıyla derginin imtiyaz sahibi ve genel yayın yönetmeni, yazı işleri müdürleri, müessese müdürü, grafikerler ve karikatürü çizen kişinin de aralarında bulunduğu 6 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Çizimi yapan Doğan Pehlevan 'Cumhurbaşkanına hakaret' ve 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçlarından; grafikeri Cebrail Okçu, yazı işleri müdürleri Zafer Aknar ve Aslan Özdemir ile müessese müdürü Ali Yavuz ise 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan tutuklandı. Tutuklu şüphelilerden Zafer Aknar, Cebrail Okçu, Ali Yavuz ve yazı işleri müdürü Aslan Özdemir daha sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 5 şüpheli, 1 yıl 6 aydan 7 yıl 10 aya kadar hapis istemiyle İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı.
'BU TOPRAKLARDA BÜYÜYEN BİRİ OLARAK BUNUN ÇİZİLMEYECEĞİNİ BİLİRİM'
Tutuklu sanık, karikatürü çizen Doğan Pehlevan savunmasında, "İddianamede bahsedildiği gibi bu karikatürde toplumu kin ve düşmanlığa sevk etme kastım olmamıştır. Tam tersine toplumun ahlak ve değerlerine saygılı biriyim. Yaklaşık 5 aydır tutukluyum. Dosyada benim dışımda tutuklu sanık kalmadı. Annem, çocuğum ve ailem mağdur oldu. Soruşturma dosyasına benimle ilgili bir tweet eklenmiş ancak benim hiçbir zaman Twitter hesabım olmadı; bu durum emniyet birimlerince de tespit edildi. Eğer hesabım olsaydı, olaylar olduğunda ilk açıklamayı yapar, olayların böyle olmadığını oradan duyururdum. Peygamberleri çizdiğim iddia ediliyor. Karikatür okumayı bilen biri, bu çizimlerin peygamber olduğunu asla söyleyemez. Karikatürdeki 'Musa' denen figür tamamen günümüz kıyafetleriyle, günümüzde görebileceğimiz bir Musevi olarak çizilmiştir. Musa Peygamber çizilecek olsa elinde asa, sakal ve kolunun altında taş tabletlerle çizersiniz; buna da herkes Musa Peygamber der. Sıradan bir adamı çizip 'Musa Peygamber' diyemezsiniz. Diğer karikatürde de Peygamber Efendimizi çizdiğim iddia ediliyor. Bu topraklarda büyüyen biri olarak bunun çizilmeyeceğini bilirim. Burada peygamberleri çağrıştıran şey isimlerdir. Belki ben yanlış yapmış olabilirim ancak Müslüman toplumu en güzel temsil eden isim 'Muhammed' tir, o yüzden kullandım; tek sebebi budur. Karikatürdeki konuşma balonlarına bakılırsa hiçbir tahrik unsuru yoktur; Allah'ın selamı alınıp verilmektedir. Geçenlerde Diyanet TV'de izlediğim bir sohbette şöyle dendi: 'İslam'daki selamın birleştirici özelliği olduğu gibi, toplumları da birleştirici özelliği vardır.' İşte o an dedim ki, 'Tam benim karikatürüm' Benim çizdiğim karikatürde de öldükten sonra Allah katına yükselen iki kişi, Allah katında kardeş gibi oluyor. Bu gerçek anlamda barış isteyen bir karikatürdür. Karikatürlerde ölen insanlar her zaman kanatları ve başlarında haleyle çizilir. Benim karikatürüm de kendi içinde tüm kurallara uyan bir karikatürdür. Karikatürcü toplumun ahlaki değerlerini aşağılamakla değil, tam tersine korumakla görevlidir. Allah'ın selamı ve Yahudilerin selamı verilmektedir. Karikatürleri çiziyorum ve editörlere, yayın yönetmenlerine gönderiyorum. Bu karikatürü de Tuncay Akgün ve Aslan Özdemir'e göndermiştim" dedi.
TAHLİYESİNE KARAR VERİLDİ
Mahkeme sanık Doğan Pehlevan hakkında 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik' suçundan tahliyesine karar verdi. Pehlivan 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçundan tutuklu kalmaya devam edecek.
İDDİANAMEDEN
İddianamede şüpheliler Ali Yavuz, Aslan Özdemir, Cebrail Okçu, Zafer Aknar ve Mehmet Tuncay Akgün hakkında 'Basın yayın yoluyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan 1 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep edildi. Karikatürün çizeri Doğan Pehlevan'ın ise aynı suçu zincirleme şekilde işlediğine dikkat çekilerek 1 yıl 10 ay 15 günden 7 yıl 10 ay 15 güne kadar hapis ile cezalandırılması talep edildi. (DHA)
=========
10- COINO A.Ş.'YE 'KARA PARA AKLAMA' SORUŞTURMASI: 17 GÖZALTI
Ayşe GÜREL / İSTANBUL, (DHA)- COINO A.Ş.'ye yönelik soruşturma kapsamında yaklaşık 12,3 milyar liranın yurt dışı kripto platformlarına, 282 milyon liranın ise gerçek kişi hesaplarına aktarıldığı, şirket hesaplarında ise güncel kurla 32 milyar liralık kripto giriş tespit edildi. Suç gelirlerinin kriptoya dönüştürülerek kayıt dışı cüzdanlara taşındığının belirlenmesi üzerine 17 şüpheli gözaltına alınırken, yaklaşık 637 milyon lira değerindeki mal varlığına el konuldu ve COINO A.Ş. ile birlikte 16 şirkete TMSF kayyım olarak atandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi ve Aklama Suçu Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından hazırlanan raporda COINO Kripto Varlık Alım Satım Platformu A.Ş.'nin hesaplarında para hareketleri tespit edildi. Rapora göre, şirket hesaplarından yaklaşık 12 milyar 350 milyonun, aralarında yurt dışı kripto varlık sağlayıcı platformların da bulunduğu tüzel kişilere gönderildiği, yaklaşık 282 milyon 923 bin liranın ise gerçek kişi hesaplarına aktarıldığı tespit edildi.
32 MİLYAR GİRİŞ TESPİT EDİLDİ
Şirketin kripto varlık hareketlerine ilişkin olarak MASAK tarafından açık kaynak verileri üzerinden yapılan analizlerde, 23 Temmuz 2025 tarihine kadar toplam güncel kurla yaklaşık 32 milyar lira giriş ve yaklaşık 769 milyon dolar çıkış olduğu görüldü. Ayrıca yaklaşık 13,9 milyar lira herhangi bir platformda kayıtlı olmayan cüzdan adreslerine aktarıldığı belirlendi. Şirket hesaplarından para gönderilen 802 gerçek kişiden 645'i hakkında 'Yasa dışı bahis', 'Dolandırıcılık', 'Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması' gibi suçlarla ilgili bilgiler bulunduğu, 172 kişi hakkında ise bu suçlardan soruşturma veya kovuşturma yürütüldüğü öğrenildi. Şirket hesabına para gönderen gerçek ve tüzel kişilerin de benzer suçlarla ilgili kayıtlarının bulunduğu öğrenildi.
GERÇEK VE TÜZEL KİŞİ HESAPLARINDAN PARA COINO A.Ş'YE AKTARILDI
Tespitler sonucunda, 'Yasa dışı bahis', 'Dolandırıcılık' ve 'Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması' gibi suçlardan elde edilen gelirlerin gerçek ve tüzel kişi hesapları üzerinden COINO A.Ş.'ye aktarıldığı, bu gelirlerin kripto varlığa dönüştürülerek herhangi bir platformda kayıtlı olmayan cüzdanlara ve yurt dışında bulunan kripto varlık sağlayıcılarına gönderildiği, bu şekilde 'Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama' suçunun işlendiği değerlendirildi.
17 ŞÜPHELİ GÖZALTINA ALINDI, ŞİRKETE TMSF ATANDI
Soruşturma kapsamında, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçuna karıştığı düşünülen İstanbul'da 17, Hatay'da 1, Kocaeli'nde 1, yurt dışında 1 ve cezaevinde bulunan 2 kişi olmak üzere toplam 22 şüpheli tespit edildi. 14 Kasım'da yapılan operasyonla 17 şüpheli gözaltına alındı. Şüpheliler ve yakınlarına ait suçtan elde edildiği değerlendirilen toplam yaklaşık 637 milyon lira değerindeki 10 araç, 7 taşınmaz ve COINO A.Ş.'nin de aralarında bulunduğu suç gelirlerinin aklanmasında kullanıldığı belirlenen toplam 16 şirkete el konuldu. Ayrıca TMSF, ilgili şirketlere kayyım olarak atandı. (DHA)
=========
11- 'INVESTCO HOLDİNG' SORUŞTURMASINDA 20 ŞİRKETE KAYYIM ATANDI
Ayşe GÜREL/İSTANBUL (DHA) - 'İNVESTCO Holding' soruşturması kapsamında holding bünyesinde bulunan 20 şirkete İstanbul 10'uncu Sulh Ceza Hakimliği kararıyla TMSF kayyım olarak atandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi ve Aklama Suçu Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturma kapsamında, Investco Holding Anonim Şirketi'ne yönetim kayyımı atandı. Kayyımlık faaliyetleri kapsamında yapılan incelemelerde; Investco Holding çatısı altında faaliyet gösteren grup şirketlerinin yönetim organlarının soruşturmada şüpheli sıfatıyla bulunduğu, tutuklu olan üyelerin görevlerini yerine getiremediği, bazı yöneticilerin görevlerinden istifa etmesi nedeniyle kurulların oluşturulamadığı, kamuoyu bildirimleri ve resmi yazışmaların aksadığı, ticari faaliyetlerde de aksaklıklar yaşandığı belirlendi. Soruşturma kapsamında; Pamel Yenilenebilir Elektrik Üretim A.Ş., Verusa Holding A.Ş., Verusaturk Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş., Innosa Teknoloji A.Ş., Acıselsan Acıpayam Selüloz Sanayi ve Ticaret A.Ş., Sun Yenilenebilir Enerji Üretim A.Ş., Pan Teknoloji A.Ş., Şişli Enerji A.Ş., Ortaköy Enerji A.Ş., Standard Boksit A.Ş., Ata Elektrik Enerjisi A.Ş., Galata Altın İşletmeleri A.Ş., Core Engage Yazılım A.Ş., Zeroone Interactive Yazılım A.Ş., Pamukova Elektrik Üretim A.Ş., Uzertaş Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş., Rem Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş., Innosa Yazılım Teknolojileri A.Ş., Probel Yazılım ve Bilişim Sistemleri A.Ş. ve Vektora Yazılım Teknolojileri A.Ş. isimli firmalara, İstanbul 10'uncu Sulh Ceza Hakimliği kararıyla TMSF kayyım olarak atandı. (DHA)
=============
12- 24 TONUN ÜZERİNDE UYUŞTURUCU SEVKİYATI YAPTIĞI BELİRLENEN 5 SUÇ ÖRGÜTÜNE OPERASYON
İSTANBUL (DHA)- KRİPTOLU haberleşme programı kullanarak ülkeler arası uyuşturucu madde ticareti yaptığı belirlenen 5 farklı suç örgütüne yönelik operasyon düzenlendi. Operasyonda 24 tonun üzerinde uyuşturucu madde sevkiyatı yapıldığı tespit edilirken, 232 gerçek ve tüzel kişiye ait tüm banka hesaplarına ve kripto varlıklara, 636 taşınmaza, 168 motorlu taşıta, 1 adet kuru yük gemisine ve 97 şirketin ortaklık payına el konuldu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında; kriptolu haberleşme programı kullanarak ülkeler arası uyuşturucu madde ticareti yapan beş 5 farklı suç örgütü tespit edildi. Suç örgütlerinin kullanımındaki kriptolu haberleşme uygulamasının uçtan uca şifreli mesajlaşma imkanı sağladığı, uygulamanın özel olarak hazırlanmış cep telefonları üzerinden çalıştığı, bu cihazlarda mikrofon, kamera, GPS gibi donanımların devre dışı bırakıldığı da soruşturmada belirlendi.Yazışmaların incelenmesi sonucu tespit edilen suç örgütlerinin, çeşitli ülkelerden aldıkları uyuşturucu maddelerin Türkiye'ye ve başka ülkelere naklini sağladıkları, elde edilen geliri de çeşitli yöntemlerle aklamaya çalıştıkları tespit edildi.
TONLARCA UYUŞTURUCU SEVKİYATI YAPILDI
Fehmi Karcı ve Ünal Özeler liderliğinde kurulmuş suç örgütünün, yurt içinde ve yurt dışında farklı tarihlerde 30 kez uyuşturucu madde sevkiyatı gerçekleştirdiği, sevkiyatlardaki uyuşturucu maddelerin toplam ağırlığının 7 tonun üzerinde olduğu belirlendi. Suç örgütünün yönetici ve üyelerinden 8'inin yurt dışında, 12'sinin cezaevinde, 35 kişinin ise Türkiye'de olduğu öğrenildi.
Soruşturma kapsamında Veysi Gündoğan liderliğinde kurulan suç örgütünün ise yurt içinde ve yurt dışında farklı tarihlerde 22 kez uyuşturucu madde sevkiyatı gerçekleştirdiği, sevkiyatı yapılan uyuşturucunun toplam ağırlığının 5 tonun üzerinde olduğu tespit edildi. Suç örgütünün yönetici ve üyelerinden 30'unun yurtdışında, 37'sinin cezaevinde, 63 kişinin ise Türkiye sınırları içerisinde olduğu belirlendi. Orhan Turgut liderliğinde kurulmuş suç örgütünün, yurt içinde ve yurt dışında farklı tarihlerde 4 kez uyuşturucu madde sevkiyatı gerçekleştirdiği öğrenildi. Uyuşturucu maddelerin toplam ağırlığının 600 kilogramın üzerinde olduğu, örgütünün yönetici ve üyelerinden 3'ünün yurt dışında, 1'inin cezaevinde, 5 kişinin ise Türkiye sınırları içerisinde olduğu belirlendi.Kamuran Ata ve Adnan Korkmaz liderliğinde kurulmuş suç örgütünün, yurt içinde ve yurtdışında farklı tarihlerde 6 kez uyuşturucu madde sevkiyatı gerçekleştirdiği yürütülen soruşturma çerçevesinde belirlendi. Sevkiyatlara konu uyuşturucu maddelerin toplam ağırlığının 1 tonun üzerinde olduğu tespit edildi. Suç örgütünün yönetici ve üyelerinden 4 kişinin yurt dışında, 4 kişinin cezaevinde, 11 kişinin ise Türkiye sınırları içerisinde olduğu değerlendirildi.
20 KEZ SEVKİYAT YAPMIŞ
Ahmet Münir Güverte liderliğinde kurulmuş suç örgütünün, yurt içinde ve yurtdışında farklı tarihlerde 20 kez uyuşturucu madde sevkiyatı gerçekleştirdiği, uyuşturucu maddelerin toplam ağırlığının 11 tonun üzerinde olduğu tespit edildi. Suç örgütünün yönetici ve üyelerinden 11 kişinin yurt dışında, 1 kişinin cezaevinde, 6 kişinin ise Türkiye sınırları içerisinde olduğu tespit edildi.
Suç örgütlerinin mensubu olan ve Türkiye'de bulunan 120 şüphelinin yakalanıp gözaltına alınması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terörizmin Finansmanın Önlenmesi ve Aklama Suçu Soruşturma Bürosu koordinesinde eşzamanlı operasyon düzenlenirken, yurtdışında bulunduğu tespit edilen 56 örgüt mensubunun ise uluslararası düzeyde aranmalarını sağlamak amacıyla haklarında kırmızı bülten çalışması başlatıldı.
Suç örgütleri mensuplarının, suçtan elde ettiği gelir ile aklama eylemine tabi tuttuğu mal varlıkları da soruşturma çerçevesinde tespit edildi. Bu kapsamda, 232 gerçek ve tüzel kişiye ait tüm banka hesaplarına ve kripto varlıklara, 636 adet taşınmaza, 168 motorlu taşıta, 1 kuru yük gemisine, 97 şirketin ortaklık payına el konuldu.Diğer yandan, Fehmi Karcı ve ailesinin sahibi ve yetkilisi olduğu Daımond Group Emlak ve Danışmalık Ltd. Şti, Karcı İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti, Mavi Okyanus Denizcilik İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti ve Karcı Lojistik Anonim Şirketine Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kayyım olarak atandı. (DHA)
Görüntü Dökümü
-----
- Operasyondan görüntüler
- Şüphelilerin gözaltına alınması
========
13- ÜMRANİYE'DE TRAFİK TARTIŞMASINDA ARACIN CAMINI YUMRUKLADI
İsa ALMAÇAYIR- Hiba HAKBİLİR / İSTANBUL, (DHA)- ÜMRANİYE Tem Otoyolu'nda iki sürücü arasında iddiaya göre yol nedeniyle tartışma çıktı. Hafif ticari araç sürücüsü, otomobilin yolunu keserek aracın camını yumrukladı. O sırada otomobilde bulunan sürücünün kızı korkuyla ağlamaya başladı. O anlar sürücünün cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.
Olay, dün saat 15.00 sıralarında Ümraniye Tem Otoyolu Üsküdar istikametinde meydana geldi. İddiaya göre Doğukan Ş. otomobiliyle misafirlerini Dudullu otogara bıraktı. Araçta kızı da olan Doğukan Ş., dönüş yolunda seyir halindeyken kendisini sıkıştırarak yanından geçen 34 FSU 441 plakalı hafif ticari araç sürücüsü ile sözlü tartışmaya başladı. Trafiğin sıkıştığı noktada Doğukan Ş.'nin kullandığı otomobilin önüne kesen hafif ticari araç sürücüsü aracından indi. Hafif ticari araç sürücüsü, Doğukan Ş. ile tartışmaya başladı, kısa süre sonra ise aracın camını yumruklamaya başladı. Doğukan Ş.'nin otomobilde bulunan kızı korkuyla ağlamaya başladı. Saldırgan sürücü daha sonra aracına binerek olay yerinde uzaklaştı. O anlar cep telefonu kamerasıyla görüntüledi.
Görüntü Dökümü:
-------------------
(Cep telefonu)
-Saldırganın camı yumruklaması







