DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

1- EMİNE ERDOĞAN TOGEM-DER'İN 'ARTSIN EKSİLMESİN DÖNÜŞÜM PAZARI'NIN AÇILIŞINA KATILDI
Esra GÜNTEPE- Harun ŞAHBAZOĞLU / İSTANBUL, (DHA)- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Toplumsal Gelişim Merkezi Eğitim ve Sosyal Dayanışma Derneği (TOGEM-DER) tarafından düzenlenen 'Artsın Eksilmesin Dönüşüm Pazarı'nın açılışını gerçekleştirdi.
'Artsın Eksilmesin, Dönüşüm Pazarı'nın açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın katılımıyla Şişli'de gerçekleşti. Programa Emine Erdoğan'ın yanı sıra, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un eşi Pervin Ersoy, TOGEM-DER Yönetim Kurulu Başkanı Mihrimah Belma Sekmen ve TOGEM-DER Mütevelli Heyeti üyeleri ile Acun Ilıcalı, Alişan, Ebru Akel, Ebru Şallı, Bülent Serttaş, sosyal medya fenomeni Cem Özkök, Amine Gülşe Özil, Zahide Yetiş, Saruhan Hünel ile moda, sanat, medya ve iş dünyasından pek çok isim katıldı.
STANTLARI GEZEN EMİNE ERDOĞAN, DESTEK ALIŞVERİŞİ YAPTI
Bu yıl teması 'nar' olarak belirlenen etkinlikte Emine Erdoğan, iyiliğin nesilden nesile aktarılmasını simgelemek amacıyla toprağa nar fidesi ekti. Açılışın ardından pazardaki stantları tek tek gezen Erdoğan, ihtiyaç sahiplerine bağışlanmak üzere alışveriş yaparak destek verdi. TOGEM-DER Mütevelli Heyeti üyeleri ve etkinliğe katılan sanatçılarla aile fotoğrafı çekinen Emine Erdoğan, mobilyadan giyime, ayakkabıdan aksesuara, ev eşyasından elektronik ürünlere kadar markalar tarafından bağışlanan yeni ürünlerin satışa sunulduğu pazarda stantları gezdi.
Etkinlikte derneğin mefruşat, giyim ve yemek atölyelerinde üretilen ürünlerin yanı sıra onarılan mobilyalar, yeniden dikilen giysiler, sıfır atık odaklı tasarımlar ve ikinci el eşyalar da yer aldı. Bu ürünler, sürdürülebilir yaşam farkındalığını artırmak amacıyla ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu da pazarda satışı yapılan futbol formalarının bulunduğu stantta, Emine Erdoğan'a isminin yazılı olduğu imzalı milli takım forması hediye etti.Derneğin 20'nci yılı kapsamında 'Bir Alışveriş, Bin İyilik' sloganıyla düzenlenen 'Artsın Eksilmesin Dönüşüm Pazarı', 14-15-16 Aralık tarihlerinde Taşyapı Şişli Etkinlik Alanı'nda ziyaret edilebilecek. Pazarda mobilya, giyim, ayakkabı, aksesuar, ev eşyası ve elektronik ürünler dahil olmak üzere markalar tarafından bağışlanan binlerce yeni ürün uygun fiyatlarla satışa sunulacak. (DHA)
Görüntü Dökümü:
---------
-Programdan detaylar
-Emine Erdoğan'ın nar fidesi dikmesi
-Sahnedeki fotoğraf çekimi
-Emine Erdoğan'ın dönüşüm pazarı gezisi
-Genel ve detay görüntüler
==========
2- VALİ GÜL 'AİLELER SABAH NAMAZINDA BULUŞUYOR' PROGRAMINA KATILDI
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- İstanbul Valisi Davut Gül, Avcılar'da düzenlenen 'Aileler Sabah Namazında Buluşuyor' programına katıldı. Vali Gül, sabah namazının ardından cemaate çorba ikram etti.
Cihannüma Dayanışma ve İş Birliği Derneği ile çeşitli sivil toplum kuruluşları tarafından Avcılar Merkez Ulu Camii'nde düzenlenen 'Aileler Sabah Namazında Buluşuyor' programı, İstanbul Valisi Davut Gül'ün katılımıyla gerçekleştirildi. Programa Vali Gül'ün yanı sıra Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, Avcılar İlçe Müftüsü Mehmet Özcan, bazı kamu yöneticileri ve mahalle sakinleri katıldı. Kur'an-ı Kerim okunmasının ardından kılınan sabah namazı sonrası Vali Gül, cami bahçesinde cemaatle sohbet ederek çorba dağıttı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
----------
(Cep telefonu)
-Cami dışından ve içinden görüntüler
-Vali namazda ve sabah namazı kutlamalarını kabul ederken
-Çorba dağıtımı (Fotoğraf)
=========
3- KAĞITHANE’DE BALTAYLA KUAFÖRÜ BASIP KLİMAYI PATLATTI: 'BENİ ÖLDÜRECEĞİNİ SÖYLEDİ'
Doğan Can CESUR / İSTANBUL (DHA) - KAĞITHANE’de aralarında alacak verecek meselesi olduğunu iddia eden Murathan A. (26), baltayla Murat U.’nun (34) kuaför dükkanını bastı. Taraflar arasında çıkan kavgada Murathan U., baltayla klimayı patlatıp iş yerine zarar verdi. Olay anı güvenlik kamerasına yansırken dükkanda hasar meydana geldi. Saldırgandan şikayetçi olan Murat U.'nun ifadesinde, "Ona olan borcumu ödemiştim; ancak o, borcumun bitmediğini daha fazla vermem gerektiğini, vermezsem beni keseceğini söyledi" dediği öğrenildi.
Olay, 8 Aralık Pazartesi günü saat 16.45 sıralarında Talatpaşa Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre kuaförlük yapan Murat U. bir süre önce Murathan A.'dan aldığı borcu ödedi. Ancak borcunun tamamını ödemediğini iddia eden Murathan A., iş yerine giderek Murat U. ile konuşmaya başladı. Taraflar arasında çıkan tartışma sonrası Murathan A. dükkandan ayrıldı. Yaklaşık 5 dakika sonra elinde baltayla geri dönen Murathan A., dükkana girerek baltayla klimaya ve raflara vurarak zarar verdi. Ardından küfür ettiği iddia edilen Murathan A., çevredeki vatandaşların elindeki baltayı almasıyla iş yerinden uzaklaştırıldı. Yaşananlar güvenlik kamerasına yansıdı.
'SENİ KESECEĞİM ÖLDÜRECEĞİM'
Olayın ardından iş yerinde hasar meydana gelirken Murat U., emniyete giderek şikayetçi oldu. Murat U.'nun ifadesinde, "Arkadaşım Murathan A. iş yerime gelerek daha önceden alacak verecek meselemizden konu açtı. Ben daha önce ona olan borcumu zaten ödemiştim; ancak o, borcumun bitmediğini, daha fazla borcumu vermem gerektiğini, vermezsem beni keseceğini, öldüreceğini söyledi. Ben de kendisine tekrar o borcu 'Ben sana ödedim' dediğimde 'Sen görürsün' diyerek iş yerimden çıktı. Kısa bir süre sonra elinde bir baltayla gelerek iş yerimde bulunan raflara ve 50 bin lira değerindeki klimama zarar vererek, 'Borcunu ödemezsen ben de bu şekilde sana zarar vermesini bilirim' diyerek ortalığı dağıttı. Ben de kendisine 'Ne yapıyorsun sen; bunu yapmaya hakkın yok' dediğimde 'Borcumu vermezsen böyle alırım' diyerek bana hakaret etti. Ben kendisine hiçbirşey demedim. Sadece yaptıklarını izledim. Yaklaşmadım" dediği öğrenildi. Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.(DHA)
Görüntü Dökümü:
-------
(Güvenlik kamerası)
-Şüphelinin gelmesi
-Tartışma çıkması
-Baltayla saldırması
-Vatandaşların araya girmesi
-Yaşanan panik
=========
4- KAĞITHANE'DE KUAFÖRDEKİ YANGINDA VÜCUDU YANAN 15 YAŞINDAKİ ENGİN: MÜCADELEYİ KESİNLİKLE BIRAKMASINLAR BEN YILMADIM
Doğan Can CESUR / İSTANBUL (DHA) - KAĞITHANE'de kuaförün mutfak bölümünde çaydanlıktan çıkan yangında buzdolabının patlaması sonucu çıkan yangında ağır yaralanan Engin Buğra İskender'in (15) vücudunda üçüncü derece yanık oluştu. 8 ay boyunca 65 ameliyat olan İskender normal hayatına döndü ve babasına ait olayın yaşadığı kuaförde tıraş yapmaya başladı. En büyük hayalinin tanınan bir berber olmak istediğini söyleyen İskender, "Baktım yangın küçük, 'Ben bunu söndürürüm' dedim. Tuvalete kaçtım birkaç dakika yangının içinde kaldım. Babama 'Kusura bakma' dediğimi ve üstüme yapışan deriler çıkartılırken bağırdığımı hatırlıyorum. 8 ayda 65 kez ameliyat oldum. Bu mücadeleyi kesinlikle bırakmasınlar, ben bırakmadım yılmadım" dedi.
Olay, 12 Ocak Pazar günü saat 20.00 sıralarında Hamidiye Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre akşam saatlerinde arkadaşlarıyla kuaförde vakit geçiren Engin Buğra İskender, çay demlemek için çaydanlığa su koydu. Ancak çocuk arkadaşlarıyla sohbete dalıp çaydanlığı ocakta unuttu. Ocaktaki çaydanlığın patlaması sonucu mutfakta yangın çıktı. Buzdolabına da sıçrayan yangının büyümesi üzerine Engin Buğra İskender, lavabodan su alıp yangını söndürmek istedi; ancak büyüyen yangın çocuğun kıyafetlerine sıçradı.
AĞIR YARALANDI
Çocuk üstünde eriyen kıyafetlerin vücuduna yapışması sonucu ağır yaralandı. Arkadaşlarının dışarı çıkardığı Engin Buğra İskender, ihbar üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından ambulansla önce Sarıyer Çayırbaşı Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Durumu ağır olan çocuk ilk tedavisinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi'ne sevk edildi. Vücudunda üçüncü derece yanık oluşan çocuğun bilincinin kapalı, durumunun ağır olduğu öğrenildi.
PATLAYAN ÇAYDANLIK BUZDOLABINI YAKTI
İtfaiye ekipleri kuaförde çıkan yangını söndürdü. İtfaiye ekiplerinin soğutma çalışması sonrası yaptığı kontrollerde, ilk belirlemelere göre çaydanlıktan başlayan yangının buzdolabına sıçrayarak büyüdüğü tespit edildi. Polis ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı.
'YANGIN KÜÇÜK SÖNDÜRÜRÜM DEDİM'
Tedavisi 1 ay önce tamamlanan İskender, normal hayatına döndü. Engin Buğra İskender'in 2 yıl sonra estetik ameliyat olacağı öğrenildi. Yaşadıklarını anlatan Engin Buğra İskender, "Traş yapıyordum. Sonra böyle ses duyunca ben de buraya koşarak geldim. Gelince baktım duman çıkıyor. Sonra buraya baktım küçük yangın var. 'Ben bunu söndürürüm' dedim. Sonra suyla söndürmeye çalıştım. Baktım sönmüyor. Sonra tuvalete kaçtım; duman bastı bir anda, tuvalete kaçtım. Orada boğulunca biraz sudan yudumlayarak nefes almaya çalıştım. O an tabii aklıma nasıl geldi hiç bilmiyorum. Sonra çıktım, çıkınca önümü görmedim tabii. Sonra o sıra galiba buzdolabı patlamış. Kapı da açılmıyordu. Yangının içinde birkaç dakika kaldım. Sonra çıktım, sonrasını da hatırlamıyorum zaten. Buzdolabının arkasındaki gaz patlamış. İtfaiyeci abilerin dediklerine göre. Çok hatırlamıyorum, zaten buzdolabının yanındaydı. Oraya da yangın değince orada patlamış" dedi.
'BABAMA "KUSURA BAKMA" DEDİM'
İskender, "Dükkan babamın olduğu için babama 'Kusura bakma' dediğimi hatırlıyorum. Deriler üstüme yapıştığı için çıkartırken bağırdığımı hatırlıyorum. Üstüme birşey serdiler soğuk. Ondan sonrasını hatırlamıyorum. Ben buraya geldim. Babam bana izin verdi dükkanı açmamı. Yani ben kendim yapmışım gibi hissettim onu. O yüzden 'Kusura bakma' dedim. Babam gitmeden önce işte 'Oğlum senden önemli mi' falan dedi. Sonra da hastaneye gittik. Annem işte hastane bizi kabul etmedi; beni bayılttılar. Oradan Kocaeli Şehir Hastanesi'ne geçtik. Orada şükürler olsun Mehmet Hoca bizi kabul etti, Mehmet Özyıldız. O kabul edince o da beni iyi yaptı. Şükürler olsun Mehmet Hocamıza" diye konuştu.
'CANIM ACIMASIN DİYE UYUTMUŞLAR'
İskender, "65 ameliyat oldum. 12 gün uyuyakalmışım. Beni uyutmuşlar canım kalkınca acır diye. Sonra uyandım tabi o zamanlar baya bir rüya görüyordum. Sonrasında kalktığımda gerçek gibi hissettim. 3 tane ikiz kardeş işte babam mesela bir sürü araba falan vardı. Sonra böyle hayal gördüm, herşey bana gerçekçiymiş gibi geldi; nasıl bir ilaç verdilerse artık. Sonra kalktım, birkaç gün sonra ameliyata girdim. O da temizlenme. O sırada benim hiç canım yanmıyordu. Yani benim acıya biraz duygum az, duyarlı değilim çok. Sonra ameliyat oldum, sonra sıra deri nakline geldi. Deri nakli olduğumda biraz acıdı. Sırttan alınca acıdı da diğerleri çok acı vermedi. Derin nakli olduktan sonra biraz yanma oldu. Bunlar çok acılı bir süreçti o zamanlar. Acılı süreci bitirdikten sonra deri alınan yerlerden tekrar deri aldılar. Aldıktan sonra o deriler, inceldiği için oralar yara oldu. Bu sefer kapanmadı yaralar. Tekrar 2 ay öyle kaldı; 2 ay uzadı sürecimiz. Uzadığı için tekrar oraya derin nakli yaptılar. Kafamdan deri aldılar; kasıklarımdan deri aldılar. Alınca işte daha çok uzadı süreç 1-2 ay daha. Uzadığı için biraz daha kaldık. Zaten 3-4 ay sonra tekrar çıktık. Sonra yanağımda yara oldu. Bu sefer yine deri nakli olması gerekti. Ondan sonra acılı süreç yine devam etti; ama şuan şükürler olsun çok iyiyim" ifadelerini kullandı.
'8 AYDA 65 AMELİYAT OLDUM'
İskender, "Toplamda 8 ay sürdü. 65 ameliyat oldum 8 ay içerisinde ve bu pansumansız hali. Pansumanlar da beraber yani 100'ü bulur belki. Biraz acılı geçti. Hep narkoz, hep narkoz. Ben zaten küçüklüğümden beri öyle bir yılma bende yok. Ben mesela motosiklet sürerken işte kaza yaptım mesela parmağım işte şuradan koptu mesela yani tekrar yerine diktiler yani ben yine motosiklet sürdüm yine yılmadım. Ondan sonra yarışta düştüm az daha omuriliğimi kırıyordum sonra yine kalktım yarışa devam ettim ağlaya ağlaya. Bende o yılma kanımda küçüklükten beri yok. Tıraşa yine başladım devam ediyorum tekrar müşteri arıyorum, tekrar müşteri çağırıyorum. Arkadaşlarımı çağırıyorum; ama yine hala devam ediyorum. Sporumu yapıyorum, motorumu sürüyorum. Herşeyi yapabildiğim eski şeyleri yine hala yapmaya devam ediyorum yani" şeklinde konuştu.
'MÜCADELEYİ KESİNLİKLE BIRAKMASINLAR'
Engin Buğra İskender, "Benim en büyük hayalim Kadir Alkan gibi olup veyahut da düzgün bir berber olmak için uğraşmak. Uğraşınca da böyle benim gibi insanlara veya işte görmeyen engelli insanlara yardım etmek. İçine kapanık olmasınlar ben böyleyim ama şahsen eve girdiğim yok. Yani hiç umursamıyorum yüzümdeki, kolumdaki, vücudumdaki izleri. Şükürler olsun benim arkadaşlarım yanımda. Olmasa da sonuçta başka arkadaşlar var, başka şeyler var, başka çevre var. Onların mesela arkadaş çevresi yapıp tekrar aynı hayatın eski hayatına dönebilir. Bu mücadeleyi kesinlikle bırakmasınlar. Ben bırakmadım yılmadım hala da devam ediyorum" diye konuştu.(DHA)
Görüntü Dökümü:
--------
(Aktüel)
-Engin Buğra'nın olayı anlatması
-Engin Buğra ile röportaj
-Engin Buğra'nın traş yapması
ARŞİV
-12.12.2025'te geçilen görüntüler
========
5- MESLEK LİSESİ ÖĞRENCİLERİ ÖĞRETMENLERİYLE YENİ OKUL BİNASININ ELEKTRİK TESİSATINI YAPIYOR
Tuğçe SEZER ODABAŞI - Ataberk KURT / İSTANBUL, (DHA) -GAZİOSMANPAŞA Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde (GOP MTAL) yeni okul binasının elektrik-elektronik tesisatları, öğretmen ve öğrenciler tarafından yapılıyor. Eylül ayında başlanan ve yaklaşık 8 ayda tamamlanması planlanan çalışmanın meslek liselerinin üretimdeki kapasitesini ortaya koyduğunu söyleyen okul müdürü Yakup Alp, "Meslek liseleri eğitim yanında aynı zamanda üretim de yaparlar. Özellikle depremde, pandemide meslek liselerinin neler yaptığını tüm Türkiye gördü. Biz de kendi okulumuzun inşaatının elektrik kısmını yapacağız. Dışarıdan herhangi bir destek almadan, sadece kendi öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizle birlikte başarmak istiyoruz. Bu projeyle meslek liselerinin bir tık daha yukarı çıkmasını arzu ediyoruz" dedi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından İstanbul Valiliği tarafından boşaltılan 95 okuldan biri olan Gaziosmanpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (GOP MTAL), yeni okul binasını öğretmen ve öğrencilerinin çalışmalarıyla ayağa kaldırıyor. İhale ve proje sürecinin tamamlanmasının ardından bu yıl inşaatına başlanan okulda, elektrik-elektronik tesisatlarının yapımı için yüklenici firma ile Ekim 2025'te sözleşme imzalayan okul yönetimi, çalışmaları öğretmen ve öğrencileriyle birlikte yürütüyor. Yaklaşık 8 ayda tamamlanması planlanan projeyle, meslek liselerinin üretimdeki ve nitelikli iş gücü yetiştirmedeki rolü bir kez daha gözler önüne seriliyor.
'MESLEK LİSELERİ ÜRETİMİN DE PARÇASIDIR'
Meslek liselerinin Türkiye'deki üretim ve kriz yönetimindeki rolüne dikkat çeken okul müdürü Yakup Alp, "Biliyorsunuz, meslek liseleri eğitim yanında aynı zamanda üretim de yaparlar. Özellikle depremde, pandemide meslek liselerinin neler yaptığını tüm Türkiye gördü. Biz de okul olarak, eğitimin yanında üretim de yapıyoruz. Özellikle döner sermaye çalışmalarımız çok yoğun bir şekilde devam ediyor. Tüm alanlarımızı bu alana katmak istiyoruz. Biz okul olarak bunu biraz daha yukarıya çıkarmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.
'OKULUMUZUN İNŞAATININ ELEKTRİK KISMINI BİZ ÜSTLENİYORUZ'
Alp, yeni okul inşaatında tamamen öğretmen ve öğrencilerle çalıştıklarını vurgulayarak, "Şu anda gördüğünüz okulumuzun yeni inşaatı, Gaziosmanpaşa Meslek Lisesi binası yapılıyor. Çok modern bir bina, bittiğinde Türkiye'nin en önemli meslek kurumlarından bir tanesi olacak. Biz de kendi okulumuzun inşaatının elektrik kısmını yapacağız. Dışarıdan herhangi bir destek almadan, sadece kendi öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizle birlikte başarmak istiyoruz. Bu projeyle meslek liselerinin bir tık daha yukarı çıkmasını arzu ediyoruz" dedi.
'OKUL İNŞAATINDA ELEKTRİK DAHA ZOR, 17 ÇEŞİT TESİSAT VAR'
Alp, okul inşaatlarında yapılan elektrik işlerinin zorluk derecesini şöyle anlattı:
"Çok önemli bir proje, çok büyük bir proje. Okul inşaatlarında elektrik, normal inşaata göre çok daha zordur. Şöyle bir söz vardır. 'Bir inşaata önce elektrikçi girer, en son elektrikçi çıkar.' Okul inşaatlarında bu çok daha farklıdır. 17 çeşit tesisat var. Binaya göre çok zor. Şayet bunu başardığımızda diğer okulların, evlerin, binaların elektrik işlerini çok rahat bir şekilde öğrenciler yapmış olacak."
'ANAOKULUNUN ELEKTRİK İŞLERİNİ DE ÜSTLENDİK'
Projenin kapsamının geniş olduğunu belirten Alp, "Ekim ayında bu çalışmalar yapıldı. 8 ay bir süresi var. Hatta bu okulun yanında, aynı paket içerisinde üç katlı bir anaokulu var. Oranın da elektrik işlerini biz okul olarak üstlendik. Bu çalışmaları okulumuzun elektrik-elektronik bölümü öğretmeni ve öğrencileriyle birlikte yapacağız" ifadelerini kullandı.
'BU PROJEYLE ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİMİZİN GERÇEK KAPASİTESİNİ GÖRÜYORUZ'
Alp, projenin hem eğitim hem de mesleki gelişim açısından önemine dikkat çekerek, "Burada bizim birkaç tane hedefimiz var açıkçası. Birincisi, 'Acaba biz bu işi yapabilir miyiz?' noktasından 'Biz bu işi yaptık.' seviyesine atlamak istiyoruz. İkincisi, öğretmenlerin kendilerini görme fırsatını yakalamalarını istiyoruz. Teknolojiye ne kadar hakimiz, günlük kullanılan teknolojiye ne kadar hakimiz, bunu görmek istiyoruz. Üçüncüsü verdiğimiz teorik eğitimin öğrenciye ne kadar faydası olmuş, bunu burada göreceğiz. Dördüncüsü öğrenciler ve öğretmenler burada döner sermaye kapsamında para da kazanacaklar. Beşinci olarak da kendi okulumuzu kendimiz yapmış olacağız. Elektrik işlerini kendimiz yapmış olacağız ve okul binasını kullanırken de hangi hat nereden geçiyor, bunu daha iyi bilmiş olacağız" dedi.
'DÖNER SERMAYEDE HEM ÜRETİYORUZ HEM KAZANIYORUZ'
Proje sürecine ilişkin teknik durumu da paylaşan Alp, "Şu anda inşaatta boru döşeme işlemleri, temelden itibaren boru döşeme olayları bitti. Üçüncü kata çıkıyoruz. Son kat betonu atılacak. Ondan sonra diğer hatları çekeceğiz. Bina teslim edildiğinde, biz de elektrikle ilgili tüm işlemleri teslim etmiş olacağız" diye konuştu.
'BİZ MESLEK LİSESİ İDARECİLERİ OLARAK BİRAZ DAHA FARKLI OLMAK ZORUNDAYIZ'
A sınıfı İş Güvenliği Uzmanı olan Alp, projenin en kritik bölümünün iş güvenliği olduğunu vurgulayarak, "Biz meslek lisesi idarecileri olarak biraz daha farklı olmak zorundayız. Öncelikle ticareti bilmek zorundayız. Bir de okul, kamu binalarının denetimi çok sıktır, onu bilmemiz gerekiyor. Bunu bildikten sonra bir elimize işin ağırlığını koyarız, diğer elimize kendi çalışma arkadaşlarımızın ve kendi kapasitemizin gücünü koyarız. Ortaya da cesaret ve döner sermayedeki tecrübelerimizi koyarak karar veririz. Biz de öyle yaptık. Bunu başarabileceğimizi düşündük ve şu andaki süreç, istediğimiz doğrultuda güzel bir şekilde gidiyor. Öğrencilere teorik olarak öğrettiğimiz iş güvenliği mevzusunu da burada uygulamalı olarak yaptığımız için ayrıca bir tecrübemiz olmuş oluyor. Ben aynı zamanda iş güvenliği uzmanıyım ve şirketin iş güvenliği uzmanıyla birlikte çalışıyoruz. Ve kendi öğrencilerimizi gözlemliyoruz. İş güvenliğinden herhangi bir tavizimiz söz konusu değil" ifadelerini kullandı.
'İLK DEFA BÖYLE BİR PROJEDE GÖREV ALIYORUZ'
Okulun elektrik öğretmenlerinden Sıdık Yücel, "Okulumuz Gaziosmanpaşa Mesleki Teknik Anadolu Lisesi olarak İstanbul genelinde birçok ilçede, birçok alanda çalıştık. Ancak bir inşaatın elektrik-elektronik anlamında baştan sona temel topraklamasından, elektrik tesisatlarının kablolaması ve montajlarının yapılmasına, ardından okul çatısındaki güneş enerji sistemlerinin kurulmasına kadar tüm aşamalarında öğretmen ve öğrencilerle birlikte ilk defa böyle bir projede görev alıyoruz. Bu, pek rastlanan bir durum değil. Proje Eylül ayında başladı. Tahmini süremiz yaklaşık 8 ay. Bu zaman diliminde projeyi bitirmeyi düşünüyoruz" diye konuştu.
Projenin katkılarından söz eden Yücel, "Böyle bir projede görev aldığım için ben şahsen, kendi adıma gayet mutlu ve sevinçliyim. Mesleki anlamda da gerek bizlere gerekse öğrencilerimize katkısının fazla olacağını düşünüyorum. Çünkü biz okullarda teorik bilgiyi atölyelerde deneyler yaparak uygulayabiliyorduk, ancak sahada baştan sona karşılaşabileceğimiz birçok farklı durum var. Bunları deneyimlemek gerek bizler için gerekse öğrencilerimiz için büyük bir başarı olacaktır" ifadelerini kullandı.
'DAHA ÖNCE BULUNDUĞUMUZ PROJELER BUNUN KADAR GÖSTERİŞLİ VE BÜYÜK DEĞİLDİ'
10'uncu sınıf öğrencisi Yasin Kenan Açar, "Şu anda okulda öğrendiğimiz bilgileri sahada uygulama fırsatı buluyoruz. Şahsen ben bu projede bulunduğum için sevinçliyim, gurur duyuyorum. Okulumuzun tüm elektrik tesisatını okul olarak biz çekiyoruz. Daha önce bulunduğumuz projeler bunun kadar gösterişli ve büyük değildi. Burası daha büyük bir okul inşaatı ve kendi okulumuzun elektriğini çekmek, tesisatını yapmak daha da gurur verici oluyor" dedi.
'ÇALIŞARAK HARÇLIĞIMIZI DA KAZANABİLİYORUZ'
11'inci sınıf öğrencisi Baran Tuncay, "Bu işte hem çalışarak okulumuzun neler yapabileceğini gösteriyoruz hem de bizim için daha faydalı oluyor. Aynı zamanda çalışarak harçlığımızı da kazanabiliyoruz. Bu da bizim için daha iyi. Öğrendiğimiz teorik bilgileri uygulama olarak görebiliyor, yapabiliyoruz. Bu durum bizim için de öğrenciler için de daha önemli ve daha değerli" diye konuştu.
'KENDİ İNŞAATIMIZDA ÇALIŞTIĞIMIZ İÇİN MUTLUYUZ'
11'inci sınıf öğrencisi Efe Eker "Kendi okulumuzun inşaatında çalışma fırsatı bulduğumuz için çok mutluyuz. Kendi mesleğimiz üzerinden çizdiğimiz planlar doğrultusunda ilerliyoruz. Bu yüzden kendi inşaatımızda çalıştığımız için mutluyuz" ifadelerini kullandı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Okul inşaatından görüntü
-Okul Müdürü Yakup Alp röp.
-Öğretmeni Sıdık Yücel röp.
-Öğrencilerle röportaj
-İnşaattan genel ve detay
(Cep telefonu)
-İnşaatın güneş paneli çalışmasından detay
==========
6- BEŞİKTAŞ'TA YÜKSEK SESLİ MÜZİK AÇAN SÜRÜCÜ POLİSE YAKALANDI: 14 GÜNDE 1,5 MİLYON LİRA CEZA KESİLDİ
Doğan Can CESUR / İSTANBUL (DHA)- BEŞİKTAŞ’ta polis ekipleri, cadde ve sokaklarda yüksek sesli müzik açarak çevreye rahatsızlık veren sürücülere ilgili uygulama yaptı. 30 Kasım - 14 Aralık arasında yapılan denetimlerde, 157 sürücüye toplam 1 milyon 500 bin lira para cezası uygulandı. Denetimler sırasında yüksek sesli müzik açan sürücünün polise yakalandığı anlar kameraya yansıdı.
Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 30 Kasım-14 Aralık arasında Vişnezade Mahallesi’nde bulunan Süleyman Seba Caddesi, Şair Nedim Caddesi ve Beşiktaş Caddesi'nde uygulama yaptı. Durdurulan araçlarda sürücülere ve yolculara Genel Bilgi Tarama (GBT) sorgulaması yapıldı; sorgulamalarda aranması bulunan kişilere yönelik adli işlem başlatıldı.
EĞLENCE MEKANLARI DA DENETLENDİ
Denetimlerde ayrıca bölgedeki eğlence mekânları da kontrol edildi.Denetimler sırasında iş yerlerinde 'Kapalı alanda tütün tüketimi', 'Mesul müdür bulundurmama' ve evrak eksiği gibi ihlaller nedeniyle tutanak düzenlendi. 'Trafik işaret ve levhalarına uymamak', 'Yasak park alanlarını kullanmak', 'Araçlardan çevreyi rahatsız edecek şekilde yüksek sesle müzik yayını yapmak', 'Ters yönde araç kullanmak', 'Koruma başlığı takmamak', 'Plakanın okunmasını engellemek', 'Alkollü araç kullanmak' ve 'Araçla tehlikeli manevra yapmak' gibi ihlaller nedeniyle sürücülere cezai işlem uygulandı.
14 GÜNDE 1,5 MİLYON LİRA CEZA KESİLDİ
Diğer yandan caddede yüksek sesli müzik açarak ilerleyen sürücünün polis ekiplerine yakalandığı anlar kameraya yansıdı. Yapılan çalışmalarda toplam 157 sürücüye cezai işlem uygulandığı, tüm uygulamaların genel toplamında sürücülere 1 milyon 500 bin lira para cezası kesildiği öğrenildi.(DHA)+++
Görüntü Dökümü:
--------
(Cep telefonu)
-Aracın yüksek sesle seyretmesi
-Polisin durdurması
(Aktüel)
-Denetim noktası
-Uygulama yapılması
-Araçların durdurulması
-GBT ve üst arama yapılması
-Araçların aranması
-Mekanların denetlenmesi
==========
7- BEYLİKDÜZÜ'NDE 2 GRUP ARASINDA TEKMELİ YUMRUKLU KAVGA KAMERADA
Vehbi DEMİR - Ramazan IŞIKLI / İSTANBUL, (DHA)- BEYLİKDÜZÜ'nde 2 grup arasında çıkan tartışma kısa sürede tekmeli yumruklu kavgaya dönüştü. Tarafların sokak ortasında birbirine saldırdıkları kavga cep telefonu kamerasına yansıdı.
Olay, dün saat 16.20 sıralarında Kavaklı Mahallesi Ayasofya Caddesi'nde meydana geldi. İddiaya göre sokak ortasında karşılaşan 2 grup arasında henüz bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürde kavgaya dönüştü. Tarafların tekme ve yumruklarla birbirlerine saldırdığı kavga uzun süre devam etti. Öfkeli tarafların çevredekile aldırış etmeden birbirine saldırdıkları kavga anları cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.(DHA)
Görüntü Dökümü:
--------------------------
(Cep telefonu)
-Kavga anı
========







