Geri Dön
AkdenizTürkiye’nin su sorunu masaya yatırıldı

Türkiye’nin su sorunu masaya yatırıldı

Türkiye’nin su sorunu masaya yatırıldı

ADANA, (DHA) -TÜRKİYE Belediyeler Birliği (TBB) ile Adana Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde düzenlenen ve küresel ölçekte değerlendirilmesi gereken bir kriz unsuru olan su kaynaklarının tükenişini ele alan ‘Başka Bir Su Yönetimi Mümkün Panel ve Semineri’nde kuraklığın artık uzak bir tehdit değil, etkileri her geçen gün artan somut bir gerçeklik olduğuna dikkat çekildi.

Başka Bir Su Yönetimi Mümkün Panel ve Semineri’ne Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in yanı sıra; Adana Büyükşehir Belediye Başkanı ve TBB Başkan Vekili Zeydan Karalar, CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, CHP Parti Meclisi Üyesi ve İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği Başkanı Baran Bozoğlu, TBB Genel Sekreteri Suat Yıldız, Tarım ve Orman Bakanlığı Koordinatörü Ahmet Güneş, Adana Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Nuri Kökçüoğlu, Adana ve Mersin’den ilçe belediye başkanları, rektörler, üniversite temsilcileri, STK, kurum ve oda temsilcileri ile muhtarlar katıldı.

Türkiye Belediyeler Birliği tarafından gerçekleştirilen seminerde konuşan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer, “Demek ki mevcut su yönetimi pek tatmin edici değil. Onun için bu panel yapılıyor ve ‘daha farklı ne yapabiliriz?’ diye bir arama içerisindeyiz” dedi.

Su kaynaklarının hiçbir zaman tükenmeyeceği gibi yanlış bir algıya sahip olunduğuna değinen Seçer, rakamlara bakıldığı zaman bu durumun doğru olmadığını ifade etti. Seçer, her geçen gün de geriye doğru gidildiğini belirterek, “Türkiye, 20 yıl önce kişi başına 4 bin metreküp su kullanabilir hacme sahipti. Bugün ise bu rakam 1200-1300 metreküplere düştü. Böyle giderse, farklı ve yeni bir su yönetimini ortaya koymazsak belki bundan 5 sene sonra bu rakamlar 1000 metreküpün altına düşecek” diye konuştu.

Seçer, tarımın içerisindeki demode olmuş sulama sistemlerinin, bilinçsiz yer altı su kullanımının hem tarımda hem sanayide ruhsatsız olmasının, yeraltı sularına yönelik sanki hiç bitmeyecekmiş gibi yapılan çalışmaların su stresine sebep olduğundan söz etti. Seçer, su stresini yaratan durumların yanı sıra, mevcut suyun da iyi yönetilemediğine dikkat çekerek, sorunun çift taraflı olduğunu ifade etti. Seçer, “Zaten insanlık kendi kendini yok ediyor. ‘Kalan mevcut yer altı zenginliklerimiz de az’ diye bağırıyoruz, bunu dünya konuşuyor. Küresel iklim krizi var, yağış rejimleri değişti, anormal bir hal aldı, bilimsel verilere aykırı yağmurlar olmaya başladı. Ama baktığınız zaman da her şey aynı tas aynı hamam devam ediyor. Bir türlü bir yol almıyoruz ama almak zorundayız. Bir yönetici olarak söylüyorum; artık yolun sonu göründü” ifadelerini kullandı.

Geçen ve daha önceki kış mevsiminin kurak geçtiğini hatırlatan Seçer, şehirlerde başlayan susuzluğa dikkat çekti. Kayıp-kaçakla mücadele ettiklerini aktaran Seçer, halk için temin edilen temiz içme suyunun bahçe sulamada kullanılmaması konusunda verdikleri mücadeleyi aktardı. Su temini planlamalarının bahçe sulamak veya gereksiz kullanım için değil; temiz içme suyu temini için yapıldığını aktaran Seçer, vatandaşların su kullanımı konusunda daha bilinçli olmaları gerektiğini dile getirdi.

Seçer, belediye yönetiminde sivil toplum, üniversite, meslek odaları ve alanında uzman kişilerle çalışmanın, onları dinlemenin ve onlarla birlikte kenti yönetmenin önemine değinerek, ‘katılımcı demokrasi’ vurgusu yaptı. Seçer, su kıtlığı ile mücadele konusunda da katılımcı demokrasi uygulanması gerektiğini belirterek, “Su konusunda da herkesin katkı vermesi lazım. Bilen, deneyim yaşamış kurumlar ve belediyeler; bilmeyen belediyelere deneyimlerini aktarmalıdır. Bu toplantılar deneyimleri birbirimize aktarmak için yapılıyor” dedi.

Suyun sadece paradan, ekonomiden, üretimden ve modern yaşam için kullanımdan ibaret olmadığının altını çizen Seçer, avcı-toplayıcı dönemde insanoğlunun böyle bir sorunu olmadığından söz ederek, modern bir yaşama geçilip, sanayi ve teknoloji ile uğraşıldığı zaman, buna paralel olarak suya da daha fazla ihtiyacın oluştuğunu kaydetti. Seçer, “Pamuğun toplandığı andan itibaren kumaş olana kadar ya da giydiğimiz ayakkabıların, meşinlerin, köselenin yapımında, araba üretiminde, 1 dekar tarladan 1 ton mısır elde ederken kullanılan su miktarına bir bakalım. İnsanoğlunda ihtiyaçlar sonsuza gider. İşte bu bilinçsiz talepleri yaparken de kaynaklar hiç tükenmez anlayışı var” diye konuştu.

Seçer, kurdukları Su, Enerji, Sayaç ve Güvenlik SCADA Sistemi ile suyun her noktada ve her an kontrolünü sağladıklarını belirtti. Yenişehir ilçesini pilot bölge olarak seçtiklerini ve akıllı sayaç uygulaması yaptıklarını sözlerine ekleyen Seçer, “‘Bu bize neler getiriyor, ne bedel ödemişiz, karşılığında nasıl bir rasyonalite var?’ sorularının cevabını alacağız. Onu yeni bitirdik, bakıyoruz. SCADA Sistemi ile suyun kaynağından çıkışından itibaren arıtılmış olarak deşarjına kadar bütün süreçleri 360 derece su yönetimi ile bütüncül olarak izliyor ve daha kolay yönetiyoruz. Bu yatırımları büyük bir bütçeyle yapıyoruz. Ekonomik ve yönetim kolaylığı ile su tasarrufu olarak her açıdan muazzam yatırımlar” diye belirtti.

Program, konuşmaların ardından alanında uzman kişiler tarafından gerçekleştirilen panel ve seminer ile devam etti. (DHA)

FOTOĞRAFLI

İlginizi Çekebilecek Diğer Haberler

Sıradaki Haber