Türk-İş Genel Başkanı Atalay: Asgari ücret, ne asgari ücretlinin, ne kamuoyunun ne de bizim kabul edeceğimiz bir rakam değil
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Genel Başkanı Ergün Atalay, 2026'da geçerli olacak asgari ücretin 28 bin 75 TL olarak belirlenmesine ilişkin, “Bu bizim taleplerimizin hiçbirini yerine getirmiyor. Bu açıklanan rakam, ne asgari ücretlinin, ne kamuoyunun ne de bizim kabul edeceğimiz bir rakam değil” dedi.

2026'da geçerli olacak asgari ücretin 28 bin 75 TL olarak belirlenmesinin ardından Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası (TES-İŞ) genel merkezinde açıklamalarda bulundu. Atalay, “Bundan tam bir yıl önce, 24 Aralık 2024’te bir açıklama yaptık ve dedik ki; ‘Biz bir daha Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantılarına katılmayacağız’ Aradan bir yıl geçti. Gerekçelerimizi açıkça ifade ettik. Dedik ki; ‘Bu komisyon adil bir komisyon değil. Biz bu komisyona 50 senedir katılıyoruz. 2000 yılından bugüne kadar bu, 30’uncu toplantı oluyor. Biz 29 kere katılmışız. 3 kere ‘evet’ demişiz. Onun dışında 26 kez ya toplantıya katılmamışız ya da şerhimizi ortaya koymuşuz. Bazı dönemlerde bir işçi temsilcisi koyduk, bazı dönemlerde taşeron işçi koyduk. Son 2 dönemde ise komisyonun tamamını işçilerden oluşturduk. Geçen yıl komisyona katılanlar arasında bir gazeteci, bir kuaför, bir enerji işçisi ve bir de karayolları işçisi vardı. Bu arkadaşlar son iki dönemdir, yaklaşık 20 gün boyunca toplantılara katıldılar. Kendilerine eğitimler verildi. Hiçbir rakam bilmeden 40 kişinin önünde, Başkanlar Kurulu’nun huzurunda zarf açılarak rakam açıklandı. Burada ne hükümeti, ne işvereni kimse kamuoyunda konuşmuyor. Deniyor ki işte Türk- İş almadı, böyle bir tablo oluştu. Geçen sene aldığımız karar çerçevesinde ki bugün 3’üncü toplantı oldu biz bu toplantıya katılmadık. Bugünkü rakamı gördükten sonra ne kadar haklı olduğumuzu, nasıl katılmamamız bir kez daha gördük” ifadelerinde bulundu.
‘ANTİDEMOKRATİK BİR YAPI VAR ORTADA’
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 5 işçi, 5 işveren, 5 hükümet temsilcisinden oluştuğunu hatırlatan Atalay, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ veya DİSK’te asgari ücret alan işçi bulunmadığını ifade ederek, “Asgari ücret, özellikle 10-15 kişi arasında çalışanı olan işyerlerinde geçerli. Bu işyerleri bakkalda da var, kasapta da var, kuaförde de var, lokantada da var. Biz bu insanların hakkını savunmayalım, masada yer almayarak onları sıkıntıya sokalım ya da ülkede bir sıkıntı oluşturalım diye bir talebimiz yok. Bizim amacımız ülkede bir kriz yaratmak değil. Talebimiz çok net; bu ücret artık geçim ücreti olmuştur ve bu ücretle insanlar geçinemiyor. 1 yıl önce dedik ki, ‘gıdadaki fiyatı ne, eğitimde ve kirada ve kirada ne artış olmuş. Bunları TÜİK bir göz önüne getirsin. Bu kalemleri sepetin içine alın. Geçen sene enflasyondan dolayı yüzde 14,38’lik kaybımız var, bunu da ilave etsinler. Üzerine refah payını koyun, ondan sonra bir rakam oluşsun. Antidemokratik bir yapı var ortada. Bu yapı Yüksek Hakem Kurulu’nda da var. Enflasyonun yüzde 40 olduğu yerde bu kurul, 10-15 veriyor. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız” dedi.
‘BU SİSTEM DEĞİŞMEDİKÇE MASADA OLMAYACAĞIZ’
Açıklanan asgari ücretin talepleri yerine getirmediğini belirten Atalay, “Bu açıklanan rakam, ne asgari ücretlinin, ne kamuoyunun ne de bizim kabul edeceğimiz bir rakam değil. Bu yapıdan sağlıklı rakam çıkmayacağını bildiğimiz için komisyona katılmadık. Bu rakama göre bir daha düzenleme ihtiyaç görünüyor. Kabul edilebilir bir tarafı yok. Bugün ülkede en çok zorlanan 3 kesim var; emekli, işsiz ve asgari ücretli. Bu rakam ne gıdayı karşılıyor ne kirayı ne eğitimi ne ulaşımı. Komisyonun yapısı bu şekilde devam ettiği müddetçe ne asgari ücretli ne emekli ne de biz memnun oluruz. Sayın Bakan ‘İşçilerin talebini aldım’ diyor. Biz ayın 12’sinde toplantıya katılmama gerekçemize ilişkin 1,5 sayfalık bir metin verdik. Sayın Bakan ayın 18’inde Türk-İş’e geldi. Sayın Bakan ifademiz, ‘Biz toplantıya katılmıyoruz, bu dediklerimizin arkasındayız ve bu dediklerimizin takipçisiyiz. O yüzden size ne bir görüş bildiriyoruz, ne de bir talep bildiriyoruz’ şeklindeydi. Şimdi Bakan bey diyor ya ‘sendikaların görüşünü aldık’ diye, biz ne Bakan’a, ne komisyona görüş bildirmedik. Bildirdiğimiz görüş ayın 12’sindeki görüş ile aynı noktadır. Bugün de sizin huzurunuzda açıklıyorum. Burada; gıda kayıp yerine gelmemiştir, kirayla kayıp yerine gelmemiştir, ulaşımla ilgili kayıp ve eğitimle ilgili kayıp yerine gelmemiştir. Geçen seneki 14.38 kayıp yerine gelmemiştir. Onun için bu asgari ücret bizim için kabul edilebilir bir ücret değildir. Bu sistem değişmediği sürece, ister gelecek yıl ister haziran ayında olsun, biz bu masada olmayacağız” dedi.
‘Türk-İş bu toplantıya katılmadı. İşçiyi yalnız bıraktı’ şeklinde eleştirilere maruz kaldıklarını da kaydeden Atalay, “Biz işçiyi yalnız bırakmadık. Aksine, 2 aydır biz bu konuyu ülkede tartıştırıyoruz. Bu ücretin geçinilebilir bir ücret olmadığını ifade ediyoruz. Bugün de aynı noktadayız. Biz demokrasiden yanayız, özgürlükten yanayız. Emeklinin, işçinin, asgari ücretlinin taleplerini iletmek mecburiyetindeyiz” dedi.





