Geri Dön
Ekonomi Merkez Bankası Başkanı Karahan: 2024 yıl sonu enflasyon tahminini 2 puan yukarı güncelleyerek yüzde 38'e çektik

Merkez Bankası Başkanı Karahan: 2024 yıl sonu enflasyon tahminini 2 puan yukarı güncelleyerek yüzde 38'e çektik

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, "Orta vadeli tahminler oluşturulurken, enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar, para politikasındaki sıkı duruşun sürdürüleceği ve ekonomi politikalarındaki eş güdümün korunacağı bir görünüm esas alınmıştır. Bu çerçevede, 2024 yıl sonu enflasyon tahminini 2 puan yukarı güncelleyerek yüzde 38'e çektik" dedi.

Merkez Bankası Başkanı Karahan: 2024 yıl sonu enflasyon tahminini 2 puan yukarı güncelleyerek yüzde 38'e çektik

TCMB Başkanı Fatih Karahan, 2024 yılının ikinci Enflasyon Raporu Tanıtım Toplantısı'na katıldı. Karahan, fiyat istikrarını sağlamayı hedeflediklerini belirterek, "Bu amaçla, 2023 yılı Haziran ayından itibaren güçlü bir parasal sıkılaşma yapmaktayız. Fiyatlama davranışlarını ve enflasyon beklentilerini yakından takip ediyoruz. Enflasyon, hedeflerimizle uyumlu seviyelere gerileyene kadar sıkı para politikası duruşumuzu korumakta kararlıyız. Enflasyon görünümünde kalıcı bir bozulmaya kesinlikle izin vermeyeceğimizi vurgulamak isterim" ifadelerini kullandı.

'YIL SONU BEKLENTİLERİ TAHMİNİMİZİN ÜZERİNDE SEYRETTİ'

Yıllık enflasyonun son dönemde yukarı yönlü seyir izlediğini kaydeden Karahan, "Son 3 ayda, enflasyonun öngörülerimizden de yüksek bir seyir izlediğini görüyoruz. Nitekim tüketici enflasyonu nisan ayını yüzde 69,8 ile bir önceki Enflasyon Raporu'nda sunduğumuz tahmin aralığının 0,9 puan üzerinde tamamlamıştır. Eylül ayından itibaren azalan enflasyon ana eğilimi, geçmiş enflasyona endeksleme eğiliminin yanı sıra; ücret güncellemelerinin de etkisiyle ocak ayında artışa dönmüştü. Ana eğilim, takip eden aylarda zayıflayarak aralık ayındaki seviyesine dönmüş, ancak yılın ilk Enflasyon Raporu'nda öngördüğümüz patikanın üzerinde seyretmiştir. Son 3 aylık dönemde gıda fiyatlarında güçlü artışlar gerçekleşmiş, özellikle kırmızı et fiyatları bu gelişmede öne çıkmıştır. 12 ve 24 ay sonrası enflasyon beklentileri gerilerken, yıl sonu beklentileri, Enflasyon Raporu tahminlerimizin üzerinde seyretmiştir. Öngörülerimizin aksine, yılın ilk çeyreğinde toplam talep koşulları güçlü seyretmiş, kredi kullanımında artış gerçekleşmiştir. Reel ücretlerdeki artış yurt içi talep koşullarını destekleyen bir unsur olmuştur" diye konuştu.

'KONUT FİYATLARINDA ARTIŞ HIZI YAVAŞLADI'

Enflasyon beklentilerinin artmasında gıda fiyatlarının etkili olduğunu kaydeden Karahan, "Gıda fiyatlarında süregelen yüksek artışlar da lokanta, otel fiyatlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Bu doğrultuda, hizmet enflasyonu aylık bazda yavaşlamakla birlikte, yüksek bir seyir izlemektedir. Hizmet enflasyonu, ataleti yüksek ve görece düşük olmak üzere ikiye ayrıştırıldığında, yüksek seyri sürükleyen bileşenin, 'Ataleti yüksek olan kalemler' olduğu görülmektedir. Diğer taraftan, bu kalemlerdeki enflasyonun son dönemde yavaşlıyor olmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyoruz. Yüksek seyrin önemli bir bileşeni de kiralardır. Bu doğrultuda, konut piyasasındaki gelişmeleri öncü gösterge olarak yakından takip ediyoruz. Enflasyondan korunma saiki ile artan talep ve depremin yol açtığı arz-talep dengesizlikleri konut fiyatlarında yüksek oranlı artışlara sebep olmuştu. Söz konusu gelişmelerin etkileri, kiralara gecikmeli ve belirgin bir şekilde yansımaktadır. Parasal sıkılaştırma sonrasında ise konut fiyatlarındaki artış hızı önemli ölçüde yavaşlamıştır" dedi.

'PARASAL AKTARIM MEKANİZMASINI GÜÇLENDİRDİK'

Karahan, enflasyondaki bozulmanın kontrol altına alınabilmesi için parasal sıkılaştırma süreci başlattıklarının altını çizerek, "Bu çerçevede, politika faizini yüzde 8,5'ten yüzde 50 düzeyine çıkardık. Mart ayında, teknik bir ayarlama olarak faiz koridorunu genişlettik. Ayrıca, ekonomik birimlerin beklentilerindeki ayrışma ve olası oynaklıklara karşı, parasal aktarımın etkinliğini artırmak amacıyla, makro ihtiyati politikaları uygulamaya devam ediyoruz. Bu kapsamda, iç talepteki dengelenmeyi desteklemek amacıyla, Türk lirası ticari ve ihtiyaç kredisi büyüme sınırlarını yüzde 2'ye düşürürken, kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık tesisi uygulaması getirdik ve menkul kıymet tesisini kaldırdık. Ayrıca kredi kartı azami faiz oranlarını yükselttik. Parasal aktarım mekanizmasını güçlendirmek ve Türk lirası mevduatın payının artırılması için hedeflere bağlı olarak, Türk lirası zorunlu karşılıklara faiz ödemesine başlarken, TL mevduat payı artış hedeflerini güncelledi" ifadelerini kullandı.

'ENFLASYON MAYISTA ZİRVEYE ULAŞACAK'

Karahan, Orta Vadeli Program'da yer alan hedeflere ilişkin şunları söyledi:

"Orta vadeli tahminler oluşturulurken, enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar, para politikasındaki sıkı duruşun sürdürüleceği ve ekonomi politikalarındaki eş güdümün korunacağı bir görünüm esas alınmıştır. Bu çerçevede, 2024 yıl sonu enflasyon tahminini 2 puan yukarı güncelleyerek yüzde 38'e çektik. 2025 ve 2026 tahminlerini sırasıyla yüzde 14 ve yüzde 9 seviyesinde koruduk. Orta vadede ise enflasyonun yüzde 5'te istikrar kazanmasını hedefliyoruz. Tahmin aralıklarının alt ve üst noktaları da 2024 yılı için yüzde 34 ve 42, 2025 yılı için ise yüzde 7 ve 21'e tekabül etmektedir. 25 metreküp bedelsiz doğal gaz kullanımı düzenlemesinin sona ermesi, mayıs ayında aylık enflasyonu 0,7 puan yukarı yönlü etkileyecektir. Bunun yanı sıra, olumsuz baz etkisiyle enflasyon mayıs ayında zirveye ulaşacaktır. Böylece, politika iletişiminde sıklıkla vurguladığımız geçiş döneminin sonuna gelmiş olacağız. Para politikasındaki kararlı duruşumuz, yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerindeki düzelme vasıtasıyla aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecektir. Böylelikle, yılın geri kalanında enflasyonun istikrarlı olarak gerileyeceği dezenflasyon dönemine gireceğiz."

 

'HARCAMALAR İÇİN TASARRUF TEDBİRİ ÇALIŞILIYOR'

TCMB Başkanı Fatih Karahan, Enflasyon Raporu'na ilişkin gazetecilerin sorularını cevapladı. Karahan, talebi dengeleyerek enflasyonu düşürmek istediklerini belirterek, "Bu noktada sıkı bir para politikası duruşumuz var. Bunu sadece sözde bırakmadık ve aksiyonda da gerçekleştirdik. Ama tabii ki kamu maliyesi tarafından gelecek destek de önemlidir. Eş güdüm sadece bununla ilgili de değil. Aynı zamanda yönetilen, yönlendirilen fiyatların hususu da söz konusu. Bildiğiniz üzere kamu maliyesi tarafında son dönemde yapılan açıklamalar var. Burada Bakanlığımızın ve Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamaları var. Harcamalar için bir tasarruf tedbiri çalışılıyor. Bu konudaki detaylar yetkili merciler tarafından zamanı geldiğinde açıklanacaktır. İkinci devrede ve 2025 yılı içinde dezenflasyon sürecinde destek alacağımızı düşünüyoruz. Bunun da ötesinde tabi yöneltilen ve yönlendirilen fiyatlar hususunda Merkez Bankası'nın enflasyon hedefi de gözetilecektir" diye konuştu.

'MAYISTAN İTİBAREN DÜŞMEYE BAŞLAYACAK'

Enflasyonun mayıs ayında zirveyi göreceği şeklindeki sözlerine açıklık getiren Karahan, "Zirvenin mayıs ayında olmasının bir sebebi, geçen seneden kaynaklanan baz etkisi. Şu andaki hesaplarımıza göre bu baz etkisinin de etkisiyle, bir de 25 metreküpün altındaki doğal gaz kullanımının ücretsiz olması hususu var, bu da mayıs ayından itibaren sonlanacak. Bunların etkisiyle diğer fiyat gelişmeleri de göz önünde bulundurulduğunda zirvenin 75-76 civarında olacağını öngörüyoruz. Mayıs ayından itibaren de düşmeye başlayacak" ifadelerini kullandı.

'ENFLASYONDA BOZULMA OLURSA İLAVE SIKILAŞTIRMA OLACAK'

Karahan, yüzde 36'lık yıl sonu enflasyon hedefinin yüzde 38'e çıkarılması nedenine ilişkin, "Talep tahminimizin aksine ivmelenme oldu. Şubat ayından itibaren enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi halinde, bunu sessiz bir şekilde izlemeyeceğimizi ve ilave sıkılaştırma yapacağımızı net bir şekilde söylüyoruz" dedi.

Enflasyonist ortamın iç talep kaynaklı olduğunu vurgulan Karahan, "Enflasyonu patikamıza uygun bir şekilde düşürmek adına ne gerekiyorsa biz yapmaya hazırız. Biz para politikasında sıkılaşma yaparak talepte bir dengelenme öngörüyoruz. Bunun için finansal koşulları oldukça güçlü bir şekilde sıkılaştırdık. Bu süreç ve kararlılığımızın sonucunda fiyatın dengeleneceğini, normalleşeceğini ve bunun sonucunda enflasyonun indiğini göreceğiz. Bu süreç beraberinde enflasyon azaldıkça, öngörülebilirlik ve tasarruflar artarak büyüme çok sağlıklı bir kompozisyona kavuşacaktır. Bir miktar dengeleme olabilir büyümede fakat daha sürdürülebilir, daha sağlıklı bir büyümenin dezenflasyonla birlikte olacağını görüyoruz" diye konuştu.

'KKM 70 MİLYAR CİVARINA İNDİ'

Karahan, kur korumalı TL vadeli mevduatın (KKM) döviz karşılığına ilişkin, "Ağustos itibariyle KKM'nin toplam bakiyesi 140 milyar dolardı. Şu an geldiğimiz noktada ise 70 milyar dolar civarına indi" dedi.

'İHTİYAÇ OLURSA GEREKLİ ADIMLARI ATACAĞIZ'

Karahan, 500 ve bin liralık banknot çalışının gündemlerinde olup olmadığı ile ilgili "Birçok faktöre bağlı, makroekonomik finansal analizlere, teknik olarak yapılan değerlendirmelere göre karar veriyoruz. Bu kapsamda tedavüldeki kupür pozisyonu değişikliğini dikkatle takip ediyoruz. Yaptığımız analizler sonucunda ihtiyaç görülürse gerekli adımları atacağız" ifadelerini kullandı.