Bakan Tunç: Hasar tespiti ve yıkım kararı davaları, 168 günde tamamlanacak

Bakan Tunç, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Kilis'e geldi. İlk olarak Kilis Valisi Tahir Şahin'i ziyaret eden Tunç, kente ilişkin bilgiler aldı. Daha sonra gazetecilere konuşan Tunç, ilde deprem sonrası yapılan çalışmaları ele aldıklarını söyledi. Deprem felaketinden etkilenen Kilis'te yaraların sarılmasına yönelik çalışmaların sürdüğünü dile getiren Tunç, kentte 4 bin 552 ağır hasarlı binanın yüzde 93'ünün ve afet konutlarından 700'e yakınının inşasının gelecek ay tamamlanarak hak sahiplerine teslim edileceğini dile getirdi.

'12 BİN HÜKÜMLÜ BAŞKA İLLERE NAKLEDİLDİ'

Deprem sonrası 11 ilde yargı hizmetlerinin aksamaması için çalışmaları titizlikle sürdürdüklerini, bölgeye farklı illerden takviyeler yapılarak, yeni mahkemeler kurulduğunu anlatan Tunç, depremde ağır hasar gören cezaevlerindeki 12 bin hükümlünün de başka illere nakledildiğini belirterek, "Depremin ardından hızlı şekilde hasar gören binalarımızın onarımlarını gerçekleştirdik. Ağır hasarlı olan 15 adalet binamız vardı. Bunların hepsini yatırım programlarına alarak inşaat süreçlerini, proje çalışmalarını başlattık. Bir kısmının ihalelerini gerçekleştirdik ve gecikmeksizin bu süreci takip ediyoruz. Yine bölgede 253 adliye konutunun da yatırım programına alınmasını sağladık. Tabii özellikle yargı hizmetlerinin bölgede aksamaması, yıkım kararlarından hasar tespitlerinden doğan idari davaların tıkanmaya meydan vermemesiyle ilgili olarak da gerekli tedbirleri aldık" dedi.

'2 ÖNEMLİ YASAL DÜZENLEME GERÇEKLEŞTİ'

Tunç, şöyle devam etti:

"Gaziantep ilimizde, tüm bölgede hakim ve savcılarımızın, uygulayıcılarımızın, idarecilerimizin katıldığı bir bölge toplantısı, deprem değerlendirme toplantısı, yargı hizmetleriyle ilgili gerçekleştirmiştik. O toplantıdaki ihtiyaçlar, görüşler doğrultusunda da yasal düzenleme gerektiren hususları, TBMM'nin takdirlerine sunduk. 2 önemli konuda yasal düzenleme gerçekleşti ve geçen haftadan itibaren de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Hasar tespitlerinden ve yıkım kararlarından doğan idari davalarda yeni bir usul, geçici madde. Sadece 6 Şubat depremlerinden etkilenen 11 vilayetimizde görülecek olan davalarla ilgili olarak idari yargılama usulüne geçici bir madde ilavesini sağlandı. Buradaki değerlendirmeler sonrası çıkan görüş doğrultusunda normal süreçte 750 günde bitecek dava, bu usulle 168 gün içerisinde tamamlanmış olacak. Dolayısıyla yargı hizmetlerinin, özellikle idari davaların yıkım kararlarını geciktirmemesi, şehirlerimizin yeniden inşa sürecinin gecikmemesi anlamında önemli bir düzenlemeydi."

BİLİRKİŞİ DÜZENLEMESİ DE YAPILDI

Aynı düzenleme içerisinde özellikle bilirkişi raporlarının gecikmemesi, yargılamanın gecikmemesinin önemli olduğunu dile getiren Tunç, "O nedenle de bölge dışından bilirkişi atanabilmesiyle ilgili olarak da yine Bilirkişilik Kanunu'muza geçici bir madde ekleyerek özellikle mevzuat bakımından da bölgede, deprem bölgemizdeki devam eden davalarda bir tıkanıklığın olmaması için gerekli yasal düzenlemeleri de hayata geçirdik. Tabii bu yasal düzenlemelerin uygulamasını gerçekleştirecek olan hakim ve savcılarımız da titiz şekilde çalışmalarını sürdürüyor. Burada, şu ana kadar yargı hizmetlerinde herhangi bir aksama söz konusu değil" dedi.

KİLİS'E YENİ ADLİYE BİNASI GELİYOR

Kilis'te bir adliye binasına ihtiyaç olduğunu aktaran Tunç, "Kilis'te 2012 yılında tamamlanan adalet binamız artık artan nüfus nedeniyle ihtiyaca cevap veremez hale geldi. 8 bin 460 metrekare büyüklüğünde, Kilis'te merkez adalet binamıza artık yeni bir bina yatırım programına teklif ediyoruz. 11 bin 329 metrekare büyüklüğünde Kilis ek Adalet Binası'nın 2024 etüt proje programına ve ardından da inşaat programına alınmasıyla ilgili yatırım programına teklifimizi sunduk. Adalet Bakanlığı olarak bölgede yargı hizmetlerinin aksamaması noktasındaki takiplerimizi sürdürüyoruz. Bir an önce depremde yıkılan şehirlerimizi yeniden inşa edeceğiz ve bundan sonra tabii ki afet riskine karşı dayanıklı şehirlerin üretilmesi noktasındaki politikamızı da işte yine yeni yasal düzenlemeyle bu yönde de bir yasal düzenleme gerçekleştirdik. Artık şehirlerimizin bu tür felaketlerde daha dayanıklı olması noktasındaki kararlılığımızı Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sürdürmeye devam edeceğiz" diye konuştu. Tunç, valiliğin ardından adliye binasına giderek Cumhuriyet Başsavcısı Selçuk Akman'ı ziyaret etti.

BAKAN TUNÇ, OSMANİYE'DE

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Osmaniye Valiliği'ni ziyaret etti. Bakan Tunç, valilik çıkışında yaptığı açıklamada Osmaniye'de yapılan yatırımları değerlendirerek, "Bu yatırımlarla ilgili olarak karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk. Yapılan çalışmalar noktasında istişareler yaptık. Öğleden önce Kilis'teydik. Kilis'teki ziyaretlerimizin ardından Osmaniye’mize intikal ettik. Osmaniye'miz şehitler diyarı, tarih ve kültür şehri. Gerçekten ülkemiz için çok önemli bir vilayetimiz. Tarımda, sanayide, son zamanlarda ilerlemeye devam ediyor. Kalkınmasını sürdürmeye devam ediyor. Tabi bu kalkınmada il yöneticilerinin çok güçlü payı var. Ben her birine başta Sayın Valimize, milletvekillerimize emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Adalet Bakanlığı olarak ilimizde gerçekleştireceğimiz yatırımları da değerlendirdik. Biz de Adalet Bakanlığı olarak deprem anından itibaren diğer bakanlıklarımız gibi 7/24 bir kriz merkezi oluşturmuştuk. Bölgede özellikle delil tespitlerinin yapılması çok önemliydi. Bu anlamda da bölgeye diğer illerimizden bin hakim ve savcımızı intikal ettirmiştik. 984 bilirkişi bölgede incelemeler, delil tespitleri yapmıştı. 538 adli tıp personelini bölgeye intikal ettirdik. Bunların bir kısmı da Osmaniye'mize gelmişlerdi. Yoğun bir çalışmayla buradaki deprem sonrası yapılan çalışmalara katkı sağlamışlardı. Yine kardeş adliye projesiyle 8951 personeli diğer illerden deprem bölgesindeki illerimize intikal etmiş. Yine ceza infaz kurumlarımız mensuplarından oluşan arama kurtarma personellerimizle yine bölgede arama kurtarma çalışmalarını AFAD koordinasyonunda katılmışlardı ve 49 canımızı enkaz altından kurtarmışlardı. Ayrıca tekrar teşekkür ediyoruz. Bölgede ağır hasarlı kamu binalarından adliye binalarımız da hasar görmüştü. Özellikle eski dönemlerde yapılan adliye binalarımızı, hükümet konakları içerisinde bulunan adliye binalarımız depremde hasar görmüştü; 15 adliyemiz hasar görmüştü. İkisi müstakil, diğerleri hükümet konaklarıyla beraber. Şimdi bunların yeniden inşaat sürecini başlattık. Tekrar hızlı bir şekilde ihalelerini, proje çalışmalarını gerçekleştiriyoruz. İnşaat programlarını hızlı bir şekilde devam ettiriyoruz. Bu süreçte bölgede yeni mahkemelerin kurulmasını sağladık. Bir ilimizde de yeni idare mahkemeleri çünkü idari yargıda özellikle yıkım kararları, hasar tespit davaları ve hak sahipliğiyle ilgili davalar konusunda yoğunlaşmanın olacağını biliyorduk. Bu yoğunlaşmayı karşılayabilmek için, bu iş yükünü karşılayabilmek için de bölgede yeni mahkeme kurulmasını sağladık. Tüm 11 vilayetimizde 131 yeni mahkeme kuruldu. 174 ilave hakim ve savcı atamaları gerçekleştirildi. Türkiye'de ilave idari yargı hakimi toplamda 221 yeni hakim bölgede çalışmalarına başlamış oldu" dedi.

'İDARE MAHKEMESİ KURULMASINI SAĞLADIK'

Atamaları Hakimler ve Savcılar Kurulu tarafından yapılarak Osmaniye'de İdare Mahkemesi kurulmasını sağladıklarını ve şu ana kadar deprem kaynaklı 1055 dava açıldığını kaydeden Bakan Tunç, "Eğer burada İdare Mahkemesi açılmamış olsa vatandaşlarımızın komşu illere gitmesi zor olacaktı. O nedenle Osmaniye'de bir İdare Mahkemesi'nin kurulması bu anlamda önemliydi ve kurulmasını da gerçekleştirmiş olduk. Osmaniye ilimizde yeni hakim atamalarını da gerçekleştirdik. İdare Mahkememize 7 idari yargı hakiminin ataması gerçekleşti. Bir savcı 12 hakim toplamda deprem sonrasında 20 ilave hakim atamasını Hakimler ve Savcılar Kurulu tarafından gerçekleştirdik. Özellikle Osmaniye’mizin en önemli problemlerinden bir tanesi yeni adliye binası ihtiyacı. Bununla ilgili çalışmalarımızı da belli bir noktaya getirdik. Arsayla ilgili imar çalışmalarımızı sağ olsun belediye başkanımız gerçekleştirdi ve hemen hükümet binamızın karşısında çok güzel bir arsada inşaatını gerçekleştireceğiz. Osmaniye adalet binamızın proje ihalesini 16 Ekim'de gerçekleştirmiştik. Bu proje de 46 bin 382 metrekare kapalı alana sahip olacak. Şu anda proje çalışmaları başladı ve 2024 yılı inşaat programına da alarak Osmaniye’mize yakışır bir adalet sarayını inşallah hizmete kazandırmak için çalışacağız. Düziçi ilçesinde de adalet binamız 5 bin 800 metrekare büyüklüğünde olacak ve bunu da 2024 yılı etüt programına teklif ettik. 13 bin 880 metrekare büyüklüğünde Kadirli Ek Adalet Binası'nı da etüt projesine teklif ettik. Bahçe ilçemizde de adalet binasıyla ilgili İçişleri Bakanlığı ile ortak bir projemiz var. İnşallah onu da gerçekleştireceğiz" diye konuştu.

Deprem bölgesinin yeniden inşasında bir aksama olmaması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her kabine toplantısında ilk gündem maddesi olarak bu konuyu gündeme getirdiğini belirten Bakan Tunç, “Bu anlamda da önceliğimiz, daima 6 Şubat depremlerinde yıkılan şehirlerimizi yeniden inşa etmek ve afet riskine karşı dayanıklı şehirler kurmaktır. Bu anlamdaki çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

YENİ YASAL DÜZENLEMELER

Afet riskiyle ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bir kanun çalışması olduğunu kaydeden Bakan Tunç, şöyle devam etti:

“TBMM’de milletvekillerimizin takdirine sunuldu ve yasalaştı. O kanun çerçevesinde özellikle yargı hizmetlerinin burada aksamamasıyla ilgili olarak da önemli düzenlemeler bu kanun teklifinin içerisinde yer aldı. Gaziantep'te gerçekleştirmiş olduğumuz deprem değerlendirme toplantısında yargı hizmetleri ve yargı süreçlerinin, adli konuların, şehirlerin inşasını geciktirmemesi ve yıkım kararları nedeniyle özellikle binaların yıkılamaması ve yerine yenilerinin yapılamamasından doğan gecikmelerin olmaması için de gerekli yasal düzenleme yapmamız gerekiyordu. O toplantıda dile getirilen görüşler doğrultusunda idari yargılama usulü kanununa yeni bir madde, geçici bir madde ekledik. 6 Şubat depremlerinden zarar gören 11 vilayetimizde yıkım kararlarıyla ilgili olarak hasar tespit davalarıyla ilgili olarak belirli olan süreçten ayrı bir usulü ihdas etmiş olduk. Bu bir geçici bir madde. Yaklaşık 760 günde sonuçlanacak olan bir idari dava bu usulle 168 günde tamamlanmış olacak. Ayrıca, bölge dışından da bilirkişi atanabilmesine imkan sağlayan ve bilirkişi raporlarının gecikmemesi ve yargı süreçlerinin burada gecikmemesiyle ilgili olarak gerekli yasal düzenlemeleri de gerçekleştirdik. Geçen hafta meclisimizde yasalaştı ve resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Burada yeni kurulan İdare Mahkememiz de bu usul çerçevesi içerisinde açılan davaları hızlı bir şekilde sonuçlandıracak. Ben burada yeni göreve başlayan idari yargı hakimlerimize ve diğer hakimlerimize kolaylıklar diliyorum.”