Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

Özgür Özel: Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarından zalimler korksun

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Tüm kazanımların teminatı olduğumuz gibi, yarınlar için güven veren, güvence olan bir iktidarın namzeti olduğumuzu, bu iktidarın hazırlığı içinde olduğumuzu, bu iktidara hazır olduğumuzu anlatacağız. Asla ve asla rövanşist bir tutum içerisinde olmayacağız. Yaptığımız mitinglerde ifade ediyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarından zalimler korksun" dedi.

ABONE OL
Umutcan ÖREN- Celal ATALAY/ ANKARA, (DHA)-

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi Yürütme Kurulu Toplantısına başkanlık etti. Yaklaşık 3 saat süren toplantı basına kapalı olarak gerçekleştirildi. Özel, toplantının ardından yaptığı açıklamada, "Partimiz son yapılan yerel seçimlerde aldığı oyla 47 yıl sonra birinci parti olmuş, Adalet ve Kalkınma Partisi de yapılan seçimlerde ilk kez ikinci parti durumuna düşmüştü. O günden bugüne yapılan tüm kamuoyu araştırmaları ve kamuoyu araştırmalarının ortalaması CHP'nin seçim sürecinde elde ettiği desteği kalıcılaştırdığı, kendisine bir görev olarak verilen oyların CHP'nin yerel yönetimlerdeki başarısının, yerel yönetimlerin memnuniyetiyle partiye devam eden bir desteğe dönüştüğü ve ülkeyi yönetmek için de CHP'nin vatandaşın gözünde ve nazarında önemli bir alternatif, bir gelecek iktidar umudu olarak şekillendiğini gösteriyor. Bugün CHP Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nde Yürütme Kurulu’nu topladık. Bu Yürütme Kurulu da şu anda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne karşılık gelen tüm bakanlıklar ve ilave olarak da bakanlık olarak temsil edilmeyen ve doğrudan Cumhurbaşkanı’na bağlı olan tüm kurumların sorumluları olan ve bu konuda oluşturulacak politika kurullarına başkanlık edecek gölge bakanlarımızdan oluşuyor. Politika kurullarımız beş ila yedi kişilik heyetlerle birlikte çalışacaklar ve onlar da kendi altlarında sahadan kendi deneyimleriyle, kendi ilişkileriyle ve partinin insan kaynakları havuzuyla tam bir koordinasyon içinde adeta iktidara yürüyen bir yönetim ordusu olarak faaliyet gösterecekler. Bundan sonra Parti Meclisimizin, Merkez Yönetim Kurulumuzun ve Meclis Grubumuzun yanında Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’ndeki Yürütme Kurulumuz, bu üç kurulumuzla eş güdümlü, uyumlu bir şekilde vatandaşlarımıza kronikleşmiş ve çok iyi bildiğimiz, onların da yaşayarak bildikleri sorunlarını söylemenin ötesinde çözüm önerilerini söyleyecekler" ifadelerini kullandı.

'NASIL HAKSIZ VE DÜZEYSİZ BİR DİL TERCİH ETTİKLERİ GÖRÜLDÜ'

TBMM'de kabul edilen 2026 yılı bütçesinin görüşmelerine değinen Özgür Özel, "Geçtiğimiz günlerde CHP yeni yıldan 75 gün önce verilmesi hukuken zorunlu olan Türkiye Cumhuriyeti’nin 2026 yılı bütçe teklifini önce komisyonda, ardından da 14 gün süren müzakerelerle Genel Kurul’da ele aldı. Komisyonda da öyleydi ki Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görevli değerli üyelerimiz bugün de burada görev yapıyorlar. Plan ve Bütçe Komisyonu’nda geçtiğimiz yıllardan farklı olarak elbette sorunları ama mümkün olduğu kadar kısa, eleştirileri mümkün olduğu kadar net, çözüm önerilerini ise büyük bir özgüvenle anlattık. Sizler de bunları haberleştirdiniz. 14 gün sürecek bütçe maratonunun ilk gününde liderler konuştu. Ben CHP adına 80 dakika boyunca sorunun altını çizip, uzun uzun çözüm önerilerimizi anlattım. Tabii buradaki temel belge, artık 2 milyon üyemiz adına görev yapan delegelerimizin oybirliği ile kabul ettiği parti programımızdı. Sorunları nasıl çözeceğimizi anlattık. 80 dakika polemik yapmadan, sorunu görerek, çözümü söyledik. Dün de Adalet ve Kalkınma Partisi’nin bütçedeki son kapanış konuşmalarını, hem grup olarak, hem Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın kapanış konuşmalarını, hem de muhalefetteki partilerin değerli konuşmacılarını dinlemek üzere oradaydık. Ben değerlendirmeyeceğim, milletimiz değerlendiriyor. O kadar yapıcı eleştiriye, o kadar soruna değil çözüme odaklanan söylemlere karşı dün iktidar partisinin nasıl bir polemik dilini tercih ettiğini, kendilerine yöneltilen eleştiriler yerine muhalefet partilerine, bilhassa ana muhalefet partisine, partimize nasıl haksız, nasıl düzeysiz, nasıl o polemikle kendi eleştirildikleri alanları örtmek isteyen bir dil tercih ettiklerini siz gördünüz. Geçmişte bakanlık görevinde bulunan ve şimdi komisyona hapsoldu diye kendisiyle, partisiyle sorunları olan birisinin söylemeye dilim varmıyor; edepsizlik boyutunda, bu parlamentoya yakışmayan ve kendi partisinin yöneticileri tarafından da ardından eleştirilen, bize üzüntülerin iletildiği en sonunda da meclisi karıştırıp, milletvekillerini birbirine düşürünce huzur bulan halini gördünüz" dedi.

'İKTİDAR İLE MUHALEFET YER DEĞİŞTİRMİŞTİR'

Özel, konuşmasının devamında, "Dün şu tescil olmuştur ki, Türkiye’de fikren ve zikren iktidar ile muhalefet yer değiştirmiştir. Türkiye’de iktidar ve muhalefet psikolojik olarak yeri değişmiştir. Fiilen yer değiştirmeleri sandığı bekleme meselesidir. O yüzden artık CHP'ye iktidarın dili, CHP'nin sözcülerine, milletvekillerine iktidar dili ve yaklaşımı, iktidarda olan herkes gibi her türlü sert eleştiriye sabırlı bir şekilde yanıt vermek düşüyor. Bundan sonra da arkadaşlarımız bu şekilde devam edecekler. Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi Yürütme Kurulumuzun temel gündemi, 2018 yılından bu yana kronikleşmiş olan ekonomik ve sosyal kriz olacaktır, hiç şüphe yok. Son yerel seçimlerde gösterdiği güveni, önümüzdeki genel seçimlerde de almak. Biz hepinizin takdir ettiği liyakatli kadrolarımızla, Türkiye’yi AK Parti’den çok daha iyi yöneteceğimizi biz biliyoruz. Milletimizin de bunu gördüğünü görüyoruz. Cumhuriyet’in kazanımları ile birlikte bu ülkenin muhafazakarlarının, dindarlarının, kadınlarının, Alevilerin, Kürtlerin, gençlerin, kendisini öteki hisseden, mutsuz hisseden herkesin onurlu bir yaşam hayalinin ve tüm kazanımlarının teminatı olacağız. Haksızlıkları dile getireceğiz, anlatacağız elbette. Ama tüm kazanımların teminatı olduğumuz gibi, yarınlar için güven veren, güvence olan bir iktidarın namzeti olduğumuzu, bu iktidarın hazırlığı içinde olduğumuzu, bu iktidara hazır olduğumuzu anlatacağız. Asla ve asla rövanşist bir tutum içerisinde olmayacağız. Yaptığımız mitinglerde ifade ediyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarından zalimler korksun. CHP'nin iktidarından zulmedenler, hırsızlık yapanlar, kendi iktidarlarının devamı için bu ülkenin yarınlarını çalmak isteyenler, o yüzden cumhuriyetin armağan ettiği sandıkla bile artık bir meselesi olanlar, artık demokrasiye husumet duyanlar, ‘İktidara gelene kadar lazımdı, bundan sonra demokrasi lazım değil’ diyenlerle, onların hukuk dışı, anayasaya aykırı emirlerine, talimatlarına uyup, adeta kendilerine verilen cübbeleri bir darbeci postalı gibi, darbeci kamuflajı, tankı kullanan, muhalefetin üstünden geçmeye çalışan, bu ülkenin bir sonraki Cumhurbaşkanı’nı hapse atan, bu ülkenin müstakbel iktidar partisini şimdiki ana muhalefet partisini haksız saldırılarla siyasetin dışına itmeye çalışan, parti kapatmaya, Gazi’nin kurduğu partiyi kapatmaya tenezzül edenler, aklından geçirenler korksun. Ama bu iktidara oy verenler, geçmişte vermiş olanlar, son seçimde dahi vermiş olanlar, bu iktidarın üyesi olanlar, ittifak ortağının üyesi olanlar iktidarımızdan sadece umut duysunlar, iktidarımızla ilgili en iyi duygularda olsunlar. Çünkü biz CHP olarak rövanş almaya, kavga yapmaya, bu iktidarı seçenlerden hesap falan sormaya gelmiyoruz. Bir kusur varsa bizdeydi. Biz kendimizi iyi anlatamadık, biz doğru kadrolarımızı, doğru programımızı, doğru önerilerimizi milletimize doğru arz edemedik. Bugüne kadar yetkiyi alamadık. Ama girdiğimiz değişim kurultayından sonra, girdiğimiz ilk yerel seçimde kadınlarıyla, gençleriyle, ölçme değerlendirmeyle, en doğru adaylarıyla, en doğru projeleriyle milletimizin karşısına çıkınca bu millet bizi hemen dört ay sonra birinci parti yaptı ve görev verdi. O günden beri de arı gibi gayretimizle, namusumuzla, emeğimizle çalışıyoruz" diye konuştu.

'ANAYASAYI TANIMAYANI TANIMAYAN BİR DÜZEN KURACAĞIZ'

Gerçekleştirdikleri toplantının gündem başlıklarına değinen Özel, "Öncelikle Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi sadece kendisine iktidar yolunu değil, bu milletin iktidarı en kolay şekilde değiştirebilme hakkına olan saygısından seçim barajını yüzde 3’e düşürmeyi taahhüt ederek yani sadece bize değil, temsilde adalet meselesini ülkenin anayasasında öğütlendiği gibi temsilde istikrara kurban etmeden, yüzde 3 oy alan her partinin parlamentoda temsil edilmesini; bu yüzde 3 oy alan partilerin de değil, yüzde 1’i geçen her partinin hem örgütlenmek, hem de seçimlere girebilmek için hazine yardımı almasını taahhüt ederek yola çıkıyor. Seçilmişlere inandığımız için atanmışlara yönetim alanında belediyelerde verilen kayyım yetkilerinin tamamının son bulmasını ve yarından tezi yok istiyor ve savunuyor. Demokrasinin bir tepki ve protesto hakkı rejimi olduğunu görerek, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önünde ve mülkiyeti de belediyelerimize ait olan alanın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne devredilerek, Meclis Parkı’nın bir demokrasi parkı, oraya kurulacak bir kürsünün de demokrasi kürsüsü olmasını ve içerideki kürsü kadar çok dinlenilmesi gereken bir kürsünün Meclis’in hemen girişindeki Demokrasi Parkı’na kurmayı taahhüt ediyor. CHP iktidarında Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tartışanın, anayasal düzeni tartışmak ve anayasal suç işlemek olduğunu altını çiziyor. Bunun adı; birinci kademe mahkemesi de olsa, istinaf mahkemesi de olsa, ülkenin başındaki Cumhurbaşkanı da olsa anayasayı tanımayanı, tanımayacak bir düzen inşa edeceğimizi ve bunların bütün müeyyidelerini hayata geçireceğimizi; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına harfiyen uyacağımızı; Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun yapısını değiştireceğimizi, ilk iş oradan bakanı çekeceğimizi ve liyakate, mesleki başarıya göre terfi ve tayin sistemini getireceğimizi taahhüt ederek başlıyoruz. Yargıdaki vesayete de çeteleşmeye de son vermek en önemli görevimiz. Her vatandaşın yolu mahkemeye düştüğünde bir endişe değil, adalete ulaşacağına olan bir inancı yüreğinde hissetmesini taahhüt ediyoruz. Eşit yurttaşlığı, ‘vazgeçilmezimiz’ olarak tarif ediyor; Cemevlerinin ibadethane olmasını; bu ülkede birilerinin eşit, birilerinin daha az eşit sayıldığı düzenin son bulmasını; son Kürt ‘Sorunum kalmadı’ diyene kadar Kürt sorununu tanımayı, son Alevi ‘Eşit hissetmiyorum’ demeyene kadar Alevilerin eşit yurttaşlık taleplerini görmeyi ve yerine getirmeyi taahhüt ediyoruz. Kadınların arkasından devletin güvencesini çeken bir gece yarısı haksız operasyonuna karşı İstanbul Sözleşmesi’ni tekrar hayata geçirmeyi taahhüt ediyoruz. Demokrasi, adalet ve barış bize refahı getirecek. TÜİK veri setleri tüm detaylarıyla açıklanacak. Enflasyon sepetini herkes bilecek. TÜİK, Tayyip Bey’i üzmeyen istatistik kurumu değil; Türkiye’nin gerçek istatistik kurumuna dönüşecek. Vergi adaletsizliğinin son bulduğu; ev aletlerinden, tırnak makasından değil elmastan, pırlantadan ÖTV alındığı; zengin - fakir ayırt etmeyen herkesten alınan yüzde 63’lük dolaylı vergilerin, OECD ortalaması olan yüzde 30’a çekilmesinin ilk hedef olduğu; Türkiye’de dolaylı verginin yüzde 63-65-68, Kurumlar Vergisi’nin yüzde 11 olduğu bu düzeni tersyüz edeceğimizin taahhüdünü veriyoruz. Kazanmayanın vergi vermeyeceği, az kazananın az, çok kazananın da çok vermesi gerektiği kadar çok vergi vermesini taahhüt ediyoruz" dedi.

Diğer Haberler

  1. DEM Parti heyetinden, EMEP Partisi'ne ziyaret
  2. Bakan Bak: Bu ülkenin geleceği sizler olacaksınız
  3. TBMM'de 'rapor' toplantısı
  4. Ömer Çelik: Odağımız, PKK terör örgütünün feshi ve silahların yakılmasıdır
  5. Anahtar Parti Sözcüsü Geçen: İHA konusu hassas ve kritik
  6. AK Parti'de MKYK toplandı
  7. DEM Parti heyetinden CHP'ye ziyaret
  8. CHP'li Bağcıoğlu: Savunma sanayisinde liyakatsizliğe yer yok
  9. Bakan Yumaklı: Burdur Gölü'ne 5 yılda 5,8 milyar liralık yatırım yapacağız
  10. Bakanlar Fidan ve Güler ile MİT Başkanı Kalın, Şam'da

© Copyright 2025

DHA