Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

Diyarbakır’da geçen hafta çok acı bir olay yaşandı. Parkta oturan kız çocuğunun fotoğrafını çektiği iddia edilen Ergün Arslan (35), tacizci diye linç edildi. Bıçaklandıktan sonra olay yerinde toplanan kalabalık tarafından yaralı halde mahallede gezdirilen Arslan, kaldırıldığı hastanede kurtarılamadı. Polisin yaptığı araştırma ve görgü tanıklarının ifadesi sonunda Ergün Arslan’ın masum olduğu, tacizcilere engel olmak isterken tacizci diye linç edildiği ortaya çıktı.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

Bu haber sadece Demirören Haber Ajansı’nda var, başka yerlerde yok. Onlarca gazetecinin, televizyoncunun görev yaptığı Diyarbakır’da DHA muhabiri Burak Emek, aldığı bir istihbaratın peşinden gitti. Önce olayın haberini ve görüntülerini geçti. Sonra tüm gelişmeleri takip edip taraflarla konuştu. Ergün Arslan’ın suçsuz yere öldürüldüğünü de Burak Emek’in haberi sayesinde herkes duydu.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

(Burak Emek)

Olay çok acı, genç bir adam suçsuz yere hayatını kaybetti. DHA takip etmese, yazmaya polis kayıtlarında kalacaktı. Arkadaşımız Burak Emek, kameraman, foto muhabiri Selim Kaya ile birlikte gerçeğin peşinden adım adım gitti, tüm gazetecileri atlatıp güzel bir habercilik örneği ortaya koydu.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

(Selim Kaya)

Burak Emek, genç başarılı, işini seven ve en iyisini yapmaya çalışan bir arkadaşımız. Her zaman doğrunun peşinde, her zaman en iyi haberi yapma gayretinde. Burak, bu olayla ilgili paylaşımında da, “Çok acı bir gerçekle yüzleştik. DHA ekibi olarak olayı araştırdık, Suçsuz bir insanı vahşice katlettiler. Olayın tüm detaylarına indik, ancak kız çocuğunun fotoğrafını çeken başkası çıktı. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri titiz çalışma yaptı. Fotoğrafının çekildiği iddia edilen 12 yaşlarındaki kız çocuğu ile annesinin ifadesine başvuruldu. Kız çocuğuna, öldürülen Ergün Arslan'ın fotoğrafı gösterilerek, fotoğrafını çeken kişini o olup olmadığı soruldu. Çocuk, fotoğrafı çeken kişinin başkası olduğunu söyledi.” dedi.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

'BENİM İÇİM YANDI ONLARIN DA İÇİ YANSIN'

Eşi Azize Arslan da 19 yıldır evli olduğu Ergün Aslan'ın böyle bir şey yapmayacağını, o gün oruç tuttuğunu ve öğle namazını kıldıktan sonra meyan kökü almak için Sur ilçesine gittiğini söyledi.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

Azize Arslan, "Polis memuru beni aradı eşimin Sur’da vurulduğunu söyledi. Niyetli olduğunu ve öğlen namazını kılıp dışarıya çıktığını söyledim. Ramazan ayında meyan kökü ve şerbet alırdı. Kocama iftira atmışlar, 19 yıldır evliyim. Kocamdan böyle bir şey görmedim, küçük bir çocuğu gördüğünde bile seven bir insan değildi. 'Ben korkuyorum ki bu çocuğu taciz ediyor' diyecekler diye sevmiyordu. Bebek görse bile sevmiyordu. Çocuğumuz da yoktu, korkudan çocukları bile dışarıda sevmezdi. Allah onların belasını versin. Onlar tacizcidir ki herkesi öyle görüyorlar. Benim içim yandı onların da içi yansın” diye konuştu.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

TARİHİN İZİNDE

Demirören Haber Ajansı olarak sadece sıcak haberleri, kaza, polis, adliye haberlerini takip etmiyoruz. Bizim en büyük özelliğimiz başka yerde bulamayacağınız farklı özel haber yapmak.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

(Nursima Özonur)

Ankara Büromuzdan arkadaşlarımız Nursima Özonur ve kameraman Oğuzhan Demir geçen hafta tarihin izinde güzel bir habere imza attılar. Hacıbayram Mahallesi'nde bulunan ve 17'nci yüzyılın sonlarında Şeyhülislam Ankaralı Mehmet Emin Efendi tarafından yaptırılan Zincirli Camisi, geçen yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmalarına alındı. Tarihi caminin aslına uygun şekilde restorasyonunda titiz bir şekilde çalışan mimarlar, yaklaşık 400 yıllık kalem işçiliği ile tavan ve duvarlardaki aşı boyalı ve nar çiçeği motifleri gün yüzüne çıkarıyor.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

(Oğuzhan Demir)

Yaklaşık 400 yıllık tarihi Zincirli Camii'nde bilinçsizce yapılan koruma çalışmalarında, üstüne cila tabakası çekilerek zarar verilen kalem işçiliği motifler, Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün restorasyon çalışması kapsamında yeniden gün yüzüne çıkarılıyor.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nde görevli mimar Buket Dağdeviren, cami cephesi ve minaresinde bulunan tuğlaların zamana ve dış etkenlere bağlı olarak özelliğini kaybettiğini, tuğla yüzeylerinde ise erimeler meydana geldiğini belirterek, caminin önünü kapatan tek katlı yapıların kaldırılarak, cephesinin açığa çıkarıldığını, minare ve cephelerde ise restore çalışmaları yapıldığını söyledi.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

'İĞNE OYASI GİBİ İŞLİYORLAR'

 Ayrıca caminin içinde çok güzel kalem işleri olduğunu kaydeden Dağdeviren, "Vatandaşlar korumak için bilinçsizce kalem işlerinin üzerinde kalın bir cila tabakası oluşturmuş.  400 yıllık bir caminin kalem işlerini açığa çıkarmak için kalemkarlarımız ciddi manada emek sarf ediyor. Onların önce temizlikleri yapıldı. İlaçlanması yapıldı. Sonra da ihya işlemlerimiz devam ediyor. Vatandaşların yaptığı cila tabakası alttaki toprak boyayla kalem işlerine zarar verdiği için onlarda canlandırma da yapıyoruz, olduğu gibi koruduklarımız da var. Müdahale görmüş hallerinin numunelerini de bırakıyoruz. Tekrar canlandırıyoruz. Kalemkarlarımız iğne oyası gibi işliyor. Günde 8 saat çalışıyoruz. Kalem işinde ince işçilik olduğu için işinde uzman olan az personelle işe devam etmemiz gerekiyor. Kalem işleri çok zaman alıyor ama cami bu sene içerisinde ibadete açılacak. Kalem işleri bittiği zaman bütün renkler ortaya çıkmış olacak" dedi.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

FİLMDEKİ GİBİ.

Netflix’de geçtiğimiz haftalarda gösterime giren Ruby isimli filmin benzeri Antalya’da yaşandı. Filmde, barınakta kalan Ruby, kendisini sahiplenen polisin eğitimi sayesinde harika bir arama kurtarma köpeği oldu.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

DHA Antalya Bürosu’ndan arkadaşımız Alparslan Çınar Ruby’nin hikayesine benzeyen Amerikan Cocker cinsi 'Çaki'nin hikayenini haber yaptı. 2 yaşına kadar evde 'süs köpeği' olarak beslenen, 'Çaki', emniyete bağışlanınca 'hassas burun' oldu. 4 yıldır narkotik operasyonlarında kullanılan 'Çaki'nin polis ekiplerinin en büyük yardımcısı olarak görev yapıyor.

Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

(Alparslan Çınar)

Antalya Emniyeti Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görevli komiser Buse Güler, 'Çaki'nin bağışlanmasının ardından bir dizi eğitimden geçip, göreve hazır hale geldiğini söyledi. Operasyonlarda 'Çaki'nin diğer 'hassas burun'lar gibi başarılı işlere imza attığını anlatan Güler, "Sevimli ve 'süs köpeği' olunca katıldığımız operasyonlarda 'Çaki'yi sevmek isteyenler de oluyor. 'Çaki' kendisini sevdiriyor. Bu köpekler, operasyonlarda insanlarla iç içe oluyor. Saldırgan yetiştirmiyoruz. İşlerine odaklanmalarını sağlayacak eğitimler veriyoruz. 'Çaki' sevilirken dahi dikkatini dağıtmadan uyuşturucuyu buluyor" diyor.

 Gazeteciliğin en güzel yanı… Haber atlatmak…

DHA olarak gerçeğin peşinde koşmaya, abonelerimiz için her zaman daha iyi, daha farklı ve güzel haber yapmaya devam edeceğiz. Bizim işimiz habercilik, bu konuda da en iyisi olmak için çabalıyoruz… Kendimize güveniyoruz.